Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1685 E. 2022/1296 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1685 – 2022/1296
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :2021/1685
KARAR NO :2022/1296

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE :…
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :12/04/2021
NUMARASI :2020/18 Esas – 2021/341 Karar

DAVACI :ICA IC İÇTAŞ ASTALDI ÜÇÜNCÜ BOĞAZ KÖPRÜSÜ VE KUZEY MARMARA OTOYOLU YATIRIM VE İŞLETME ANONİM ŞİRKETİ …
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :İSMET YILMAZ NAKLİYE AKARYAKIT GIDA TAAHHÜT TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ…
VEKİLİ :Av. …

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :09/01/2020

KARAR TARİHİ :13/06/2022
KR. YAZIM TARİHİ :27/06/2022

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yapı- İşlet- Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun hükümlerine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolunun işletme hakkı sahibi; davalı ise işletme hakkı davacı şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanmış bulunan tüzel kişi olan tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçişler 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirilmekte ve aynı düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde; icra takibinden sonra yapılan kanuni değişiklik sonrasında geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapılmakta olduğunu, bununla birlikte geçiş tarihini izleyen 15 günlük sürede geçiş ücretini ödeyenlere 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesi uyarınca ceza uygulaması yapılmamakta olduğunu, davalı; ……………………………………………………………………………………………………… plakalı araçları İle 23.02,2017-11.09.2018 tarihleri arasında ücret ödemeksizin, işletme hakkı davacı şirkette olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve bağlı otoyolundan ihlalli geçişler gerçekleştirmiş olduğunu, işbu davalarının konusunu oluşturan dikkatli geçişlerden doğan davacı şirket alacakları olduğunu, geçiş Ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. madde 30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişilmiş olduğunu; davalı ise, davacı şirkete belirtilen meblağda borcu olmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz etmiş olduğunu, kaldı ki; davalının davacının işletmiş olduğu 3. Köprü ve bağlantılı Otoyolundan geçiş yapmadığı yönünde bir savunması da bulunmamakta olduğunu, diğer taraftan geçiş bedelinin ödendiğini ispat yükü, davalıya ait olup, davalının geçiş ücretlerini de ödemediği de sabit olup, icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunun açıkça anlaşılmakta olduğunu, diğer taraftan alacağın likit olduğu da görülmekte olduğunu, bu nedenle, davacı lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca, itiraz konusu olan faiz nevi ve oranına yönelik olarak, ihlalli geçişi gerçekleştiren aracın bir ticari araç olduğu ve davalının ticari işletmesine ilişkin kullanıldığı açık olduğundan ticari işlerde uygulanan faiz nevi ve oranının talep edilmesinde de hukuka aykırı bir yön bulunmamakta olduğu belirtilerek; açıklanan ve mahkemece resen gözetilecek nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; davalarının kabulü ile Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/42333 Esas sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının İptaline, İcra takibinin Geçiş Ücreti ve Gecikme Cezası olmak üzere toplam 43.058,35-TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş Faiz (1.044,93-TL) ve KDV (188,09-TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına. Davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ve müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin; yüzden fazla çekicisi ile lojistik- taşıma faaliyetleri yapmakta olduğunu, iştigal alanı taşımacılık olması ve ödenmeyen ihlalli geçişlerinin yaptırımının ağırlığı sebebiyle, köprü geçiş ve ücretli yol ödemelerini, sistematik kontrol etmekte olduğunu, hatta sadece bu iş için personel istihdam ettiğini, bu şekilde, mümkün olduğu kadar ihlalli geçiş yaptırımına maruz kalmamayı hedeflemekte olduğunu, huzurdaki davaya konu ihlalli geçiş tarihleri taraflarına tebliğ edilmemiş olduğunu, davan tarafından dosyaya da henüz sunulmamış, olmakla net olarak bilinmemekte olduğunu, bu tarih aralığı dosya kapsamından öğrenilmesi akabinde detaylı ve net olarak cevap verileceğini, yalnız davacı ile başkaca dosyalar olması, davalının ödeme sistemini etkin takibi ile bilgi sahibi oldukları üzere; davacının da tahsil etmediği (davacının kusurundan kaynaklı ödenmeyen-hesaptan çekilemeyen geçişler) mevcut olduğunu, hukukun genel prensipleri gereği kimse kendi kusuru ile menfaat temin edemeyeceğini, bu itibarla, söz konusu tahsil araçlarında (PTT, banka hesaplarında) davalının bakiyesinin olup olmadığı, yahut kredi kartı ya da bir ek hesaptan ödeme talimatına rağmen, geçiş ücretinin davacının kusuru ile tahsil edilip edilemediği hususu araştırılmasının gerekli olduğunu, Hgs-Ogs’ye bağlı ödeme araçlarında (hesaplarda – kredi kartında) bakiye olmasına rağmen, davacı tarafından tahsil edilmeyen ücretler noktasında (ihlalli geçiş görünen bedeller için) davalıya 4 kat ceza sorumluluğu bulunmadığım, aynı şekilde, ek-1 de belgesi sunulduğu üzere; davalının borçlarını kapatmak amaçlı, 27/08/2018 tarihine kadar olan davacıya ait borç sorgulamasını gerçekleştirilmiş, davacı tarafından verilen bilgi, gerçek borcu yansıtmaması sebepli bu ödeme de yapılamamış olduğunu, yani, davacının yaptığı borç sorgusu sonucu ile, davaya konu edilen aynı tarih karşılaştırıldığında kayıtlarda farklılık olduğunu, belirli dönemlerde ödeme araçlarında para olmasına rağmen tahsilatın yapılmaması, 27/08/2018 tarihinde tüm bakiye borcunu kapatmak isteyen davalının karşına hatalı bir hesap (olması gerekenin altında] çıkarılması sonucunda; davalının, davacının kusuru ile ödeme yapamamış olduğunu, bu durumda alacağın likit olmadığı gösterdiğini; belirtilerek öz olarak, müvekkilinin hesaplarının müsait olduğu dönemler tespit edilerek, bu dönemlerdeki cezaların ve faizlerin iptali, alacak meblağının likit olmaması, davacının borç sorgulama sisteminde doğru verilere ulaşılamaması ve sadece yargılama ile alacak meblağının tespit edilebilecek olmasından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddini, davanın reddedilecek kısmının %20’si oranında davacının kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “… Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, Davalı borçlunun Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/42333 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 42.290,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı borçlu itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu asıl alacağın %20’si 8.458,00-TL oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının, davacıya olan köprü geçiş ücretlerini ödeme amaçlı borç sorgulaması yapmış olduğunu, borç sorgulama sonucunda davacının bildirdiği kayıtlarının (geçiş kayıtları ve borç durumu) gerçeği yansıtmaması, olması gerekenden az borç görünmesi üzerine, davalı ödeme yapamamış olduğunu, bu itibarla, davacının hatalı kayıtları; huzurda görülen davaya sebebiyet verdiğini, davacı kendi kusuru ile kendisine ödeme yapılamaması sonucunda, 4 kat cezalı tahsil talebi ile davaya konu olan icra takibine girişmiş olduğunu, cevap dilekçelerinde ifade ettikleri ve Hukukun Genel Prensibi olduğu şekilde, kimsenin kendi kusurundan menfaat temin edemeyeceğini, bu itibarla, 27/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilen; 8.458-TL geçiş ücretini aşan kısım için verilen itirazın iptali kararının yerinde olmadığını, ayrıca istinafa konu kararın; kısmen kabul ve kısmen red olduğunu, İcra dosyasına yapılan itirazda davalının belirtilen kadar borcu olmadığını, borcun meblağının tespitinin yargılamaya muhtaç olduğu taraflarınca belirtilmiş olduğunu, yani ortada likit, belirli bir alacak olmadığını, aynı şekilde, taraflarınca yapılan itiraz da kötüniyetli olmadığını, sonuçta kısmen ret kararı da verildiğini, bu halde, yargılamaya muhtaç ve davacının alacak talebinin likit olamaması gözetildiğinde davacı lehine icra inkar tazminatı kararının yerinde olmadığını, kaldı ki, ortada likit bir alacağın varlığının tespiti halinde, reddolunan kısım içi, taraflarının da kötüniyet tazminatı talebinin varlığı gözetilerek, tarafları lehine da tazminata hükmedilmesi gerekeceği kanaatinde olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafın istinaf dilekçesinde borç sorgulaması yaptığını ve borcunun daha az gözüktüğünü belirtmekte olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an olsun davalının iddiasının doğru olduğu kabul edilse bile bu durum davalının borçlu olduğu gerçeğini değiştirmemekte olduğunu, davalı tarafın, 27/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilen 8.458,00-TL geçiş ücretini aşan kısım için verilen itirazın iptali kararının yerinde olmadığı iddia etmekte olduğunu, davalı taraf 27/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilen miktarı eksik belirtmek suretiyle rapordaki tespiti bağlamından uzaklaştırmak suretiyle çarpıtarak istinaf mercini yanıltmaya çalışmakta olduğunu, davalı Bilirkişi Raporunda 8.458,00-TL’lik geçiş ücretinden ayrı olarak tespit edilen 33.832,00-TL’lik ceza tutarından hiç bahsetmemekte olduğunu, açıklandığı üzere Bilirkişi Raporunda tespit edilen toplam alacak miktarı 42.290-TL olduğunu, davalı Bilirkişi Raporunda tespit edilen alacak kalemlerinden sadece bir kısmından bahsetmekte sanki yerel mahkeme bilirkişi tarafından tespit edilen alacak miktarından fazlasına hükmetmiş gibi bir intiba uyandırmaya çalışmakta olduğunu belirterek; davalının haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/04/2021 tarih, 2020/18 Esas – 2021/341 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından işletilen otoyoldan ihlalli geçiş yapan davalının ihlali geçiş ücreti ve cezasının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı vekili;6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanun uyarınca; davalı adına kayıtlı araçlarla 23.02.2017-11.09.2018 tarihleri arasında, işletme hakkı davacı şirkette olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve bağlı otoyolundan ücret ödemeksizin ihlalli geçişler yapıldığından bahisle,tahakkuk ettirilen geçiş ücreti ve gecikme cezasının tahsili için açılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır.
İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda;”…somut olayda, davacıya ait otoyoldan davalının maliki olduğu araçların geçiş ihlali yaptığının sabit olduğu, yukarıda anılan 6001 sayılı yasanın 30/5. fıkrasına göre araç maliklerinin geçiş ücretleri ve cezalardan sorumlu olduğu ve anılan hükme göre ihlalli geçiş bildirimlerinin tebliğ edilmesinin zorunlu olmadığı, davalının ihlalli geçiş sonrası nakit veya kredi kartıyla ödemede bulunmadığı, Anayasa Mahkemesinin 2018/8 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacağından (Anayasa Mahkemesinin 2018/8 Karar sayılı ilamının 36. bendi) davalının geçiş ücretini süresinde ödemediği de sabit olup, dava tarihinden önce 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi gereğince 10 kat cezanın değiştirilerek 4 kata düşürüldüğü görüldüğünden bilirkişi raporu ile tespit edilen asıl alacak tutarı yönünden davanın kabulüne, davacının işlemiş faiz ve KDV talepleri yönünden ise; taraflar arasında hizmet sözleşmesi ilişkisi kurulmuş olup icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117. maddesi koşullarına bağlı olduğundan ve icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekeceğinden, dava dosyasında davacı tarafından davalıya gönderilen bir ihtar bulunmadığından davacının işlemiş faiz ve KDV talebinin reddine, takip konusu asıl alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiştir…” şeklindeki gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalı borçlunun Gebze 4. İcra Müdürlüğü’ nün 2019/42333 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 42.290,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı borçlu itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu asıl alacağın %20′ si 8.458,00-TL oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Dosya arasında bulunan bilgi ve belgeler incelenmiştir.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken, 25/05/2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/42333 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 43.087,80-TL geçiş ücreti ve ceza tutarı, 1.045,65-TL işlemiş faiz, 188,25-TL KDV olmak üzere toplam 44.321,70-TL alacak için İstanbul 35. İcra Dairesi 2017/37142 Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine alacaklı tarafından yetki itirazının kabul edilmesi neticesinde dosyanın Gebze İcra Dairelerine gönderilmesine karar verildiği, Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/42333 Esas sayılı takip dosyasında alacaklı vekilinin ödeme emri gönderilmesini talep etmesi üzerine 44.321,70-TL toplam alacak üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğinin üzerine borçlu vekilinin süresinde borca ve fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacı şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait araçların- 23.02.2017 – 11.09.2018 tarihlerinde ihlalli geçiş yaptığı, davalıya ait araçların ihlalli geçişleri nedeniyle ihlalli geçiş bildirim tutanağı tanzim edildiği, dava dilekçesi ekinde yer alan ihlalli geçiş bildirimi tutanaklarında davalıya ait araçların davacı tarafça işletilen köprü ve otoyoldan geçiş ücretini ödemeden çıkış yaptığı, geçiş tarihini izleyen 15 gün içinde ücretin cezasız ödenebileceği, ödenmediği takdirde hukuki süreç başlatılarak geçiş ücreti ile birlikte geçiş ücretinin 4 katı tutarındaki ceza ve oluşacak yargılama ve takip masrafları, avukatlık ücretleri, işleyecek yasal faiz ve diğer her türlü yasal giderinde takip ve tahsil edileceğinin bildirilmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmaması nedeniyle davacı tarafça ise 8.458.10-TL geçiş ücreti ile 33.832,00-TL para cezası (8.458,00-TL x 4 katı ceza) olmak üzere toplam 42.290.00-TL’nin ödenmesi için davalı hakkında icra takibi başlatıldığı anlaşıldığından itiraz edilen cezanın 6001 sayılı Kanun’un 30/5. maddesindeki şartlara uygun olarak düzenlendiği yönündeki ilk derece mahkemesinin tespiti yerindedir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davalının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca; davalının istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 2.888,82-TL İstinaf Karar Harcından, istinafa gelirken peşin alınan 722,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.166,52-TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Davalı hakkında düzenlenen 12/07/2021 tarihli ve 2.236,34-TL bedelli harç tahsil müzekkeresinin iptaline, mahkemesince işlem yapılmaksızın geri istenilmesine,
9-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
13/06/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye…
¸e-imzalıdır.

Üye…
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*