Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/122 E. 2022/203 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/122
KARAR NO : 2022/203
KARAR TARİHİ : 17/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 15/03/2016
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
NUMARASI : 2021/417 Esas – 2021/752 Karar

DAVACI : MD ALUMİNYUM DIŞ TİCARET SAN. VE LTD. ŞTİ. – … –
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
DAVALI : COATCOİL BOYALI METAL VE TAŞIT ARAÇLARI ÜRETİM PAZARLAMA A.Ş. – … –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Eser sözleşmesinden kaynaklı sözleşme konusu menkul malın aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili

KARARIN YAZIL. TARİH : 17/02/2022

Dairemizin 27/05/2021 tarih, 2021/399 Esas, 2021/485 Karar sayılı kararı ile; HMK 353/1-a-4-6 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verildiği, eksikliklerin tamamlanması üzerine dosyanın yeniden Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/09/2021 tarih, 2021/417 Esas – 2021/752 Karar sayılı hükme yönelik, davacı vekili ve davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı firmanın müvekkili firmanın taşeronu olduğunu, müvekkili firmanın yurtdışından hammade şeklinde alüminyum bobin ithal ettiğini ve bu alimunyum hammaddeyi işlettikten sonra yurtiçi ve yurtdışı pazara işlenmiş alimunyum olarak sattığını, davacının, kendilerine ait alüminyum bobinlerin açılması, boyanması ve işlenmesi işini davalı firmaya yaptırdığını, taraflar arasındaki sözleşmeye göre hurda, hatalı, boyanmış ve işlenmiş tüm alüminyumları davalı firmanın, müvekkili firmaya en geç 1 ay içinde iade etmek zorunda olduğunu, taraflar arasında yapılan 29/12/2013 tarihli tedarik sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere davalı firmanın, gerek söz konusu alüminyum hammaddesini işlerken kullandığı makinenin hatasından kaynaklanan nedenlerle, gerekse üretimde başkaca nedenlerle alüminyum hammaddesinin zarar gören hurda, hatalı, boyanmış ve işlenmiş tüm alüminyumları müvekkili firmaya en geç 1 ay içinde iade etmek zorunda olduğunu, davalının 27/04/2015 tarihinde 45.694 kg hurda çıktığını fabrikada depolandığını bildirdiğini, müvekkili firmanın izni olmaksızın davalının 45.694 kg hurdanın 39.750 kg miktarını sattığını, davalı firmaya ait 23/06/2015 tarih, A 023517 olan sevk irsaliyesinden de anlaşılacağı gibi 29.500 kg hurda alüminyumun Fark Geri Dönüşüm Demir Nakliye San.Tic.Ltd.Şti.’ne satıldığını, 10.250 kg hurda alüminyumun müvekkili firmanın izni olmaksızın Fark Geri Dönüşüm Demir Nakliye San.Tic.Ltd.Şti.’ne satıldığını, bu hususun Gebze 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/54 D.İş dosyası ile tespit edildiğini, davalı tarafından satılan hurdalar nedeniyle Gebze Cumhuriyet Savcılığına 2015/10904 Sor.No.ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davalının 04/11/2015 tarihinde gönderdiği mail ile 33.891 kg scrap, 7.905 kg painted coil, 3120 kg mill finished coil olmak üzere toplam 44.916 Kg alüminyumun deposunda olduğunu bildirdiğini, davalı firmadan (davalı tarafından Fark Geri Dönüşüm firmasına satılan 39.750 kg scrap ile davalı uhdesinde tutulup taraflarına teslim edilmeyen 33.891 kg scrap, 7.905 kg painted coil, 3120 kg mill finished coil olmak üzere toplam 84.666 kg) alacaklısı oldukları alimunyum miktarının tespitine, alacaklısı olduğu alüminyum miktarının taraflarına iadesine, iadesinin mümkün olmaması halinde alacaklı oldukları miktar bedelinin tespit edilerek ticari faizi ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 05/07/2019 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; davalı tarafın 27/04/2015 tarihinde 45.694 kg hurda çıktığını ve fabrikada depolandığını taraflarına bildirdiğini, müvekkili firmanın izni olmaksızın davalının 45.694 kg hurdanın 39.750 kg miktarını sattığını, davalının deposunda olduğunu bildirdiği ve Gebze 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/93 D.iş dosyası ile tespiti yapılan 33.891 kg scrap, 7.905 kg painted coil, 3120 kg mill finished coil olmak üzere toplam 44.916 kg alüminyumu da halen teslim etmediğini, davalarının kabulü ile davalı firmadan (davalı tarafından Fark Geri Dönüşüm firmasına satılan 39.750 kg scrap ile davalı uhdesinde tutulup taraflarına teslim edilmeyen 33.891 kg hurda (scrap), 7.905 kg boyalı rulo saç ( painted coil), 3120 kg boyasız rulo saç ( mill finished coil) olmak üzere toplam 84.666 kg ) alacaklısı oldukları alimunyum miktarının tespitine, alacaklısı oldukları alimunyum miktarının taraflarına iadesine, davalı fabrikasında olmadığından iadesinin mümkün olmaması halinde alacaklı oldukları miktar bedelinin tespit edilerek, şimdilik hak ettikleri aylardan itibaren en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere devlet bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıyla 111.866,12 USD Amerikan doları alacaklarının davalıdan alınarak tarafına verilmesine, aksi halinde alacaklarının, 111.866,12 USD karşılığı Türk Lirasının fiili ödeme günündeki kur değeri üzerinden reeskont faiziyle birlikte ödenmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde belirttiği hiçbir hususun gerçeği yansıtmadığını, müvekkili firmanın, metal boyama sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösteren, sektörün öncü firmalarından biri olduğunu, müvekkilinin, davacıya alüminyum bobinlerin açılması ve boyanması işini yaptığını, taraflar arasında imzalanan tedarik sözleşmesi’ne uygun olarak sözleşmesel yükümlülüğünü her zaman gereği gibi yerine getirip, faaliyetine ilişkin kayıtları da düzenli olarak tuttuğunu, Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/93 D. İş Sayılı dosyasında bilirkişi “aleyhine tespit istenenin çalışanı olduğunu söyleyen …tarafından hurda miktarının 33.891 kg olduğu beyan edilmiştir.” şeklinde ifadede bulunduğunu, fakat bu hurdanın kime ait olduğu, müvekkili firma tarafından yapılan diğer üretim ve işlemlere ilişkin olup olmadığının belirlenmediğini, bir beyana dayanarak herhangi bir tartma işlemi de yapmadan rapor oluşturulduğunu, raporun hiçbir bilimsel veriye dayanmadığının ortada olduğunu, davacı firmanın 25.1.2016 tarihi itibarıyla müvekkili firmaya, avukatlık ücretleri, yasal takip masrafları ve faizi hariç 423.076.45 TL borcu bulunduğunu, kendisine yapılan başvuruları kötüniyetli olarak reddedip, borcunu ödemediğini, bu nedenle davacı aleyhine Gebze 2. İcra Müdürlüğü’nün 2016/1441 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz etmiş olduğundan davacı aleyhine Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/761 E. Sayılı dosya ile itirazın iptali davası açıldığını, davacının müvekkiline olan borcunu ödemek yerine, ilamsız takibe kötü niyetli olarak itiraz edip, borçtan tamamen kurtulmak için tespit davası ve alacak davası açtığını belirterek davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “Davacının dava konusu ürünlerin aynen iadesi talebinin REDDİNE, Davacının terditli talebi olan, ürünlerin bedelinin belirlenerek ödenmesi talebinin, KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, 310.295,75.-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı 84.666 kg alüminyum değerinde yaklaşık 210.000 USD zenginleştiğini, davalı 84.666 kg alüminyum bedeli oranında 210.000 USD zarar verdiğini, davalı 84.666 kg alüminyumun 39.750 kg hurda alüminyumunu Fark Geri Dönüşüm Demir Nakliye San.Tic.Ltd.Şti.’ne sattığını, davalı 84.666 kg alüminyumun 33.891 KG SCRAP(hurda), 7.905 KG PAİNTED COİL (Boyalı), 3120 KG MİLL FİNİSHED COİL (tamamlanmış) olmak üzere toplam 44.916 KG alüminyumu da teslim etmediğini, yerel mahkeme kararı adaletli ve kabul edilir bir karar olmadığını, bu yaklaşım hukuksuz davranmayı teşvik eden yaklaşım olup hukuk tanımayan kişileri cesaretlendiren karar olduğunu, karar gerçek zararımızı karşılamaktan uzak olduğunu,
aynen iadeye karar verilmesi hükmün infazında tereddüt oluşturmayacağını, alacaklısı olduğumuz alimunyum miktarının taraflarına iadesine karar verilmesi halinde iade olmazsa icra dairesi taraflarına teslimi gereken alüminyum’un değeri tespit edip (İİK madde 24) taraflarına vereceğini, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin diğer haklar saklı kalması kaydıyla şimdilik:

istinaf kanun yoluna başvurumuzun kabulüne, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi Dosya No:2021/417 esas 2021/752 K. bozularak kaldırılarak iadesini ve düzeltilmesini,

davalı firmadan (davalı tarafından fark geri dönüşüm firmasına satılan 39.750 kg scrap ile davalı uhdesinde tutulup tarafımıza teslim edilmeyen 33.891 kg hurda (scrap), 7.905 kg boyalı rulo saç ( painted coil), 3120 kg boyasız rulo saç ( mill finished coil) olmak üzere toplam 84.666 kg ) alacaklısı olduğumuz alimunyum miktarının tespitine,

alacaklısı olduğumuz alimunyum miktarının tarafımıza iadesine,

yargılama giderlerinin, vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen tedarik sözleşmesi gereğince sözleşme konusu faaliyet ifa edilirken müvekkil firmada iş başında gözetmen bulunduran davacı hiç bir faturaya/kayda itiraz etmediği halde müvekkil şirkete olan borcunu azaltmak veya borçtan kurtulmak maksadıyla huzurdaki davayı ikame ettiğini, yerel mahkeme tarafından, değişik iş dosyasındaki itiraza uğrayan ve hiçbir bilimsel veriye dayanmayan bilirkişi raporu hükme esas alındığını, (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 01.03.2004 tarihli 2004/12536 E. ve 2004/2337 K. sayılı Kararı-Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 22.11.2016 tarihli 2015/11815 E. ve 2016/21737 K. sayılı Kararı) teknik inceleme yapılmaksızın, tartma işlemi dahi yapmaksızın yetkili olmayan çalışan personelin beyanına göre tespit edilen miktarın ve kime ait olduğu belli olmayan ürünlere göre hazırlanan ve yerleşik yargıtay içtihatları uyarınca itiraza uğramış raporun hükme esas alınmış olması sebebiyle hukuki dayanağı olmayan yerel mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini, tarafların ticari defterleri hükme esas alınmamış, davacının iddiası ispatlanmaksızın hüküm verildiğini, dosyaya ibraz edilen irsaliye faturaları ile bakiye hurda miktarı belirli olmasına rağmen heyet tarafından hurda miktarının kanaate dayalı olarak artırıldığı rapor hükme esas alındığını, dosyadaki raporlar hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığı gibi, hesap raporlarının tamamı birbiriyle çeliştiğini, aynı bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarda birbirinden farklı fiyatlar verildiğini, 31.08.2021 tarihli rapor kendi içerisinde çelişkilidir.
dava konusu hurda ürünlerin ticari değeri olmamakla birlikte söz konusu ürünlerin imhası için ayrıca para ödenmesi gerektiğini, (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/4130 E., 2017/5423K. ve 18/04/2017 tarihli kararı) takas ve mahsup taleplerinin mevcut olduğunu, açıklamalar ve re’sen tespit edilecek sair nedenlerle;
tehiri icra kararı verilmesine, incelemenin duruşmalı yapılmasına,

Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/417 E. ve 2021/752 K. Sayılı ve 30.09.2021 tarihli kararına karşı istinaf başvurumuzun kabulüne,

Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/417 E. ve 2021/752 K. Sayılı ve 30.09.2021 tarihli kararının kaldırılarak daire tarafından dosya üzerinde tekrar bilirkişi raporu alınarak inceleme yapılması sonucunda talepler doğrultusunda karar verilmesine,

davacı yanın alacaklı olduğuna karar verilmesi halinde, davacının müvekkile olan borcunun dava konusu alacaktan takas ve mahsubuna,

yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına

karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği 84.666 kg alüminyumun varlığı söz konusu olmadığını, yerel mahkemenin kabul ettiği miktar için dahi değişik iş dosyasında itiraza uğrayan ve hiçbir bilimsel veriye dayanmayan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulduğunu, yerel mahkemenin kabul ettiği miktar açısından davacı iddiasını ispat edemediğini, dava konusu hakkında hükmedilecek bedelin dolar olarak belirlenebilmesi mümkün olmadığını, davacı vekili dava dilekçesinde dava konusunun aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedeline hükmedilmesini talep ettiğini, açıklamalar ve re’sen tespit edilecek sair nedenlerle;
davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına

karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı sözleşme konusu menkul malın aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir..
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
İlk derece mahkemesinin 2016/574 Esas – 2019/986 Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuş, vaki istinaf başvurusu nedeniyle dairemizin 2021/399 E, 2021/485 K sayılı ilamı ile mahkeme kararının 6100 sayılı HMK.353/1-a-6 maddesi uyarınca eksikliklerin giderilmesi amacıyla kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dairemizin 2021/399 E, 2021/485 K sayılı kararında;
‘’…. aynen iadeye karar verilen ürünlerin davalı yedinde olmadığı mahkemece aldırılan bilirkişi raporuyla tespit edilmesine rağmen aynen iadeye karar verilmesi hükmün infazında tereddüt oluşturacağından mahkemece davacının bedele ilişkin terdirli talebinin incelenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Öte yandan; kabul edilen 33.891 kg hurda dilme scrap, 7.905 kg boyalı rulo saç, 3.120 kg boyasız rola saç olmak üzere toplam 44.916 kg hurda ile reddine karar verilen 39.750 kg hurdanın bedellerinin de taraflar arasında 29/12/2013 tarihli sözleşmede karşılığı olan fiyatlar üzerinden, sözleşmede karşılığı olmayan ürünler yönünde ise dava tarihi itibariyle mahalli piyasa rayiçleriyle belirlenmesi gerekirken bu yönteme uyulmadan belirleme yapılması da doğru değildir. …’’ Denilerek mahkeme kararı kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrasında mahkemece, bilirkişi incelemesi yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş, hükme karşı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı iş sahibi, davalı yüklenicidir.
Taraflar arasında 29/12/2013 tarihli “Coatcoil Gebze/Türkiye Tesislerinde Madar Alüminyum Firmasının Bobinlerini Boyama ile ilgili Tedarik Sözleşmesi” isimli sözleşme düzenlendiği, iş bedelinin sözleşmede yazılı birim fiyatlar üzerinden kararlaştırıldığı, sözleşmeye göre davacı tarafından gönderilen alüminyum ruloların davalı tarafından boyanması, açılması ve işlenmesi işlerinin yapılacağı, dava konusu dilme hurdaların ise davacıya iade edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyada yer alan delillerden; taraflar arasındaki anlaşma gereği davalının, davacı şirketten 2014-2015 yıllarında toplam 3.627.460 kg metal ürünü aldığı, bu ürünlerin 568.424 kg’nın işlem görmeden davacı şirkete fatura edildiği, geride kalan ve üretime giren ürünün 3.059.036 kg olduğu, iyi mühendislik kurallarına göre, boyama işleminde kullanılan ekipman ve yöntem ile işleme alınan malzemenin kalitesi birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirket tarafından üretime alınan 3.059.036 kg alüminyum rulodan ortalama %6,97 oranında (3.059.036x%6,97=213.233 kg) hurda çıkması gerektiği, oysa teslim edilen hurdaların 179.340 kg olduğu, farkın (213.233-179.342)=33.891 kg hurda olduğu mahkemece aldırılan denetime elverişli ve gerekçeli 21/05/2018 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılmakta olup, Gebze 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/93 D.İş sayılı dosyasında yapılan keşif incelemesi neticesinde fiziki olarak davalı şirketin fabrika deposunda 33.891 kg hurda ürünün olduğunun tespit edildiği, ayrıca bu tespitte 7.905 kg boyalı bobin, 3.120 kg fabrika finişli bobin olmak üzere toplamda 44.916 kg alüminyum olduğunun anlaşıldığı, yine, davalı çalışanının davacı mailine verdiği kaşe ve imzalı cevaptan davacının davalıda kalan ve davacıya teslim edilmeyen 33.891 kg hurda dilme scrap, 7.905 kg boyalı rulo saç, 3.120 kg boyasız rola saç olmak üzere toplam 44.916 kg alüminyumun davalıda olduğunun anlaşılması karşısında dava konusu 33.891 kg hurda dilme scrap, 7.905 kg boyalı rulo saç, 3.120 kg boyasız rola saç olmak üzere toplam 44.916 kg hurdanın davacıya ait olduğu, buna karşılık, davacı tarafça talep edilen bakiye 39750 kg hurdaya yönelik davasının ispatlayamadığı yönündeki ilk derece mahkemesinin değerlendirmesinde isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin bu yönlere ilişkin istinafı yerinde değildir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin yerleşmiş uygulamalarına göre bir şeyin iadesinin gerekmesi halinde aslolan o şeyin aynen iadesi olup, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin iadesine karar verilmesi gerekir. Zira, davacı da, dava dilekçesinde talebinde açıkça, aynen iade, bu mümkün değilse bedele hükmedilmesini talep etmiştir. Dolayısıyla, aynen iadeye karar verilen ürünlerin davalı yedinde olmadığı mahkemece aldırılan bilirkişi raporuyla tespit edildiğinden davacının bedele ilişkin terditli talebinin incelenmesi gerekmektedir. Bu yönde yapılan incelemede, mahkemece aldırılan 31.8. 2021 tarihli bilirkişi kurulu ek raporuna göre, taraflar arasında kararlaştırılan 29.12.2013 tarihli sözleşmede yazılı birim fiyatların dava konusu ürünlerin boya birim fiyatları olduğu, hurda bedellerini içermediğinden kabul edilen hurdaların bedellerinin dava tarihindeki mahalli piyasa rayici ile bedellerinin belirlenmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, hüküm altına alınan hurda bedelleri için sözleşmede yabancı para alacağı üzerinden bedel belirlenmediğinden mahkemece Türk Lirası cinsinden bedele hükmedilmesinde de isabetsizlik bulunmamaktadır.
Öte yandan, davalının takas ve mahsuba konu alacağını icra takibine ve sonrasında itirazın iptali davasına konu etmesi nedeniyle, davalının, aleyhine açılan iş bu davada takas ve mahsubu istemediği ve kendi başlattığı icra takibinde alacağının ayrıca dava ve takip konusu yaparak hükme bağlanmasını istediği şeklinde yorum yapılarak sonuca gidilmesi gerekeceğinden bu yöndeki istinaf nedeni de yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararda isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden alınması gereken istinaf karar harcından peşin alınan harcın mahsubu ile terkin sınırı altında kaldığından bakiye harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davalı yönünden alınması gereken 21.196,30 TL den peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 15.897 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)

4-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
5- Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği ve diğer işlemlerin Dairemizce yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı