Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/1823 E. 2021/1509 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1823
KARAR NO : 2021/1509

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2020
NUMARASI : 2019/96 Esas – 2020/184 Karar

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … (T.C. NO:…) –

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2016

KARAR TARİHİ : 24/09/2021
KR. YAZIM TARİHİ : 24/10/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı kooperatifin üyesi olduğunu; 2007 – 2011 yılının 6. ayına kadar birikmiş 4.800,00 TL üyelik aidat borcu, 2007 – 2008 yıllarında 1.500,00 TL iskan adı altında toplu ödemesi gereken bedel, 2011 – 2014 yılına kadar 5.400,00 TL’lik aylık 150,00 TL’den (36) ay üyelik aidat borcu, keza 2015 yılı içinde 2.400,00 TL’lik olmak üzere yine üye borcu olduğunu; toplamda 14.100,00 TL’si tüm üyelerden toplandığını; kendisinin 6.100,00 TL’si ödemiş ve bakiye 8.000,00 TL borcunun kaldığını; davalının bu tutar ödenmesi için kendisinin sözlü olarak sürekli ikaz edilmesi ve toplantılarda söylenmesine rağmen ödenmediğini; bu borcundan ötürü hakkında Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü’nün 2016/5959 esas sayılı takip dosyasıyla icra takibi başlatıldığını; borçlarını ödediğini; hiçbir borcu olmadığını beyan ederek icra dosyasına itiraz ettiğini; davalının yaptığı bu itirazın haksız olduğunu; her üyenin ödediği tutarı davalının da ödemesi gerektiğini bu nedenle; haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davanın KABULÜ ile; Davalının Kocaeli 1. İcra Müdürlüğünün 2016/5959 sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 8.000,00 TL üzerinden devamına; Hüküm altına alınan 8.000,00 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine .. ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda, bilirkişilerin dava ile ilgili tespitiyle yetinmek yerine hatalı bir şekilde hukuki değerlendirme yapmaya çalıştıklarını ve bunu da hatalı yaptıklarını; bilirkişi raporunun sonuç kısmını kabul etmediklerini; yerel mahkemenin, hatalı raporun sonuç kısmına göre davanın kabulüne karar verilmiş olmasının hukuka ve yasalara aykırı olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı tarafça, davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/06/2020 Tarih – 2019/96 Esas – 2020/184 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; kooperatif aidat alacağı için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; davalının, davacı kooperatifin üyesi olduğu, davalının aidat borçlarını ödemediği gerekçesiyle Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü’nün 2016/5959 esas sayılı icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrine itiraz üzerine eldeki davanın açıldığı, mahkemece 28/11/2018 tarih, 2017/893 esas 2018/730 karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın istinafı üzerine dairemizin 27/02/2019 tarih, 2019/119 esas 2019/136 karar sayılı kararı ile eksik inceleme nedeniyle kararın kaldırıldığı, kaldırma sonrası mahkemece 05/12/2019 ve 05/05/2020 tarihli kök ve ek raporların alındığı ve davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık davalının kooperatif aidat borcunu ödeyip ödemediği noktasındadır.
Davalının, davacı kooperatifin üyesi ve kendisine tahsis edilen B blok, 4. Kat 8 nolu bağımsız bölümün maliki olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davacı, davalının 2007-06/2011 yılları arasında birikmiş aidat borcu olduğunu belirterek eldeki davayı açmış, davalı borcunun olmadığını ileri sürmüştür.
İlk derece mahkemesince; 17/08/2018 tarihli kök rapor ile 05/12/2019 05/05/2020 tarihli ek raporlar alınmıştır. Bu raporlara göre; davalının 2007-2016 yılları arasında bir üyenin ödemesi gereken aidat miktarının 13.900,00 TL, davalının ödediği aidat miktarının 5.604,00 TL ve bakiye borcunun 8.296,00 TL olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi kök raporlarında; davacı kooperatifin 2007 yılından sonraki genel kurul kararlarında belirlenen aidat bedellerine göre bir üyenin ödemesi gereken aidat miktarları belirlenmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesine göre, üyeler hak ve vecibelerde eşittir. Üyenin kooperatife karşı en önemli borcu da ana sözleşme ile genel kurullarda belirlenen aidat borcunu ödemektir. Dosya kapsamına göre, davacı kooperatifin aidat miktarını belirleyen genel kurul kararlarının iptal edildiğine dair bir karar bulunmamaktadır. Davalının bu yönde itirazı da yoktur. Bu nedenle genel kurul kararları her üye için geçerliliğini korumaktadır. Gerek 1163 sayılı KK’nun 23. maddesi, gerekse genel kurul kararlarının iptal edilmemiş olması dikkate alındığında, davalının icra takibine konu edilen tarihlerde doğmuş toplam borcunun diğer kooperatif üyelerinin ki gibi 13.900,00 TL olduğunun kabulü zorunludur. Bu aşamadan sonra davalının ödemelerini ispat etmesi gerekmektedir. Gerek davalının sunduğu delillerden gerekse kooperatifin defter ve kayıtlarından tespit edildiği üzere davalının ödemeler toplamının 5.604,00 TL olduğu görülmektedir. Davalı hiç bir borcu olmadığını savunmuş ise de ödemeleri yaptığına dair delil sunamamıştır. Her ne kadar, bilirkişi raporunda; üyelerin borçlarını gösteren 01/06/2016 tarihli liste 06/03/2016 tarihli genel kurul tarihinden sonra hazırlanması nedeniyle tek başına delil sayılamaz ise de, davacının borçlarının genel kurul kararlarına göre ve ödemelerinin de davalının sunduğu deliller ile kooperatifin defter ve kayıtlarına göre belirlenmesi nedeniyle davalının (13.900,00 TL – 5.604,00 TL =) 8.296,00 TL borcu olduğu kanaatine varılmıştır. Defter kayıtlarında bazı yıllarda belirlenen tahakkuk ve ödemelerin aynı olması nedeni ile davalı vekili önceki yıllara ait borç bulunmadığını savunmuş ise de bu kayıtların sadece ilgili yıla ilişkin olduğu, önceki yılları ibra ettiğine dair kayıt içermediği, aidatların ödendiğini davalının ispat etmesi gerektiği anlaşıldığından davalı vekilinin tüm istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca; Davalının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 546,48 TL İstinaf Karar Harcından, istinafa gelirken peşin alınan 136,62 TL’nin mahsubu ile bakiye 409,86 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, harç tahsili ve harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin HMK’nın 302-(5) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davalıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/09/2021


Başkan …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Üye …
¸e-imzalıdır.

Katip …
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*