Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/3536 E. 2023/514 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/3536
KARAR NO : 2023/514
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/09/2022
NUMARASI : 2022/727 Esas 2022/1335 Karar

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAPANCA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/12/2021
NUMARASI : 2021/404 Esas 2021/465 Karar

DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … – …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesi ve Sakarya Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili 29/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … restoran işletmek amacıyla davalı …’den yaklaşık olarak 35.000 TL’lik mal aldığını ve karşılığında senet düzenlediğini, … söz konusu borcun 12.000 TL’lik kısmını ödemişse de zamanla işlerinin yolunda gitmemesi nedeniyle borcunun kalan kısmını ödeyemediğini ve bu sebeple davalı … tarafından … aleyhine Sapanca İcra Dairesi’nin 2018/40 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu bonoların malen ahzolunduğunu, fakat davalı taraf hem malları aldığını hem de senetlerin konu olduğu icra dosyasına devam ettiğini, ancak bir süre sonra …’ın işleri bozulduğunu, borcunu ödeyemez hale geldiğini, restoranını içerisindeki tüm malzemeleri ile birlikte kapatmak zorunda kaldığını, fakat restoranın kapalı olduğu bu süreçte davalı … alacağını icra dosyası üzerinden tahsil etmek yerine, yani hukuki yolları tüketmek yerine davacı müvekkiline ait yaklaşık değeri 50.000 TL olan icra dosya konusu olan ve icra dosya konusu dışındaki bir çok malzemeyi alıp, götürdüğünü, bu yaşanan elim hadise üzerine Müvekkilinin şikayetçi olduğunu ve soruşturma başladığını, yaşanan bu hırsızlık olayı ile ilgili olarak Sapanca Asliye Ceza Mahkemesi 2019/184 Esas sayılı dosyası ile yargılama yapıldığını, … iş bu ceza davasında sanık olarak yer aldığını ve yargılama sırasında … kırık olduğunu iddia ettiği restoran duvarından içeriye girerek yine kendisine ait olduğunu iddia ettiği malzemeleri restorandan aldığını ikrar ettiğini, yapılan bu yargılama sonucunda Sapanca Asliye Ceza Mahkemesi 2019/184 Esas, 2020/138 Karar sayılı kararı ile sanık …. hakkında Bir Hukuki İlişkiye Dayanan Alacağı Tahsil Amacıyla Hırsızlık suçunu işlediği sabit görülerek bu suçtan mahkumiyet kararı verildiğini, sanık tarafından verilen zarar hiçbir şekilde giderilmediği için sanık hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı da verilmediğini, verilen mahkumiyet kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi 2020/1378 Esas 2020/1688 Karar sayılı kararı ile 22.10.2020 tarihinde kesinleştiğini, müvekkili … hırsızlık suçunun mağduru olduğunu ve bu durum kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla da sabit olduğu halde alacağına fazlasıyla kavuşmuş olan davalı … tarafından halen aynı alacakla ilgili olarak icra takibine devam edildiğini, …’in ceza dosyasına ve icra dosyasına konu malzemelerin bir çoğu ortak olduğunu, davalı tarafın restorandan izinsiz ve rızasız hatta hırsızlık marifetiyle almış olduğu malzemelerin değeri icra takibine konu borç miktarından çok daha fazla olduğunu, davaya konu icra dosyasındaki senetler bu ürünler karşılığı düzenlenmiş olduğunu, davalı …in malzemeleri kendi uhdesine almasıyla senetler konusuz kaldığını, …’ın …’e herhangi bir borcu kalmadığını, hal böyleyken icra takibine devam edilmesi kötü niyetli ve hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davalı taraf ceza dosyasında defalarca katılan Müvekkili …’ın zararını karşılamak için kendisine süre verilmesine rağmen Müvekkiline ait malzemeleri ya da malzemelerin değeri olan parayı iade etmediğini aksine hem malzemeleri aldığını hem de bir yandan kötüniyetli olarak Sapanca İcra Müdürlüğü 2018/40 Esas sayılı icra dosyasında aynı malzemelere konu senetlerle icra takibine devam ettiğini, Sapanca Asliye Ceza Mahkemesi 2019/184 Esas, 2020/138 Karar sayılı dosya kesinleşmesine ve aradan geçen bunca zamana rağmen huzurdaki dosya davalısı müvekkilinin ticaretini engellediğini ve hak kaybı yaşattığını, tüm bu sebeplerle dava dilekçesinin ve delillerinin kabulüne, öncelikle teminatsız veyahut teminat mukabili olarak tedbiren Sapanca İcra Müdürlüğü 2018/40 Esas sayılı icra dosyasında vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesine ve icra takibinin durdurulmasına, haklı davanın kabulüne ve Sapanca İcra Müdürlüğü’nün 2018/40 Esas sayılı takibin iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ
Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 08/07/2021 tarihli müstemir yetkilerin belirlenmesine ilişkin 568 sayılı kararnamesi ile Sakarya’da 01/09/2021 tarihinden itibaren Ticaret Mahkemesi kurulup faaliyetine başlamış olduğu, 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararı ile de Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin Sakarya ilinin mülki sınırları olarak belirlendiği,bu tarih itibariyle mahkememizin Ticaret Mahkemesi Sıfatı yetkisinin sonlandığı, somut uyuşmazlıkta görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu dikkate alındığında; HMK’nun 1, 114/c maddeleri gereğince Mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla kararın kesinleşmesine müteakip iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine…” dair görevsizlik kararı verilmiştir.
Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ” …eldeki davada, davacı ve davalı’nın tacir sıfatına haiz olmadığı, az yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, eldeki davanın bedelsizliğe dayalı menfi tespit davası olduğu, buna göre davacının salt kambiyo senedine dayanmadığı, dolayısıyla az yukarıda açıklanan Hukuk Genel Kurulu kararlarına göre davacı temel ilişkiye dayandığından mevcut olaya temel ilişkiye dayanan hukuk kurallarının uygulanmasının gerektiği, davanın mutlak ticari dava olmadığı gibi davalının tacir olmaması nedeniyle de davanın nisbi ticari dava da olmadığı, bu haliyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılarak 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği mahkememizin görevsizliğine…” gerekçelerine yer verilerek;”1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, 2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine…,” dair, karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesi ile Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi arasında karşılıklı verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya, HMK 22/1 maddesi uyarınca dairemize görevli mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir.
Her iki mahkemenin karşılıklı görevsizlik kararı vermiş olmaları ve bu kararların istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi nedeniyle mahkemeler arasında görev uyuşmazlığı çıktığı, HMK 21/1-c maddesinde yargı yerinin belirlenmesini gerektiren sebep olarak gösterilmiş bulunan “İki mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse” sebebinin gerçekleştiği görülmektedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE
HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede;
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından; davanın, kıymetli evrak niteliğindeki bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti davası olması ve ticari dava mahiyetinde olması nedeniyle görevsizlik kararı verildiği, ticaret mahkemesince temel ilişki kapsamında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verildiği görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 776 ve devamı maddelerinde “Bono ve emre yazılı senetler” konusu düzenlenmiş olup, 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngören 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi yetkili kılınmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesi tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın a) bendi ile Türk Ticaret Kanununda düzenlenen davaların ticari dava sayıldığının açıklandığı, TTK’nın 776. vd. maddelerinde bonoya ilişkin düzenlemelerin yer aldığı, davanın kambiyo senedine ilişkin menfi tespit davası olması nedeniyle TTK’nın 4-5-776. maddeleri uyarınca mutlak ticari dava olduğu, hakkın senede dayalı olması nedeniyle tarafların tacir olup olmadığına ve ticari borçtan kaynaklanıp kaynaklanmadığına bakılmaksızın ticaret mahkemesinde bakılması gerekmektedir.
Dosya kapsamından, talep dayanağı senedin kambiyo senedi vasfını haiz olduğu, menfi tespit davasına esas icra takibinin kambiyo senetlerine mahsus şekilde yapıldığı, dosya kapsamında davacı taraf her ne kadar temel ilişkiye dayanmışsa da, senede karşı aynı kuvvetle bir sözleşme sunulmadığı gibi, davalı tarafın kambiyo senedinin temel ilişki kapsamında verildiğine dair açık bir kabulünün mevcut olmadığı, dayanılan ceza mahkemesi kararında hırsızlık suçuna ilişkin değerlendirme yapıldığı, dolayısıyla Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2021/4222 E – 2021/9125 K sayılı ilamı, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2013/4848 E – 2013/6748 K sayılı, Yargıtay 20.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/11792 E – 2016/11719 K sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 22/03/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2023


Başkan


Üye …


Üye


Katip

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır