Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2021/1078 E. 2021/1229 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1078 – 2021/1229
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1078
KARAR NO : 2021/1229
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 22/11/2019
KARAR TARİHİ : 24/09/2020
NUMARASI : 2019/1107 Esas – 2020/468 Karar

DAVACI : ŞEKERCİLER DENİZCİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : TOSB OTOMOTİV YAN SANAYİ İHTİSAS ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Eser sözleşmesinden kaynaklı yapı alacaklısı ipoteği (inşaatçı ipoteği) tescili
KARARIN YAZIL. TARİH : 16/12/2021

Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı TOSB’a ait sanayi bölgesinde, dava dışı Autoliv firmasının kullanacağı bir fabrika binasının yapılmakta olduğunu, bu inşaatı yüklenici dava dışı Bakırküre firmasının yapmakta olduğunu, Müvekkili davacının, bu inşaatta alt yüklenici olarak epoksi zemin kaplama işini yaptığını ve bu iş için gereken malzemeyi de temin ettiğini, diğer bir deyişle, müvekkili davacının alt yüklenici olarak, dava dışı yüklenici Bakırküre İnşaat ve Gayrimenkul Ltd. Şti. ile (Yeni ünvanı Yagün İnşaat Ve Gayrimenkul Geliştirme Ltd. Şti.), dava dışı Autoliv Cankor Otomotiv Emniyet Sistemleri San. ve Tic. A.Ş.’nin işveren olduğunu, davalı idareye ait TOSB 1.Cadde No:10 41420 Şekerpınar Çayırova/Kocaeli adresinde bulunan arsa üzerinde mülkiyeti davalıya ait olacak bir fabrika yapılması işi kapsamında, zemin kaplama işinin yapılması için 28.03.2019 tarihli “Tosb Autoliv Fabrikası 99 Parsel Projesi 7MM Epoksi Mortar Zemin Kaplama, 15 CM Epoksi Süpürgelik Yapılması, Derz Kesimi ve Poliüretan Mastik Dolum İşi” sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede TOSB idare, Autoliv işveren, Bakırküre yüklenici, müvekkili davacı da alt yüklenici olarak adlandırıldığını, işbu sözleşme kapsamında, müvekkili davacı alt yüklenicinin sözleşmede gereği üstlendiği işleri ifa ettiğini, ilk yüklenici Bakırküre (YENİ ÜNVANI YAGÜN) firmasından alacakları 19.707,62 Euro ‘nun ödenmediğini, müvekkili şirketin sözleşme uyarınca, 11.06.2019 tarihli birinci hak edişine ve 11.07.2019 tarihli ikinci hak edişine mahsuben dava dışı yüklenici Bakırküre (yeni ünvanı Yagün) firmasına, 88.551,44-Euro ve 80.815,90-Euro bedelli iki adet faturayı KDV ekleyerek sözleşmeye ve usulüne uygun şekilde tanzim ettiklerini, ancak hak edişleri karşılığında düzenlenen fatura bedellerinin müvekkile ödenmediğini, 12.07.2019 tarihi itibariyle hesap ekstresi bakiyesinin 190.707,62 Euro olduğunu, bu alacaklarının ödenmemesi üzerine, yüklenici Bakırküre (yeni ünvanı Yagün İnşaat) firması aleyhine taraflarınca İstanbul 20. İcra Müdürlüğü’nün 2019/30545 Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, borçlu yüklenicinin itiraz etmemesi üzerine işbu takibin kesinleştiğini, yüklenici şirketin adresine hacze gidildiğinde, işbu adresin boşaltıldığı, haczi kabil mal bulunmadığı görülmüş ve bu sebeple müvekkilin alacağını tahsil etmesinin mümkün olmadığını, ayrıca, şirket yetkilisinin hisselerini bir başkasına devredip yurt dışına çıktığı, şirket adına kayıtlı hiçbir mal varlığıda bulunmadığı bilgisinin alındığını, müvekkili davacının sözleşme konusu işe devam edip, işi bitirdiğini, ancak ikinci yüklenici A4 firması, bu firma adına yaptıkları işlerden bakiye 44.921,17 Euro alacaklarını ödemediğini, Dava dışı işveren Autoliv firmasının, bu işin sözleşmede yer alan toplam bütçesinin 376,730-Euro + KDV olduğunu ve bu işle ilgili bakiye 69.894,61-Euro’luk bütçenin davalı TOSB’nin kontrolünde ve davalının, Bakırküre firması yerine belirlediği yeni yüklenici A4 firması aracılığıyla ödeneceğini beyan ettiğini, bu işi müvekkilin bitirmesini ve bu ödemeyi müvekkilin almasını istediklerini beyan ettiklerini, bunun üzerine, müvekkili davacının zararını azaltmak için ve işveren tarafından ödeme konusunda sorun çıkmayacağının, davalının kontrolünün bulunduğunun söylenmesi sebebiyle, sözleşme konusu işi yapmaya devam edip; işi bitirdiğini, ancak bu kapsamda davacı alt yükleniciye, yeni yüklenici A4 firması tarafından yalnızca 30.000 Euro + KDV’lik ödeme yapıldığını, 39.894,61 Euro + KDV’lik ödemenin ise yine yapılmadığını, A4 firmasının hesap ekstresi bakiyesinin 44.921,17-Euro olduğunu, sonuç bu gün itibariyle ödenmeyen alacaklarının toplam 235.628,79 EURO olduğunu, müvekkili davacı alt yüklecinin ilk iki hak ediş karşılığı düzenlediği faturaların bedelini ödemeyen ilk yüklenici firmaya karşı başlatmış olduğu takip konusu alacak olan 190.707,62-Euro ile yeni yüklenici A4 firması tarafından ödenmeyen işin karşılığı bedel olan 44.921,17-Euro olmak üzere, toplamı 235.628,79-Euro’nun müvekkili davacıya ödenmediğini yapı alacaklısı olan müvekkili davacı alt yüklenicinin, kanuni ipotek hakkına sahip olup, işbu hakkın tescilini isteyebileceğini, Türk Medeni Kanunu’nun 893. maddesi uyarınca, “Aşağıdaki alacaklılar, kanunî ipotek hakkının tescilini isteyebilirler: ….3. Bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkârlar. Alacaklıların, bu kanunî ipotek hakkından önceden feragat etmeleri geçerli değildir.” şeklinde bir düzenleme yapıldığını, somut olayda yapı ipoteğinin tüm yasal koşullarının oluştuğunu beyanla davalarının kabulü ile,tapuya Çayırova’da kayıtlı TOSB 1.Cadde No:10 41420 Şekerpınar Çayırova/Kocaeli adresindeki TOSB 99 parsel sayılı taşınmazın devrinin ve temlikinin önlenmesi adına, işbu taşınmaz da dahil olmak üzere davalının mal varlığını devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, inşaatın mevcut hali ile mühürlenmesine, müvekkili davacının alacaklarının tamamı ödeninceye kadar şimdilik 235.628,79-Euro ve işleyecek faizi için kanuni ipotek hakkının tesisine, karar verilinceye kadar kanuni ipotek hakkının geçici tescil şerhi kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tescil istemli kanuni ipotek davalarının Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, Asliye Ticaret Mahkemelerinin işbu dava açısından görevli olmadığını, davacı şirketin davalı müvekkili şirket ile arabuluculuk görüşmelerini gerçekleştirmediğini, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesini, davacı şirketin, davalı müvekkili arasında gerçekleştirilecek proje kapsamında iş gören alt yüklenici bir şirket olup, davalı müvekkilinin tüm hakediş ödemelerini yüklenici şirkete yaptığını beyanla haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “Açılan davada HMK’nın 114/2 maddesinde düzenlenen diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin noksanlık bulunduğundan, HMK’nın 115/2. maddesi gereğince DAVANIN USULDEN REDDİNE” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı bu kararın kaldırılması gerektiğini, şöyle ki; müvekkil davacı alt yüklenici olarak, dava dışı yüklenici Bakırküre İnşaat ve Gayrimenkul Ltd. Şti. ile (Yeni ünvanı Yagün İnşaat ve Gayrimenkul Geliştirme Ltd. Şti.), dava dışı Autoliv Cankor Otomotiv Emniyet Sistemleri San. ve Tic. A.Ş.’nin işveren olduğu, davalı idareye ait TOSB 1.Cadde No:10 41420 Şekerpınar Çayırova/Kocaeli adresinde bulunan arsa üzerinde mülkiyeti davalıya ait olacak bir fabrika yapılması işi kapsamında, zemin kaplama işinin yapılması için 28.03.2019 tarihinde “Tosb Autoliv Fabrikası 99 Parsel Projesi 7MM Epoksi Mortar Zemin Kaplama, 15 CM Epoksi Süpürgelik Yapılması, Derz Kesimi ve Poliüretan Mastik Dolum İşi” sözleşmesi imzalandığını, müvekkil şirket tarafından yapılan işlerin varlığı düzenlenen hakedişler ile sabit olduğunu, müvekkil davacı alt yüklenicinin davalıya ait taşınmaz üzerinde kalıcı nitelikte katkısının bulunması, bu katkıyı hem emek hem de malzeme vererek yapması, yaptığı iş karşılığında ödemenin yapılmaması ve yapı alacağının bulunması sebepleri ile kanuni ipotek hakkının bulunduğu ortada olduğunu, mahkemenin alacağın taşınmaz maliki tarafından kabul edilmediği gerekçesi ile davanın usulden reddine karar vermesi yerinde olmadığını, davalı, dava dışı Bakırküre (Yagün) şirketine ödeme yaptığı için, müvekkil davacının hak edişlerini ödeyemeyeceğini, aksi halde iki kere ödeme yapmış olacağını dosya kapsamındaki beyanlarıyla belirterek de müvekkil davacının yaptığı işleri ve alacağının bulunduğunu ikrar ettiğini, mahallinde yapılacak keşif ile yapılan işler tespit olunabilecek iken mahkeme tarafından eksik inceleme ile usulden red kararı verildiğini,
alt yüklenicinin kanuni ipotek hakkı asıl yüklenicinin arsa malikinden olan alacağından bağımsız olduğunu, yapı alacaklıların ikinci grubunu ise taşınmaz maliki ile aralarında doğrudan bir sözleşme ilişkisi bulunmayan alt yüklenici ve zanaatkarlar oluşturduğunu, bu kişilerin akdi ilişkisi taşınmaz maliki ile eser sözleşmesi imzalamış olan asıl yükleniciler olduğunu, bu kişiler yapım işini ayrı bir eser sözleşmesi ile yükleniciye karşı taahhüt ettiklerini,

aralarında doğrudan bir eser sözleşmesi olmadığı halde taşınmaz maliki alt yüklenicinin yükleniciden olan yapı alacaklarından kanun gereği sorumlu tutularak alt yükleniciye ipotek vermekle yükümlü kılındığını, davalı bu iş için ilk yükleniciden teminat almadığını, somut olayda yapı ipoteğinin tüm yasal koşulları oluşmuştur
mahkeme tarafından her ne kadar alacağın taşınmaz maliki tarafından kabul edilmediği gerekçesi ile usulden red kararı verilmiş olsa da yukarıda ayrıntıları ile açıklandığı üzere; dava açılmadan önce müvekkil davacının yaptığı her iş sonrası hak edişleri düzenlenmiş ve yaptığı işler davalı tarafından kabul edildiğini, buna karşın davalının cevap dilekçesi ile davacının yaptığı işleri kabul etmediğini belirtmesinin hukuki bir sonucu bulunmadığını, zira yapılan işler kullanılan malzemeler düzenlenen hak edişler ve faturalar ile sabit olduğunu, mahallinde yapılacak keşif ile yapılan bu işler yerinde de tespit edileceğini, davalı taşınmazı üzerinde yapılan bu işlerin kullanarak da kabul ettiğini, arz ve izah olunan nedenlerle,
fazlaya ilişkin ve sair her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla,
tehiri icra talebimizin kabulüne,
yerel mahkemenin yukarıda belirtilen eksik incelemeye dayalı haksız ve hukuka aykırı kararının ortadan kaldırılmasına ve davamızın kabulüne,
yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket, davalı müvekkil’in arsasında gerçekleştirilecek proje kapsamında iş gören alt yüklenici bir şirket olup, davalı müvekkil tüm hakediş ödemelerini yüklenici şirket’e yaptığını, davacı şirket yagün şirketi’nden 190.707,62.-euro ve a4 yapı şirketi’nden 44.921,17.-euro alacağı olmak üzere toplam 235.628,79.- euro alacağına ilişkin ipotek tescili talep etmiş olsa da bu talebinin reddi gerekeceğini, kanuni ipoteğin (yapı ipoteği) tescili için, yapılan işin malik tarafından kabul edilmesi gerekmekte olup, bu husus gerekçeli karar metninde de açıkça ifade edildiğini, (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 6606/960 Karar sayılı ve 18.02.2008 tarihli ilamı) Medeni Kanun’un 895. madde hükmü, kabul etmesi gereken kişi olarak maliki gösterdiği için, yüklenicinin kabul işlemine binaen tapu sicilinde malik aleyhine kısıtlama yapılamaz. mülkiyet hakkı kısıtlanan yüklenici değil, malik olduğuna göre sadece onun kabulü yeterli görüldüğünü, bununla birlikte Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, alt yüklenicinin alacağının tespitini ve yapı ipoteğinin tescilini talep ettiği bir olayda, alacağın malik tarafından kabul edilmemiş olmasından dolayı yapı ipoteği talebinin kabul edilemeyeceğine karar verdiğini, alacağın kabul edildiğine ilişkin herhangi bir mutabakat sağlanmadığı gözetildiğinde dava şartının gerçekleşmediği açıkça ortadadır. davacı şirket, yükümlülüklerini eksik ve ayıplı şekilde meydana getirdiğinden, kanuni ipotek tescili kurulması medeni kanun’a aykırı olduğunu, arz ve izah olunan sebepler ile huzurdaki haksız davada öncelikle, davacı şirket’in haksız istinaf başvurusunun reddi ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1107 E. ve 2020/468 K. sayılı ilamının onanmasına,
davacı şirket’in tehiri icra talebinin reddine,
yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf’a yükletilmesine,

karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı yapı alacaklısı ipoteği (inşaatçı ipoteği) tesciline ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
TMK’nın 893/3. maddesinde “Bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarlar”ın kanuni ipotek haklarının olduğu ve bunun tescilini isteyebilecekleri, 895. maddesinde de zanaatkarların ve yüklenicilerin kanuni ipotek haklarının çalışmayı veya malzeme vermeyi yüklendikleri andan başlayarak tapu kütüğüne tescil olunabileceği, tescilin yüklenilen işin tamamlanmasından başlayarak üç ay içinde yapılmış olması gerektiği, tescilin yapılması için alacağın malik tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olmasının şart olduğu, malik yeterli güvence gösterirse tescil istenemeyeceği düzenlenmiştir.
Yapı ipoteğinin yasal koşullarını,
a- Bir yapı alacağının mevcut olması,
b-Alacağın çekişmeli olmaması, yani alacağın taşınmaz maliki tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olması,
c-Malik tarafından yeterli güvencenin gösterilmemiş olması,
d-Yüklenilen işin tamamlanmasından itibaren en geç 3 ay içinde tescil talebinde bulunulması olarak saymak mümkündür.
Somut dosyada; davacının alacağı davalı tarafından kabul edilmediği gibi mahkemece kesin olarak karara da bağlanmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; mahkemece usulden reddine dair verilen karar yerinde olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcından alınması gereken harcın mahsubu ile bakiye harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği ve diğer işlemlerin Dairemizce yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

*

Başkan …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Üye …
¸e-imzalı

Katip …
¸e-imzalı

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸