Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/1934 E. 2021/1567 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1934
KARAR NO : 2021/1567

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :25/06/2020
NUMARASI :2019/320 Esas – 2020/196 Karar

DAVACI :ARUS OĞLU ENERJİ ELEKTRİK İNŞAAT TAAHHÜT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. –
VEKİLİ :Av. … –
DAVALI :… –
VEKİLİ :Av. …
DAVANIN KONUSU :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :27/07/2019

KARAR TARİHİ : 28/09/2021
KR. YAZIM TARİHİ : 27/10/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili aleyhine Ordu İcra Müdürlüğü’nün 2019/753 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattığını, takibe karşı Ordu İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/27 Esas sayılı dosyası ile yapmış oldukları yetki itirazının kabulü sonrasında Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü’nün 2019/64369 Esas sayılı dosyası ile Türkiye İş Bankası Hürriyet Şubesi’ne ait 01.12.2018 vade tarihli 70.000,00 TL bedelli çekin takibe konduğunu, icra takibinin kesinleşmiş olduğunu fakat müvekkilinin davalı alacaklıya borcunun olmadığını, müvekkilinin Arusoğlu Enerji Türkiye İş Bankası İzmit Kocaeli Hürriyet Şubesi’nin, 01/12/2018 düzenleme tarihli ve 70.000,00 (Yetmiş Bin TL) TL bedelli, 3011008 seri nolu, düzenleme yeri İzmit/Kocaeli olan çeki Mehmetağa Enerji Hacı Bekir Aykul İş Ortaklığına keşide ettiğini, söz konusu çekin Mehmetağa Enerji Hacı Bekir Aykul İş Ortaklığı tarafından …’e (Kadıoğlu Enerji) cirolandığını, ancak …’in çeki kaybettiğini, bunun üzerine ciranta …’in, Ordu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/335 Esas sayılı dosyası ile çek hakkında ödeme yasağı konulması kararı aldığını ve söz konusu çek hakkında menfi tespit ve istirdat davası açabilmek için dava şartı olan arabuluculuğa başvurduğunu, davalı tarafın bu süreç devam ederken Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/5 D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı aldığını ve çeki işleme koyarak müvekkilinin hesaplarına haciz koydurduğunu, Ordu İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/27 Esas nolu dosyası ile yapmış oldukları yetki itirazının kabulü sonrasında dosya Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü 2019/64369 Esas nolu dosyası ile tekrardan işleme konulduğunu, davalı tarafın bulduğu çeki kötü niyetli olarak kendi adına ciroladığını ve işleme koyduğunu, çekin lehtarı olan Mehmetağa Enerji Hacı Bekir Aykul İş Ortaklığı’nın çeki ciro ederken Kadıoğlu Enerji …’e ödensin ibaresi ile ciro ettiğini, ciro yolu ile çeki elinde bulunduran … tarafından davalı tarafa yapılan bir cironun söz konusu olmadığını, davalı … ve ortaklarının iş bu çeki ne şekilde aldıkları, hangi ticari iş veya hizmet karşılığın da kimden aldıklarının belli olmadığını, müvekkilinin davalı tarafa borcu olmadığını, müvekkili tarafından çeki ciro yolu ile elinde bulunduran …’e de çek bedelinin ayrıca ödendiğini, tüm bu nedenlerle; müvekkilinin davalı tarafa borcunun olmadığının tespitine, takibin iptaline, ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin davacı şirket açısından durdurulması talep edilmiş ise de icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, dava dilekçesinde hem takip konusu çeki …’in kaybettiğini müvekkilin ise bulduğu çeki kötü niyetli olarak cirolamış olduğunu hem de çekin bedelini …’e ödediğini iddia ettiğini, takibe konu çekin ödenmediğini, zira çek ödenmiş olsaydı çekin arka yüzüne muhatap banka tarafından ”ödenmiştir” ibaresinin yazılarak imzalanması gerektiğini, takip konusu çekin arka yüzünde hiç bir ibarenin kaşelenmediğini, ayrıca davacı şirketin, dava dışı …’e çek bedelini ödediğini bu sebeple müvekkiline borcu olmadığını ileri sürdüğünü, davacı şirketin bu hususta iddialarını ispat eder herhangi bir delili dosyaya sunmadığını, davanın niteliği göz önüne alındığında davada ispat yükünün ise borçlu olmadığını iddia eden borçluya ait olduğunu, tüm bu nedenlerle; haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … davanın reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; çek incelenmesinden görüleceği gibi bu çekte birinci ciro çek lehdarı tarafından yapılmadığından ciro zinciri kopuk olmakla mahkemece ciro silsilesinin kopuk yada bozuk olmadığı yönündeki tespitin ve davanın reddi kararı usule ve yasaya aykırı olduğunu, davalı taraf yargılama süreçleri devam ederken kötüniyetli olarak çek iptal davasının aleyhine sonuçlanacağını bildiği için çekteki …’e yapılan ciroyu iptal ederek direk olarak müvekkil aleyhine Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden 07.01.2019 tarihinde ihtiyati haciz kararı alarak müvekkilimiz aleyhine ihtiyati haciz ve esas takip yolu ile icra takibine giriştiğini, davalı dava konusu çeki icraya koyarken çek lehtarına karşı da takip başlatmamasının nedeni çek lehtarı ile davalı arasında herhangi bir ticari faaliyetin bulunmadığı olup davalının, müvekkil şirketle ve müvekkil şirketin çeki keşide ettiği Mehmet Ağa Enerji Hacı Bekir Aykul iş ortaklığı ile herhangi bir ticari faaliyeti olmadığını, bu yönde inceleme yaptırılsa idi davalının kötü niyetli olduğu açıkça ortaya çıkacakken eksik inceleme karar verildiğini beyan ederek, yerel mahkeme kararının bozulmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın istinaf dilekçesindeki tüm iddiaları asılsız olup dava konusu çeke ilişkin iddiaları soyut iddialar olup ilk derece mahkemesi incelemesi sırasında da hiçbiri ispatlanamadığı, iddia edildiği gibi çek kaybedilmeyip aksine … tarafından müvekkile cirolanmıştır, ciro silsilesinde hiçbir kopukluk veya bozukluk bulunmadığını, TTK 792. maddesi açık hükmünden de anlaşılacağı üzere müvekkil şirket çeki ciro ile … ciro ile iktisap edilmiş olduğundan istirdat davası açılmış olsa dahi geri vermekle yükümlü olmadığı, kaldı ki senedin kaybedildiği iddiası tamamen müvekkili zarara uğratmak amacıyla girişilmiş soyut bir iddia olduğunu; davacının, kötü niyetli olarak müvekkil şirketi zarara uğratmak için dava açtığını ayrıca TTK kambiyo senetlerine ilişkin hükümleri uyarınca; çek ‘soyut borç ikrarını içeren senet’ niteliğinde olup, müvekkilin alacağının sebebinin ispat edilmesi gerekmediği eğer çekin bedelsiz olduğu iddia ediliyorsa bunu iddia eden tarafın ispat etmesi gerekmekte olduğu beyan ederek, yerel mahkeme kararının onanmasına, davacının istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/06/2020 tarih – 2019/320 Esas – 2020/196 sayılı kararı ve tüm dosya dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK’nın 72-(3) maddesi uyarınca takipten sonra açılan çeke dayalı takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyanın yapılan incelemesinde; davaya konu Türkiye İş Bankası İzmit/Kocaeli Hürriyet Şubesi 3011008 seri nolu 01/12/2018 vade tarihli 70.000,00.TL bedelli çekin, dosya davacısı olan Arus Oğlu Enerji Elekt. İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından keşide edildiği, çekin ciro silsilesinde bir kopukluk yahut bozukluk bulunmadığı, dava dışı …’e yapılan cironun iptal edildiği, iptal işleminde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, çekin vadesinde muhatap bankaya ibraz edildiği ancak Ordu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2018/335 E. sayılı çek iptali davasında verilen ihtiyati tedbir kararı gereği mübrize ödeme yapılmadığı, davaya konu çekin Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü 2019/64369 Esas nolu dosyası ile takibe konulduğu, davacı tarafından; davalı tarafın bulduğu çeki kötü niyetli olarak kendi adına ciroladığı ve işleme koyduğu, çekin lehtarı olan Mehmetağa Enerji Hacı Bekir Aykul İş Ortaklığı’nın çeki ciro ederken Kadıoğlu Enerji …’e ödensin ibaresi ile ciro ettiği, ciro yolu ile çeki elinde bulunduran … tarafından davalı tarafa yapılan bir cironun söz konusu olmadığı, davalı … ve ortaklarının iş bu çeki ne şekilde aldıkları, hangi ticari iş veya hizmet karşılığın da kimden aldıklarının belli olmadığının iddia edildiği, tüm bu sebeplerle davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi için eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince açılan davanın reddine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır.
Menfi tespit davasında kural olarak; hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır. Takip kambiyo senedine dayandığı zaman, ispat yükü yer değiştirir ve ispat yükü davacı/borçluda olur. Eldeki dava, zorunlu unsurları ihtiva eden kambiyo senedi vasfındaki çekten kaynaklanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; ilk derece mahkemesince, davacı taraf davalının davaya konu çeki haksız olarak yedinde bulundurduğunu dolayısıyla kötüniyetli olduğunu ispat külfeti altında bulunduğu, 6102 sayılı TTK’nun 687. maddesi uyarınca keşidecinin lehtar ile arasındaki şahsi defileri hamile karşı ileri sürebilmesi için hamilin kötüniyetli olduğu, çeki borç olmadığını bile bile iktisap ettiğini kanıtlaması koşuluna bağlı olduğu, davacı tarafından bu hususta bir delil dosyaya sunulmadığı gibi mahkemeye ticari defterlerin incelenmesi haricinde ikmal edilecek delil de bildirmediği, davaya konu çekteki ciro silsilesine göre davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunmadığı açık olduğundan ve davalının ticari defter ve kayıtlarında çekin kayıtlı olmamasının davalının kötüniyetini ispatlamayacağı bilindiğinden bu delil değerlendirilmeden, davacının soyut beyanı haricinde dosyaya bir delil girmediği anlaşıldığından mahkemece dosya kapsamı delillere göre davanın reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK.’nun 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK.’nun 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/09/2021


Başkan-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Üye-…
¸e-imzalıdır

Katip-…
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*