Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/419 E. 2023/973 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/419 – 2023/973
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/419
KARAR NO : 2023/973
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …(…)
ÜYE : …(…)
ÜYE : …(…)
KATİP : …(…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 07/02/2020
KARAR TARİHİ : 05/01/2023
NUMARASI : 2020/84 Esas – 2023/20 Karar

DAVACI : SİNERGY MÜHENDİSLİK MAKİNE OTOMASYON İNŞAAT ÇELİK KONSTRÜKSİYON ENDÜSTRİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : … – […] UETS

DAVALI : META ELEKTRİK ELEKTRONİK MAKİNA GIDA VE TARIM SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : …- […] UETS

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İSTİNAF EDEN : Davacı vekili

Taraflar arasındaki Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararı davacı tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin davalı şirketin taşeronu sıfatıyla 2018 Haziran-2018 Eylül tarihleri arasında davalı şirketin yüklenicisi bulunduğu BAGFAŞ Bandırma Gübre Fabrikaları A.Ş bünyesinde Gübre bunkeri proje imalat ve montajı ve yerinde modifikasyon işini yaptığı, işin projeden imalat ve montaj modifikasyonuna kadar kalem kalem bedelinin toplamda 536.440,25 TL olarak sunulduğu, müvekkili şirketin alacağın miktarı ve ödeme tarihinde mutabakat konusunda davalı tarafça uzun süre oyalandığı, nihayetinde uzun süren belirsizlik neticesinde işin faturasını düzenleyerek kayıtlarına işlediği ve davalı şirkete bedelini ödemesi için faturayı tebliğ ettiği, bu konuda müvekkili şirketçe düzenlenmiş olan 03/01/2019 tarihli 273130 nolu ve KDV dahil 536.440,25 TL bedelli faturaya davalı tarafça Kocaeli 6. Noterliği’nin 28/01/2019 tarih ve 01974 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle müvekkili şirkete borçlarının bulunmadığı gerekçeleriyle haksız şekilde itiraz edildiği, faturaya da haksız şekilde itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle; müvekkili şirketin BAGFAŞ Bandırma Gübre Fabrikaları A.Ş bünyesinde Gübre Bunkeri Proje İmalat ve Montajı ve Yerinde Modifikasyon işiyle ilgili yapmış olduğu işin bedelinin söz konusu fatura bedelinin ödenmesine ilişkin HMK’nın 109 ve devamı maddeleri gereğince kısmi dava açmakla şimdilik fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile 30.000,00 TL’nin davalı şirketten alınarak ticari avans faizi ile birlikte müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça müvekkili şirket ile BAGFAŞ Bandırma Gübre Fabrikaları A.Ş aralarındaki anlaşmaya konu işin yapımına ilişkin edimlerin yerine getirilmediği, projede bahsi geçen malzemelerin temini için davacı şirkete bankalar aracılığıyla toplam 176.843,84 TL ödeme yaptığı, müvekkili şirketin süresinde işi yetiştirebilmek ve zaman kaybetmemek adına projeye konu malzemelerin alımını yeniden ikinci kez bedellerini ödeme suretiyle başka firmalarla anlaşarak gerçekleştirdiği, davacı tarafın bunkerin demontaj işlerini yaptığı yönündeki iddialarının da gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin davacıya borcu olmadığı gibi asılsız iddialarının aksine davacı şirketin müvekkili şirkete borçlu olduğunu, tüm bu nedenlerle; haksız ve mesnetsiz olarak ikame edilen iş bu davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, davacı tarafın kabul manasına gelmemekle birlikte müvekkili şirketten alacağı olduğu varsayımında Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü’nün 2018/44792 Esas sayılı dosya alacağının takas mahsubuna karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına göre;… davacı tarafından bir takım işler yapılmış ise de yapılan işlerin sözleşme ile ilgisi bulunmadığı, tümüyle sözleşmeye aykırı bir imalat yapıldığı, yüklenicinin edimini üstlendiği işin tüm teknik ve deneyimsel bilgilerine sahip olarak yapması gerekirken yapılan işte davalının BAGFAŞ ile aralarında yapılan sözleşme ve şartnameleri kendisinden gizlediğini ileri süremeyeceği, TBK’nın 475. maddesine göre davalı iş sahibinin sözleşmeden dönmesi durumunda taraflarca verilenlerin iadesinin gerektiği, davacı tarafından ayıplı da olsa kısmen bir imalat bulunmasına rağmen masrafların davalı tarafından karşılanması nedeniyle davacıya iadesi gereken bir bedelin bulunmadığı, davalı iş sahibinin sözleşmeden dönme kapsamında bir talebinin de bulunmadığı sabit görülerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosyaya sunulan delillerin eksik incelendiğini, bu yöndeki itirazlarının gözardı edildiği, alınan yüzeysel bilirkişi raporları doğrultusunda davanın reddine karar verildiği, dava açarken dosyaya sunmuş oldukları taraflar arasında geçen sözkonusu işle ilgili tüm mail yazışmalarının incelenerek dikkate alınması, dava açarken dosyaya sunmuş oldukları CD nin çözümlenerek işi tamamladıklarına dair tüm fotoğraf ve video kayıtlarının – ayrıca keşif sırasında ibraz edilecek video kayıtlarının- dikkate alınmasını, müvekkili şirket çalışanlarının BAGFAŞ kapı giriş çıkış ve tarihlerinin bildirildiği dosyadaki cevabi BAGFAŞ yazısının dikkate alınmasını, (bunkerin imalat süreci İzmit’te, diğer montaj, demontaj vd. Süreci BAGFAŞ’ta geçmiştir), yapılacak keşif sırasında BAGFAŞ yetkililerinden davalı firmanın ne kadar süredir orada işler yaptığını, halen orada iş yapıp yapmadığını ve dava konusu iş dışında taahhüdü altında bulunan başkaca işler olup olmadığının araştırılmasının talep edildiği, fakat yerel mahkemece arz ettikleri hususlara ilişkin bir inceleme yapılmamış olup hazırlanan bilirkişi raporlarında bu hususların tamamı göz ardı edilerek eksik inceleme ile haksız olarak davanın reddine karar verildiğini beyanla; belirtilen sebepler ve re’sen gözetilecek nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmak suretiyle talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 Sayılı HMK, 6098 Sayılı TBK,

3. Değerlendirme
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karara karşı davacı taraf vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı yüklenici(taşeron), davalı iş sahibi(yüklenici)dir.
Taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre Bandırma’da bulunan BAGFAŞ firmasına ait iş yeri sahasında gübre tankı (bunker) proje çizimi, imalat, montaj ve modifikasyon işlerinin malzeme tedariki davalıya ait olmak üzere davacı tarafından üstlenildiği, bunun karşılığında davalının sözleşme bedeli olan 536.440,25 TL’yi yükleniciye ödemeyi taahhüt ettiği, davacı tarafından sunulan delillere göre bir kısım imalatların yapıldığı ve yapılan imalatların eldeki dava kapsamında talep edildiği, davalının ise yapılan eserin tümüyle sözleşmeye aykırı ve ayıplı olması nedeniyle yüklenicinin herhangi bir alacağının bulunmadığını savunduğu görülmüştür. Dinlenen tanık beyanların, sunulan mail yazışmaları, flash bellek içerisinde sunulan kayıtlar ve sair belgelerden davacının taraflar arasındaki sözleşme kapsamında edimlerin yerine getirilmesi amacıyla çalışmalara başladığı, tarafların kabullerine göre malzeme tedariki amacıyla davacıya 176.843,84 TL ödeme yapıldığı anlaşılmış, alınan her iki bilirkişi raporunda da davacının sözleşmeye aykırı ve ayıplı olarak eseri meydana getirmiş olması nedeniyle sözleşme bedelini hak etmediğini ve sözleşmeye göre gerçekleşmenin % 0 olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Taraflar arasında kurulan sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddeleri hükümlerine göre eser sözleşmesidir. Yüklenicinin edimi eseri iş sahibinin amacına, fen ve tekniğine uygun olarak teslim etmek iş sahibinin edimi ise iş bedelini ödemektir.
Ayıp, imâl edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan TBK’nın 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Bu hakkın kullanması için iş sahibi tarafından ayrı bir dava açılabileceği gibi yüklenici tarafından aleyhine açılmış olan bir davada da bu hususu def’i olarak ileri sürebilir. Sözü edilen TBK’nın 475. maddesinde yapılan şeyin iş sahibinin kullanamayacağı ve hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde kusurlu veya sözleşme hükümlerine aykırı olursa iş sahibinin o şeyi kabulden kaçınabileceği ve bu hususta yüklenicinin kusuru bulunursa zarar ve ziyan da isteyebileceği, aynı maddenin II. fıkrasında ayıbın eserin reddini gerektirecek nitelikte bulunmaması halinde iş sahibinin işin kıymetinin noksanı nispetinde bedelden indirim ve eğer o işin onarımı büyük bir masrafı gerektirmez ise yükleniciyi onarmaya mecbur edebileceği hükmü getirilmiştir.
Dosya kapsamından; davacının kararlaştırılan edimini yerine getirerek davalıya teslim ettiğinden ödenmeyen bakiye alacağının, ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf ise, yapılan imalatın sözleşmeye uygun olmadığını ve ayıplı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Dinlenen tanık beyanları, sunulan mail yazışmaları, flash bellek içerisinde sunulan kayıtlar ve sair belgelerden davacının taraflar arasındaki sözleşme kapsamında edimlerin yerine getirilmesi amacıyla çalışmalara başladığı, tarafların kabullerine göre malzeme tedariki amacıyla davacıya 176.843,84 TL ödeme yapıldığı, alınan her iki bilirkişi raporunda da davacının sözleşmeye aykırı ve ayıplı olarak eseri meydana getirmiş olması nedeniyle teslim alınan eserin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı olması nedeniyle bedele hak kazanamayacağı, TBK’nın 475. maddesine göre davalı iş sahibinin sözleşmeden dönmesi durumunda taraflarca verilenlerin iadesinin gerekmekte ise de davacı tarafından yapılan bir kısım işlerin sözleşme ile ilgisi bulunmadığı, imalat masraflarının davalı tarafından karşılanması nedeniyle davacıya iadesi gereken bir bedelin bulunmadığından davanın reddine dair Mahkeme kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle; ilk derece mahkemesi dosyasında davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KOCAELİ 2.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 05/01/2023 tarih, 2020/84 E – 2023/20 K sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,80 TL harcın, peşin yatırılan 512,33 TL’den mahsubu ile fazla yatırılan 242,53 TL’nin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf kararının İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca 13/07/2023 tarihinde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.

*

Başkan

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Katip

¸e-imzalı