Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/1730 E. 2021/1397 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1730
KARAR NO : 2021/1397

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2019
NUMARASI : 2017/753 Esas – 2019/625 Karar

DAVACI :……
VEKİLİ :……
DAVALILAR :……
:……
VEKİLİ :……
DAVANIN KONUSU :Tazminat (Ayıplı Akaryakıt Satımı İddiasına Dayalı)
DAVA TARİHİ :25/07/2017

KARAR TARİHİ :10/09/2021
KR. YAZIM TARİHİ :27/09/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında davalı petrol istasyonunun faaliyet başladığı tarihten itibaren akaryakıt alım satım ilişkisinin mevcut olduğunu, alımın zaman zaman araç deposuna zaman zaman da “bidona dolum” şeklinde olduğunu, davacı şirkete ait …. plakalı ……….. markalı servis aracı için 300,00 TL’lik motorinin araç deposuna, iki ……… markalı araçlar içinde 100,00’er TL’lik iki ayrı bidon motorin akaryakıtın alındığını, alınan akaryakıt alınmış olmasına rağmen tek makbuz tanzim edildiğini, depoya akaryakıt dolumunun yapıldığ …… plaka sayılı aracın Dilovası’na doğru seyir halindeyken içinde çalışanlar varken iki defa stop ettiğini, tekrar kontağın çalıştırılması ile yola devam edildiğini, bidon ile alınan akaryakıtların doldurulduğu ……ve …… plaka sayılı araçların arıza göstererek çalışmadıklarını, davacı şirketin su içeren akaryakıttan kaynaklı hasara uğrayan araçlardaki hasarların giderilmesi noktasında 9.846,00 TL hasar bedeli ödemek zorunda kaldıklarını, davacı firmanın davalı firmadan veresiye usulü ile aldığı akaryakıt alımından dolayı 3.346,75TL tutarındaki bakiyeden araçlı hasarların giderim bedelinden ödenmesi yönünde talepte bulunduklarını ancak bu taleplerinin davalı şirketçe sonuçsuz bırakıldığını, davacı şirketin hak kaybına uğramaması için davalı şirket aleyhine talepleri doğrultusunda ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini taleple dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ” … Davanın reddine … ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişilerin ve bu rapora dayanan Sayın mahkemenin iddialarına kararına katılmanın mümkün olmadığını; 16/11/2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde, tankta su birikimi sonucu, dipteki suyun nasıl çekildiği, tank flaşının açık kalması durumunu vb. hususları dile getirmelerine rağmen bu tür meslek kuruluşlarından bilgi alınmadan inceleme yapılmadan eksik inceleme sonucu karar verildiğini; her ne kadar benzer dava konularında Yargıtay uygulaması, davacı aleyhine kararlar vermiş olsa da açıklanan hususların genel olarak hiçbir zaman incelenmemiş-irdelenmemiş olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, iddia ettiği zararın davalı şirketten aldığı akaryakıttan ötürü oluştuğunu kanıtlayamadığını; bilirkişi raporunda araçlara zarar veren akaryakıtın kaynağının belirsiz olduğu ve davacı tarafın çelişkili davranışları tespit edildiğini; davacı tarafın akaryakıt alımını ne zaman yaptığının sabit olmadığını; davacı tarafın istinaf incelemesini talep ettiği kısımlar bakımından ilk derece mahkemesi kararında herhangi bir hukuka aykırılık söz konusu olmadığını beyan ile; davacı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/753 Esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ayıplı (su karışım iddialı) akaryakıt satımı iddiası ile araçlarda oluşan arızanın giderilmesine yönelik tamir bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş olup, karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Somut olayda; davacı, davalı şirketten araç deposuna veya bidona dolum şeklinde yakıt alındığını, ………. plaka sayılı araca 300,00-TL miktarlı, diğer iki araç (…….., ……….) için ise ayrı ayrı 100,00-TL miktarlı yakıt alındığını, bidon içerisindeki yakıtın konulduğu iki aracın arıza yaptığı, diğer aracın ise, iki kez stop ettiği, arıza yapan iki araç için 9.846,00-TL hasar bedeli ödendiği ileri sürülerek eldeki dava ile; hasara sebebiyet veren su karışımlı yakıttan kaynaklı zararın giderilmesinin talep edildiği, mahkemece dosya kapsamı deliller, alınan bilirkişi raporu uyarınca davaya konu arızaların davalıdan alınan yakıttan kaynaklandığının ispat edilememesi sebebiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davacının araçlarında meydana gelen arızanın nedeni, arızanın davalıdan alınan yakıt kaynaklı olup olmadığı, bu kapsamda, tamir için ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilip verilemeyeceği üzerine olduğu anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda; davacıya ait araçlardan doğrudan depoya dolum yapılan araçta tamir gerektiren herhangi bir arızanın oluşmadığı, hasar görenlerin bidon içerisindeki yakıt ikmali sonrası hasar yaptığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, dinlenilen tanık beyanlarına göre, davacı araçlarının yakıt ikmalinin bidonlarda bekletilen yakıt ile sağlandığı, ayrıca mahkemece, yapılan araştırmada davalı şirket hakkında iddia edilen şekilde, su karışımlı yakıt sattığına dair bir tespit veya şikayetin bulunmadığı, tüm bunların yanında, davacı aracına sebebiyet veren yakıtın su karışımlı olduğuna, davalının satın alma işlemi sırasında bu nitelikte yakıt sattığına dair delil tespiti yolu ile elde edilmiş bir delilin dahi bulunmadığı, bu hali ile ilk derece mahkemesince; davacıya ait iki araçta meydana gelen arızanın, davalıdan satın alınan yakıtlardan kaynaklanmadığı belirlemesinde ve bu belirlemeye göre, oluşan kanaate göre davanın reddine karar verilmesinde dosya kapsamı uyarınca, usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı, aksine dair davacı istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 171,00 TL’nin mahsubu ile artan 111,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf edene iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-b)-1) ve 362-(1)-a) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda miktarı itibariyle KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/09/2021


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*