Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1239 E. 2022/1640 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1239
KARAR NO : 2022/1640
KARAR TARİHİ : 22/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 06/10/2021
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
NUMARASI : 2021/558 Esas – 2022/1168 Karar

DAVACI : TÜRKİYE HALK BANKASI A.Ş.- …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : SAKARYA ELEKTRİK DAĞITIM A.Ş. – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …

İHBAR OLUNAN: GULF SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Abonelik sözleşmesine dayalı itirazın iptali

KARAR YAZIM TARİHİ : 22/12/2022

Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/558 Esas – 2022/1168 Karar sayılı dosyasından verilen 17/05/2022 tarihli karara karşı istinaf talebinde bulunulması ile dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 7. Hukuk Dairesinin 07/09/2022 tarih, 2022/1790 Esas, 2022/1527 Karar sayılı kararı ile inceleme görevinin 5. Hukuk Dairesi olduğu gerekçesiyle dosyanın Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından davalı borçlu aleyhine Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2020/6205 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin ödeme emrine ve takibe itiraz etmesi üzerine icra dairesinin 09/02/2021 tarihli kararıyla takibin durdurulmasına karar verildiği, 16.08.2021 tarihinde Çayırova bölgesinde saat 18:30’da arıza kaynaklı enerji kesintisi meydana geldiğini, … adresinde bulunan T. Halk Bankası A.Ş. Veri Merkezi Binasının söz konusu arıza nedeniyle oluşan elektrik kesintisinden doğrudan etkilenerek önemli bir maddi zararı doğduğunu, bahse konu arızanın söz konusu bölgede saat 22:00 civarında giderilmiş olmasına rağmen davacı bankanın veri merkezindeki arıza ve enerji kesintisinin devam etmesi üzerine davalı şirket teknik ekiplerinin saat 23:00’da aranarak 2002908596 kayıt numarası ile arıza kaydı açtırıldığını, arıza kaydı üzerine davalı şirkete bağlı teknik ekiplerin saat 00:58’de davacı bankanın veri merkezine geldiğini, faz yönlerinin yanlış bağlandığını belirterek trafo merkezinde gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra enerji kesintisinin giderildiğini, arıza kaydının kapatıldığını, yapılan yanlışlıktan dolayı, 18:30-22:00 saatleri arasında enerji kesintisi üzerine devreye giren davacı bankaya ait jeneratörlerin sonrasında da 22:00-04:00 saatleri arasında 6 saat fazladan devrede kaldığını, belirtilen süre içerisinde yaklaşık olarak 1754 lt yakıt harcadığını, bakım ve servis firmaları tarafından da tespit edilen verilere göre davacı bankanın bu teknik aksaklıktan dolayı 1754 lt yakıt karşılığı (5,18TL x 1754lt + KDV) = 10.721,00 TL maddi zararı doğduğunun belirlendiğini,davalı şirkete neden olduğu söz konusu teknik aksaklık ve hatadan dolayı banka zararının ve ferilerinin ödenmesi için Kadıköy 32. Noterliğinin 25.08.2020 tarihli 24376 yevmiye numaralı borç ihtarı gönderildiğini, davalı şirketin ihtarnameye rağmen borcu ödememesi üzerine 14.09.2020 tarihinde icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibin tamamına itiraz ettiğini, dilekçe ekinde bulunan servis formlarından davalı şirkete ait elektrik firması tarafından faz yönlerinin ters bağlanması sebebiyle ünitelerin devreden çıkmadığı tespit edilmiş olup zararın bu husustan ileri geldiğini, davalı şirketçe bu konudaki bilgilendirmeden sonra faz yönlerinin düzeltilmesi sonucu sistemin sorunsuz şekilde enerji vermeye devam ettiğini, meydana gelen zararın davalı şirketin hatasından kaynaklandığının açık olduğunu, izah edilen nedenlerle davanın kabulü ile borçlunun itirazın iptalini ve takibin devamını, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket yetkililerinin bölgedeki elektrik kesintisine konu arızanın giderilmesinin akabinde davacıya ait veri merkezinin elektronik sistemlerindeki faz sıralamasının abone tarafından yanlış bağlanması neticesinde elektriksiz kalmasında davalı şirketin ne gibi kusuru bulunduğunun taraflarınca anlaşılamadığını, bölgedeki arıza davalı şirket ekipleri tarafından giderildikten ve kaliteli gerilim şebekelere verildikten saatler sonra davacının arıza kaydı üzerine davacı veri merkezine gidilerek faz yönlerinin aboneler tarafından ters bağlandığının tespit edildiğini, gerekli düzeltmeler yapılarak bilgilendirme yapıldığını, davalı şirket tarafından Kadıköy 32. Noterliğinin 24.08.2020 tarihli 24149 yevmiye numaralı ihtarnamesine, kullanıcılara ödenecek tazminatın hesaplanması ödenmesinde Elektrik Dağıtım ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliğinin 16. maddesi hükümlerinin amir olduğu, kesintilerin ticari ve teknik kaliteye uygun olması halinde tüketicilere tazminat ödenmesinin söz konusu olmadığı şeklinde cevap verildiğini, davacı taraf iddialarının servis formlarına ve jeneratör yakıt raporlarına dayandığını, bu raporlara dayanarak davalı şirketin sorumlu olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını belirterek anlatılan nedenlerle; davanın esastan reddini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda:
“1-Davanın KABULÜ ile; Davalı borçlunun Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2020/6205 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının iptaline, takibin aynen devamına,
2-Davalı itirazında haksız çıktığından asıl alacağın %20’si oranın icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/05/2022 tarih, 2021/558 E. 2022/1168 K. sayılı kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan istinaf incelemesi neticesinde tüm hukuki sonuçları ile kaldırılarak davanın müvekkil şirket açısından tümden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf 16/08/2021 tarihinde Çayırova bölgesinde yaşanan elektrik kesintisi iddiasıyla 10.721,00-TL maddi zararının olduğundan bahisle Sakarya 3. İcra Müdürlüğü’nün 2020/6205 E. sayısı ile başlattığı icra takibine yapılan itiraz neticesinde yerel mahkemeden itirazın iptalini talep etmiş olup ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararda haksız davanın kabulü, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiğini, işbu kararın hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın 18:30’da yaşanan elektrik kesintisine ilişkin olarak 22:00 ve 04:00 aralığında fazladan 6 saat daha çalışan jeneratörler hakkında uğradığını iddia ettiği zararın tazminini talep etmekte hukuki bir yararının olmadığının görüldüğünü, nitekim müvekkil şirket yetkililerince bölgedeki elektrik kesintisine konu arızanın giderilmesinin akabinde davacıya ait veri merkezinin elektronik sistemlerindeki faz sıralamasının abone tarafından yanlış bağlanması neticesinde elektriksiz kalmasında müvekkil şirketin bir kusurunun olmadığı açık olduğunu, yerel mahkeme gerekçeli kararında dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan elektrik piyasasında dağıtım ve perakende satış faaliyetlerine ilişkin kalite yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerektiğini ve bu bahsi geçen yönetmelik hükümlerince davalı müvekkil şirketin kusurlu olduğu belirlemesi gerçekliğe aykırı olduğunu, istinaf yoluna başvurulan dosyada müvekkil şirketin kusurunun bulunmadığının açık olduğunu, yerel mahkeme kararında kusurun öneminin açıklaması ve illiyet bağının tespitine değinmiş olsa da açıklanan kararda dosya içerisinde alınan 07.04.2022 tarihinde alınan bilirkişi raporunu esas alıp ve davacı tarafın sunduğu servis formu ve yakıt formu dikkate alınarak hüküm kurulması hukuka aykırı olduğunu, itiraza uğratılan bilirkişi raporlarının hükme esas alınması bozma nedeni olduğunu, (Yargıtay 22. HD 2019/5678 E. 2019/20807 K. Sayılı kararı – Yargtay 15. HD’nin 2017/1782 E. 2017/3805 K. Sayılı kararı – Yargıtay 11. HD’nin 2016/7139 E. 2016/9125 K. Sayılı kararı) arz edilen ve re’sen takdir edilen nedenlerle; istinaf başvurusu mucibince öncelikle tehiri icra kararı verilmesini,
istinaf taleplerinin kabulü ile: Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/05/2022 tarih, 2021/558 E. 2022/1168 K. sayılı usul ve yasaya ilamının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini,
yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğunu bu nedenlerle onanmasına karar verilmesini talep ettiklerini, hukuka aykırı davalı istinaf itirazlarının reddi gerektiğini, kararda açıklanan tüm bu yönler müvekkilin zararının karşılanmasını talep etmede hukuki yararı olduğunu gösteren yönler olduğunu, davalı taraf da tüm yargılama boyunca kesintiye ve arızaya neyin sebep olduğunu, kesinti ve arızanın genel nitelikte olduğunu, sorumluluk sahasına girdiğini tüm aboneler nezdinde gelen ihbarlara cevap vererek arızaya müdahale ettiğini kendisi açıkladığını, davalının bu kabulüne rağmen bu kesinti nedeniyle maddi zararı oluştuğu çok açık olan müvekkilin davasında hukuki yarar olmadığını savlamak hukuki ve fiili duruma açık aykırılık olduğunu, dosyada zararla elektrik kesintisi ve kesinti sonrası davalı şirket müdahalesi arasında illiyet rabıtası olduğu kesinleşmiş ve yerel mahkeme’ce doğru karar verildiğini, davalının istinaf itirazlarının haksızlığını gösteren şu noktada önemli olduğunu, dosyaya 14.12.2021 tarihli celsenin 4 nolu ara kararı gereğince davalı şirketçe gönderilmiş olan yazı cevabı dahi davalının davaya cevapları ,bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve istinaf itirazlarının tam tersine kısımlar içerdiğini, tüm bu dilekçelerle yerel mahkeme’nin ara kararı sonucunda dosyaya sunulan cevabi yazı gerçek bir çelişki içinde olduğunu, ilk olarak davalı bölgedeki tüm müşterilerin tıpkı müvekkil banka veri merkezi gibi ters faz yönü sorunu olduğunu kendisi açıkladığını, genel bir sorun olduğu belirtilen ters faz yönü bağlantısı müvekkile ait özel bir arıza sebebi olmadığını, davalı şirketin sorumluluk sahasında olan bir yerde sorumluluk altında olduğu yerel mahkeme kararında ve bilirkişi raporunda bağlı bulunan yönetmelik hükümleri doğrultusunda açıklandığını, yerel mahkeme kararına karşı davalı ; müvekkilin illiyet bağını ispatlayacak bir delil ortaya koymadığı şeklinde istinaf itirazında bulunulduğunu, bu itiraz da haksız olduğunu, dava konusu olayda illiyet bağı olduğu son derece açık olduğunu, istinaf itirazında davalının kendi haklılığını ortaya koyar gibi işaret ettiği yargıtay içtihatlarının davalıya uygulanmasının imkansız olduğunu, rapora itiraz ediliyor ise itirazını haklı kılacak teknik yönlere davalı tarafından itiraz edilmesi, itirazını haklı kılacak teknik sebeplerin izahının gerekli olduğunu, açıklanan nedenlerle; Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/558 Esas 2022/1168 Karar sayılı 17.05.2022 tarihli ilamına karşı davalının istinaf başvurusunun reddine; usul, yasa ve dosya kapsamına uygun yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; abonelik sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Dosya kapsamından; davacının … adresinin bulunduğu bölgede meydana gelen elektrik kesintisi nedeniyle davacının şube bankasına ait jeneratörlerin fazladan çalışmasına bağlı harcadıkları yakıt zararının abonelik sözleşmesi uyarınca davalıdan tahsilinin talep edildiği davada, mahkemece aldırılan denetlemeye elverişli ve gerekçeli bilirkişi raporunda göre, olay tarihinde meydana gelen kesintilerin mücbir sebep kapsamında kalmadığı, arızaların davalı şirketin sorumluluğundaki alanda meydana geldiği, davacının zararın artmasına neden olan, dosyaya yansıyan bir eyleminin olmadığı, büyük ticari işletmesi olan davacı şirketin elektrik kesintileri nedeniyle işletmelerinde zararın daha fazla oluşmasını önlemek amacıyla jeneratör alıp kurmuş ve kendisine düşen yükümlülüğü yerine getirmiş olduğu, kesintilerin de davacının ticari işletmelerindeki elektrik hatlarından kaynaklanmadığı, oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu ve davacının zararın artmasına bağlı müteferrik kusurunun da bulunmadığının anlaşılması karşısında mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararda isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi dosyasında davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Peşin alınan 194,64 TL istinaf karar ve ilam harcından alınması gereken 778,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 583,95 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf kararının yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.362/1-a maddesi uyarınca 22.12.2022 tarihinde KESİN olarak karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸