Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1733 E. 2023/61 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1733
KARAR NO : 2023/61
KARAR TARİHİ : 12/01/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … . (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TALEP TARİHİ : 24/11/2022
ARA KARAR TARİHİ : 24/11/2022
NUMARASI : 2022/295 Esas

İHTİYATİ HACİZ TALEBİNİN
REDDİ KARARINA İTİRAZ
EDEN DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …

KARŞI TARAF
DAVALILAR : 1-… – … – ….
2- TEKNİK AK İNŞAAT YAPI LTD. ŞTİ. – … -…
DAVALILAR VEKİLİ : Av. … – …
TALEP : İhtiyati haciz isteminin reddine ilişkin mahkeme kararına itiraz

KARAR YAZIM TARİHİ : 12/01/2023

Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen ara karara yönelik, ihtiyati haciz talebinin reddi kararına itiraz eden davacı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin faturaya ilişkin alacağı için itirazın iptali davasını mahkemeye ikame ettiğini, işbu dosyada alacağın tespiti amacıyla davacı ve davalıların defter kayıtlarının incelenmesi amacıyla Sakarya Asliye Ticarette talimat dosyası açılmış olup bilirkişi tarafından detaylı bilirkişi raporu 22/11/2022 tarihinde tanzim edilip dosyaya sunulduğu, bilirkişi raporunda tarafların ticari defter kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davacı yanın alacağının tespit edildiği ve bu tespit edilen alacağın işbu dava açılış miktarıyla aynı olduğu, dilekçeler teatisinde davalıların ve davacı müvekkilin beyanından da anlaşılacağı üzere faturayı davalılara tebliğ etmemize rağmen fatura içeriğine itiraz edilmediği, davacı müvekkilin davalılardan alacağı yüksek montanlı olmakla birlikte davacı müvekkil bu alacağından mahrum kaldığı için yeni ticari işlere girişemediğini belirterek taleplerinin kabulü ile borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının teminatsız olarak ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçlulara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “davacının ticari defterleri incelendiği, davalının defterlerinde inceleme yapılmadığı, ileri sürülen alacağın varlığının ve miktarın yargılamayı gerektirdiği, ihtiyati haciz için gerekli olan yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla davacı vekilinin ihtiyati haciz taleplerinin reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talebinin reddi kararına itiraz eden davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkil davacı tarafından davalılar aleyhine girişilen Kocaeli İcra müdürlüğü 2022/ 12467 E. Sayılı dosyasından davalılarının itirazı sonucu açılan itirazın iptali davasındaki ihtiyati haciz taleplerinin reddedilmesi akabinde yargılama esnasında 23/11/2022 tarihinde taraflarına tebliğ edilen bilirkişi raporu ve diğer delillerle beraber değerlendirildiğinde 24/11/2022 tarihli ihtiyati haciz istemlerine ilişkin ret kararı usule ve hukuka aykırı olup talepleri doğrultusunda karar verilmesi gerektiğini, davacı müvekkil fatura alacaklarına karşılık başlatmış bulunduğu icra takibine haksız ve kötü niyetli davalıların itirazı sonucu takip durduğunu, ancak davacı müvekkil ile davalı arasındaki bu alış-veriş tarafların ticari defterlerinde sabit olduğunu, müvekkilin düzenlemiş olduğu faturalar dava dilekçesinde gösterilmiş ve bu faturaların muhteviyatı davalıya teslim edildiğini, davalı da bu faturaya karşı herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu hususlar tarafların ticari defterlerinde sabit olduğunu, bilirkişi raporuyla da sabit olduğunu, söz konusu hususta iddialardaki haklılıkların ve ihtiyati haciz konusunda yaklaşık olarak ispat şartının yerine geldiğinin en büyük delili olduğunu, yine işbu dava süresi içerisinde davalı tarafça hükmün infazının sonuçsuz kalmasına sebebiyet verecek işlemler yaptığının ispatlandığını, (Yargıtay 19. HD ‘nin 2016/2067 E. 2016/10868 K. Sayılı ilamı) tüm bu sebeplerle, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24/11/2022 tarih 2022/295 Esas sayılı ihtiyati haciz ret ara kararının kaldırılmasına, takip konusu alacağa yeter davalı taşınır taşınmaz ve 3. Kişiler üzerindeki hak ve alacakları için teminatsız olarak ihtiyati haciz konulması için ihtiyati haciz kararı verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından 22.11.2022 tarihli bilirkişi raporu ile müvekkillerden alacaklı olduğunun tespit edildiği iddia edilmişse de bu husus gerçeği yansıtmadığını, davacı taraf, sadece kendi ticari defterlerinde inceleme yapılmış olmasına rağmen müvekkillerin defterlerinin de incelemesinin yapılmış olduğu konusunda mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, (Yargıtay 19.HD. 2016/13758 E., 2017/8100 K. 20.12.2017 T.) – (Yargıtay 15.HD. 2018/2184 E. 2018/2013 K. 16.5.2018 T.) davacı tarafından, müvekkilin faturalara itiraz etmemesi ve eksik bilirkişi raporu dikkate alındığında yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği ileri sürüldüğünü, ancak davacı tarafından Kocaeli İcra Müdürlüğünün 2022/12467E. sayılı dosyası ile başlatılan takibe müvekkiller tarafından hem fatura içeriğine hem de borca itiraz edildiğini, davacı tarafından 8 gün içinde itiraz edilmediği ileri sürülmüş olsa dahi tek başına bu husus fatura içeriğinin kabulü anlamına gelmediği gibi faturanın kesinleşmesini de sağlamadığını, asla kabul manasına gelmemekle birlikte davacının, müvekkil şirkete fatura edebileceği bir işin varlığının söz konusu olması halinde mevcut fatura bedeli kadar iş yapılıp yapılmadığı, işin süresinde ve ayıptan ari yapılıp yapılmadığının tespiti ile taraflar arasındaki alacak-borç miktarının bu hususa göre belirlenmesi gerektiğini, dosyada müvekkillerin ticari defterleri incelememekle birlikte işin yapılıp yapılmadığına ilişkin bir kanıya da varılamadığını, emsal Yargıtay kararları da bu yönde olduğunu, (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 18.06.2015 T. 2015/3368 E.,2015/4723 K.)davacı tarafından izah edilen hususlar ve dosyadaki bilirkişi raporu müvekkillerden alacaklı olduğunu yaklaşık olarak bile ispat edemediğini, buna rağmen ihtiyati haciz talep edilmesi hukuka aykırı ve kötü niyetli olduğunu, müvekkiller ticaretle uğraşmakta olup davacının isnat ettiği gibi mal kaçırma kasıtları bulunmadığını, haklarında ihtiyati haciz kararı verilmesi halinde müvekkillerin ticari hayatları ve itibarları tehlikeye gireceğini, yerel mahkeme tarafından verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karar isabetli olup davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin mahkeme kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İhtiyati haciz müessesesi İİK.257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup İİK.257 maddesine göre ihtiyati hacze karar verilebilmesi için alacağın para alacağı olması ve rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş olması gerekir. Bunun yanında, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati hacze karar verilebilmesi, borçlunun muayyen yerleşim yeri olmaması ve taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanması yahut kaçması ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması şartına bağlıdır. Yine İİK’nın 258. maddesi uyarınca, ihtiyati haciz talep eden taraf, dilekçesinde alacağı ve ihtiyati haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat edecek delilleri göstermek zorundadır. Görüldüğü üzere İİK’da ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için haklılığın tereddütsüz şekilde ispatı şartı aranmamakta, yaklaşık olarak ispat yeterli görülmektedir.
Yapılan açıklamalar doğrultusunda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının iddiasına konu davalı ile aralarındaki alt yüklenici işine ilişkin edimin yerine getirilip getirilmediği hususu çekişmeli olduğu gibi faturanın tek taraflı olarak her zaman düzenlenebilen belge olması, davalı defterleri üzerinde henüz inceleme yapılmamış olması nedeniyle faturanın alacağın varlığını ispata yeterli olmaması, alacağın varlığı ve muacceliyeti yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz koşulları oluşmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL maktu karar harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
3-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderleri ile ödenen başvuru harcının ihtiyati haciz talep eden üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf kararının yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸