Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1056 E. 2022/609 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1056
KARAR NO : 2022/609

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :09/02/2021
NUMARASI :2018/496 Esas – 2021/102 Karar

DAVACI :…. –
VEKİLİ :Av. … –
DAVALILAR :1-…
:2-… –
VEKİLİ :Av…. –
DAVA :Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :01/10/2018
KARAR TARİHİ :21/03/2022
KR. YAZIM TARİHİ :18/04/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin madencilik sektöründe uzun yıllara dayanan bilgi birikimiyle bakır, altın, krom, demir, gümüş, kurşun-çinko, alüminyum, kömür, gaz beton gibi birçok endüstride kullanılan öğütme amaçlı bilyalı değirmenler için yüksek aşınma direncine sahip çelik bilya ürettiğini, davacı şirketin 2013 yılında Çelik Bilya Derviş Yüksel Sinangil unvanı ile kurulduğunu, Dövme Çelik Bilya Metal Sanayi Anonim Şirketi ile devam ettiğini ve 2016 yılında unvan değişikliği ile Grindballs Bilya Çelik San ve Tic. A.Ş. olarak ticari faaliyetlerine devam ettiğini, davalılardan Cesa Makina İnşaat Taahhüt San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin makine ve makine yedek parçaları üreten üretici bir firma olduğunu, davalı Cesa firmasının yetkililerinin Saim Karahan ve Cemalettin Kolçak olduğunu, aynı ortaklar tarafından davalı Cesa firması ile aynı adreste 2017 yılında Steelballs Bilya Çelik San. Tic. Ltd. Şti. firması kurulduğunu, davacı şirket unvanı Grindballs ile davalı firma Steelballs arasında benzerlikte davalının davacı şirketin isminden haksız olarak faydalanmaya çalıştığının açıkça ve net bir şekilde göstergesi olduğunu, davacı şirketin 2013 yılında dava dışı Öğütücü Bilya San. Tic. Ltd. Şti. firmasından davaya konu edilen ovalama makinesinin ekipmanları, çizimleri ve tüm haklarıyla ile birlikte satın aldıklarını, 2013 yılında dava dışı Öğütücü Bilya Ltd. Şti. tarafından davalı Cesa makineye Öğütücü Bilya bünyesinde özgün bir yapıya sahip mevcut ovalama makinesinden daha iyi verim almak adına üretim sisteminin bir parçası olan yeni bir ovalama makinesi yaptırıldığını, makine yapım sürecinde Öğütücü Bilya bünyesinde bulunan mevcut ovalama makinesine ait çizimler projeler vs Öğütücü Bilya tarafından davalı Cesa firmasına teslim edildiğini, davalı Çesa firmasının mevcut çizimler ve davacı tarafından yapılan yönlendirmeler ve yeni revizyonlar ile yeni bir ovalama makinesi imal ettiğini, makine yapım sürecinde de davalı Cesa firması ile üretilecek yeni ovalama makinesinin hiçbir şekilde bir daha üretilmeyeceği kendilerine teslim edilen proje ve çizimlerin kullanılmayacağı hususunda tarafların sözlü olarak anlaştıklarını, dava dışı Öğütücü Bilya’nın çizimleri ile Cesa firması tarafından makine üretimi gerçekleştirildiğini, davalı Cesa firmasının ovalama makinesi üzerinde yapılan çalışmalar esnasında davacı tarafından yılların birikimi ve emeğiyle oluşturulan entegre tesis hakkında bilgi edindiğini ve sistemin nasıl işlediği makinelerin teknik çizimleri vs hakkında bilgi sahibi olduğunu, Türkiye’de sadece davacı şirkette bulunan ve davacı şirket tarafından geliştirilen ovalama makinesi ve ovalama makinesinin bulunduğu tesisin davalı firmalar tarafından davacı şirketin bilgisi ve izni olmaksızın kopyalanmak suretiyle haksız ve hukuka aykırı olarak imal edildiğini ve kopyalanan tesisten üretim yapılmaya başlandığını, davalı şirkette davacı şirketin tesis üzerinde yaptırdığı revizyonlar sebebiyle mevcut sistemden ve işleyişten haberdar olduklarını ve davacının yıllardır emek vererek oluşturduğu tesisi birebir kopyalamak suretiyle davacı ile aynı sektöre adım atarak ve üzerine davacı şirketin işçilerini de ayartmak suretiyle haksız rekabet ortamı yarattıklarını beyanla davalı şirket merkezinde bulunan makinelerin ve sistemin çalışmasının tedbiren engellenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 10.000,00-TL maddi ve100.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı Öğütücü Bilye şirketi bünyesinde bulunan ovalama makinesinin ülkemizde ve dünyada kullanılan sıradan bir makine olduğunu, söz konusu öğütücü bilye tarafından imal edilmediğini, bilakis ikinci el ve çok eski şekilde başka bir firmadan satın alınmış bir makine olduğunu, Cesa Makine isimli şirketin yaklaşık 20 yıldır makine sektöründe faaliyet gösterdiğini, mühendisleri ve teknik ekibi ile makine ve yedek parça imalatı yaptığını, ovalama makinesi yapımı için gerekli olan merdanenin Rusya’dan ithal edildiğini ve ovalama makinesinin yapımında bu firmadan teknik destek alındığını, davacı vekilinin makine yapımı süresince üretilecek yeni ovalama makinesinin hiçbir şekilde bir daha üretilemeyeceği, teslim edilen proje ve çizimlerin kullanılmayacağı hususunda tarafların sözlü olarak anlaştığı yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, davalı firma ile davacı şirket arasında iddia edildiği şekilde bir anlaşma bulunmadığını, davacı tarafın bu iddiasını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini, bilye üretiminde kullanılan sistemin davacı şirket tarafından yeni geliştirilen davacı firmaya özgü bir sistem olmadığını, davacı tarafın söz konusu makine ve sistem üzerinde birikimi ve emeği ile geliştirilen ve yenilik getiren bir değişiklik olmadığını, makinelerin teknik çizimleri ile ilgili davacı tarafça davalıya herhangi bir özgün nitelikte çizim ve bilgisi verilmediğini, bilakis çizimler ve sistem davalı tarafından dizayn edildiğini, söz konusu makine ve sistem yeni bir buluş ve iş ürünü olmadığından üretim modelinin imalatı ve kullanımı için davacı şirketten izin alınmasını gerektiren bir husus bulunmadığını, davacı tarafından elinde bulunan makine ve sistemi dava dışı öğütücü bilye firmasından alınmış olup öğütücü bilye firması da makine ve sistemini başka bir firmadan satın aldığını, makine sistemi oluşumunda davacı şirketin yeni bir fikri, emeği, çabası olmasının mümkün olmadığını, her iki firmanın kuruluş tarihlerine göre yılların birikimine sahip olmasının da mümkün olmadığını, davacı şirket İzmit’te faaliyette bulunmakta iken işyeri ve üretim sahasını Dilovası’na taşıdığını, bu sebeple İzmit’te oturan bazı işçileri evlerinden uzak yerde çalışmak istemediklerinden şahsi vs başkaca sebeplerden dolayı işten ayrıldıklarını ve işten ayrıldıktan sonra davalı firmada iş bulduklarını, bahsi geçen işçilerin aynı veya benzer sektörde iş bulması işin doğası gereği olup davacı tarafın aksi yöndeki iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince; “…Davanın reddine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının haksız rekabet hükümleri gereğince koruma talep edebilmesi için patent veya faydalı model sahibi bulunmasına gerek bulunmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, “her iki şirketteki bilye üretim tesisinin benzer olduğu görülse de bilye üretimi süreçlerinin bilinen genel mühendislik bilgileri içerdiği” belirtildiği ise de söz konusu değerlendirme dosya kapsamına uygun olmadığını, davalı şirketlerin, kendileri ile sadece makinenin yapımıyla sınırlı olarak paylaşılan ticari sırları kullanmaları ve davacının işçilerini ayartmaları haksız rekabet oluşturduğunu, mahkemece hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu, davalı Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin ticaret unvanı, davacı Grindballs Bilya Çelik San ve Tic. A.Ş.’nin ticaret unvanı ile iltibasa (karıştırılmaya) meydan verebilecek nitelikte olduğunu, benzer ticaret unvanının seçilmesi bile yeni girilen pazarda kendilerine avantaj sağlamaya ve haksız rekabete yönelik olduğunu, davalıların iyiniyetli olmadıklarını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı firmaca çizimi ve üretimi yapılan özgün makine olmadığını, çizim ve diğer tüm hakları ile satın alınmış bir makine de olmadığını, davacı tarafın makinede revizyonlar ve iyileştirmeler yaptığı yılların birikimi ile entegre tesis yapıldığını, bilgi sahibi olduğu yönündeki iddialar gerçek dışı olduğunu, davacı tarafın haksız rekabet hükümleri gereğince koruma talep etmesi mümkün olmadığını, bilye üretim süreci bilinen genel mühendislik bilgilerine göre yapıldığını, davacı firmaya ait yenilik ve özgün bir ürün olmadığını, davacı firma ile paylaşılan ticari sır niteliğinde bilgi olmadığını, davacı firmada çalışan işçilerin ayartılarak davalılar şirketlerin aleyhine çıkar sağlandığı yönündeki istinaf taleplerinin de yersiz olduğunu belirterek; istinaf başvurusunun reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/02/2021 tarih, 2018/496 Esas – 2021/102 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; çelik bilye üretim işi ile iştigal eden davacı, dava dışı bir başka şirketten teknik dokümanı(tasarımı) ile birlikte devraldığı ovalama makinesinin yenilenerek üretim tesisi ile birlikte mevcut hale getirilmesi işlemini gerçekleştiren davalı Cesa Makina İnşaat Taahhüt San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin makine ve üretim tesisine (üretim hattı) yönelik kendisi ile paylaşılan teknik bilgileri kullanarak ürettiği aynı nitelikli makine ve üretim hattı ile ortaklarının kurduğu Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti üzerinden aynı sektörde çelik bilye üretim faaliyetine başladığını, sonrasında şirkete ait üç çalışanı ve müşterilerinin ayartılarak haksız rekabet teşkil eden eylemlerin gerçekleştirildiğini ileri sürerek haksız rekabetin tespiti ile uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesini talep etmiş, davalılar ise, davacının devraldığı ovalama makinesinin yabancı menşeli olduğunu, makineye ve üretim tesisine yönelik iyileştirme ve yeniliklerin makine üretimi ile uğraşan Cesa Makina İnşaat Taahhüt San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirildiğini, söz konusu sistemin inşasına yönelik davacı tarafından herhangi bir teknik destek veya tasarım bilgisi alınmadığını, davacı şirketten ayrılan işçilerin ve müşterilerin ayartılmasının söz konusu olmadığını ileri sürerek davanın reddini istediği, mahkemece karar yerindeki gerekçelerle haksız rekabet şartlarının gerçekleşmediğinin kabulü ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davacı tarafından ileri sürülen maddi vakıalar (hukuki olaylar) uyarınca davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil edip etmediği ile sonucunda davacı lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilip edilemeyeceği üzerine olduğu anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda; davacı tarafından haksız rekabet iddiasına yönelik olarak üç maddi vakıa ileri sürülmüştür. Bunlar çelik bilye üretiminde kullanılan ovalama makinesi ve bu makineye bağlı üretim hattına ait teknik bilgilerden yararlanarak aynı nitelikte ürün imalatı ile çelik bilye üretim sektöründe faaliyet yürütmek, şirkete ait üretim ve pazarlama departmanında çalışan üç işçinin Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’nde çalışmasını sağlamak ve müşteri çevresinin ele geçirilmesi iddialarına yöneliktir.
1-Makine ve üretim tesisine yönelik ileri sürülen maddi vakıa yönünden yapılan incelemede;
6102 sayılı TTK’nın 54-(2) maddesinde, haksız rekabet, rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar olarak tanımlanmış, 55. maddesinde ise, tadadi olarak haksız rekabet özel hallerine yer verilmiştir.
Dosya kapsamı deliller, alınan teknik bilirkişi raporu uyarınca; davacı ve davalı Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından çelik bilye üretiminde kullanılan ovalama makinesi ve üretim hatlarının benzer olduğu sabittir. Bu halde, eldeki çekişme konusu maddi vakıaya göre, öncelikle davacı tarafından çelik bilye üretiminden kullanılan dava konusu makine ve üretim hattının özgün bir tasarım olduğu ve bu tasarıma yönelik hak sahipliğinin kendisine ait olduğunun ispatı gerekmektedir. Davacı tarafından makine ve üretim hattının özgünlüğüne ve aidiyetliğini ispata yarar yazılı delil (tasarım, teknik çizim) sunulmamıştır.
Öte yandan, ispat gerektiren olgulara yönelik yazılı delil sunulmaması, işin teknik ve uzmanlık incelemesini gerektirmesi nedeniyle mahkemece alınan taraf ve yargı denetimine elverişli teknik bilirkişi heyeti raporunda; bilye üretim süreçlerine ait hattın “bekletme tamburu” dışında genel (bilinen) üretim yöntemi ile benzerlik gösterdiği, ayrıca ovalama makinesine ait 2013 yılı kayıtlı teknik resimlerin (bekletme tamburu dışında) davalı bilgisayarlarında yer aldığı belirtilmiştir.
Bu hali ile davaya konu makine ve üretim hattının bekletme tamburu ile birlikte belli bir düzeyde özgünlüğü bulunmakta ise de; bekletme tamburu ile birlikte oluşan özgünlüğün davacı tarafından tasarlandığı, dolayısıyla iş ürününün davacıya ait olduğunun ispat edilememesi sebebiyle davalılar yönünden iş ürünü nitelikli makine ve üretim hattının yetkisiz üretilerek yararlanma halinin gerçekleşmediği, davalıların bu vakıa yönünden haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığı değerlendirilmiştir.
2- İşçilerin ve müşteri çevresinin ele geçirilmesine yönelik maddi vakıa yönünden yapılan incelemede;
Davacı şirketin üretim departmanında çalışan iki işçisi ile pazarlama departmanındaki bir işçinin davacı şirketten istifa ederek davalı Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’de çalıştıkları, ayrıca Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’nin kuruluşundan sonraki faaliyet koluna ilişkin ticari satışlarının büyük çoğunluğunun davacı şirket ile ticari ilişkisi bulunan müşterilere ait olduğu dosya kapsamı deliller ile ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile sabittir.
Haksız rekabet özel hallerini düzenleyen 6102 sayılı TTK’nın 55. maddesi uyarınca; müşteri ve işçiler yönünden ele geçirme halinin haksız rekabet teşkil etmesi için salt bu olgunun gerçekleşmesi yeterli olmayıp, ayrıca müşteri ve işçileri ele geçiren tarafın bu durumu ayartması gerekmektedir. Bir başka deyişle, müşteri ve işçilerin etki ile akit tarafını değiştirmesi halinin somut olarak ispatlanması gerekir.
Yukarıda da belirlendiği üzere davacının bir kısım işçi ve müşterilerin davalı Steelballs Bilya Çelik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından ele geçirildiği sabittir. Ancak bu olguların gerçekleşmesine yönelik davalıların özel bir çaba ve etkilerinin varlığı davacı tarafından ispat edilememiştir. Bu nedenle, mahkemece bu vakıalar yönünden de haksız rekabetin gerçekleşmediği yönündeki kabulde de isabetsizlik görülmemiştir. Öte yandan, davacı tarafından dava ve cevaba cevap dilekçesi ile ileri sürülmeyen ticaret unvanlarının benzerliğine yönelik iddia, HMK’nın 357. maddesi gereği istinaf incelemesinde değerlendirilmemiştir.

3-Vekalet ücreti yönünden yapılan incelemede;
Mahkemece davanın reddine yönelik hüküm sebebiyle davalılar lehine maddi ve manevi tazminat istemlerine konu miktarın tamamı üzerinden nispi olarak hesaplanan tek vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Manevi Tazminat” başlıklı 10-(4) maddesinde; Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” 10-(3) maddesinde; Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan, 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13-(4) maddesinde “Maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. ” düzenlemesi bulunmaktadır.
Bu düzenlemeler uyarınca ilk derece mahkemesince maddi ve manevi tazminat istemlerinin tamamının reddedilmesi sebebiyle her bir istem yönünden tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde Asliye Mahkemeleri için belirlenen maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, tarifeye aykırı olarak dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmediğinden, davacının bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüş ve kararın bu nedenle kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenle kabulüne, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce iş bu karar tarihindeki tarife uyarınca belirlenen vekalet ücreti üzerinden dava esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-Davacının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/02/2021 tarih, 2018/496 Esas ve 2021/102 Karar sayılı kararının HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince, KALDIRILMASINA,
YENİDEN YARGILAMA YAPILMASI GEREKMEDİĞİNDEN AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASINA,
a)Davanın REDDİNE,
b)Hüküm tarihinde alınması gerekli 59,30-TL harç peşin alınan 1.878,53-TL harcın mahsubu ile bakiye ‭1.819,23‬-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
c)Davacı tarafından yapılan 59,30-TL peşin harç, 35,90-TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı toplam ‭100,40‬-TL harç, 190,00-TL tebligat posta gideri, 2.900,00-TL bilirkişi ücreti toplam 3.090,00-TL masraf olmak üzere toplam 3.190,40-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
d)HMK’nun 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan 3.300,00-TL avanstan kullanılmayarak arttığı anlaşılan 210,00-TL gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
e)Davalı Steelballs tarafından yapılan 56,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
f)Davalı Steelballs tarafından yatırılan 100,00-TL avanstan kullanılmayarak arttığı anlaşılan 44,00-TL gider avansının kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
g)Davalı Cesa Makina tarafndan yatırılan 200,00-TL avanstan kullanılmayarak arttığı anlaşılan 200,00-TL gider avansının kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
h)Maddi tazminat yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
ı) Manevi tazminat yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 5.100,00-TL, vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a)Davacının yatırmış olduğu istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine,
b)Davacı tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 162,10-TL ve posta gideri 66,50-TL olmak üzere toplam 228,60-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
c)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d)Davacı tarafça yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının mahkemesince davalı tarafa iadesine,
e)Kararın tebliği işlemlerinin kararın temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ilamın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere oy birliği karar verildi.21/03/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*