Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/3993
KARAR NO : 2023/4
KARAR TARİHİ : 04/01/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2021
NUMARASI : 2021/297 Esas 2021/27 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ(ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TARİHİ : 10/09/2021
NUMARASI : 2020/180 Esas 2021/601 Karar
DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen davada Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) ve Sakarya Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili Sakarya Asliye Hukuk Mahkemesine (Ticaret mahkemesi Sıfatıyla) açtığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili alacaklının daha öncesinde limanda tır şoförü olarak çalıştığını, limanda şoförlük yapabilmek ve limana yasal olarak tır ve kamyon sokabilmek için her şoförün Taşıyıcılar Kooperatifine kayıt olması ve bir hisse bedeline sahip olması gerektiğini, davacının söz konusu bu kooperatiflerden biri olan SS.33 Nolu Derince Taşıyıcılar Kooperatifi’nin kurucularından olduğunu ve kooperatifte hisseleri bulunduğunu, borçlu …’ın davacı alacaklıdan kooperatifteki hisselerini kendisine satmasını istediğini, davacının da bunu kabul ettiğini, bunun üzerine 01/12/2014 düzenleme tarihli 30.000,00-TL bedelli bonoyu borçlu hisse bedeli karşılığı olarak davacıya verdiğini, ardından hissenin alacaklı tarafından borçluya devredildiğini ve devredildiğinin kooperatif karar defterine de kaydedildiğini, bononun arkasına da ‘’hisse bedeli olarak verilmiştir.’’ Şeklinde şerh düşüldüğünü altının da taraflar arasındaki bu devre şahit olan şahıslarca imzalandığını, ödeme günü olan 01/06/2015 tarihinde davacının borçludan alacağını alamadığını, alacağını tahsil edemeyen davacının hisselerini geri talep ettiğinde de borçlunun davaya konu hisseleri başkasına devrettiğini öğrendiğini, davacının borçluya sattığı hisselerinin bedelini alamadığı için bu hisselerin bedeli olarak borçlu tarafından düzenlenip ve imzalanıp alacaklıya verilen senedi haklı olarak alacağının tahsili amacıyla faizleri ile birlikte icra takibine koyduğunu, Sakarya 3. İcra Müdürlüğü’nün 2019/6675 Esas sayılı dosyası ve ilamsız genel haciz yolu ile başlatılan takipte davacının alacağının tahsilini amaçladığını ancak borçlunun haksız ve kötü niyetli olarak borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini ve icra takibinin durduğunu, borçlunun senetteki imzasına açıkça itiraz etmeyerek imzasını ikrar etmiş bulunduğunu, borçlunun sadece borca ve ferilerine itiraz ettiğini, hiçbir gerekçe göstermeyerek sadece borca ferilerine ve alacaklının elinde bulunan yazılı senede, belgelere itiraz eden borçlunun haksız olarak takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borcun kaynağı hisse bedeli olsa da şu anda borçlunun itirazı ile takibin durduğu için 3. Kişilere devredilmeye devam eden hisselerin üzerine yargılama sonuçlanana kadar satışa engel olacak şekilde ihtiyati tedbir konulmasını, takibi durdurmak için amaçlı yapılan borca itirazın ortadan kaldırılmasını, borca itiraz sonucu duran takibin devamını, takibe itiraz eden borçlu taraf aleyhine %20’den az olmama kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın belirtilen tarihlerde Kooperatif yöneticisi olduğunu, davalının belirtilen tarihte dava konusu hissenin satışı ile ilgili görüşmesi olduğunu teminat amaçlı hissenin devri halinde belirtilen ödemenin yapılacağının belirtildiğini, belirtilen senedin kambiyo vasfı olmayan taraflar arasında şarta bağlanmış bir yazılı belge olduğunu, devamında davacının davalıya hisseleri devretmediğinden aralarındaki anlaşmanın son bulduğunu, davalının davacı taraftan teminat olarak düzenlenen belgeyi istediğinde senedi yırttığını beyan ettiğinden ve aralarında herhangi bir ticari münasebet de olmadığından senedin akıbetini takip etmediğini, davacı tarafın gösterdiği belgenin senet olma özelliği olmadığını, belirtilen nedenlerden dolayı davanın reddini, alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ
Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Ticaret mahkemesi Sıfatıyla); 2020/180 E., 2021/601 K. Sayılı ve 10.09.2021 günlü kararıyla “…HSK 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı ve HSK Birinci Dairesi’nin 08/07/2021 tarihli ve 568 sayılı müstemir yetkilerin belirlenmesine ilişkin kararı ile Sakarya’da 01/09/2021 tarihinden itibaren Asliye Ticaret Mahkemesi kurulup faaliyetine başlamış olmakla, dosyanın görevli ve yetkili Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesine devrine ve gönderilmesine” dair hüküm kurulmuştur.
Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/297 E., 2021/27 K. Ve 04.10.2021 günlü kararıyla; “…Davaya konu edilen bono vade tarihinin 01/10/2015 tarihi olduğu, takip tarihi olan 07/02/2019 tarihine kadar zamanaşımını kesen hallerin gerçekleşmediği, dolayısıyla bononun kambiyo vasfını yitirdiği, adi yazılı senet niteliğinde olduğu, yine dosyadaki bilgi ve belgelere göre tarafların tacir de olmadığından davada görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi olmayıp, taraflar arasındaki temel ilişkinin kambiyo senedi vasfını kaybetmiş senede dayalı alacağın tahsili istemli olması sebebi ile asliye hukuk mahkemesi olduğundan mahkememizin görevsizliğine” dair karar verilmiştir.
Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Sakarya Bölge Adliye mahkemesi 7. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sırasında yapılan feragat üzerine istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, bunun üzerine Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından süresinde gönderme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Açılmamış sayılma kararına karşı yapılan istinaf başvuru üzerine Sakarya Bölge Adliye mahkemesi 7. Hukuk Dairesince bu kez Ticaret Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve merci tayini için gerekli işlemler yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, bu suretle dosyanın yargı yeri belirlenmesi gerektiğinden bahisle dosyanın Dairemize gönderilmiş olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE
HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede:
Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce 2020/180 E – 2021/601 K sayılı ilamla asliye ticaret mahkemesinin kurulduğundan bahisle devir ve gönderme kararı verilmiş, Sakarya Ticaret Mahkemesince ise, mahkemelerinin kurulup faaliyete geçtiği 01/09/2021 tarihinden önce açılmış olan eldeki davanın yargılamasına açıldığı, Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) devam edilmesinin gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/297 E – 2021/27 K sayılı görevsizlik kararı davacı vekilince istinaf edilmiş, ancak istinaf aşamasında feragat edilmesi nedeniyle Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2022/171 E – 2022/794 K sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu feragat nedeniyle reddedilmiş, dosya Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesine iade edilmiştir. Bu kez mahkemece 2 haftalık yasal süre içerisinde gönderme talebinde bulunulmadığından bahisle davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar verilmiştir. Ek kararın istinafı üzerine de dosya Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
Bu süreç sonrası istinaf incelemesi yapan Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2022/2188 E – 2022/939 K sayılı ilamı ile, merci tayini koşullarının oluştuğundan bahisle dosyanın ilk derece mahkemesine iadesi neticesinde bu kez merci tayini için dosya Dairemize gönderilmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile yeni kurulan (Alanya, Aydın, Balıkesir, Diyarbakır, Manisa, Muğla, Sakarya ve Tekirdağ) asliye ticaret mahkemeleri ile mevcut bulunan (Adana, Ankara, Ankara Batı, Antalya, Bakırköy, Bursa, Denizli, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Gebze, İskenderun, İstanbul, İstanbul Anadolu, İzmir, Karşıyaka, Kayseri, Kocaeli, Konya, Mersin, Samsun, Şanlıurfa ve Trabzon) asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevreleri belirlenmiştir. Ancak halihazırda açılmış davaların yeni kurulan mahkemeye devredileceğine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
O halde, yeni bir mahkemenin faaliyete geçirildiği tarihten önce derdest bulunan davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile yeni kurulan mahkemeye gönderilmesine olanak bulunmadığından, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun, 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile müstakil asliye ticaret mahkemelerinin görev sınırlarının belirlenmesi kararı öncesinde asliye ticaret mahkemesi olmayan ilçelerde asliye hukuk mahkemesinin asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla baktığı derdest dosyaların görülmeye devam edilmesi gerekir. (Emsal; Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2022/1760 E – 2022/2689 K sayılı ilamı)
Bununla birlikte, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2022/7743 E – 2022/11670 K sayılı ilamında işaret edildiği üzere, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararıyla 01/09/2021 tarihi itibariyle Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin faaliyete geçirildiği, davanın 28/06/2020 tarihinde açıldığı, 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararda derdest dosyaların devredileceği yönünde bir ibare bulunmadığı anlaşıldığından, dosyanın Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakta ise de; HMK’nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verildiği gerekçesiyle somut olayda, iki mahkeme arasında gerçek anlamda karşılıklı olarak verilmiş bir görevsizlik veya yetkisizlik kararı bulunmamakta olup, Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) verilen kararın devir karar niteliğinde olduğu anlaşıldığından yargı yeri belirlenme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir.
Buna göre eldeki dava dosyasında iki mahkeme arasında gerçek anlamda karşılıklı olarak verilmiş bir görevsizlik veya yetkisizlik kararı bulunmamakta olup, Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) verilen kararın devir kararı niteliğinde olduğu, taraflara tebliğ edilerek kesinleştirilmediği ve yargı yeri belirlenme koşulları bulunmadığı, iki mahkemenin de davaya bakmaktan el çektikleri, buna rağmen Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin davanın açılmamış sayılmasına yönelik ek kararına karşı yapılan istinaf başvurusu sonucunda Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2022/2188 E – 2022/939 K sayılı ilamında da merci tayini koşullarının oluştuğuna vurgu yapılarak bu yönüyle değerlendirme yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderildiği, gelişen bu sürecin işin görülmesini sürüncemede bıraktığı (Emsal; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2014/25083 E – 2015/133 K. sayılı ilamı, 2014/24005 E – 2014/19895 K sayılı ilamı, 2014/22509 E – 2014/19872 K sayılı ilamı, 2014/24249 E – 2014/19619 K sayılı ilamı) anlaşılmakla yargı yeri belirleme koşulları oluşmadığından mahalline iadesi gerektiği halde uyuşmazlığın, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince davanın ilk açıldığı genel yetkili mahkeme olan Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince davaya hangi sıfatla bakılacağının da bu mahkemece değerlendirilerek görülüp sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 04/01/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023
…
Başkan
…
…
Üye …
…
Üye
…
…
Katip
…
¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır