Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/2145 E. 2023/1463 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/2145
KARAR NO : 2023/1463
KARAR TARİHİ : 05/10/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : DR. … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/05/2023
NUMARASI : 2023/401 Esas 2023/506 Karar

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2023
NUMARASI : 2022/311 Esas 2023/87 Karar

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALILAR : 1 -… – … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVALI : 2 -GÖKÇELİK İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVANIN KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Gebze Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kurucusu olduğu dava dışı JE Endüstri Tesisleri İml.Mon.Bak.ve Mühen.San. Tic.Ltd. Şti.’nin ticari faaliyetleri için davalı Gökçelik İnş.San.Tic. Ltd. Şti’nin maliki olduğu … ilçesi, … … Köyü, … ada, … parsel, … nolu bağımsız bölüm ile depo niteliğindeki gayrimenkulun 1/2 hisse payını 990.000-USD satış bedeli Üsküdar 25 Noterliğinin 06/07/2021 tarih ve 23558 Y.Nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, müvekkilinin sözleşme edimlerini yerine getirdiğini, davalı şirketin ise edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin gizli ortaklık sözleşmesi ile ortak sıfatının olduğunu, aktif dava ehliyetinin mevcut olduğunu, davalı …’un şirketin faaliyetinde ve dava konusu gayrimenkulün satın alınması ve ödenmesinde katkısının olmadığını beyanla; şirketi zarara uğratmak kastı ile hareket ederek diğer davalı satıcı ile tapunun devrini engelleyen davalıların eylemleri nedeniyle tapu iptali sözleşme uyarınca dava konusu gayrimenkulün 1/2 payının alıcı JE Endüstri Tesisleri İmalat Montaj Bakım ve Mühendislik San. Tic. Ltd. Şti. adına tapuda tescilini, talebin kabul edilmemesi halinde davalıların şirketi zarara uğratmak kastı ile hareket eden davalılardan müştereken ve müteselsilen, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile taşınmazın gerçek satış bedelinden ve taşınmaza yapmış olduğu masraflardan dolayı belirsiz alacak kapsamında şimdilik 1.000.000,00 TL.nin satış tarihinden itibaren işleyen en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte JE Endüstri Tesisleri İmalat Montaj Bakım ve Mühendislik San. Tic. Ltd. Şti.’ne ödenmesini talep etmiştir.
Davalı Gökçelik İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, dava konusu uyuşmazlığa ilişkin arabulucuya başvurulmuş olup taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, ihtiyati tedbirin kaldırılması gerektiğini, gizli ortaklık iddiasının yaklaşık değil tam ispata muhtaç olduğunu, verilen taahhütlere bakıldığında diğer davalının iradesinin sakatlandığının belli olduğunu, müvekkilinin davacı baba ve davalı oğul arasındaki ilişkiyi bilmesinin beklenemeyeceğini, bahse konu menfaat çatışmasını gerektirecek herhangi bir husus veya işlemin vekil olan taraflarınca tesis edilmediğini bu sebeple; davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, mahkeme aksi kanaate ise müvekkili hakkında açılmış bulunan işbu davanın esastan reddine, müvekkili firmaya ait taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, Mahkeme aksi kanaatte ise teminat bedelinin arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının, davaya dayanak kılınan ve dosyada mübrez satış vaadi sözleşmesinin tarafı olmadığından, alıcı-satıcı sıfatı bulunmadığından tarafı olmadığı bir sözleşmeye dayalı bir iddiada/ talepte bulunamayacağını, davacının belirsiz alacak talebine dayanak olarak sunduğu teklif formlarının davacının yaptığını iddia ettiği masrafları ispata yeterli olmadığını, Je Endüstri Tesisleri İmalat Montaj Bakım ve Mühendislik Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin tek ortaklı limited şirketi olduğunu, müvekkili …’un şirketi münferiden temsile haiz tek imza sahibi olduğunu, mahkemenin huzurdaki dava açısından görevsiz olup; görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı …’un huzurdaki davayı ikame etmekte hukuki yararı ve dava takip yetkisi bulunmadığından davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, huzurdaki davanın müvekkiline yöneltilmesinin mümkün olmayıp pasif husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin davanın dayanağı kılınan sözleşmenin tarafı olmadığını bu sebeple; huzurdaki uyuşmazlık açısından görevli ve yetkili mahkemenin Gebze Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan; davanın görevsiz mahkemede açılmış olması nedeniyle usulden reddine, davacının belirsiz alacak talebine ilişkin abuluculuk başvurusunun gerçekleştirilmemesi nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ
Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce; “…davacı tarafça davalılarca muvazaa yapıldığından bahisle dava konusu taşınmazın gizli ortağı olduğu, JE Endüstri Tesisleri İml.Mon.Bak.ve Mühen.San.Tic.Ltd.Şti tescilini talep etmiştir. Davalı Gökçelik İnş.San.Tic. Ltd. Şti ile JE Endüstri Tesisleri İml.Mon.Bak.ve Mühen.San. Tic.Ltd. Şti arasında dava konusu taşınmaza ilişkin Üsküdar 25. Noterliğince düzenlenen 06/07/2021 tarih ve 23558 yevmiye nolu Satış Vaadi Sözleşmesi akdedilmiştir. Sözleşmenin taraflarının ticari şirket olduğu, ileri sürülen muvazaaya ilişkin iddianın şirketlerin karar alma mekanizmaları tarafından yapıldığının iddia edildiği, talep sonucunun; muvazaa ile fesih olunduğu iddia olunan sözleşmenin yerine getirilmesine ilişkin olduğu, sözleşmenin tarafı olan her iki şirket yönünden akdedilen sözleşmenin ticari nitelikte olduğu anlaşıldığından davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğine…” dair karar verilmiştir.
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nce; “…TTK’nın 4/1. maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili ticari dava kapsamında bulunmayan taşınmaz satış vaadinden kaynaklanan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli bulunması karşısında Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine…” dair karar verilmiştir.
Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi arasında karşılıklı verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya dairemize görevli mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE
HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede;
Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2. maddesi ile değişik TTK’nın 5/1. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın, asliye ticaret mahkemesinin tüm ticarî davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir. Buna göre, asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki hukuki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunundan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisidir.
Ticari davalar ise aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde; fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta; borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen, uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nın 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Bir işin ticari veya adi olması, farklı kuralların uygulanmasını gerektirir. Bir işin ticari olup olmadığını kanunda öngörülen kurallar uyarınca saptamak gerekir. Eğer iş ticari ise özel ticari kuralların uygulanması zorunlu olur. Ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işler, yani, haklı veya haksız fiil yahut işletmeyi ilgilendiren her iş ayrık durumlar dışında, ticari iş sayılır. Bu işler, eğer bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari iş sayılmazlar (ERİŞ Gönen, Gerekçeli- Açıklamalı- İçtihatlı 6335 Sayılı Kanunla Güncellenmiş Yeni TTK Hükümlerine Göre Ticari İşletme ve Şirketler Ticaret Sicili Yönetmeliği ve İlgili Tebliğler, Seçkin Yayınevi, 1. Baskı, Mart 2013, 1. Cilt, Sh, 323).
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Bu açıklamalara göre; davanın taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davası olduğu, bu davaların mutlak yahut nisbi ticari dava niteliğinde olmadığı, davacının tacir olmadığı, uyuşmazlığın tarafların ticari faaliyeti ile ilgili olmadığı, uyuşmazlığın temelinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu, TTK’nın 4/1. maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili ticari dava kapsamında bulunmayan taşınmaz satış vaadinden kaynaklanan davada, uyuşmazlığın Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2017/8597 E – 2017/7139 K sayılı ilamı)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 05/10/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2023

Dr. …
Başkan


Üye


Üye


Katip

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır