Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/606 E. 2022/1015 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/606
KARAR NO : 2022/1015
KARAR TARİHİ : 06/07/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 10/05/2019
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
NUMARASI : 2021/223 Esas -2021/784 Karar

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : MÜFLİS MİM İNŞAAT İFLAS İDARESİ KOCAELİ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ- 2020/1 İFLAS DOSYASI
İFLAS İDARE MEMURLARI : 1-…
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …

DAVA :Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile tapu iptal ve tescil talebi
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/07/2022

Kocaeli 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/223 E. 2021/784 K. sayılı dosyasından verilen 23/12/2021 tarihli karara karşı istinaf talebinde bulunulması ile dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 7. Hukuk Dairesinin 07/04/2022 tarih, 2022/892 Esas, 2022/788 Karar sayılı kararı ile inceleme görevinin 5. Hukuk Dairesi olduğu gerekçesiyle dosyanın Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, … parsel şeklindeki parsellerin bidayette müvekkillerinin babaları … adına kayıtlı olduğunu, …’dan bu parsellerin müvekkilin de bulunduğu çocuklarına devri sonrası her bir mirasçı 3/32 hisseleri şeklinde dolayısıyla müvekkilinin bu parsellerde bulunan 3/32 hisseleri de müvekkil tarafından kat karşılığı inşaat için davalı şirketin hile ve aldatması sonucu bedelsiz olarak davalı şirkete devredildiğini, karşılığında müvekkiline hiç bir satım bedeli ödenmediğini, davalı şirket hakkında ödeme güçlüğü ve ekonomik sıkıntılar yüzünden piyasaya olan borçlarına yönelik icra takip ve davalar nedeniyle hakkında iflas erteleme yönünde Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesine 2008/151 esas sayılı dava açıldığını, akabinde de davalı şirket hakkında Kocaeli İflas Müdürlüğü nezdinde iflas masası oluşturulduğunu, davalı şirketin kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca pek çok arazi toplamasına karşın yapmayı taahhüt ettiği yüzlerce konut yapılmamış, dahası hiç bir yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalının devraldığı arsaları kendisininmiş gibi ifraz ve tevhit işlemleri yaptığını belirterek Kocaeli ili, …in eğer bu parsellerde ayrıca bir imar düzenlemesi yapılmış ise imar düzenlemesi ile gittiği parsellerin tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkil hisse miktarı kadarının iptali ile müvekkilin hissesi kadarının müvekkili adına kayıt ve tesciline, öncelikle gayrimenkullerin tapu kayıtlarına eğer ifraz görmüş ise ifraz ile gittikleri ve aldıkları tapu kayıtlarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konularak başkalarına devrinin önlenmesine masraf ve vekillik ücretlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Görevsizlik kararı verilmesini, en nihayetinde hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ”Davanın reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
-Dosyada taraflar arasında tapu iptali ve tescil davası görülmekte olup davalı şirket hakkında iflas kararı verildiğini ve kararın kesinleştiğini, iflas ile birlikte konusu para dışındaki alacakların para alacağına dönüştüğünden bahisle davanın reddine karar verildiğini, verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu,
-Yerel mahkemenin kararına gerekçe olarak gösterdiğini, kararda davacıların Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tapu iptal ve tescil davası açtığını, dava devam ederken davalı hakkında iflas kararı verildiğini, İflas Müdürlüğü’nün dosyası ile cebri icra yoluna geçildiğini, iflasın açılması ile birlikte kaynaklanan toplam alacaklarının iflas masasına bildirildiğini, alacakların sıra cetveline alınmadığını ileri sürerek, davacıların sıra cetveline dahil edilerek ihtilaflı alacak olarak kaydının yapılmasına, sıra cetvelinin buna göre düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiğini, işbu davanın ise tapu iptali ve tescil davası olduğunu,
-Yerel mahkeme kararında atıfta bulunulan İİK 198. Maddesinde “Mevzuu para olmıyan alacak ona muadil bir kıymette para alacağına çevrileceğini, iflas idaresi taahhüdün aynen ifasına deruhte edebilceğini, bu takdirde alacaklı talep ederse iflas idaresi teminat gösterir. ” dendiğini, davalarının konusu bir alacak olmayıp tapu iptali ve tesciline ilişkin olduğunu,
-Söz konusu karardan da anlaşılacağı üzere İİK m.198 iş bu davanın mahiyetine uygun olmayıp taleplerinin bir alacak değil tapu iptali ve tescil olup ayni hakka dayandığını, mahkemenin davanın esasına girerek delillerinin toplanmasını, bilirkişi ve keşif incelemesi yapılması gerekirken eksik incelemeyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu,
-Vekil eden gibi pay sahibi diğer mirasçılar açısından da aynı mahiyette davalar açılmış olup Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/288 Esas ve 2020/222 Esas sayılı dosyalarında davanın esasına girilerek davalarının kabulüne karar verildiğini, kararların ekte sunulduğunu, davacının sözleşme kapsamında devretmiş olduğu arsa payını istemekte haklı olduğunu, davalının iflası sebebiyle İİK 194’de yer alan yargılamanın talikine dair usul işleminin ikinci alacaklılar toplantısının yapılmış olmasının karar verilmesine engel teşkil etmeyeceği belirtilerek tapu iptalini ve tesciline karar verildiğini, işbu davada ise eksik inceleme yapılarak hatalı karar verilmiş olup kararın kaldırılması istemiyle istinaf yoluna başvurma zorunluluğu hasıl olduğunu,
-Bu nedenlerle; yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi istemi kaldırılmasını ve yapılacak yeniden yargılama ile davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili, vekil edeninin 3/32 hisse sahibi olduğu Kocaeli ili, … parsel şeklindeki parsellerin kat karşılığı inşaat için davalı şirketin hile ve aldatması sonucu bedelsiz olarak davalı şirkete devredildiğini, karşılığında satım bedeli ödenmediğini, davalı şirket hakkında iflas erteleme yönünde Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesine 2008/151 esas sayılı dava açıldığını, akabinde de davalı şirket hakkında Kocaeli İflas Müdürlüğü nezdinde iflas masası oluşturulduğunu, davalının edim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dava konusu parsellerin ifraz ve tevhit işlemleri yapıldığını, dava konusu parsellerde ayrıca bir imar düzenlemesi yapılmış ise imar düzenlemesi ile gittiği parsellerin tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla vekil eden hisse miktarı kadarının iptali ile vekil eden hissesi kadarının vekil eden adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi vekili, mahkemenin görevli olmadığını, sözleşmenin geçersiz olduğunu, davacının iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davada konusu uyuşmazlık, davacının murisi …’dan kendisine miras yoluyla intikal eden hak sahibi olduğu davaya konu taşınmazları bedelsiz olarak davalı ile aralarında yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi uyarınca kendisine daire teslim edileceğine ilişkin davalının vaadi doğrultusunda taşınmazları devrettiği sonrasında davalı taraf hakkında iflas kararı verildiği ve davalı tarafin taahhütlerini yerine getirmediği iddiası ile davalıya bedelsiz olarak verilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras hissesi oranında adına tescili noktasında toplanmaktadır.
Tapu kayıtlarının incelemesinde; dava konusu Kocaeli ili,…parselin davacı ve diğer hissedarlar tarafından davalı müflis Mim Ltd Şti’ye 21.07.2006 tarihinde satılarak devredildiği görülmüştür.
Davalı Müflis Mim İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd Şti’nin Kocaeli Asliye Ticaret Mahkeme’sinin 29/04/2009 tarihli, 2008/151 Esas, 2009/161 Karar sayılı kararıyla 29.04.2009 günü saat 12:20 itibariyle iflasına karar verildiği, ilgili kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, ikinci alacaklılar toplantısının 24/05/2011 tarihinde yapıldığı, eldeki davanın ikinci alacaklılar toplantısından sonra açıldığı görülmüştür.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının dayandığı 12.07.2006 tarihli sözleşme başlığında taraflarca taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yazımına yer verilmiş olsa da sözleşme içeriğinde Kocaeli Alikahya Belediyesi … numaralı bağımsız bölümün yapılması ve sözleşmedeki şartlar ile taşınmazın satıcı tarafından alıcıya devredilmesi ve 20.06.2006 tarihlinde yapılan protokolün yenilenmesine ilişkin sözleşme yapıldığının belirtildiği, dosya arasına davacı tarafça sunulan dava konusu taşınmazlara ve parseller ilişkin mahkeme kararlarında taraflar arasında imzalanan ve sözleşmede geçen 10/05//2006 tarihli protokolde arsa sahiplerine davalı yüklenici tarafından arsa payı karşılığı daire verileceğinin taahhüt edildiği, dava konusu parsellerin tapuda davalıya devredilmesi nedeniyle arsa payı karşılığı kat alınmasına dair kat karşılığı inşaat sözleşmesi edimlerinin kararlaştırılmış olduğu, mezkur sözleşmenin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 237, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 706, Noterlik Kanunu’nun 60 ve 89, Tapu Kanunu’nun 26. maddeleri gereğince noterde resmi şekilde düzenlemesine dair şekil şartına uyulmamakla birlikte Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 30.09.1985 tarihli ve 1987/2 E., 1988/2 K. sayılı kararında belirtildiği dürüstlük kuralı gereği davacı arsa maliki tarafından arsa payının devri yoluyla edimin ifasına başlanmış olması nedeniyle geçersizlik durumunun hukuken iddiaya mani sebep olmaması kanaatine varılarak sözleşmenin nitelik itibariyle kat karşılığı-arsa payı inşaat sözleşmesi olduğu değerlendirmesi yapılmıştır.
Mevzuu para olmayan alacakların paraya çevrilmesi başlıklı, İİK’nın 198. maddesinde konusu para olmayan alacağın ona eşit bir kıymette para alacağına çevrileceği, iflas idaresinin taahhüdün aynen ifasını üzerine alabileceği, bu takdirde alacaklının talep etmesi halinde iflas idaresinin teminat göstereceği belirtilmiş olup, aynı Yasa’nın tamam olmuş satışların ifası başlıklı 199. maddesinde iflasın açılmasından önce borçluya, bir mal satıp teslim eden satıcının fesih ve geri alma hakkını açıkça muhafaza etmiş olsa bile akdî feshedemeyeceği ve sattığını geri alamayacağı şeklinde düzenleme yapılmıştır.
İİK’nın 198. maddesinde yer alan alacak deyiminden de anlaşılacağı gibi buradaki alacaklar nispî (şahsi) haklara ilişkin alacaklardır. Buna karşılık ayni haklar 198. madde hükmünün kapsamı dışındadır ve iflasın açılmasıyla para alacağına dönüşmezler. İflasın açıldığı anda iflas edenin elinde bulunan üçüncü şahıslara ait mallar, şerh verilmek suretiyle ayni hak kuvvetini kazanmış olan kişisel haklar ve mülkiyete dayalı ayni haklar iflasta para alacağına çevrilmezler ve bu haklar iflas masasına karşı aynen ileri sürülebilir.
İİK’nın 199. maddesinde yapılan düzenleme ise maddi başlığından da anlaşılacağı gibi satışlara ilişkin olduğu eser ve satış vaadi sözleşmesinden oluşan karma nitelikli kat karşılığı inşaat sözleşmeleri gereğince yükleniciye pay devri avans niteliğinde kabul edildiği ve yüklenici sözleşme ve ekleri ile imara ve tasdikli projesine göre inşaatı tamamlayıp teslim etmedikçe tam mülkiyetini kazanamayacağından tapuda satış olarak gösterilse dahi bu devir işleminin gerçekte satış olarak kabulü mümkün değildir.
Doktrin ve Yargıtay uygulamalarında yüklenicinin iflası halinde eser sözleşmesi ilişkisinin son bulmayacağı kabul edilmektedir. İş sahibinin iflastan önce yükleniciye iş bedelini ödemiş olması halinde iflas anında eser tamamlanmış olsa bile eserin değerini para olarak İİK’nın 198/I. maddesine göre iflas masasına yazdıracağı düşünülebilir ise de az yukarıda açıklandığı gibi arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde pay devri semenin ödenmesi niteliğinde olmayıp yüklenicinin sözleşme gereği taahhüt ettiği yükümlülüğüne mahsuben avans ödemesi vasfında olduğu ve gerçek satış işlemi de sözkonusu bulunmadığından mülkiyet hakkı sahibi olan davacı arsa malikinin tek taraflı irade beyanı ile sonlandırılması mümkün olmayan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshini ve mülkiyet hakkına dayalı olarak tapu kaydının iptâl ve tescilini istemek hakkı vardır. Bu durumda mahkemece tarafların işin esası ile ilgili delillerini sorup toplamak suretiyle davanın esasını inceleyip sonucuna uygun bir karar vermesi gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan İİK’nın 198 ve 199. maddeleri gerekçe gösterilerek davanın reddi doğru olmamıştır. Bu sebeplerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK.’nun 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/12/2021 tarih, 2021/223 Esas-2021/784 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yatırılan istinaf nispi karar harcının (80,70 TL) istek halinde iadesine,
4-İstinaf talep eden davacı tarafından ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-İstinaf kararının İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
6-Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 06/07/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı