Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1497 E. 2022/1189 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1497
KARAR NO : 2022/1189

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :01/03/2021
NUMARASI :2020/225 Esas – 2021/156 Karar

DAVACI :TÜRKKAN YAĞ SAN. VE TİC. A.Ş
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :…
VEKİLİ :Av. …
DAVANIN KONUSU :Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ :16/03/2020

KARAR TARİHİ :31/05/2022
KR. YAZIM TARİHİ :30/06/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Müdürlüğü tarafından müvekkiline hitaben yazılan 26.12.2019 tarih 26.3824 sayılı yazıda davalı DOSB’un bütçe yetersizliği nedeniyle Atıksu Arıtma Tesisini Yap-İşlet-Devret modeliyle AkfensuArbiogaz Dilovası Atıksu Arıtma Tesisi Yapım ve İşletim A.Ş. firması ile 27 yıllık bir sözleşme yapıldığını, ancak yaşanan ekonomik sıkıntılar, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İSU Genel Müdürlüğü’ne ait Dilovası Evsel AtıksuTesisinin devreye alınması İSU ile anlaşmanın sona ermesi, su veren bölge firmalarının bir kısmının kapanması veya taşınması nedeniyle artan garanti su miktarının karşılanamaması nedeniyle 2011 yılında işletmeci Akfensu firması ile hukuki sürecin başladığının bildirildiği, 11.12.2018 tarihinde yapılan Pay Devir Sözleşmesi kapsamında Atıksu Arıtma Tesisi bedelinin 4 yılda işletmeci firmaya ödenmesi şartıyla son bulduğu belirtilerek OSB Uygulama Yönetmeliğinin 66/6 bendi uyarınca Atıksu Arıtma Tesisi bedelinin karşılanabilmesi için AtıksuAtırma Tesisi bedeli tamamlanana kadar 16krş/m2 olan Altyapı Gider Katılım bedelinin arttırılarak 46 krş/m2’ye çıkarıldığının müvekkiline bildirildiğini, 2019 yılında 16 krş/m2 olan Altyapı Gider Katılım Payı’na neredeyse %200’e varan (30 kuruş) yapılan artışın açıkça hukuka aykırı olduğunu, DOSB Müdürlüğü tarafından ,yapılan artışa hukuki dayanak olarak Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği’nin 66/6 maddesinin gösterildiğini, “(6) Ortak atıksu arıtma tesisinin yatırımına katılımcılar; maliyetin %25’ini parsel büyüklüğüne, %75’ini ise atıksu arıtma tesisinin teknik özelliği dikkate alınarak yönetim kurulunca belirlenecek debi ve kirlilik yükünün oranlarına göre katılır. Bu yatırım bedeline katılım miktarının tahsilinde; katılımcının tesisini faaliyete geçirip geçirmediği dikkate alınmaz.”Madde hükmünde açıkça, Atıksu Arıtma Tesisi bedelinin sadece %25’inin parsel büyüklüğüne göre tahsil edileceği, geri kalan kısmının Atıksu üzerinden debi ve kirlilik yükü dikkate alınarak tahsil edilmesi gerektiğinin belirlenmekte olduğunu Altyapı Gider Katılım Payı aidatlarına DOSB Müteşebbis Heyeti tarafından yapılan artışın açıkça hukuka aykırı olduğunu, OSB Kanunu ve Uygulama Yönetmeliğinin 66/6 bendinde ortak atıksu tesisinin yatırım maliyetinin %25 katılımcılardan sahip oldukları gayrımenkulun parsel büyüklüğüne göre tahsil edilebileceğini, ancak Atıksu Arıtma Tesisinin DOSB’un özkaynakları ile inşa edilmediğini, başka bir deyişle DOSB tarafından bir yatırım bedeli harcanmadığını, Arıtma Tesisinin “Yap-İşlet-Devret” modeli ile finanse edildiğini, dolayısıyla Uygulama Yönetmeliğinin 66/6 bendinde bu karara dayanak gösterilemeyeceğini, öncelikle, Atıksu Arıtma Tesisinin faaliyete geçtiği tarihten günümüze kadar Akfensu firmasına yapılan ödemelerin miktarı, bu ödemenin ne kadarlık bir kısmının işletme bedeli , ne kadarlık bir kısmının Yapım maliyeti karşılığında İşletmeci firmaya ödendiğinin katılımcılara açıklanmasını, Bakiye kalan Yapım maliyeti konusunda katılımcılara bilgi verilmesini, bakiye yapım maliyetinin %25’i parsel büyüklüğüne göre karşılanması gerektiğinden firmaları Türkkan Yağ Sanayi Ve Ticaret A.Ş.’ye düşen yapım maliyeti tutarının açık ve net olarak taraflarına bildirilmesini öğrenebilmek için davalı DOSB Müdürlüğü’ne Gebze 3. Noterliğinin 17.01.2020 tarih 3982 yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide etmelerine rağmen bu konuda DOSB tarafından herhangi bir bilgi verilmediğini, ayrıca, bakiye yapım maliyetinin %75’inin katılımcıların debi ve kirlilik oranları gözetilerek atıksu arıtma bedelinden tahsil edilmesi gerektiğini, sadece parsel büyüklüğüne göre belirlenen aidat artışının kanuna aykırı olduğu gibi, katılımcılardan adaletsiz ve haksız tahsilat yapılmasına sebep olacağını, 2019 Aralık ayında yıllık bazda 11,84 enflasyon mevcut olduğunu, Altyapı Gider Katılım Payı’nın neredeyse %200 arttırılmasının hukuka açıkça aykırı olduğunu, katılımcı firmaların itirazları üzerine DOSB Müteşebbis Heyetinin 04.02.2020 tarihinde yeniden toplanarak 128 sayılı kararı aldığını, bu karar ile Altyapı Gider Katılım Payından indirim yaparak aylık 0,31-TL/m2+KDV şeklinde indirim yapıldığını, Müteşebbis Heyetinin henüz Aralık ayında aldığı kararın mürekkebi kurumadan, panikle ve alelacele artışın %200’lerden %100’lere düşürülmesinin, esasen alınan kararın hukuka uygun ve kabul edilebilir bir hesaplamaya dayanmadığının en açık kanıtı olduğunu, Müteşebbis Heyet kararlarının keyfiliğe dayandığı bu 2. kararla açıkça ortaya çıktığını, Altyapı Gider Katılım Bedeline yapılan artışın dayanağı OSB Uygulama Yönetmeliğinin 66/6 maddesi olduğuna göre, bu gider kaleminin davalı tarafından ortaya konulması ve kanıtlanması gerektiğini beyanla DOSB Müteşebbis Heyeti’nin 24.12.2019 tarih 127 sayılı ve 04.02.2020 tarih 128 sayılı kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iptalini talep ettiği 24.12.2019 tarih, 127 sayılı müteşebbis heyet kararının zaten, işbu dava açılmadan önce 04.02.2020 tarih, 128 sayılı müteşebbis heyet kararıyla iptal edilmiş olduğundan, ortada dava konusu olabilecek bir kararın mevcut bulunmadığını, talebin bu sebeple reddi gerektiğini, davacının, 24.12.2019 tarih ve 127 sayılı Müteşebbis Heyet Kararı’nın iptali için dava açtığı 16.03.2020 tarihi itibarıyla, 127 sayılı Kararın yürürlükte olmadığını, 04.02.2020 tarih ve 128 sayılı Müteşebbis Heyet Kararı ile geçmişe yönelik olarak ortadan kaldırıldığını, iptal edildiğini, bu sebeple talebin haksız ve dayanaksız olduğunu, davacının ödememek için bahane bulmaya çalıştığı altyapı katılım bedeli ve özellikle artışın temel sebebi olan atık su arıtma tesisi bedelinin, OSB Uygulama Yönetmeliği çerçevesinde hesaplanarak katılımcılara yansıtıldığını, Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği’nin 66.maddesine göre;”OSB Yönetimleri, atık su altyapı tesislerinin inşası, bakımı ve işletilmesinden sorumludur.Ortak atık su arıtma tesisinin yatırımına katılımcılar; maliyetin %25’ine parsel büyüklüğüne, %75’ine ise atık su arıtma tesisinin teknik özelliği dikkate alınarak Yönetim Kurulu’nca belirlenecek debi ve kirlilik yükünün oranlarına göre katılır. Arıtma tesisinin işletim masraflarında katılım payı ise, atık su debisi ve kirlilik parametreleri esas alınarak Yönetim Kurulu’nca tespit edilir.” şeklinde olduğunu, Davacı firma temsilcisi olarak Müteşebbis Heyet’te yer alan …’ın, yukarıda belirtilen, debi ve kirlilik yükü üzerinden hesaplanacak olan ‘Atık Su Arıtma Tesisinin Yapım ve İşletilmesine Katılım Bedeli’nin belirlenmesine esas olacak katsayının karar altına alındığı Müteşebbis Heyet Kararı’na ihtirazi kayıtsız imza attığını, buna rağmen davacı firmanın bu durumdan habersizmiş gibi davranmasının ilginç ve dikkat çekici olduğunu, Davacı firmanın, işbu dava konusu olmayan ve müvekkili OSB’ye olan diğer borçlarını da ödemediğini, müteaddit defalar noter ihtarı ile uyarılan davacı firma aleyhinde yasal süreçlerin başlatıldığını beyanla haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … davanın reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece delil olarak toplanmasını talep ettikleri hiçbir delili toplamadan, dosyayı tek bir bilirkişiye tevdi edilmiş, itirazları ve yeni bir heyet tarafından delilleri toplandıktan sonra inceleme yapılması talepleri hukuka aykırı olarak reddedilen rapor hükme dayanak alındığını oysa ki somut ve denetlenebilir olmayan bir raporun hükme dayanak alınamayacağı yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında görüleceğini, “OSB Uygulama Yönetmeliğinde giderlerin katılımcılardan istenmesinde bir önceki yıla göre herhangi bir artış sınırının öngörülmediği, ihtiyaca göre karar alındığı” şeklinde OSB Uygulama Yönetmeliği 66/6 yok sayılarak hukuka aykırı hüküm kurulduğunu beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının iptalini talep ettiği 24.12.2019 tarih, 127 sayılı müteşebbis heyet kararı zaten, işbu dava açılmadan önce 04.02.2020 tarih, 128 sayılı müteşebbis heyet kararıyla iptal edilmiş olduğundan, ortada dava konusu olabilecek bir karar mevcut bulunmadığını, davacının ödememek için bahane bulmaya çalıştığı altyapı katılım bedeli ve özellikle artışın temel sebebi olan atık su arıtma tesisi bedeli, OSB uygulama yönetmeliği çerçevesinde hesaplanarak katılımcılara yansıtılmakta olduğunu, yerel mahkeme kararının usul, yasa ve emsal içtihatlara uygun olduğunu beyan ederek, davacı yanın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/03/2021 Tarih – 2020/225 Esas – 2021/156 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava;müteşebbis heyet kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalı tarafından davacıya hitaben yazılan 26.12.2019 tarih 26.3824 sayılı yazıda davalı DOSB’un bütçe yetersizliği nedeniyle Atıksu Arıtma Tesisini Yap-İşlet-Devret modeliyle AkfensuArbiogaz Dilovası Atıksu Arıtma Tesisi Yapım ve İşletim A.Ş. Firmasına verilen atık su işinin yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle artık kendileri tarafından yapılacağının bildirildiği, OSB Uygulama Yönetmeliğinin 66/6 bendi uyarınca Atıksu Arıtma Tesisi bedelinin karşılanabilmesi için atık su arıtma tesisi bedeli tamamlanana kadar 16krş/m2 olan altyapı gider katılım bedelinin arttırılarak 46 krş/m²’ye çıkarıldığının davacıya bildirildiği, 2019 yılında 16 krş/m² olan altyapı gider katılım payı’na neredeyse %200’e varan (30 kuruş) yapılan artışın açıkça hukuka aykırı olduğu, DOSB Müdürlüğü tarafından yapılan artışa hukuki dayanak olarak Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği’nin 66/6 maddesinin gösterildiği, madde hükmünde açıkça, atık su arıtma tesisi bedelinin sadece %25’inin parsel büyüklüğüne göre tahsil edileceği, geri kalan kısmının atık su üzerinden debi ve kirlilik yükü dikkate alınarak tahsil edilmesi gerektiğinin belirlenmekte olduğu belirtilerek DOSB Müteşebbis Heyeti’nin 24.12.2019 tarih 127 sayılı ve 04.02.2020 tarih 128 sayılı kararlarının iptaline karar verilmesi için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi sunmuş olduğu 16/12/2020 tarihli raporunda özetle; davalıya ait tüm kayıt ve belgeler üzerinde yapılan incelemeler ve tespitler sonucunda, 04/02/2020 tarihli ve 128 sayılı müteşebbis heyeti toplantısının usulüne uygun yapıldığı, alınan kararların OSB uygulama yönetmeliğine uygun olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, davalı OSB kayıtları, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davalı OSB’nin 04/02/2020 tarihli ve 128 sayılı müteşebbis heyetinin usulüne uygun çağrı ile toplandığı, toplantının usulüne uygun yapıldığı, alınan kararların OSB uygulama yönetmeliğine uygun olduğu, alt yapı giderlerinin katılımcılardan tahsili gerektiği, bu giderlerin katılımcılardan istenmesinde bir önceki yıla göre herhangi bir artış sınırının öngörülmediği, ihtiyaca göre karar alındığı, nitekim 2021 yılında altyapı giderlerinde önemli oranda indirim yapıldığı anlaşılmakla; ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2- Bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/05/2022


Başkan-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Katip-…
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*