Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1561 E. 2023/286 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1561
KARAR NO : 2023/286
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 26/01/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2022
NUMARASI : 2021/57 Esas – 2022/656 Karar

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Bakiye iş bedeli alacağı (Eser sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/02/2023

Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/57 E – 2022/656 K sayılı dosyasından verilen 15/09/2022 tarihli karara karşı davacı tarafça istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket merkezinin İtalya’da bulunan bir limited şirket olduğunu, çeşitli sektörlerde kullanılan parça imalatı ile iştigal ettiğini, davalı şirketin, üretimini yaptığı duş kabinlerinde kullanmak üzere parça üretimi için müvekkili şirket ile iletişime geçtiğini ve çeşitli siparişler vererek bunları satın aldığını, bu şekilde başlayan ticaretin bir süre devam ettiğini, sipariş edilen ürünlerin bazılarının piyasada alıcısı olduğu için satılabileceğini, ancak özel siparişle üretilen ve piyasada alıcısı olmayan 109.000,00 Euro tutarlı ürünün alınmaması halinde müvekkilinin zarar edeceğini, bu nedenle en azından bu özel üretime konu ürünlerin alınması gerektiği, ancak bu mektuba bir geri dönüş olmadığını, müvekkili şirketin davalı ile ödeme hususunda bir çok kez görüşmeye çalıştığını, yapılan telefon görüşmelerinin ve deliller arasında sunulan e-posta yazışmalarının sonuçsuz kaldığını ve herhangi bir ödemenin gerçekleşmediğini beyanla; davanın kabulü ile davalının müvekkili şirkete olan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte 71.251,20.-Euro alacağının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça dava dilekçesi ekinde belirtilen 16.01.2012 tarihli ve 212000002 nolu siparişe ilişkin sözleşmenin G-1 maddesi gereğince söz konusu uyuşmazlıklara İtalyan hukukunun uygulanacak olmasına ve yetkili mahkemenin de Lecco şehri yani İtalya olduğuna ilişkin açık hükmün mevcut olduğunu, söz konusu alacakların ve siparişlerin dayanağı olarak bu sözleşmenin kabul edilmesi halinde de mahkemenin söz konusu davaya bakmakta yetkili olamayacağını; eğer bakılacak olursa da İtalyan Hukukunun uygulanacağının açıkça ortada olduğunu, uluslararası ticarete ilişkin uyuşmazlıklara ilişkin ICC kuralları gereği ticari alım satımlardan kaynaklanan zamanaşımı süresinin 1 yıl, özel şartların varlığı halinde ise 3 yıl olduğunu, cari hesaplara ilişkin zamanaşımı süresinin ise 5 yıl olduğunu, açıkça görüleceği üzere huzurdaki dava ile talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacı firmaya verilmiş ve teslim alınmamış mal bulunmadığını, sipariş verilen ve teslim alınan malların da bedellerinin ödenmediğini beyanla; öncelikle usulü eksikliklerin tamamlanmasına ve bunlar için davacının ihtarına, davacıya iddia edildiği gibi bir borcun bulunmaması nedeniyle davacının davasının esastan reddine ve davalı müvekkili firmanın davacıya borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; …Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında duş kabinlerinde kullanılmak üzere parça üretimi konusunda sipariş fişleri düzenlenmesi ve elektronik ortamda teyidi ile eser sözleşmesi kurulduğu, sipariş formlarına göre davacı tarafça imal edilecek eserlerin “taşıyıcı vasıtasıyla” davalıya teslimi konusunda anlaşıldığı, davacının bedel ödenmesini talep edebilmesi için kararlaştırılan şekilde eseri teslim etmesi gerektiği, davacı tarafça, eserin teslim edilmediği anlaşılmakla; davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul, esas ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, adil yargılanma hakkı ihlal edilerek, hukuki gerçeğin aydınlatılamadığını, müvekkili şirketin yurt dışında mukim olması sebebiyle somut uyuşmazlığın ancak istinabe yolu ile aydınlatılabileceğinin açık olduğunu, haliyle yargılamanın başından itibaren istinabe talepleri doğrultusunda müvekkili şirketin stok kayıtlarının incelenmesi, bu ürünlerin gerçekten üretilip üretilmediğinin araştırılması yapılarak somut olaydaki uyuşmazlık hakkında karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkeme tarafından ürünlerin teslim edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de dava dilekçesinin ekinde ve 04.11.2021 tarihli dilekçeleri ekinde Türkçe tercümesi sunulan mail yazışmalarında davacı şirketin, özel üretim ürünlerin hazır olduğunu, teslim etmek istediğini içeren yazışmalar bulunduğunu, bu durumun davacı tarafın ifaya hazır olmasına rağmen davalı tarafın edimini ifa etmediğini gösterdiğini, ayrıca davacı şirket vekili olarak davalı şirkete, siparişlerin teslim almasına dair Beyoğlu 28. Noterliğinin 13.03.2020 tarihli 2878 yevmiye numaralı ihtarnamesininde de gönderildiğini, davalı şirkete tebliğ edilen bu ihtarnameye ise daha öncesinde davalı şirkete atılan maillere olduğu gibi cevap verilmediğini, bu nedenle mahkemenin red kararının hatalı olduğunu, bilirkişi raporuna karşı yaptıkları itirazların da mahkemece dikkate alınmadığını, raporun ehil olamayan bilirkişiler tarafından düzenlediğini bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının istinaf talepleri haksız ve mesnetsiz olup davacı tarafın istinaf başvurusunun reddi ile usul ve yasalara uygun yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
Taraflar arasında duş kabinlerinde kullanılan parça imalatı hususunda 0/03/2011 tarihinden itibaren süregelen ticari ilişki bulunduğu, tarafların sözleşmeleri karşılıklı gönderilen sipariş formu ve mail yazışmaları ile kurduğu, son olarak da dava konusu 16/01/2012 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmede ifa için sürenin öngörülmediği, davacı tarafça üretimi yapılan bir kısım ürünlerin teslim alınmama nedeniyle elden çıkarılmasına karşın özel üretim ürünlerinin elden çıkarılamadığı, ürünlerin teslimi konusunda karşı tarafa ihtarname gönderilmiş ise de ürünlerin teslim alınmaması nedeniyle iş bedelinin tahsili talebinde bulunmuştur.
Sözleşmede teslimat tarihi kararlaştırılmamışsa da, davacı yüklenici tarafından davalıya çekilen 13/03/2020 tarihli noter ihtarı ile ürünlerin teslim alınarak bakiye iş bedeli olan 71.251,20 Euronun ödenmesi talep emiş, bu ihtara davalı iş sahibi tarafından cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Bu durumda, her ne kadar taraflar arasında kararlaştırılan sözleşmede edimin vadesi belirlenmemiş ise de, yüklenici davalıya gönderdiği ihtarname ile teslime hazır olduğunu bildirmiştir. Davacı iş sahibi de, TBK’nın 125/2 maddesi uyarınca derhal fesih hakkını kullanmamış, yüklenicinin ifasını beklemektedir.
Bu haliyle; mahkemece, dava konusu ürünler üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak (ürünlerin İtalya’da olduğu bildirilmekle istinabe yoluyla), ürünlerin sözleşme koşulları ve tekniğine uygun olarak yapılıp teslime hazır halde olup olmadığının belirlenmesi yönünden bilirkişi raporu aldırılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle, eksikliklerin tamamlanması amacıyla dosyanın 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 15/09/2022 tarih, 2021/57 E – 2022/656 K sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yatırılan istinaf maktu karar harcının (80,70 TL) istek halinde iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6, maddesi gereğince KESİN olmak üzere 22/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

*

Başkan

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Katip

¸e-imzalı