Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1072 E. 2022/2350 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1072
KARAR NO : 2022/2350

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :17/03/2021
NUMARASI :2020/126 Esas – 2021/196 Karar

DAVACI :…İ (T.C.No:…) – (…) – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVALILAR :1-KY YAPI DEKORASYON SAN. TİC. LTD. ŞTİ. – …
:2-… (T.C.No:…) – …
VEKİLLERİ :Av. … – …
:3-… (T.C.No: …) – …
:4-ERYAP PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş. – …
VEKİLİ :Av. … – …
DAVANIN KONUSU :Menfi Tespit ve İstirdat
DAVA TARİHİ :07/02/2008

KARAR TARİHİ :30/12/2022
KR. YAZIM TARİHİ :27/01/2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı KY Yapı Dekorasyon Limited Şirketi arasında yapılan sözleşme ile davalıdan American Siding polimer cephe kaplama sistemlerinin alınarak pazarlanması ve uygulanması hususunda anlaştıklarını, davalı KY Yapı şirketinin teminat gerekçesiyle müvekkilinden sürekli senet ve çekler aldığını ve bu belgeleri iade etmediğini, müvekkilinin bayi olması sebebiyle davalılara güvenmek zorunda kaldığını, davalının, müvekkilinin müşterileriyle yaptığı uygulama ve satış sözleşmesi gereği verdiği siparişlerle müvekkilinin müşterilerinin çek veya senetlerinin de teminat olarak kendisinde kalmasını talep ettiğini, davalıların ana bayi ve üretici olmanın baskı ve gücünü kullandıklarını, hal böyleyken davalının müvekkiline ürün vermemeye başladığını ve alacağı bulunmadığı halde teminat çek ve senetlerini icraya koyarak müvekkilinin ve müşterilerinin menkul ve gayrimenkullerini haczettirdiğini, davalı KY Yapı şirketinin talimatı ile müvekkilinin banka aracılığıyla yaptığı ödemenin 77.900,00-TL’sini davalı …’nin Akbank Derince şubesi hesaplarına, 33.000,00-TL’sini davalı …’nun hesabına havale ettiğini, davalılardan …, … ve Eryap şirketi ile hiçbir ticari ilişkileri bulunmamasına rağmen davalının talep ve direktifi ile fatura bedellerine karşılık ödeme yapıldığını, fakat davalılarca, banka havalesi ile gönderilen bu paralara karşılıksız el konulduğunu, bununla yetinmeyen davalıların müvekkilinin iade edilmeyen ve teminat olarak tutulan müşteri senet ve çeklerini icraya koyduklarını ve müvekkilinin müşterileri ve müvekkilinin işyeri aktifleri üzerine haciz ve muhafaza yaparak ticari hayatını sonlandırdıklarını, müşterilerinin hacizle karşılaşması nedeniyle iş alamaz hale geldiklerini, müvekkiline ürün satışının durdurulması nedeniyle işlerin bitirilemediğini ve yapılan haciz ve muhafazalar nedeniyle iş yapmalarının fiilen sonlandırıldığını, müvekkilinin 222.569,66-TL’lik mal aldığını ancak 494.655,00-TL ödemek zorunda kaldığını, ayrıca KY Yapı şirketinin müvekkilinden aldığı teminat niteliğindeki senetlerin de müvekkiline iade edilmediğini, hileli yollarla müvekkilinden 272.085,34-TL tahsil eden davalıların hukuka aykırı fiilleri ile de müvekkilinin 450.000,00-TL zarara ve kâr kaybına uğramasına neden olduklarını beyan ederek, öncelikle KY Yapı şirketi ve diğer davalılar uhdesinde bulunan karşılıksız çek ve senetlerin müvekkiline iadesi, iadenin mümkün olmaması halinde hükümsüzlüklerinin tespitini, müvekkilinden hileli yollarla tahsil edilen paranın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00-TL’sinin ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, davalıların haksız ve kötü niyetli tutumu neticesinde oluşan maddi ve manevi zarar için şimdilik 10.000,00-TL’nin ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 19/03/2013 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 10.000,00-TL olarak belirtilen maddi ve manevi tazminat talebini, kendisine ara karar ile verilen süre üzerine 5.000,00-TL maddi ve 5.000,00-TL manevi tazminat olarak açıklayıp, 07/02/2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi işletilmesini talep etmiştir.
Davalılar KY Yapı ve … vekili cevap dilekçelerinde özetle; tarafların, aralarındaki ticari ilişki ve davacının borçları nedeni ile bir araya gelip hesap mutabakatı yapma hususunda randevulaşmışken müvekkilinin iş bu dava ile karşılaştığını, davacının dava dilekçesinin konu ve sonuç kısımlarında davalıların her birinden ne talep ettiğini ayrı ayrı açık ve net bir şekilde belirtmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesindeki açıklamalar ile konu ve sonuç kısımlarındaki çelişkileri gidererek taleplerini ve gerekçelerini HUMK 75/II maddesi gereğince açıklaması gerektiğini, belirsizliği ve çelişkileri gideren açık bir dilekçe yazılmaması halinde HUMK 193/I gereğince dava dilekçesinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, davacının ödeme güçlüğü çekmesinin kendi eksiklikleri ve kusurundan ileri geldiğini, sözleşmede belirtilen 50.000,00-Tl bedelli senedin 20/04/2006 tarihli sözleşmeye istinaden verildiğini, davacının iddia ettiği gibi bir zorlama olmadığını ve senedin halen müvekkilinde olduğunu, davacının sözde var olan bir kısım senetlerin iadesi için ihtar çektiğini beyan ettiğini, bu ihtarı sözleşmenin hangi hükmü gereği yapıldığını anlamadıklarını, davacının 272.085,34-TL fazla ödediğine ilişkin beyanının gerçek dışı olduğunu, karşılıksız çıkan çeklere ilişkin davacının ödeme yaptığından bahisle zarara uğradığını ileri sürmesinin gerçek dışı olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davalı … aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile; davacı ile davalı KY Yapı ve Dekorasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 20/04/2006 tarihli akdedilen sözleşmeye göre davacı tarafça davalı şirkete teminat olarak verilen 50.000,00-TL bedelli senede ilişkin olarak davacının borçlu olmadığının tespitine ve senedin davacıya iadesine, bonolara ait fazlaya ilişkin talebin reddine, çeklere ilişkin talebinin reddine, davalılar …, …, Eryap Grup Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş aleyhine açmış olduğu istirdat davasının reddine, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece toplanan delillerin tümü değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirmeyle, delil olarak münhasıran davalı defterlerine dayanılan mülahazası ile kurulan hükmün hatalı olduğunu; taraflar arasında bayilik sözleşmesi dışında bir ticari ilişki olmadığını; davalı tarafça da aksi iddia edilmediğini; davalının toplam alacağının 234.175,94-TL olduğunu; buna karşılık, davacıdan 489.825,94-TL para tahsil edildiğini; (10) çek ve (8) senedin de halen davalının elinde olduğunu; bu hususların, her iki heyet bilirkişi raporu ile tespit edildiğini; yerel mahkemece bilirkişi raporları ile aynı yöndeki kanaatin ortaya konulduğu şeklindeki mahkeme kabulünün de hatalı olduğunu; yerel mahkemece davacının, davalıya borçlu olmadığına karar verildiğini; bu durumda, davacı aleyhine başlatılan ve mahkeme dosyasına celp edilen icra dosyaları ile halen davalı uhdesinde bulunduğu tespit edilen çek ve senetlerin bedelsiz kaldığının kabulünün zorunlu olduğunu; yerel mahkemece davacının, davalıya borçlu olmadığı kabul edildiği halde, icra dosyaları ile davalı uhdesinde bulunduğu sabit olan çek ve senetlerin bedelsiz olduğuna karar verilmesi gerekirken, sadece sözleşmede yazılı 50.000,00-TL bedelli senedin, bedelsizliğine karar verilmesinin hatalı olduğunu; kabul anlamına gelmemekle birlikte, yerel mahkemenin taraflar arasında alacak-borç ilişkisi olmadığı yönündeki değerlendirmesinin bir an için kabul edilse bile davacı tarafından davalı şirket ortaklarına yapılan ödemelerin göz ardı edilerek, bu taleplerin reddine karar verilmiş olmasının da hatalı olduğunu; kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunmakla, bu hususun da bir diğer ortadan kaldırma nedeni olduğunu; bir an için yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu kabul edilse bile her bir davalı vekili yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalılar Eryap Plastik San. ve Tic. A.Ş. ve … vekilinin istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesinde özetle; mezkur dava, 2008 yılında ikame edilmiş ve yerel mahkemece gerekli inceleme ve araştırmalar yapılarak hukuka uygun bir karar tesis edildiğini, davacı yanın istinaf dilekçesinde belirttiği 33.000,00-TL’lik ödeme, diğer davalı KY Yapının talimatı ile kendi borçlarına mahsuben, davalı müvekkil hesabına yatırıldığı, başta 13.10.2008 tarihli dilekçeleri olmak üzere defalarca izah edildiğini, davacı yan ile müvekkili arasında herhangi bir ticari yahut borç ilişkisi bulunmadığının dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ve incelenen diğer evraklar ile de sabit bulunduğunu beyan ederek, davacının istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar KY Yapı Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. ve … vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; öncelikle; istinaf yerel mahkeme kararını, harç eksikliğinin tamamlattırılması ve davacının manevi tazminat taleplerinin açıklattırılması gibi usuli eksikliklerden dolayı kaldırarak dosyayı eksikliklerin giderilmesi için geri gönderdiği, kaldırma sonrası yapılan yargılamada ise, kaldırma kararı doğrultusunda davacı tarafa harç ikmali yaptırılmış ve manevi tazminata ilişkin olarak da davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğu ve her birinden talep ettiği manevi tazminat miktarı açıklattırılmış ve buna göre de harç ikmali yaptırılarak usuli eksiklik giderilmiş ve davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verildiği, davacının istinaf talepleri soyut ve mesnetsiz olup, önceki istinaf talepleriyle benzerlik gösterdiğinden dosya daha önce istinaf incelemesinden geçerek, davacının istinaf kararının kaldırma gerekçeleri arasında yer almayan işbu istinaf taleplerinin reddi gerektiğini, zira; davacının, defter kayıtlarının aksinin muteber delillerle ispatlanmış olduğu iddiası hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, davacı taraf iddialarının ispatına yönelik kendi ticari defter ve belgelerini sunamadığı ayrıca defter kayıtlarının aksi diğer kesin deliller ile de ispatlanamadığı, davacı fazla ödeme yaptığı iddiasını da ispatlayamadığını, davacının istinafında iddia ettiği hususların tümü maddi delillere dayanmayan soyut nitelikte iddialar olduğunu beyan ederek, davacının istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/03/2021 Tarih – 2020/126 Esas – 2021/196 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı ile davalı KY Yapı Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. arasındaki ticari ilişki nedeniyle verilen çek ve senetlerin iadesi, borçlu olunmadığının tesbiti, ödenen paranın iadesi ile uğranıldığı iddia edilen zararların tazmini istemiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı KY Yapı Dekorasyon Limited Şirketi ile American Siding Polimer cephe kaplama sistemlerinin alınması ve pazarlanması konularında anlaştıkları, davalı KY Yapının teminat gerekçesiyle davacıdan senet ve çekler aldığı, davalının alacağı bulunmadığı halde teminat çek ve senetlerini icra takibine konu ettiği belirtilerek, öncelikle KY Yapı şirketi ve diğer davalılar uhdesinde bulunan karşılıksız çek ve senetlerin iadesi, iadenin mümkün olmaması halinde hükümsüzlüklerinin tespiti, hileli yollarla tahsil edilen paranın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00-TL’sinin ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, davalıların haksız ve kötü niyetli tutumu neticesinde oluşan maddi ve manevi zarar için şimdilik 10.000,00-TL’nin ticari avans faizi ile birlikte tahsili için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın kısmen kabulüne karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya arasına aldırılan 20/02/2012 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının 2006, 2007, 2008 yılları yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, dava dilekçesinde bahsedilen teminat gerekçesiyle davacıdan alınmış senetler ve çeklere ticari defter kayıtlarında rastlanılmadığı, ayrıca davacı tarafından davalıya banka yolu ile gönderilmiş herhangi bir havale/eft’ye davalının ticari defter kayıtlarında rastlanılmadığı, davacının bahsettiği verilen senetlere ve çeklere davalının 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait ticari defterlerinde ve sunulan fatura/belge dosyasında herhangi bir kayda rastlanmadığı ve ayrıca defter kayıtlarında mükerrer tahsilata rastlanmadığı, davalının resmi defterlerinde 234.175,94-TL mal satışı yaptığı ve hesaplarına alacak kayıt ettiği, 234.175,94-TL nakit tahsilat yaptığı ve borç olarak kayıt ettiğinin görüldüğü, sonuç olarak defterlerde 234.175,94-TL mal satışı ve 234.175,94-TL yapılan tahsilat olmakla borç alacak kayıtlarının (0) TL bakiye kalanı verdiği şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Dosya arasına alınan 24/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; önceki raporda incelenen davalı defterlerinin sunulduğu ve incelendiği, sunulan defterlerin davacı iddialarını desteklemediği, davacının davalıdan herhangi bir alacağının somut olarak tespit edilemediği, mahkeme ara kararında belirtildiği üzere dava dilekçesinde ve delil listesinde akıbetlerinin ne olduğunun araştırılması istenen ve çek ve senetlerle ilgili tespitlerin raporun 3 numaralı başlığında yer alan tespitlerde durumlarının detaylı olarak açıklandığı, dava dilekçesinde ve delil listesinde yer alan 30/02/2007 tarih 6 nolu Şekerbank çekinin Samsun 4. İcra Dairesi’nin 2007/5149 esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiği, davacıya yapılan ödemelerin 154.650,00-TL, bankadan ayrıca 68.000,00-TL olmak üzere toplam 222.650,00-TL ödemeler yapıldığı şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Dosya arasına aldırılan 03/03/2015 tarihli heyet bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 21/04/2006 tarihinde başladığı, 22/03/2007 tarihinde son bulduğu, davacının kendi defter kayıtlarına dayanmadığı ve defter ibraz etmediği, davalı defter kayıtlarına göre; davalı tarafından davacıya 234.175,94-TL tutarlı mal satıldığı ve karşılığında 234.175,94-TL tahsil edildiği, borç ve alacak kalmadığı, dava dilekçesinde bahsedilen teminat gerekçesiyle davacıdan alınmış senetler ve çeklerin davalı ticari defter kayıtlarına işli olmadığı, davacı tarafından davalılara çeklerle yapılan ödemeler toplamının 154.650,00-TL, bankadan yapılan ödemeler toplamının 68.000,00-TL olup, toplam ödeme tutarının 222.650,00-TL olduğu, davacı tarafından davalıya verilmiş ve ödenmemiş olan 10 adet Şekerbank çekleri toplam tutarının 170.000,00-TL olduğu, bir tanesi teminat senedi olmak üzere davalıya 8 adet toplam 139.500,00 TL’lik senet verildiği, ancak bu senetlerin ödenmesine ilişkin bir tespit yapılamadığı şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Dosya arasına alınan 28/09/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davalı Eryap Plastik San. ve Tic. A.Ş. ve … vekilinin beyanları değerlendirildiğinde, raporda her ne kadar konu edilmemiş ise de, bu davalılarla ilgili bir borç olduğuna dair herhangi bir tespit de yapılmadığını, dosya içeriğinde Eryap Plastik ve …’nun davacıya borcu olduğuna dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı, davacının da doğrudan bilirkişi raporuna karşı bir beyanının bulunmadığı, raporu değerlendirdiği ve taleplerini yeniden belirttiği, kök rapordaki tespitlere eklenecek veya değiştirilmesini gerektirecek yeni bir belge ibraz edilmediği, davacının almış olduğu fatura konusu malların bedellerini ödemiş olduğu, her ne kadar davalı defter kayıtlarında peşin ve nakit ödenmiş şekilde kayıtlı görülmekte ise de; bu fatura bedellerinin çek, senet ve banka havalesi ile ödenmiş olduğunun kabulü gerektiği, davacı tarafından davalıya verilen fatura bedellerini aşan, tahsil edilmeyen ve karşılıksız kalan davalı elindeki senet ve çeklerin iadesi veya geçersiz sayılması hususunda takdirin mahkemeye ait olduğu, bu çek ve senet tutarını kök raporda ayrıntılı belirtildiği üzere 10 adet çek toplam bedelinin 170.000,00-TL ve 8 adet senet bedelinin toplam 139.500,00-TL olduğu şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Eldeki davada, ilk derece mahkemesince; davacı ile davalı KY Yapı Dekorasyon Limited Şirketi arasında Amerikan Kapı Siding Kapı Alım ve Parçalarına ilişkin 20/04/2006 tarihinde sözleşme yaptıkları, bu tarihten itibaren aralarındaki ticari ilişkinin devam ettiği, davacının davalıdan sözleşme kapsamında mal alıp edimlerini ifa ettiği ve aralarında bu şekilde bir ticari ilişkinin olduğu, ticari ilişki kapsamında davacının, davalıya çek, senet ve teminat senedi verdiği, bilirkişi tarafından yapılan incelemede; davalı defter kayıtlarında davacının davalı şirketten 234.175,94-TL faturalı alış yaptığı, buna karşılık toplam 234.175,94-TL nakit ödeme yaptığı, buna göre borç alacak ilişkisinin kalmadığı, davalı şirket tarafından davacı aleyhine icra takipleri başlatıldığı, ancak bu icra dosyalarında tahsilat yapılamadığı, davacının davalıya vermiş olduğu 24 adet çek bedelinin 154.650,00-TL’sinin ödenmiş olduğu, Şekerbank’a ait olan10 adet çekin 170.000,00-TL bedelli olduğu ve bu çeklerin ödendiğine dair defter kayıtlarında bilgi bulunmadığı, davaya konu olan bir tanesi 50.000,00-TL bedelli teminat senedi olmak üzere 8 adet toplam 139.500,00-TL senedin verildiği ancak bu senetlerden 89.500,00-TL’ye isabet eden senedin de ödenmemiş olduğu, 50.000,00-TL’ye ait senedin ise ödeme ve düzenleme tarihi olmaması ve teminat senedi niteliğinde bulunması nedeniyle bu senet yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine ve senedin iadesine, diğer çek ve senetler yönünden ise defter incelemesinde ve dosyaya ibraz edilen diğer belge ve bilgilere göre ödeme durumu tespit edilemediğinden senet ve çeklere ilişkin talebin reddine şeklinde karar verilmişse de verilen karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalı yanılgılı kanaatle verilmiştir.
Eldeki davada, ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada; dosya arasına birden fazla bilirkişi raporu aldırıldığı, alınan bilirkişi raporlarında, eldeki davada davacının isteminden başlamak üzere farklı yorumlar, hesaplamalar ve kanaatler ortaya konulduğu, haliyle, bu durumda dosya arasına alınan bilirkişi raporları arasında farklılık ortaya çıktığı, raporlar arasında bir ittifak bulunmadığı ve ortaya çelişkili bir kanaatin çıktığı; fakat bu halde mahkemece çelişki giderilmeden bir karar verildiği, verilen kararın istinaf edilmesi üzerine dairemizce kararın birden çok nedenle kaldırılması cihetine gidildiği, kaldırma sonrasında mahkemece bazı eksik hususların tamamlandığı ancak davanın esasına etki eden hususlarda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadığı görülmüştür.
Somut davada, davacı gerek dava dilekçesinde, gerekse de davasını ıslah ettiği dilekçe ve istinaf dilekçelerinde önemle ve ısrarla davalı KY Yapı Dekorasyon Limited Şirketi’ne bayilik için kendisi ve müşterileri tarafından kendisine verilen bazı çek ve senetleri davalının uhdesinde tuttuğu, bu senet ve çeklerin bedellerinin tarafından ödendiği, buna rağmen davalı tarafından bu senet ve çeklerin iade edilmediği belirtilmekte ve davalıda kalan bu senet ve çeklerin iptalinin istenildiği ancak yukarıda da değindiğimiz üzere bu durumda mahkemece sağlıklı bin sonuca gidilebilmesi için konusunda uzman bir bilirkişiden açık, anlaşılır ve denetime tabi tutulacak bilirkişi raporu alınması elzem iken bunun yapılmamış olması doğru sonuca gidilmesine engel olmuştur.
Bu aşamada, mahkemece yapılması gereken iş, tarafların bildirdiği tüm delillerin eksiksiz olarak dosya arasına alınması ve dosyanın konusunda uzman bir bilirkişiye tevdi ile davacının davalıda kalan ancak bedellerinin ödendiği iddia edilen çek ve senetlerin tasnif edilerek, davacı tarafından yapılan ödemelerin hangi çek ve senetlere istinaden yapıldığının tespiti, sonrasında, yapılan bu ödemeler sonunda bedelsiz kalan senet ve çeklerin tespitinin yapılması ve nihayetinde davacının iptalini/iadesini talep edebileceği çek ve senetleri ortaya konulması alınacak bu minvaldeki bilirkişi raporu sonrasında, oluşacak kanaate göre dava hakkında olumlu veya olumsuz bir karar vermekten ibarettir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/03/2021 Tarih – 2020/126 Esas – 2021/196 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine,
5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 30/12/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*