Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1252 E. 2022/1630 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1252
KARAR NO : 2022/1630
KARAR TARİHİ : 22/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : .. (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
NUMARASI : 2021/171 Esas – 2022/353 Karar

DAVACI : HAS METAL WORK LIMITED-COMPANY NUMBER – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : MODÜL ÇELİK YAPI VE PETROL SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/12/2022

Kocaeli 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/171 E – 2022/353 K sayılı dosyasından verilen 29/06/2022 tarihli karara karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Has Metal Work Limited ile davalı Modül Çelik Yapı ve Petrol Sanayi Ticari Limited Şirketi arasında alt işverenlik sözleşmesi imzalandığını, bu kapsamda müvekkil Has Metal Work alt işveren konumunda olup davalı Modül Yapı asıl işveren konumunda olduğunu, davalı Modül Yapı Almanya merkezli şirket olan ThyssenKrupp AG ile Almanya’nın Castrop – Rauxel isimli kentinde yapılacak olan Thyssenkrupp Industrial Solutıons AG-HHCR Projesi kapsamında anlaşma sağladığını, bu anlaşmayı üstlenen Modül Yapı bu proje kapsamında yapılacak olan çelik konstrüksiyon montaj işlerinin birim fiyat esasına göre yapılması hususunda anlaştığını ve müvekkili Has Metal ile Alt işverenlik sözleşmesi imzaladığını, alt işverenlik sözleşmesi kapsamındaki işler müvekkilince eksiksiz tamamlandığını, müvekkilinin üzerine düşen işleri tamamlamasına karşın davalının ödemeleri eksik yaptığını beyanla, fazlaya ilişkin dava, talep ve ıslalı hakkı saklı kalmak kaydıyla taraflar arasında düzenlenen ve imzalanan 04/04/2019 tarihli 22 madde ve eklerinden oluşan alt işverenlik sözleşmesine istinaden ve proje kapsamında yapılan ve izahı yapılan tüm işlere istinaden müvekkilin kalan bakiye alacağına ve faizine ilişkin olarak bilirkişi raporu düzenlenip müvekkilinin bakiye alacağının kesin hak ediş raporu kapsamında yazılı tarih olan 14/02/2020’den itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz ile birlikte tespitinin ve söz konusu miktarın davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işin görüldüğü yer … olup, yetkili mahkemenin Almanya Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle öncelikle yetki itirazının kabulü ile, görevsiz ve yetkisiz Mahkemede açılan davanın reddine karar verilmesini, davacının müvekkil şirketten herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, müvekkili ile davacı şirket arasında 04/04/2019 tarihli sözleşme imzalandığını, davacı tarafın iş programına göre geç kaldığını, hatalı montaj işleri yaptığını, işleri işverenin belirlediği tarihlerde tamamlayamadığını, davacının sözleşmeye aykırı taleplerde bulunduğunu, davacının sözleşme maddeleri uyarınca böyle bir hakkı olmamasına rağmen davacı tarafından işlerin daha çok aksatılmamasını sağlamak amacıyla ve müvekkili şirketin iyi niyeti çerçevesinde davacıya 15.000 Euro ek ödeme yapıldığını ve sözleşmeye göre işlerin zamanında tamamlanamaması ve teslimattaki gecikmeler nedeni ile müvekkili şirket işlerin tamamlanabilmesi için takviye olarak kendi personellerini gönderdiğini, davacının bitirmesi gereken kalite kontrol, tamamlama ve bir kısım montaj işlemleri bu ekip tarafından yapıldığını, davacı şirketin yapması gereken işleri müvekkil şirket tarafından gönderilen takviye ekip yaptığından, ekibin giderleri karşılığında davacının hakedişinden kesinti yapıldığını, müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilen iş ve işlemler ile ilgili davacının alacak talebi haksız ve dayanaksız olduğunu, vinç masrafları, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre davacının ödemesi gereken masraflar kapsamında olduğunu, davacı şirket vinç temin edemediği için yine davacı şirketin talebi üzerine hakedişlerinden kesilmek üzere vinç Thuyssenkrup tarafından temin edildiğini, Thyssenkrup toplam 600.215 Euro vinç kesintisi bedelini müvekkil şirketten kestiğini ve tahsil ettiğini, topograf ayarlanması sözleşmeye göre davacının yapacağı işler kapsamında olmasına rağmen, davacı topograf ayarlayamadığından, müvekkili şirket tarafından topograf ayarlandığını ve topograf yaklaşık 34 ay çalışmış olup, masraflar müvekkil şirket tarafından ödendiğini, söz konusu ödemeler hakedişlerden düşülmemiş olup, her türlü talep ve dava haklarının saklı olduğunu, her türlü beyan, itiraz, talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, işbu haksız ve dayanaksız davanın öncelikle görev, yetki ve uygulanacak hukuk yönünden usulden, aksi halde esas yönünden reddine, takas-mahsup taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;
Davanın kabulüne; davalının takas- mahsup defi talebinin reddine, karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ıslah dilekçesi ile 1.500 Euro (binbeşyüz Avro) olan taleplerini 238.426,50 Euro (ikiyüzotuzsekizbindörtyüzyirmialtı Avro ve elli Cent) ıslah ederek toplamda talep edilen miktarın 239.926,50 Euro’ya yükseltildiğini, bu rakamların bilirkişi raporu ile uyumlu olduğunu, dava kabul olduğundan bu rakamlar dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğini, gerekçeli karar kapsamında hata yapılarak sanki toplamda 238.426,50 Euro talep etmiş gibi hüküm kurulmuş olup hesaplamanın bu rakam üzerinden yapıldığını, bu konuda her ne kadar maddi hata dilekçesi vermiş olsalar da durumun maddi hata ile düzeltilemeyeceğine karar verildiğini, iş bu nedenle istinafa başvurmanın zorunlu hale geldiğini, bu kapsamda hatanın giderilerek davalıdan toplamda 239.926,50 Euro’nun taraflarına ödenmesine karar verilmesini, bunun 1.500 Euroluk kısmının ilgili faizinin dava tarihinden kalan 238.426,50 Euro’luk kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesini talep etmiş, davalı tarafın istinaf taleplerinin ise reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararı haksız, dayanaksız olup usul, yasa ve emsal içtihatlara aykırı olduğunu, istinafen ortadan kaldırılması gerektiğini, mahkemenin ve hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunun taraflar arasındaki sözleşme içeriğini irdelemediğini, müvekkili şirket ile davacı firma arasında 04/04/2019 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 3., 6.1.1., 6.1.3., 6.1.4., 6.2.3., 6.2.8., Maddelerindeki düzenlemelere göre iş programına göre geç kalındığını, davacı taraf dava dilekçesinde; müvekkili şirketin taşeronu olan … …’ın şantiyeyi terk etmesi üzerine kalan işleri eksiksiz olarak yaptığını ve … …’ın bakiye işler kapsamında yaptığı işler için 138.010 Euro alacaklı olduğunu iddia etmişse de, söz konusu iddialar asılsız ve dayanaksız olup kabulünün mümkün olmadığını, hiçbir surette davacının alacaklı olduğunu kabul etmemekle birlikte davacının dava dilekçesinde toplam montaj iş metrajının %53’ü kadar tamirat işi bedeli talep etmiş olup oran, bedel ve talebin haksız ve dayanaksız olduğunu, davacıya emeğinin ve ürettiğinin karşılığının ödendiğinin hakedişler ile anlaşıldığı, davacının tüm iddiaları haksız ve dayanaksız olup, kabulünün mümkün olmadığını, sözleşme kapsamındaki işlerin, davacı şirket tarafından uygun usul, süre ve teknik şartlarda tamamlanmaması nedeni ile, müvekkili şirketin itibar kaybına uğradığını ve 1.207.897 Euro ThyssenkruP tarafından müvekkili şirkete ceza uygulandığını, bu sebeple işbu davada davacının herhangi bir alacağı tespit edildiği takdirde ki olmadığını, sözleşme bedelinin %10’u olan 63.938.-EURO gecikme cezası bedeli alacaklarının takas-mahsubunu talep ettiklerini, sözleşmenin 11.2 maddesindeki Teminat Kesintisi maddesinin dikkate alınması, sözleşmenin 6.1.4, 6.2.8. maddeleri gereğince katlanılan zararların karşılanması, sözleşmenin 16.1, 16.2 ve 16.3. maddesinde düzenlenen gecikme cezası konusunun dikkate alınması zorunluluk arz etmesine rağmen dikkate alınmadığını, sözleşme hükümleri yok farz edilerek ve sözleşme ve eklerinde açıkça zikredilen yükümlülükler tam olarak yerine getirilmeksizin ve üstelik yapılan ödemeler, kesintiler, uğranılan zararlar, gecikme cezaları ve ceza-i şart dikkate alınmaksızın yapılan farazi hesaplamalara dayanarak açılan ve kabul kararı verilen işbu davanın reddinin gerektiğini, davacının iddia ve taleplerini kabul manasına gelmemek kaydıyla, davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyanla; açıklanan ve re’sen tespit olunacak sebeplerle fazlaya ve sair hususlara ilişkin her türlü beyan, itiraz, talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine, takas-mahsup taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı husus olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Davacı, davalı ile 04/04/2019 tarihli alt işverenlik sözleşmesi gereği edimi olan çelki konstrüksiyon montaj işini tamamlayıp teslim etmesine karşın hesaptaki tutarsızlık nedeniyle taraflarınca imzalanmayan 6 no’lu hakediş ve haksız kesintiler dolayısıyla eksik yapılan ödeme nedeniyle bakiye iş bedelinin tahsilini talep etmiş,
Davalı cevap dilekçesi ile sözleşme konusu işin geç teslim edildiğini, kesintilerin bir kısımının bu sebebe dayandığını, kendileri tarafından temin edilen vinç masrafının davacı yanca ödenmesi gerektiğinden bahisle yapılan kesintilerin sözleşmeye uygun olduğunu, iş karşılığı yapılan ödemeler nedeniyle bakiye iş bedeli bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuş,
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm hükmedilen miktarın ıslah edilenden az olması ve faiz başlangıcının hakediş raporu tarihi olması gerektiği gerekçeleriyle davacı vekilince, davalı vekilince de, bakiye iş bedelinin bulunmadığı gerekçeleriyle istinaf edilmiştir.
Taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesi niteliğinde olup, davacı yüklenici (alt yüklenici), davalı ise iş sahibi (yüklenici)dir. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Yüklenicinin borcu sözleşmeye ve fen ve tekniğine uygun şekilde ve zamanında işi teslim, iş sahibinin borcu ise, iş bedelinin ödenmesidir.
Davacının istinaf isteminin incelenmesinde;
Taraflar arasında, asıl işverenin ThyssenKrupp AG olduğu, 04/04/2019 tarihli … adresindeki, işverenin taahhüdü altında … adreside yapılacak olan Thyssenkrupp Industrial Solutions Ag-Hhcr Plant in Castrop-Rauxel kapsamında çelik konstruksiyon montaj işlerinin birim fiyat esasına göre yapılması ile ilgili alt yüklenici sözleşmesinin imzalandığı, işin süresinin 18/04/2019-15/07/2019 olarak belirlendiği, sözleşme bedelinin sabit birim fiyatlı olarak ve sözleşmenin Eki tabloda belirtilen 15 günlük hakedişler üzerinden hesaplanacağı hüküm altına alınmış olmakla, taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu, davacı tarafça eldeki dava ile bakiye iş bedelinin tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece toplanan delillere ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; kararlaştırılan sözleşme kapsamında yapılan işlerin bedelinin sözleşme tutarı olan 875.577,50 EURO olduğu, dinlenen tanık beyanları ve dosyadaki deliller kapsamında işte gecikme bulunmadığı, toplam hakedişin 875.577,50 EURO olup yapılan 632.136 Euro ödeme düşülerek 239.926,50 Euro hesaplanmasına ve davacı tarafça bu miktar üzerinden dava ıslah edilmesine karşın Mahkemece gerekçesiz şekilde 238.426,50 EURO yönünden davanın kısmen kabulüne (tam kabul şeklinde hüküm kurulmak suretiyle) karar verilmiş olup, hükme esas alınan denetime elverişli gerekçeli, ayrıntılı bilirkişi raporunda tespit olunan miktar üzerinden alacağa hükmedilmemesi isabetsiz olmuştur. Davacı tarafın bu yöne değinen istinafı yerindedir. Dava konusu edilen alacak ile ilgili davalı taraf dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden dava dilekçesinde talep olunan miktara dava, ıslah edilen kısma da ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesinde ise bir isabetsizlik görülmemiş olup, Mahkemece hüküm altına alınan miktar yönünden davacı tarafın istinaf isteminin kabulüne, faiz yönünden reddine; vekalet ücreti yönünden açık istinaf bulunmadığından İlk Derece Mahkemesice hükmedilen vekalet ücretinin hükümde korunmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalının istinaf isteminin incelenmesinde;
Düzenlenen sözleşme kapsamında davacının yapmış olduğu işlere dair davalı tarafça tüm hak ediş raporları, hak ediş düzenlemeye ve imzalamaya yetkili olan … … tarafından imzalandığı, bilirkişi raporunda davalı şirketi temsilen görevlendirdiği … tarafından imzalanan hakedişlerin dikkate alındığı, davalı şirketin taşeronu … …’ın yerine davacı tarafından yapılan işlerin kesin hakedişte ödenmediği, 5.hakedişte ödenen bu işlerin belgeli olduğundan ödenmesinin gerektiği,stok sahasında yapılan çalışma için kesin hesapta eksik ödeme yapıldığı, belgeli olan bu işlerin tamamının ödenmesinin gerektiği, Lamar ve Thyssen Tutanakları ile yapılan işlerin kesin hesapta eksik ödeme yapıldığı, belgeli olan bu işlerin tamamının ödenmesi gerektiği, kesin hesapta montaj boru çalışması ve Second belgeli olan bu işlerin tamamının ödenmesi gerektiği, davalı tarafından yapılan kesintilerin davacı tarafından yapılmayan veya eksik yapılan işler için çalıştırılan personel ücretleri ve işçilik tutarları olduğu ileri sürülmekle beraber, yapılan işlerin davacı şirket için yapıldığına dair belgenin bulunmadığı, cıvata temin işleri ile ilgili yine düzenlenen belge olmadığından dikkate alınması uygun bulunmadığı, davalının talebi vinç kirası alacağı, 5. Hakedişte vinç için bedel kesildiği bu bedelin davacının sözleşme kapsamında yapmış olduğu montaj işlerine karşılık kesilmiş olduğu belirtilmiş olup, davalı tarafça tüm hak ediş raporları hak ediş düzenlemeye ve imzalamaya yetkili olan … …’ın tanık beyanında vinç bedelinin davacının hakedişinden kesildiği ve gecikmenin davacıdan değil, davalı ve asıl işverenden kaynaklandığını belirttiği, bu durumda davalının gecikme cezası uygulamayacağı, vinç bedeline ilişkin olarak da daha fazla kesinti yapılmasını ispatlayacak herhangi bir yazılı belge bulunmadığından davanın kabulünde bir isabetsizlik bulunmamış olup, yapılan kesintiler sözleşmeye aykırı olup takas-mahsup talebi de yerinde değildir. Anılan gerekçelerle davalının istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf isteminin ise kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile; KOCAELİ 2.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 29/06/2022 tarih, 2021/171 E – 2022/353 K sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden hüküm kurulmasına,
3-Davanın kabulü ile; 239.926,50 EURO’nun, 1.500,00 EURO’suna dava tarihinden itibaren kalan 238.426,50 EURO’suna ıslah tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca Euro 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davalının takas- mahsup definin reddine,
4-Alınması gerekli 157.010,00-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 251,04 TL peşin harç ve 68.900,00 TL ıslah harcı toplamı 69.151,04-TL harcın mahsubu ile kalan 87.858,96 -TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
(İlk derece mahkemesince 86.877,60 TL için harç tahsil müzekkeresi yazıldığından, ilk derece mahkemesince hesaplanan harç ile Dairemizce hesaplanan (yeniden hüküm kurulması nedeniyle) harç arasında fark olan 981,36 TL’lik bakiye karar ilam harcı için Dairemizce harç tahsil müzekkeresi yazılmasına)
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 104.939.27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30 -TL başvurma harcı, 251,04 -TL peşin harç ve 68.900,00 TL ıslah harcı toplamı 69.200,34-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 262,60-TL müzekkere ve tebligat giderleri ile 2.400,00-TL bilirkişi ücreti toplamı ‭‭2.662,6‬0-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı HUAK 18/A-13,14. maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden Kocaeli Arabuluculuk Bürosu 2021/246 numaralı dosyasında ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücreti, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması halinde haksız çıkacak taraftan tahsil olunacağı düzenlendiğinden davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-HMK 120. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından karar kesinleşene kadar yapılacak masraflar mahsup edilerek arta kalan miktar olduğu taktirde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

İstinaf incelemesi yönünden;
1-Davacının istinaf talebi kabul edildiğinden yatırmış olduğu 80,70 TL istinaf maktu karar harcının talebi halinde iadesine,
2- Davalının istinaf talebinin reddine karar verildiğinden alınması gereken 156.028,64 TL harçtan peşin yatırılan 39.008,16 T’nin mahsubu ile bakiye 117.020,48 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
3-Davacının yapmış olduğu yargılama gideri olan 270,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1.b.2 ve 361/1 maddeleri gereğince, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine TEMYİZ yolu açık olmak üzere 22/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi

*

Başkan

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Üye

¸e-imzalı

Katip

¸e-imzalı