Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/301 E. 2023/784 K. 02.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/301
KARAR NO : 2023/784
KARAR TARİHİ : 05/06/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/06/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 20/02/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
NUMARASI : 2020/141 Esas -2022/776 Karar

DAVACI : TİM ÇELİK METAL MAKİNE YEDEK PARÇA VE İNŞAAT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : TEMAK KALIP İSKELE SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – … …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelin tahsiline yönelik yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi
HÜKÜM : Kararın kaldırılması- yeniden hüküm
İSTİNAF EDEN : Taraf vekilleri

Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelin tahsiline yönelik yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde;
Davacının otomotiv sektörüne yan ürünler ürettiğini, davalıya düzenlenen 2 adet satış faturası toplamı 109.740,00 TL’ye karşılık 3 adet toplam 65.000,00 TL’lik ödeme yapıldığını, geriye 44.740,00 TL bakiye alacağın kaldığını davanın borcunu ödenmemesinden dolayı davalı aleyhine Gebze 4. İcra Müdürlüğünün 2020/422 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız olduğunu, fatura konusu ürünlerin davalıya eksiksiz teslim edildiğini, faturalara yasal süre içinde itiraz edilmediğini, davalının 2019 Aralık ayında “satış” adı altında 27.435,00 TL’lik iade faturası gönderdiklerini, bu şekilde davalının 4 adet iade satış faturası kestiğini, bu faturaların davacı tarafından kabul edilmeyip geri iade edildiğini, dava konusu alacağın likitalacak olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız itirazın iptaline ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde;
Davacı ile davalı şirket arasındaki ilişkide dava dışı Griffon GmbH isimli Alman şirketten referansları kaynatabilecek bir kaynak fikstürü talep etmesi üzerine bu nitelikte kaynak yönetimi için davacı şirket ile irtibata geçilerek 4 adet fikstürü tasarımı ve imalatı üzerine anlaşmaya varıldığını, gelinen noktada davacı varılan mutabakat gereği 4 adet kaynak fikstürü yapıp teslim etmesi gerekirken vekil eden şirkette 3 adet fikstür teslim ettiğini teslim edilen sektörlerin ise ayıplı çıktığını, fikstürleri sipariş eden dava dışı griffon firmasının fikstür yaptırmaktan vazgeçtiğini, defalarca yazışmalar ile teslim edilen ürünlerdeki ayıpların, eksiklerin giderilmesi istendiğini, belirtilen referansların tümünün teslim edilen fikstürler ile imalatı yapılmadığının görüldüğünü, ayıpların giderilmez ise ürünlerin iade edileceğini 05.07.2019 tarihli mail ile ihtar edildiğini, bu nedenle olmayan bir borcun vekil edenden tahsili için icra takibi başlattıklarını ve davanın ikame edildiğini, art niyetli olarak bu duruma ve borçlu olmadığı halde icra takibi ile vekil eden şirketi muhatap eden davacının yüzde 20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, vekil edenin avukatlık hizmeti almak zorunda kaldığından 10 oranındaki sözlemesel vekalet ücretinden de ayrıca davacının sorumlu tutulmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına göre; ”Davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun gebze 4. icra müdürlüğü’ nün 2020/422 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline ve 13.500,00 TL takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, ” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekilleri istinafa başvuru dilekçesinde özetle;
Bidayet mahkemesi tarafından verilen karar ve gerekçesi dosya münderecatına, usule ve hukuka aykırı olduğunu, davacı şirket tarafından sadece 3 fikstürün teslim edildiği, teslim edilenler nezdinde de ayıbın varlığı görmezden gelinerek vekil eden aleyhine hüküm tesis edilmesi yerinde olmadığını, bilirkişi raporları ile davacı şirket tarafından vekil edene 3 adet fikstürün teslim edildiğini, teslime konu fikstürlerin de yapım amacına uygun olmadığı açıkça belirtilmiş durumda olduğunu, davacı tarafın taraflar arasında varılan mutabakata aykırı davrandığı, davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olduğunu, davacı yüklenici şirket tarafından teslim edilen 3(üç) adet ürünün 15.03.2019 tarihli Teklif Formunda üretimi ve teslimi garanti edilen referansları üretebilecek nitelikte olmadığını, teslim edilenler nezdinde ayıplı ve teslim edilmeyen ürün nezdinde ise eksik ifa söz konusu olduğunu, davacı taraf taahhüt ettiği ürünleri eksiksiz teslim ettiğini iddia etmiş ise de bunu ispat edemediğini, vekil edene teslim edilen 3 adet kaynak fikstürnün vekil eden şirketin dava dışı müşterisi Almanya’da faaliyet gösteren dava dışı Griffon GmbH firmasına teslim edilmek üzere sipariş verildiğini ve vekil edene teslim edilen ürünlerin ayıplı ve eksik olduğu, davacı tarafından yapılan kaynak fikstürlerinin müşteri tarafından kabul edilmediği gibi vekil eden şirket tarafından da ayıba konu ürünlerin kabul edilmediği hususlarının tamamı davacı tarafın bilgisi dahilinde olduğunu ve mail yazışmaları, dosya münderecatı ile de sabit olduğunu, vekil eden şirketin dava dışı müşterisi Almanya’da faaliyet gösteren dava dışı Griffon GmbH firmasından alınan rapor ile de ürünlerin gereken şartları taşımadığı ispatlandığını, yerel mahkeme kararının istinaf sebeplerinin kabulü ile kaldırılmasını, davanın reddine, davacı aleyhine takibin %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle;
Davalı fatura borcunu ödemeden kaçınmak için aylar sonra sözde sebepler ileri sürdüğünü, davalı tarafın fatura borcunun tamamını ödememesinin hiçbir haklı ve yasal yönü nün olmadığını, İlk derece mahkemesi toplanan delillere göre hatalı şekilde karar verdiğini, taraflar arasında önce 4 adet fikstür imalatı görüşmesi yapıldığını ancak yapılan görüşmelerde davalı şirket söz konusu MA 8030021 nolu referans kaynağının yılda bir kez kullanılacağından, bu kaynağın manuel yapılacağı bildirilerek sadece MA 8030021 referans kaynağı için 5.000 Euro ek yeni fikstür maliyetine gerek olmadığı bildirerek 4. Fikstür yerine ve 3 adet fikstür sipariş edildiğini, davalı tarafa teslim edilen fikstürlerde üretim aşamasında ortaya çıkan olağan ufak tefek uygunsuzlukların da nedeni belirtilerek vekil eden firmaca ücretsiz giderilmiş ve teslim edilen 3 adet fikstür ile davalı taraf üretimlerini sorunsuz gerçekleştirdiğini, davalı taraf satın aldığı ürünlerin faturalarını kayıtlarına işlediğini, faturalara süresi içinde itirazda bulunulmadığını, davalının talebine istinaden 3 adet fikstür yapıldığını ve ürünlerin; davalı taraf satın aldığı ürünlerin faturalarını kayıtlarına işlediğini, faturalara süresi içinde itirazda bulunulmadığını, davalının talebine istinaden 3 adet fikstür yapıldığını ve ürünler teslim edilmiş ve faturalar ticari defterlere işlendiğini, 3 adet kaynak fikstürü davalı tarafça ve davalının müşterisi tarafından sorunsuz şekilde kullanıldığını, davalı taraf aradan çok uzun zaman geçtikten sonra ödeme yapmamak için ürünlerin eksik ve ayıplı olduğunu iddia ettiğini, kaynakların manuel yapıldığını, davalının ödeme yapmadığı sürede alacağın değeri de kalmadığını, teklifler Euro üzerinden olmasına rağmen fatura TL kesildiğini, 15.000 Euro nun değeri bugün ortalama 300.000,00 TL olduğunu, vekil edenin iki defa mağdur olduğunu, mevcut delil durumuna göre davalı tarafın itirazı haksız olup alacak faturalar ile sabit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yönde verilen kararda hatalı olduğunu, istinaf başvurunun kabulünü, davalının tam sorumlu olduğunun kabulü ile hüküm kurulmasını, inkar tazminatı taleplerinin kabulünü, kararın tehiri icrasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle;
Davalının istinaf nedenleri haksız menfaat sağlamaya yönelik olup gerçek dışı olduğunu, davalı ile en son 3 fikstür yapılması konusunda mutabakat sağlandığını, davalı 3. Fiksktür sipariş etmiş ve 3 adet fikstür fatura ve teslim edildiğini, dosyadaki teklif, ihtarnameler, yazışmaların ve 29/04/2019 tarihli ve 26/06/2019 tarihli faturaların ve tarafların ticari defterlerinden anlaşılacağı üzere davalının 4. Fikstüre yönelik iddiaları inandırıcılıktan son derece uzak olduğunu, davalının dava açılana kadar fikstürler ile ilgili hiçbir eksiklik olduğu yönünde beyanı ve itirazı olmadığını, davalı fatura borcunu ödemeden kaçınmak için aylar sonra sözde sebepler ileri sürdüğünü, davacıya teslim edilen 3 adet fikstürlerde ayıp kesinlikle söz konusu olmadığını, davalıya talebine istinaden 3 adet fikstür yapılmış ve ürünler teslim edilmiş ve faturalar ticari defterlere işlendiğini, 3 adet kaynak fikstürü davalı tarafça ve davalının müşterisi tarafından sorunsuz şekilde kullanılmış olduğunu, davalı taraf vekil edenin alacağına kavuşmasına engel olmak için birçok yersiz ve gerçek dışı beyanlarda bulunduğunu, kararın kaldırılmasını talep ettiklerini, davalının ürünlerin eksik teslim edildiği ve ayıplı olduğu yönündeki istinaf taleplerinin dosya kapsamına göre yersiz olup istinaf taleplerinin reddini talep ettiklerini, davalının istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelin tahsiline yönelik yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK

3. Değerlendirme
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelin tahsiline yönelik yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir.
Davacı vekili, davacının otomotiv sektörüne yan ürünler ürettiğini, davalıya düzenlenen 2 adet satış faturası toplamı 109.740,00 TL’ ye karşılık 3 adet toplam 65.000,00 TL’lik ödeme yapıldığını, geriye 44.740,00 TL.- bakiye alacağın kaldığını davanın borcunu ödenmemesinden dolayı davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız olduğunu, fatura konusu ürünlerin davalıya eksiksiz teslim edildiğini, faturalara yasal süre içinde itiraz edilmediğini, davalının 2019 Aralık ayında “satış” adı altında 27.435,00 TL’lik iade faturası gönderdiklerini, bu şekilde davalının 4 adet iade satış faturası kestiğini, bu faturaların davacı tarafından kabul edilmeyip geri iade edildiğini belirterek haksız itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise, davacı ile davalı şirket arasındaki ilişkide dava dışı Griffon GmbH isimli Alman şirketten referansları kaynatabilecek bir kaynak fikstürü talep etmesi üzerine bu nitelikte kaynak yönetimi için davacı şirket ile irtibata geçilerek 4 adet fikstürü tasarımı ve imalatı üzerine anlaşmaya varıldığını, 4 adet kaynak fikstürünün teslim etmesi gerekirken 3 adet fikstür teslim edildiğini, teslim edilen sektörlerin ise ayıplı çıktığını, bu nedenle fikstürleri Sipariş eden dava dışı Griffon firmasının fikstür yaptırmaktan vazgeçtiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında, kaynak fisktürü imalatına ilişkin sözleşme akdedildiği tarafların kabulündedir. Sözleşmede yüklenicinin garanti taahhüdünün bulunmadığı görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık sözleşme konusu işin eksik/ayıpsız olarak teslim edilip edilmediği noktasındadır.
Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2020/422 esas sayılı takip dosyası ile fatura-cari hesap alacağına dayalı olarak 44.740,00 TL asıl alacak üzerinden davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine ilamsız takip yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme, sözleşmenin akdedildiği tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır.
Eser sözleşmelerinde ayıplı imalât halinde 6098 sayılı TBK’nın 474/I. maddesi uyarınca açık ayıplarda iş sahibi eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek, gizli ayıplarda aynı Kanun’un 477/son maddesi uyarınca ortaya çıkması üzerine gecikmeksizin ayıp ihbarında bulunmak zorundadır. İş sahibi gözden geçirmeyi ve ihbarda bulunmayı ihmal etmişse eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılır. Eksik işlerle ilgili teslim alınırken itirazi kayıt ileri sürmeye ve ihbarda bulunmaya gerek yoktur. Zamanaşımı süresi içinde işin eksik yapıldığı iş sahibince ileri sürülebilir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Ticari defterler uyumlu değil ise muntazam tutulmuş olsun veya olmasın sahibi aleyhine delil olacaktır. Ancak defterlerden biri muntazam olsa da her iki defter de sahibi aleyhine kayıt içeriyor ise aleyhe delil sayılma yönünden öncelikle iddiasını ispat yükü altında olan taraf defterleri aleyhine delil sayılmalıdır. Yani ispat yükü altında olan taraf kendi defterindeki aleyhe kayıtları bertaraf edecek şekilde karşı tarafın aleyhine olan ticari defterler kayıtlarından yararlanmamalıdır. Bunun sonucu ise aleyhe kayıtların uyuşmayan kısmından ispat yükü altında olan tarafın yararlanamayacağı kabul edilmelidir. Çünkü ispat yükü, uyuşmazlık konusu hususlar için olup, karşı tarafın ileri sürmediği bir husus için ispat yükü de söz konusu olamayacağından bu sonuca varılması usul kurallarının da temel bir sonucudur.
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davacının talebi üzerine 4 adet kaynak fikstürü imalatı yapıldığını ve ürünlerin eksiksiz teslim ettiklerini, bunlara ilişkin takibe konu faturaları düzenleyerek davalıya gönderdiklerini, bedelinin ödenmemesi üzerine takibe geçtiklerini ancak takibe de itiraz edildiğini belirterek davalının itirazının iptâline karar verilmesini istemiş, davalı ise ayıplı ve eksik imalat bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde; Davacı ile davalı arasında 2019 yılında başlayan ticari ilişkide, sahibi lehine delil kudretine haiz tarafların yasal defterlerinden, 11.12.2019 tarihinde borç/alacağın 44.740,00 TL olarak tespit edildiği, defter ve belgelerin birbirini teyit ettiği,18.12.2019 tarihinde davacının davalıya sattığı “TIM4 kodlu kaynak fikstürü” adındaki malzemenin istenilen randımanı sağlamadığı gerekçesiyle davalı tarafından davacıya iade edilmek istendiği, buna dair KDV dahil 27.435,00 TL.-lik iade faturası düzenlediği, bu faturaya karşılık 4 kez taraflar arasında iade faturalaşması olduğu , her iki tarafında bu iade faturasını kabul etmediğinin tespit edilmiştir. Ayrıca, takibe konu iş bedeline ilişkin iki faturaya davalı taraf TTK’nın 23/2. maddesi uyarınca tebliğe rağmen faturaları süresinde itiraz ve iade etmeyerek, ticari defterlerine borç kaydettiği, fatura münderecatını aynen kabul ettiği ve faturayı gönderen taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını HMK’nın 222. maddesi (TTK’nın 84. ve 85. maddeleri) uyarınca ispatladığının kabulü gerekmiştir. Davalı taraf faturaların ticari deftere borç kaydederek fatura içeriğini kabul ettiği ve faturaların ve iş bedelinin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Faturaların içeriklerine göre 3 adet kaynak fikstürüne ilişkin fatura düzenlenmiştir. Davalının kendi ticari defterlerlerine kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç olmayacağı, fatura içeriklerinin iş sahibi aleyhine yüklenici lehine içeriklerinin kesinleştiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Taraflar arasındaki mail yazışmaları ve tanık beyanları dikkate alındığında davalı iş sahibinin teslim edilen ürünlere ilişkin süresinde ayıp ihbarında bulunduğu anlaşılmaktadır. Yapılan keşif ve bilirkişi incelemelerinde; kaynak fikstürlerinin ayıplı ve fikstürlerin yapım amacına uygun olmadığı, eksik ve kusurlarla ilgili olarak düzeltme, iyileştirme, sağlamlaştırma için fikstür başına 4.500,00 TL olduğu, tamirat, tadilat ve iyileştirme maliyetinin ; 4.500,00 TL x 3 Adet -13.500,00 TL olarak hesaplandığı mütalaa olunmuştur. Bu belirlemelere göre; kesinleşen iş bedeli olan 109.740,00 TL olduğu, davalı tarafça yapılan ödemeler toplamı olan 65.000,00 TL’nin düşülmesi sonucunda, davacı yüklenici firmanın 44.740,00 TL bakiye alacağı olduğu, ayıplı imalat bedeli 13.500,00 TL’nin düşülmesi halinde, davacı yüklenicinin 31.240,00 TL bakiye iş bedeli alacağı kalacağı, mahkemece bu bedele hükmedilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile imalatın ayıp giderim bedeli toplamı yönünden davalının kısmen kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Ayrıca, alacağın sırf faturaya dayalı olması onu likit kılmaz. Alacağın likit sayılabilmesi için faturaların borçluya tebliğ edilmesi ve yasal 8 günlük süre içerisinde itiraza uğramaması, ya da davalı borçlunun faturaları ticari defterlerine kaydetmiş ve yasal süresi içinde iade faturası kesmemiş olması gerekeceğinden somut dosyada alacak likit niteliktedir.(Emsal 15.H.D. 2013/5783 E, 2014/102 K sayılı kararı) Bu nedenle mahkemece, asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, reddedilen alacak miktarı yönünden alacaklının takibinde kötüniyetli olduğu da saptanamamıştır. Bu sebeple, mahkemenin kötü neiyet tazminatına ilişkin kararı yerindedir.

IV.KARAR
Açıklanan nedenlerle; davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddine, davacı tarafın istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
B-Davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarih, 2020/141 E – 2022/776 K sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince sayılı kararının KALDIRILMASINA, yeniden hüküm kurulmasına,
1-Davanın kısmen kabulüne ile; Gebze 4. İcra Müdürlüğünün 2020/422 esas sayılı dosyasına borçlunun yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 31.240,00-TL asıl alacak yönünden devamına, fazla ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacağın %20 sine isabet eden 6.248,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.134,00 TL harçtan, peşin alınan 540,35 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.593,65 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
5- İlk Derece Mahkemesince hesaplanan harç miktarı ile Dairemizce hesaplanan harç miktarının farklı olduğu, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince düzenlenen 09/02/2023 tarih 2023/59 Nolu harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesinin istenmesine ,
6-Davacı tarafından yatırılan 540,35.-TL peşin, 54,40 TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça sarf edilmiş tebligat, müzekkere, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.729,40.-TL’den kabul edilen kısma isabet eden 1.193,28.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinden bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
11-Arabulucu gideri olarak sarf edilen 1.320,00 TL’nin davanın kabul oranına göre 910,80-TL’lik kısmının davalıdan, ret oranına göre 409,20-TL’lik kısmınında davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
İstinaf incelemesi yönünden;
12-Davalının başvurusu yerinde görülmediğinden alınması gereken 922,19 TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 691,64 TL nin adı geçen davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
13-Davacının istinaf başvurusu kısmen kabul edildiğinden istinaf harcının (179,90 TL) talep halinde kendisine iadesine,
14-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
15-Davacının yapmış olduğu 492,00 TL istinaf başvuru harcı, 27,00 TL tebligat ücreti ve 100,00 TL posta gönderim ücreti olmak üzere toplam 619,00 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
16-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
17-H.M.K. 302/5 maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin, H.M.K. 359/4 maddesi gereğince iş bu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
18-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.362/1-a maddesi uyarınca 05/06/2023 tarihinde KESİN olarak karar verildi.

*

Başkan

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Katip

¸e-imzalı