Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/426 E. 2023/575 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/426
KARAR NO : 2023/575
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/04/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ASIL DAVA TARİHİ : 08/12/2015
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 28/05/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
NUMARASI : 2015/1284 Esas – 2022/339 Karar

ASIL DOSYA

DAVACI : CURKUŞLAR İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ TİCARET PAZARLAMA LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …

DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA İHBAR OLUNAN : 1- ANIT MİMARLIK MÜH. PORJ. İNŞ. TİC. LTD. ŞTİ. -…
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA İHBAR OLUNAN : 2- MDY YAPI DENETİM LİMİTED ŞİRKETİ -…
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA İHBAR OLUNAN : 3- … -…

DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan)

BİRLEŞEN DOSYA
(Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/257 Esas – 2021/353 Karar)

DAVACI : CURKUŞLAR İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ TİCARET PAZARLAMA LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …

DAVALILAR : 1-ANIT MİMARLIK MÜHENDİSLİK İNŞAAT VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av…. – …
2- MDY YAPI DENETİM LİMİTED ŞİRKETİ -…
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

HÜKÜM : Kararın kaldırılması-Yeniden hüküm kurulması
İSTİNAF EDEN : Davacı vekili – Davalılar vekilleri

Taraflar arasındaki Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararı taraflarca istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu … İli … Ilçesi … Mahallesi … Ada … parseldeki taşınmazın üzerinde istinat duvarı yapımı için m² birim fiyatı 95,00-TL olmak üzere sözleşme akdedildiği ve sözleşme bedeli 109.000,00-TL’nin ödendiği, davalı tarafça davacıya ait alanda gerekli incelemeler yapılarak yerin ruhsatına ve projesine uygun şekilde istinat duvarı inşasının gerçekleştirildiği, istinat duvarının yapımının üzerinden yaklaşık 1 yıl geçmesinin ardından taşınmazın kuzey-kuzey doğu kısmına bakan istinat duvarının bir kısım bölümünde büyük çatlakların (5-10 cm genişliğinde) ayrılmaların ve taş duvarın zemininde de kayma oluştuğundan davalının ayıplı hizmeti nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/783 D. İş sayılı dosyası ile 93.630,00 TL olarak tespit edildiği, bilirkişi raporunun tebliğ edildiği 09/11/2015 tarihinden itibaren zarardan haberdar olup temerrüde düştüğü, davalının ayıplı ifası sonucu uğranılan 93.630,00-TL zararın 09/11/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/257 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkilinin maliki olduğu ve inşaat alanını teşkil eden taşınmazın üzerinde istinat duvarı yapımı için m² birim fiyatı 95 TL olmak üzere taraflar arasında sözleşme akdedildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği …’ya 109.000,00-TL ödeme yaptığını, aradan 1 yıl geçmesinden sonra istinat duvarının bir bölümünde büyük çatlakların meydana geldiğini, mahkemece yapılan yargılama sonrasında birden fazla rapor alındığını, alınan raporlar sonrasında sorumluluğu doğabilecek olan Anıt Mimarlık Mühendislik Proje İnş. Tic. Ltd. Şti’ne ve MDY Yapı Denetim Ltd. Şti’ne davanın ihbar edildiği, meydana getirilen eserin ayıplı olmasından davalıların sorumluluğu bulunduğundan dolayı fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 93.630,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
II. CEVAP
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davalı ile davacı şirket arasında yapılan anlaşmanın projede gösterildiği şekil ve boyutlarda sadece taş istinat duvarı yapım işi olduğunu, taş istinat duvarı haricinde, duvar arkasında yapılması gereken fakat yapılmadığından bahsedilen drenaj ve mıcır dolgu işinin anlaşmaya dahil olmadığı, davaya dayanak bilirkişi raporunda, müvekkilinin taahhüdü altında olmayan bir işin yapılmamasından dolayı, müvekkilince yapılan imalatta kusur meydana gelmesi neticesinde, müvekkilinin bundan sorumlu olduğuna dair açıklanan kanaatin teknik bilgiden uzak ve hatalı olduğu, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına göre; …sözleşme konusu taş duvarın bu şekilde inşa edilmesinde; projeyi fen ve sanat kurallarına uygun olarak projelendirmeyen Anıt Mimarlık şirketinin %35 oranında, yapı denetimi görevini gerektiği gibi yerine getirmeyen MDY yapı denetim firmasının %35 Oranında, taş duvarı fen ve sanat kurallarına uygun olarak inşa etmeyen davalı …’nın %30 oranında kusurlu olduklarının tespit edildiği, davalıların davacının uğradığı zarardan kusurları oranında sorumlu oldukları, davacının alacağının sözleşmeden kaynaklandığı anlaşılarak davalıların zamanaşımı itirazı reddedilmiş, asıl ve birleşen davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekilleri istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dosyada pek çok kez rapor alındığı, raporların pek çoğunda ortak olarak zarar miktarının delil tespiti dosyasında da belirtildiği gibi 93.930,00 TL olduğunun belirlendiği, ancak dosyada davalılara atfedilen kusurun dağılımı noktasında itirazlar olması sebebiyle pek çok kez rapor alınmak durumunda kalındığı, bilirkişilerce hesaplamaların yanlış yapıldığı, yerel mahkemenin her iki kararında da sorumluluk ilkeleri gözetilmeden karar verildiği, dosyada hükme esas alınan son raporda da bilirkişilerce -miktarı kabul etmemek kaydıyla- zarar miktarının 79.921,42 TL olarak hesaplandığı, davacının davalılardan bu tutarı isteyebileceğinin belirtildiği, raporun devamında ise inşaat sürecinde yer alanların iç ilişkide sorumlu oldukları kusura göre dağılımının ayrıca hesaplandığı, sadece raporda belirtilen bu kısımdan dahi; müvekkili lehine zarar bakımından tüm davalıların müşterek ve müteselsilen sorumlu olmasına karar verilmesi gerektiği, kararın müteselsil sorumluluk ilkelerine göre verilmesi gerekirken açık kanun hükmüne ve yerleşik içtihatlara göre hukuka aykırı olduğu aşikar olup bu yönüyle de kaldırılması gerektiğini, tüm bu hususlar yanında kararda usule dair de birçok hata bulunduğunu, vekalet ücretlerinin yanlış hesaplandığını beyanla; arz ve izah edilen sebeplerle yerel mahkemece tesis edilen davanın kısmen kabulü kararının kaldırılarak, müvekkilinin gerçek maddi zararının tespiti ile sorumluluk ilkeleri gözetilerek davanın tam kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı MDY Yapı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece eksik inceleme ve bilirkişi raporuna karşı itirazları dikkkate alınmadan karar verildiğini, davacının aynı zamanda müteahhit olduğunu ancak müteahhide hiç kusur verilmediğini, Gölcük Belediyesinden ilgili tamamlama belgeleri ve tarihleri getirilmeden eksik inceleme ile bilirkişiye dosya verildiğini, mahkemenin eşit oranda tazminatın tahsiline karar vermesinin hakkaniye aykırı olduğunu, kararda eksik vekalet ücretine hükmedildiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmeden karar verildiğini, müvekkilinin dosyada ihbar edilen olduğunu ancak müvekkilin bu taş duvarı yapım işinde görev olarak bile bir sorumluluğu olmadığını, bu nedenle açılan bu davada yeniden bilirkişi incelemesi yapılması talepleri reddedilerek hakkaniyete aykırı karar verildiğini beyanla; açıklanan ve re’sen göz önüne alınacak nedenlerle usul ve yasaya aykırı mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Birleşen dosya davalısı Anıt Mimarlık vekili istinaf dilekçesinde; asıl davada, 2015 yılında başlayan yargılamaya 2019 yılında ve ihbar edilen sıfatı ile katıldıklarından taraflarına zamanında ihbar yapılmadığından yargılamada savunma imkanlarının kısıtlandığı, asıl davada yokluklarında yapılan yargılamada davalı tarafın yargılamanın hatalı yürütülmesine neden olduğu, ihbar edilen sıfatı ile talep ettikleri araştırmaların hiç birinin yapılmadığı, delillerin toplanmadığı, birbiri ile çelişen denetime elverişsiz bilirkişi raporlarına istinaden kurulan hükmün usul ve yasaya ve hatta dosyada mevcut delillere aykırı olduğunu, dosyada bulunan raporların hiç birinde müteahhide, şantiye şefine ve belediyeye kusur verilmemesinin hayatın olağan akışı ile uyumlu olmadığı halde itirazlarının hiç biri dikkate almadan gerekli araştırmalar yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğundan bahisle; usule ve yasaya aykırı olan yerel mahkeme kararının birleşen dava yönünden kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ve istinaf incelemesi neticesinde kaldırılması gerektiği, somut gerekçelere dayandırılmayan, açıklamadan eksik ve hatalı olan bilirkişi raporunun esas alınarak hüküm kurulmasının hukuka aykırı ve hatalı olduğu, taş istinat duvarı projesinin gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan hazırlandığı, projenin açıkça hatalı olduğu ortadayken müvekkilinin hasardan sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin taş duvar ifasında ayıp olmadığından beyanla; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Birleşen dosya davalısı Anıt Mimarlık vekili istinafa cevap dilekçesinde; davacı tarafın bedel yönünden yerinde olmayan istinaf sebeplerinin tamamına itiraz etttiklerini, istinaf taleplerinin kabulü ile yerel mahkemenin birleşen dava yönünden kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı imalat nedeniyle oluşan zarar bedelinin tahsili talebi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK,

3. Değerlendirme
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı imalat nedeniyle oluşan zarar bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü karar verilmiştir. Hükme karşı, taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili, taraflardan yüklenici … ile arasında vekil edenine ait taşınmaz sınırına istinat duvarı yaptırmak için anlaşıldığını, sözleşme bedelinin ödendiğini, istinat duvarı yıkıldığını, vekil edeni tarafından yaptırılan tespit raporunda duvarın yıkılması nedeniyle davacının oluşan zararının 93.630,00 TL olduğu tespit edildiği, tespit raporundaki bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiş, davalılardan yüklenici … vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin sadece projesinde gösterilen taş duvarın yapımı işi olduğu, duvar arkasında yapılması gerektiği bahsedilen drenaj ve mıcır dolgu işinin sözleşme kapsamında olmadığından sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini savunmuş, davalı MDY Yapı şirketin denetim ünvanının 20/06/2018 tarihinde devralındığı, duvar işinin bitim tarihinin ise 08/12/2015 olması nedeniyle sorumlulukları bulunmadığından bahisle davanın reddini savunmuş, davalı Anıt Mimarlık kusuru bulunmadığından davanın reddini savunmuştur.
Davacı iş sahibi ile davalı yüklenici … arasındaki uyuşmazlık 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Eser sözleşmeleri, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmelerdir. Somut olayda, taraflar arasında davacıya ait taşınmaz sınırına istinat duvarı yapılmasına ilişkin anlaşma yapıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Davacı iş sahibi yüklenici, davalı … yüklenici, davalı Anıt Mimarlık istinat duvarının projesini hazırlayan, davalı MDY Yapı ise davacı ile yapılan 25/03/2014 tarihli sözleşme uyarınca yapı denetimi hizmetini üstlenendir. Davacı iş sahibi ile davalı yüklenici arasında bila tarihli yazılı bir sözleşme bulunmaktadır. Sözleşmede taş duvar işçilik, malzeme, bartur ve komple iş teslimi olarak birim fiyatlı olarak anlaşma sağlandığ, taraf beyanlarından ve yazılı sözleşmeden iş bedeli ve iş bedelinin ödendiği konularında ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın 475/II. fıkrasında eser sözleşmelerinde ayıplı imalât halinde iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının saklı olduğu hükmü getirilmiştir. Burada talep edilebilecek olan TBK’nın 112. maddeleri gereğince istenebilecek bir tazminat olup, anılan maddelerde borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlunun kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlü olduğu kabul edilmiştir.
Dosya kapsamı, sunulan belgeler, tespit raporu ve yargılama aşamasında dosyaya kazandırılan ve hükme esas alınan 29/03/2022 tarihili bilirkişi heyeti raporuna göre, davalı … tarafından imal edilen istinat duvarının, İnşaat Mühendisleri Odası kanalı ile İnş. Müh. …’na hazırlatılan raporda STA 4 CAD bilgisayar
Programı ile yapılan hesaplamada bütün tiplerde zemin emniyet gerilmesinin aşıldığı ve kayma tahkikinin tutmadığının tespit edildiğini, duvar yüksekliği fazla olan 4, 5 ve 6 numaralı tiplerde “Deprem Durumunda Devrilme Güvenliği Sağlamadı” sonucunun ortaya çıktığı, daha önce alınan raporlarda bu raporun esas alındığı, buna göre taş istinat duvarının bütün bölgelerinde depremsiz halde dahi zemin emniyet gerilmesinin aşıldığı ve kayma tahkikinin sağlanmadığını, yüksekliği 4,50 m den fazla olan 4, 5 ve 6 numaralı bölgelerde de depremli halde devrilme tahkikinin sağlanmadığının tespit edildiğini, bu durumda taş duvarın güvenlik koşullarını sağlamadığı sonucuna varıldığını ve yenilenmesi gerektiğinin bildirildiği, istinat duvarının güvenli olmadığı, yıkılmasının gerektiği ve fen ve sanat kurallarına uygun imal edilmediği hususunda ihtilaf bulunmadığı, asıl ve birleşen dava da taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalıların davacının taş istinat duvarının ayıplı olduğu ve yıkılarak yeniden yapılması gerektiği tespiti ile davalı yüklenici tarafından hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ve fenne aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı iş sahibi, icra takibinde borcun sebebini yıkık duvarın kaldırılması ve yani duvarın yapım bedeli olarak belirtmekle genel hükümlere göre tazminat talebinde bulunmuştur. Ayıplı imalatın meydana gelmesinde davalıların sorumlu olduğu ve kusur oranları belirlenmiştir. Ayıplı imalatın tamamından yüklenici sorumludur. Diğer davalıların kusur oranlarında yüklenicinin ise tamamından sorumlu tutularak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuş, davacının bu yöne değinen istinafının kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurmak gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle; davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne; davalıların istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile; KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 31/05/2022 tarih, 2015/1284 Esas – 2022/339 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden hüküm kurulmasına,
2-ASIL ve BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
-79.921,42-TL nin 09/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalılardan Anıt Mimarlık Ltd. Şti ile MDY Yapı Denetim Ltd.Şti’nin 27.972,50 TL’lik kısmında sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunun uyarınca alınması gereken 5.459,43 TL harçtan peşin olarak alınan 1.598,97-TL + 1.598,97 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.261,49 TL harcın (davalılardan Anıt Mimarlık Ltd. Şti ile MDY Yapı Denetim Ltd.Şti’nin 1.910,80 TL’lik kısmından sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
4-Davacı tarafından yatırılan 27,70, TL + 59,30 TL başvurma harcı ile 1.598,97-TL + 1.598,97 TL peşin harcın (davalılardan Anıt Mimarlık Ltd. Şti ile MDY Yapı Denetim Ltd.Şti’nin 1.150,00 TL’lik kısmından sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen davacıya verilmesine,
5-İlk derece mahkemesince yazılan 21/10/2022 tarihli 2022/376 ve 377 nolu harç tahsil müzekkerelerinin işlemsiz iadesinin istenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 12.787,43 TL vekalet ücretinin (davalılardan Anıt Mimarlık Ltd. Şti ile MDY Yapı Denetim Ltd.Şti’nin 9.200,00 TL’lik kısmından sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından asıl ve birleşen davalar bakımından yapılan toplam 12.018,10-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 10.215,00 TL sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … tarafından sarf edilen bilirkişi ücretleri 1.150,00-TL’den oluşan yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 172,50-TL sinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
10-HMK.nın 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
İstinaf incelemesi yönünden;
1-Tarafların istinaf talepleri kabul edildiğinden yatırmış oldukları istinaf nispi karar harçlarının talepleri halinde iadesine,
2-Tarafların karşılıklı istinaf talepleri bulunduğundan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
3-Duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.362/1-a maddesi uyarınca 04/05/2023 tarihinde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.

*

Başkan

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Katip

¸e-imzalı

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸