Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/1021 E. 2023/1696 K. 15.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1021
KARAR NO : 2023/1696
KARAR TARİHİ : 15/12/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 05/05/2022
KARAR TARİHİ : 06/04/2023
NUMARASI : 2022/249 Esas – 2023/213 Karar

DAVACI : HAKÖZ MÜHENDİSLİK OTOMASYON İNŞAAT VE ENERJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. – … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : MAVİ KENT TAAHHÜT İNŞAAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Menfi tespit

HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İSTİNAF EDEN : Davalı vekili

Taraflar arasındaki menfi tespit (alım satım) davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı … İli … İlçesi … Caddesi boyu ışıklandırma uygulama işi için anlaştıklarını, ekte sunmuş oldukları protokolden de anlaşılacağı üzere davalı firma müvekkili firmaya 107.800,00-TL ve 125.000,00-tl cari hesap alacakları için ödeme yapacak ve 15 adet direği teslim alacak şeklinde anlaşılmasına rağmen davalı ödeme yapmadığı gibi teminat olarak verilen davaya konu Anadolubank 04/05/2022 tarihli 150.0000,00-tl bedelli bir adet çeki tahsil için takasa verildiğini öğrendiklerini, davalı kendi edimlerini yerine getirmediği gibi yargılama ile konu olacak teminat çekini için tahsil işlemi için Takasbank sistemine kayıt ettirdiklerini, iş bu sebeple çeke karşı borçlu olmadıklarını ve çekin ödenmemesi için tedbir kararı talebi ile iş bu davanın açılması zarureti olduğunu, bu nedenlerle davaya konu Anadolu bank dilovası şubesine ait 04/05/2022 keşide tarihli 150.000,00-TL bedelli çek hakkında öncelikle ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesine sonrasında iş bu çek ile miktarı kadar borçlu olmadıklarının tespitine, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; mahkememizin 2022/249 Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan ödeme yasağı onulması ve ihtiyati tedbir istemiyle açılan Çek İptali davasında davacının karşısında davaya müdahil olarak katılmalarında TTK hükümlerine göre hukuki yararının bulunduğunu, 26/09/2020 tarihli HAKÖZ Mühendislik Otomasyon İnş. ve Enerji San. Tic. Ltd. Şti. ile Mavi Kent Taahhüt İnşaat San. Tic. Ltd. Şti arasında imzalanan sözleşme gereğince davalı şirkete verilen 05.04.2022 keşide tarihli çekin yapılan işe karşılık olarak alındığını, Davalı Mavi Kent Taahhüt Firması tarafından süresinde ve usulüne uygun olarak söz konusu çekin bankaya ibraz edildiğini, çek hakkında ödeme yasağı konulduğunu, söz konusu çek hakkında Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2022/57169 Esas sayılı dosyası ile alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, ayrıca davacı firmaya ihtarname gönderildiğini, davacı ile davalı arasında müteahhit-taşeron ilişkisi bulunduğunu, davacının aldığı işi bitirmediğini, bu nedenle davalının işi bitirmeye çalıştığını, Türk Ticaret Kanununa göre; keşidecinin, çekin kendisinin veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise, muhatabı (bankayı) çeki ödemekten men edebileceğini, keşidecinin ancak çek rızası hilafına elden çıkmış ise muhatap bankayı ödemeden men edebileceğini, asli müdahale taleplerinin kabulüyle ödeme yasağının kaldırılmasını, 05/05/2022 ara karar tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davanın reddini ile davacının çek nedeni ile müvekkile borçlu olduğunun tespitini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına göre; ” ….davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapordan dava konusu çekin davalı defterlerinin depozito ve teminat hesabında kayıtlı olduğu, davacı tarafından düzenlenen 1.964,700,00-TL faturanın ve 2.828.460,00-TL faturanın davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu, protokol göre davalı tarafından verilmesi gereken 90 günlük çekin davacıya verildiğine ilişkin bir kayda rastlanılmadığı, davalı tarafından da 90 günlük çekin verildiğinin ispat edilemediği, eksik kalan 15 adet direğin bakiye kapatıldıktan sonra 05.01.2022 tarihinde teslimi kararlaştırılmış ise de; protokol kapsamında 125.000,00-TL bakiyenin ödendiği yada bu bakiye için 90 günlük çekin verildiği ispat edilmediğinden davacının 15 adet direği teslim borcu doğmamıştır. Kaldı ki protokolde bakiye kapatıldıktan sonra direklerin sevk edileceği açıkça kararlaştırılmıştır. Davalı kendi edimini yerine getirmeden ya da ifasını önermeden eksik kalan direklerin teslimini isteyemez, dolayısıyla malzeme tesliminden sonra iade edileceği kararlaştırılan teminat çekinden dolayı davacının borçlu olmadığı kanaatine ulaşılarak davanın kabulüne” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu çek hakkında tarafımızdan Kocaeli İcra Müdürlüğü’nün 2022/57169 esas sayılı dosyası ile alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, ardından tarafları ve konusu aynı olan bu dosya ile ilgili arabuluculuk süreci başlatıldığını, bu süreç de sonlandırıldığını, ancak ısrarla bu dosyanın incelenmesi, dosyanın bekletici mesele yapılması talebimiz reddedildiğini, zira davacı ile müvekkil arasında müteahhit-taşeron ilişkisi olup davacı müvkkil firmayı mağdur etmiş ve büyük zarara uğrattığını, zarar açık olmasına rağmen aldığı işi bitirmemiş, sorumluluğunu yerine getirmemiş ve müvekkil davacının almış olduğu işi bitirmeye çalıştığını, buna ilişkin Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2022/372 E sayılı dosya söz konusu olduğunu, bu dosyada keşif yapılmış, rapor hazırlanmış ve zarar hesaplandığını, ancak ısrarla bu dosyanın incelenmesi, dosyanın bekletici mesele yapılması talebimiz reddedildiğini, keşideci ihtiyati tedbir kararı tesis ettirerek müvekkilin icraya koydurduğu alacağını temin etmesini de imkansızlaştırdığını, söz konusu ödemeden men kararı ve buna ilişkin ihtiyati tedbir kararı açıkça hukuka aykırı olduğunu, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin E. 1996/1646, K. 1996/2113, T. 26.3.1996 Tarihli Kararınat.c.yargıtay 12. Hukuk Dairesi E. 2004/21684 K. 2004/26551 T. 23.12.2004 sayılı karar) rapordaki değerlendirmeler gerçeklikten oldukça uzak ve taraflı olarak belirlendiğini, zira bilirkişi raporunun sonuç kısmının 6. maddesinde yazılı alacak ve borç kalemlerinin muhasebeleştirilmesi neticesinde davacı hesabı 4.186.686,60 TL alacak bakiyesi bulunduğunu belirtmiş fakat taraflar arasında böyle bir alacak ve borç iddia edilmediğini belirttiğini, maddeden de anlaşılacağı üzere hükümde belirtilen tüm koşullar gerçekleşmedikçe ticari defterlerin sahibi yararına delil olma niteliği ve dolayısıyla hükme dayanarak teşkil etme gücünü kazanması mümkün olmadığını, kanun maddesi hükmü açıkken bilirkişinin raporunda karşı tarafın ticari defterlerini kanıt niteliğinde sayıp bu defterlere göre rapor hazırlaması bilirkişinin taraflı bir rapor hazırlandığını gösterir niteliktedir. zira karşı tarafın ticari defterleri usulüne uygun hazırlamamış ve müvekkilin tutmuş olduğu ticari defterlerde bu defterleri kanıtlar nitelikte olmadığını, hal böyleyken karşı tarafın ticari defterleri kullanılarak raporun hazırlanması yasaya ve hukuka aykırılık teşkil ettiğini, yargıtayın yerleşik içtihatları da belirttiğimiz hususları destekler nitelikte olduğunu, ticari defterin delil niteliğine ilişkin bir yargıtay kararında ticari defterlerin kesin delil niteliğinde olduğu belirtildiğini, ayrıca somut olayda davacı tarafından her iki tarafın ticari defterlerine delil olarak dayanılmasına rağmen inceleme yalnızca davacı tarafın ticari defteri ile sınırlı olarak yapıldığını, bu durumda yeterli inceleme yapılmadığı sonucuna varılmış ve ilk derece mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verildiğini, (Yargıtay Kararı HGK., E. 2011/862 K. 2012/251 T. 28.3.2012)arz ve izah edilen ve mahkemece re’sen dikkate alınacak nedenlerle; dosyamıza öncelik verilmesine,
icranın tehirine,
05/05/2022 ara karar tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, açıkça usul ve yasaya aykırı, eksik ve hatalı inceleme sonucu tesis edilmiş, hukuka aykırı bilirkişi raporuna dayanan kararın istinaf incelemesi neticesinde talebimiz doğrultusunda kaldırılmasına, yerinde yapılacak inceleme ile en nihayetinde davanın reddine, istinaf giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, aksi takdirde kararın müvekkil lehine bozulmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 HMK, 6098 Sayılı TBK

3. Değerlendirme ve karar
Dava, menfi tespit talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında … İli … İlçesi … Caddesi boyu ışıklandırma uygulama işi için anlaştıklarını, taraflar arasında 05.11.2021 tarihli protokole göre davalının müvekkiline 107.800,00-TL ve 125.000,00-tl cari hesap alacakları için ödeme yapacağı ve müvekkilin de 15 adet direği teslim edeceği, 15 adet direk teslimi için müvekkilin davalıya 150.000 TL bedelli teminat çeki vereceği, 15 adet direğin teslimi ile teminat çekinin iade edileceği şeklinde anlaşılmasına rağmen davalının ödeme yapmadığı gibi teminat olarak verilen 04/05/2022 tarihli 150.0000,00-tl bedelli çeki tahsil için takasa verildiğini öğrendiklerini beyan ederek sözkonusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında … İli … İlçesi … Caddesi boyu aydınlatma direkleri temin ve dikimine ilişkin eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir.
Davalı tarafından Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/372 Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine dava açılmış olup ilgili dosyanın Uyap üzerinden incelenmesinde; davacı tarafça davalının edimlerini gereği gibi ifa etmediği ve işin tesliminde gecikme olduğu iddiasıyla eksik ayıplı işler ile cezai şart alacağı talebinde bulunduğu, mahkemece, dava konusu işe ilişkin keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldığı, dosyanın henüz karara çıkmadığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzaları inkar edilmeyen Mavi Kent ve Haköz Mühendislik Protokolüdür başlıklı 05.11.2021 tarihli protokolde “Belediyeden alınacak 107.800,00-TL bakiyenin yarısını davalı şirket yetkilisi … … üstlenmiş, geri kalan yarısını Belediye ile görüşüldükten sonra tahsil etme durumunda ödeyecektir. Eksik Kalan 15 adet direk Kocaeli fabrikadan teslim edilecek olup nakliye Haköz’e ait 2.500.000,00-TL teminat çeki ve kalan bakiye için 125.00,00-TL Mavi Kent 90 günlük çek verecektir. 150.000,00-TL teminat çeki Koceeli’de malzeme tesliminden sonra iade edilecektir.” şeklinde düzenlenmiştir. Malzeme teslimine ilişkin aynı tarihli protokole göre 15 adet 10+10 metre orta refüj aydınlatma direği hariç diğer malzemeler 1 hafta içerisinde Mavi Kent firmasına sevk edilecek, 15 adet 10+10 metre orta refüj aydınlatma direği 05.01.2022 tarihine kadar hazır edilip bakiye kapatıldıktan sonra sevk edilecektir şeklinde kararlaştırma yapıldığı anlaşılmaktadır.
İlgili protokol uyarınca davacı tarafça dava konusu 150.000,00-TL bedelli … seri numaralı çekin 15 adet direk teslimi amacıyla teminat çeki olarak davalıya verildiği anlaşılmaktadır. Sözkonusu protokol hükümlerine göre davacı taraf 15 adet direği davalıya teslim borcu üstlenmiş ise de aynı protokole göre davacının edimi davalının bakiye borcu kapatması koşuluna bağlanmıştır. Dolayısıyla davalı tarafça önce bakiye borç kapatılacak, sonrasında davacı direkleri teslim edecek, direk teslimi ile birlikte dava konusu çekte davalı tarafça davacıya iade edilecektir. Anılan protokolde açıkça davalının bakiye 125.000 TL borcundan ve borç nedeniyle davalının davacıya 90 günlük çek vereceğinden bahsedilmektedir. Bu durumda, öncelikle davalının bakiye 125.000 TL yi ödemesi gerekmekte olup mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalının bu yöndeki edimi ifa ettiği ispatlanamadığından bakiye borç kapanmadığından dolayı davacının da 15 adet direği teslim borcu doğmamış olduğundan buna bağlı olarak dava konusu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık konusu itibariyle davacı tarafça Tatvanda açılan dava dosyasının bekletici mesele yapılması da gerekmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar yerinde olduğundan, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli istinaf karar harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 7.684,80 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf kararının yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.362/1-a maddesi uyarınca 15.12.2023 tarihinde KESİN olarak karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸