Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1549 E. 2022/212 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1549 – 2022/212
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1549
KARAR NO : 2022/212

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2020
NUMARASI : 2015/1323 Esas – 2020/423 Karar

DAVACI : ZEMAR BETON ÇELİK LABORATUAR ÖLÇÜM VE TEST MERKEZİ İNŞAAT VE TİCARETLTD. ŞTİ. – A. Çeşme Mah. 1046/2 Sok. No:22/B Gebze/KOCAELİ
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : TÜRKİYE GARANTİ BANKASI A.Ş. – Nispetiye Mah. Aytar Cad. No:2 Levent/İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……

DAVA TÜRÜ : Alacak
DAVA TARİHİ : 16/12/2015

KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 03/03/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı bankanın Gebze Yeni Çarşı Şubesi’nde hesabı bulunduğunu, davacının, davalı ile OGS etiketi/KKGS kartı sözleşmesi sözleşmesi yaptığını, sözleşmeye istinaden davacıya ait … plakalı sayılı aracın Karayolları Genel Müdürlüğü sorumluluğunda işletilen köprüler ve otoyollardan geçişlerine ilişkin KGM tarafından belirlenerek ilan edilen geçiş bedeli veya ücretlerin tahsiline ilişkin davalı bankanın kayıtsız şartsız yetkili kılındığını, sözleşmede davacının tanımladığı otomatik yükleme limit ve otomatik yükleme tutarlarının banka tarafından araç sınıfı bazında belirlenen asgari talimat tutarlarının altında kalması durumunda limitlerin banka tarafından bilgi verilmek suretiyle arttırılabileceğinin, sözleşme ekinde yer alan otomatik geçiş sistemi başvuru formunun otomatik yükleme limitleri ve yükleme tutarları başlığında da belirtildiği üzere de davacıya ait OGS hesabındaki miktarın 10,00 TL’nin altına düşmesi halinde davalının Yeniçarşı Şubesinde yer alan davacıya ait … nolu hesaptan 50,00 TL’nin davacıya ait olan OGS hesabına aktarılacağının düzenlendiğini, buna rağmen davalının bahse konu hesapta yeteri kadar miktar olmasına rağmen gerekli aktarımı davacıya ait OGS hesabına aktarmaması nedeniyle davacının OGS hesabı kaçak geçiş nedeni ile kapatıldığını ve davalı tarafça davacıya bildirilmediğini, davacının durumdan haberdar edilmemesi nedeniyle geçişlere devam ettiğini ve 22/10/2013 ile 12/02/2014 tarihleri arasında yapmış olduğu cezalı geçişler nedeniyle toplamda 23.502,50 TL haksız yere ödeme yapmak zorunda kaldığını, haksız fiil hükümleri çerçevesinde davacınmın tazminat hakkı doğduğunu beyanla 23.502,50 TL maddi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 22/10/2013 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafından OGS etiketi sözleşmesi çerçevesinde cihazda tutar bulunmaması durumunda OGS’nin bağlı olduğu hesaptan otomatik yükleme yapıldığını, ancak davalı banka tarafından otomatik yükleme yapılması için davacının hesabında yeterli bakiye bulundurmak zorunda olduğunu, nitekim OGS Etiketi Sözleşmesi çerçevesinde davacının hesabında yeterli bakiye bulunmaması durumunda OGS etiketinin geçersiz hale getirileceğini ve KGM tarafından tahakkuk ettirilen cezalardan müvekkilinin sorumlu olmayacağını kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, davacının hesabında yeterli bakiye bulundurmaması nedeni ile bildirimde bulunularak ürünün kapatıldığını, davalıya sorumluluk yüklenebilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafça OGS cihazında bulunan tutarın 10,00-TL’nin altına düşmesi durumunda OGS cihazına … numaralı hesaptan 50,00-TL yüklenilmesi için otomatik ödeme talimatı verildiğini, davacının … numaralı hesabında 30.09.2013 tarihinde yeterli bakiye kalmadığını, bunun üzerine davacının davalıya bildirdiği … numaralı telefon numarasına SMS gönderilerek OGS cihazına yükleme talimatının gerçekleştirilemediğinin iletildiğini, davacıya bildirimde bulunulmasına rağmen hesaba herhangi bir para yatırma işleminin gerçekleştirilmediğini, bunun üzerine davalı tarafından 05.10.2013 tarihinde tekrar SMS gönderildiğini ve OGS hesabının bakiyesinin eksiye düştüğü, ödeme yapmaması durumunda ürünün kapatılacağının iletildiğini, bu süre içerisinde de davacı tarafça hesapta bakiye bulundurulmadığını, bunun üzerine eksik bakiye nedeni ile 09.10.2013 tarihinde OGS ürününün kapatıldığını ve bu durumun davacıya SMS ile bildirildiğini, davacı tarafın OGS ürününün kapatılmasından sonra hesaba para yatırmasının cihazın aktif hale getirilmesine imkan tanımadığını, davacının yeniden OGS ürünü talebinde bulunması gerektiğini, müvekkilinin KGM tarafından tahakkuk ettirilen cezalardan sorumlu olmadığını, davacının ürünün kapatılmasının ardından otoyol ve köprülerden 193 kez kaçak geçiş yaptığını ve bu durumu fark etmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının her geçişinde uyarı verilmesine ve kaçak geçiş yaptığını bilmesine rağmen kaçak geçiş yapmaya devam ettiğini, davacının, davalıdan talepte bulunabileceği düşünülse dahi ceza tutarının içerisinde normal geçiş ücretinin de yer almakta olup davacı tarafın normal geçiş ücretini davalıdan talep edebilmesinin mümkün olmadığını, davacının kaçak geçiş yaptığını bilinmesine rağmen geçiş yapmaya devam ettiğini, davalının sorumlu tutmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” …
1-Davanın kısmen kabulü ile, 11.751,26 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu ihtilafta davacının açık kusuru ortada iken kusur paylaşımına gidilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu; taraflar arasındaki sözleşme hükümleri yok sayılarak sözleşmeye aykırı bir hüküm kurulduğunu; davaya konu zararın doğmasına bizzat davacının sebebiyet verdiği ortada iken davalı bankaya kusur izafe edilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı tarafça, davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.

DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2020 Tarih – 2015/1323 Esas – 2020/423 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; OGS etiketi/KGS kartı sözleşmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; taraflar arasındaki sözleşme uyarınca … plaka sayılı araçta kullanılmak üzere davacıya OGS kartı verildiği, kartın davacının davalı banka nezdinde bulunan hesabına tanımlandığı, OGS sistemi gereğince aracın OGS gişelerinden geçişi esnasında geçiş bedelinin kartın tanımlı olduğu hesaptan otomatik olarak tahsil edildiği, sözleşme gereğince tanımlı hesaptaki paranın belli miktarın altına düşmesi halinde banka tarafından davacının uyarılması gerektiği, davacının eldeki dava ile bankanın üzerine düşen uyarma edimini yerine getirmediği, daha sonra kartı usulsüz bir şekilde iptal ettiği bu nedenle geçişlerinin kaçak geçiş kabul edilerek ilgili otoyol ve köprü işleticilerinin hem geçiş ücreti hemde kaçak geçiş cezası tahsil ettiklerini belirterek ödenen cezanın 22/10/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, davalının sistemlerinde kayıtlı olan davacıya ait … nolu cep telefonuna iki defa uyarı mesajı ve bir defa kapatma mesajı gönderildiğini, davacının (193) kez kaçak geçiş yaptığını, hesabındaki bakiyenin yetersiz olması ve kartının kapatıldığını bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini istediği, ilk derece mahkemesince bilirkişilerden raporlar alındıktan sonra tarafların %50 kusurlu oldukları kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davalı bankanın OGS kartını iptal işleminin sözleşmeye uygun olup olmadığı, zararın doğmasında kusuru bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Taraflar arasındaki, OGS Etiketi / KKGS Kartı Sözleşmesine göre; davacının hesabına OGS cihazı tanımlanarak davacının kullanımına sunulduğu, davacının ücretli yollardan geçişinde cihazdan ücretin tahsil edildiği, cihazda belirlenen limitin altında para bulunması halinde cihazın tanımlı olduğu hesaptan otomatik yükleme yapılacağı, bu hesapta da yeteri kadar para olmaması durumunda davalının davacıyı bilgilendireceği ve davacının hesaba yeteri kadar para yüklememesi halinde kartın iptal edileceğinin kararlaştırıldığı, OGS cihazı ile banka hesabının birlikte çalışma şeklinin bu olduğu anlaşılmaktadır. Davacının, kartın tanımlı olduğu hesaptaki bakiyenin yetersiz seviyeye düştüğü 30/09/2013 tarihinde, davalının, davacının bankada bulunan cep telefonu numarasına mesaj gönderdiği, hesaba para yüklenmemesi üzerine OGS cihazının kapatıldığı, davacının 30/09/2013 tarihinden 12/02/2014 tarihine kadar (193) kez kaçak geçiş yaptığı dosya kapsamında anlaşılmaktadır.
Bu süreçte tarafların kusur durumunun tespiti için ilk derece mahkemesince bilirkişilerden raporlar alındığı; 29/11/2016 tarihli bilirkişi raporunda, bankanın sözleşmeye uygun davranması nedeniyle kusurunun olmadığının belirtildiği, 03/08/2017 tarihli bilirkişi raporunda davalının sözleşme gereğince gönderdiği uyarı mesajlarının davacıya ulaşmadığı belirlenerek tarafların eşit kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, 18/07/2018 tarihli bilirkişi raporu ile 30/12/2019 tarihli ek raporda da her iki tarafın da kusurlu olduğunun belirtildiği, ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Bu belirlemelere ve dosya kapsamındaki delillere göre; OGS cihazı ile bu cihazın tanımlandığı hesapta yeterli miktarda para bulundurma yükümlülüğünün davacıda olduğu, davalının bu aşamadaki sorumluluğunun hesaptaki paranın belirlenen limitin altına düşmesi halinde uyarı mesajı göndermekten ibaret olduğu, davacının sözleşmede iletişim bilgisi vermediği, banka tarafından daha önceden bildirilen cep telefonu numarasına, hesaptaki paranın belirlenen limitin altına düştüğünü ve hesaba para yatırılmazsa cihazın kapatılacağına dair uyarı mesajı gönderildiği, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının iletişim bilgilerinin değişmesi halinde bankaya bildirim yükümlülüğü bulunmasına rağmen davacının da bu değişikliği bankaya süresinde bildirdiğine dair delil sunamadığı, diğer yandan davacının 30/09/2013 tarihinden 12/02/2014 tarihine kadar (193) kez kaçak geçiş yapmasına rağmen davacının cihazının katapıldığını bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu kadar çok kaçak geçiş yapması nedeniyle tam kusurlu olduğu, davalı bankaya kusur atfının doğru olmadığı anlaşılmakla kararın kaldırılarak davanın reddine daire yeni hüküm verilmesi gerekmiştir.
Gerekçeli karar başlığında; davacı vekilinin adresinin yazılmaması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı ise de, bu eksiklik mahallinde her zaman düzeltilebileceğinden eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK.’nun 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KABULÜNE;
1-)Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2020 Tarih – 2015/1323 Esas – 2020/423 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın REDDİ ile,
b-Alınması gerekli maktu 80,70 TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 401,37 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 320,67 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
c-Davalının yaptığı toplam 98,30-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
d-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
e-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
f-Kullanılmayan gider avansının karar keşinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irad kaydına,
b-İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
c-Davalı tarafından yapılan 162,10-TL İstinaf Kanun yolu masrafı ile 40,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 202,10 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Davalının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalıya iadesine,
f-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/02/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*