Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/1008 E. 2022/569 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1008 – 2022/569
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1008
KARAR NO : 2022/569

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2019
NUMARASI : 2018/364 Esas – 2019/261 Karar

DAVACI : EUREKO SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – Altunizade Mah. Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim Gökay Cad. No:20 Üsküdar/İSTANBUL
VEKİLİ : Av. … – …………………
DAVALILAR : 1- … – ………………….
VEKİLİ : Av… – …………………..
2-TRB TOPRAK TEKEL ÜRÜNLERİ TÜTÜN VE TÜTÜN MAMÜLLERİ GIDA DAĞITIM İNŞAAT OTOMOTİV TAŞIMACILIK TURİZM SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – Karabaş Mah. İnönü Cad. No:254/A İzmit/KOCAELİ

DAVA TÜRÜ : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/03/2022
KR. YAZIM TARİHİ : 08/04/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Trb Toprak Tekel Ürünleri Tütün ve Tütün Mamülleri Gıda Dağıtım İnşaat Otomotiv Taşımacılık Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne ait … plakalı araç müvekkil şirket Eureko Sigorta A.Ş. tarafından … no.lu poliçe ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalandığını, sigortalı araç 14.09.2017 günü saat 01.00 sıralarında Cumhuriyet Caddesi istikametinden 968. Sokak Marmariz Muğla’da bulunan Golden Rook otelin yan sokağında … sevk ve idaresinde seyir halinde iken, araç sürücüsü alkolün de etkisi ile direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve önce park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını ve ardından yine park halinde bulunan … plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazaya karışan … ve … plakalı araçlarda oluşan hasar sigorta poliçesi kapsamında davacı şirket tarafından ödendiğini, davalı sürücü … kazayı gerçekleştirdiği sırada alkollü olduğunu, kaza gerçekleştiğinde saatin 02.00 sularında olması ve park halinde birden fazla araca çarpması sürücünün kaza esnasında alkollü olduğu ihtimalini kuvvetlendirdiğini, Türk Borçlar Kanunu ve Karayolları Trafik Kanunu’nda belirtildiği üzere bir maddi hasarlı trafik kazası sonucunda Sürücü, Araç Maliki ve Sigorta şirketi müşterek ve müteselsil sorumlu olduğunu, Davaya konu olay sonrasında davacı şirket, … ve … plakalı araçlarda bulunan hasar için de ekspertiz incelemesi yaptırdığını ve 3. kişilere verilen zararı karşıladığını, kaza sonucu zarar gören araçlarda oluşan hasarın tespiti için de eksper incelemesi yaptırılmış yapılan incelemede toplam zarar miktarı işçilik bedelleri de dahil olmak üzere 18.578,00-TL olarak tespit edildiğini, söz konusu bedel de davacı şirket tarafından hak sahibi …’e 01.03.2018’de TTC Taşımacilik Otomotiv İnşaat’a 09.11.2017 tarihinde ödendiğini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davanın kabulüne, 18.578,00-TL alacağın ödeme tarihi olan 09.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek T.C. Merkez Bankası’nın uyguladığı en yüksek avans faizi ile davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” …
1-Davanın KABULÜNE … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerek mevcut yasal düzenlemeler gerekse de mahkeme kararları ve Yargıtay İçtihatları dikkate alındığında, sigorta şirketi tarafından açılmış olan ve davalının da, davalı olarak yer aldığı işbu davada, mahkeme tarafından verilen davanın kabulüne dair karar, usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini; dolayısıyla, işbu kararın davalı yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle kaldırılması gerektiğini beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 357. maddesine göre ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar, istinaf mahkemesinde dinlenemeyeceğini; davalı ilk derece mahkemesinde davaya cevap vermediğinden, istinaf dilekçesinde ilk kez ileri sürdüğü savunmaların işin esasına girilmeden usulden reddi gerektiğini; davalı … ve araç maliki söz konusu zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu; davalı araç sürücüsü, Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca haksız fiilden kaynaklı olarak sorumlu olduğunu; davalı …’a ZMMS genel şartlarına gidilerek değil, Türk Borçlar Kanunu’nun haksız fiil hükümlerine istinaden husumet yöneltildiğini; dolayısıyla davalının pasif husumet itirazının reddi gerektiğini beyan ile; davalı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/05/2019 Tarih – 2018/364 Esas – 2019/261 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davanın yapılan incelemesi sonucunda;
Davalı şirketin sahibi olduğu … plakalı aracın davacı tarafından … no.lu poliçe ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalandığını, sigortalı aracın diğer davalının sevk ve idaresinde iken 14.09.2017 günü park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını ve ardından yine park halinde bulunan … plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazaya karışan … ve … plakalı araçlarda oluşan hasar sigorta poliçesi kapsamında ödendiğini, davalı sürücü …’un kaza anında alkollü olması nedeni ile rizikonun teminat dışında olduğunu belirterek 18.578,00-TL tazminatın ödeme tarihi olan 09.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek T.C. Merkez Bankası’nın uyguladığı en yüksek avans faizi ile davalılardan tahsilini talep ettiği, ilk derece mahkemesince davalı sürücünün kaza anında 180 promil alkollü olması nedeniyle kazanın salt alkolün etkisinde meydana geldiği ve rizikonun teminat dışı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı …’un istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Sigortacının rücu hakkı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95-(2) maddesinde düzenlenmiş olup, anılan maddede; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının B.4. maddesinde sigorta ettirene rücu halleri düzenlenmiş olup, buna göre;
“-Tazminatı gerektiren olayın, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş olması,
-Tazminatı gerektiren olayın, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş olması,
-Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelmiş olması,
-Tazminatı gerektiren olayın, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş olması,
-Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1. maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olması,
-Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğunun tespit edilmesi,
-Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halleri” rücu sebebi olarak kabul edilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının, “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Ttulması ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.4.-(1) maddesinde; “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. (Değişik:RG-2/2/2016-29612) Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Söz konusu bu düzenlemeye göre; sigorta şirketi tarafından rücu istemi, akidi olan sigortalıya karşı ileri sürülebilecektir. Bir başka anlatımla, davalı sürücü … ile sigorta şirketi arasında sözleşme ilişkisinin bulunmaması nedeniyle bu davalının eldeki davada taraf sıfatı (husumet ehliyeti) bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece …’e yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, davalı sürücü yönünden de uyuşmazlığın esasına yönelik değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın kaldırılması gerekmiştir. Davacı vekili, davalının istinaf isteminde husumet itirazında bulunmasının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 357. Maddesine aykırı olduğu belirtmiş ise de, davada husumetin kamu düzeni gereğince re’sen incelenmesi gerektiğinden davacı vekilinin istinafa cevabının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan bu nedenlerle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle kabulüne, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus da bulunmadığından; dairemizce davanın esası hakkında HMK’nın 353-(1)-b)-2) madde gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı …’un İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KABULÜNE;
1-)Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/05/2019 Tarih – 2018/364 Esas – 2019/261 Karar Sayılı kararının KALDIRILMASINA, HMK’nın 353-(1)-b)-2) maddesi gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 18.578,00 TL tazminatın 22/11/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiz ile birlite davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
b-Alınması gerekli 1.269,06-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 317,27-TL harçtan mahsubu ile bakiye 951,79-TL’nin davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına,
c-Davacının yaptığı toplam 565,00-TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
d-Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
e-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
f-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
g-Kullanılmayan gider avansının karar keşinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-)İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-İstinaf Kanun Yoluna Başvuru harcının hazineye irad kaydına,
b-İstinaf Karar Harcının talep halinde ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
c-Davalı … tarafından yapılan 162,10-TL İstinaf Kanun yolu masrafının davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,
d-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
e-Davalının yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalıya iadesine,
f-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/03/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*