Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2417 E. 2022/1890 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/2417
KARAR NO : 2022/1890
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2022
NUMARASI : 2022/222 Esas 2022/203 Karar

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/02/2022
NUMARASI : 2020/186 Esas 2022/63 Karar

DAVACI :MALİYE HAZİNESİ – …
VEKİLLERİ : Av…,. Av. …, Av. …, Av. …
DAVALI : BEYAZDİL ÖZEL EĞİTİM VE DANIŞMA HİZMET TURİZM REKLAM İNŞAAT MİM. MÜH. SAN. TİC. LTD. ŞİRKETİ – …
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Kocaeli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle, davalı …’in sahibi olduğu Dost Ajans/Manşet Kocaeli Gazetesi OHAL kapsamında çıkarılan 668 sayılı KHK le kapatıldığını, 667 sayılı KHK nin 2. Maddesinde kapatılan vakıfların her türlü taşınır ve taşınmaz malları ile alacak ve hakları Vakıflar Genel Müdürlüğüne devredilmiş sayılacağın, kapatılan Vakıf ve Yükseköğretim kurumlarının sağlık uygulama ve araştırma merkezleri ve kapatılan diğer kurum ve kuruluşlara ait olan taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge ve evrak Hazineye bedelsiz olarak devredilmiş sayılır, bunlara ait taşınmazlar tapuda resen Hazine adına, her türlü kısıtlamadan ari olarak tescil edileceği düzenlenmiş olduğunu, 670 sayılı KHK nin 5. Maddesinde kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete ve dergi yayınevi ve dağıtım kanallarının bağlı oldukları şirketlerin faaliyetleri sonlandırılarak ticari sicil kayıtları resen terkin edilir, bunların devralınan varlıkları dışındaki varlıkları da Hazine’ye bedelsiz devredilmiş sayılır hükmü yer aldığını, OHAL kapsamında çıkarılan 668 sayılı KHK ile kapatılan Manşet Gazetesi sahibi … hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda defter kebir hesaplarına göre davalı… şirketin 27/07/2016 tarihi itibariyle 1.122.173,70 TL borçlu olduğu tespit edildiğini, KHK hükümleri gereğince hazine alacağına dönüşen alacağın tahsili için davalıya yapılan tebligata rağmen borcun ödenmediği anlaşıldığından anılan miktarın 27/06/2016 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ
Kocaeli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce; “…davacı… Hazine ve Maliye Bakanlığı 667 sayılı KHK uyarınca Hazineye devredilen Dost Ajans/Manşet Kocaeli Gazetesi’ne izafeten işbu davayı açmıştır. Dava konusu anılan gazetenin (şirketin) davalı… şirketten olan alacağının tahsiline ilişkindir. Şirketler TTK’ya göre tacir olup, alacak ticari ilişkiden kaynaklandığından dava mutlak ticari dava niteliğinde ve eldeki uyuşmazlıkta görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir. Bu itibarla; her ne kadar istinaf incelemesi yapan İstanbul BAM 19. HD tarafından bu husus resen dikkate alınmamış ise de yukarıda açıklanan nedenlerle görev kamu düzeninden olduğundan mahkememizce, kendiliğinden bu hususta inceleme yapılarak görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114-(1)-e) ve 115-(2) maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine” dair karar verilmiştir.
Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce; “…davacıya intikal eden …’in sahibi olduğu Dost Ajans/Manşet Kocaeli Gazetesi ‘ nin 23.07.2016 tarihli OHAL kapsamındaki KHK ile kapatıldığı, bu nedenle ilgili şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği ve kapatılan şirketin tüzel kişiliği kalmadığından bu aşamada tacir sıfatının da söz konusu olmadığı, tüzel kişiliği sona eren şirketin aktif ve pasiflerinin hazineye devredildiği, dolayısıyla alacağın kamu alacağına dönüştüğü, bu halde davanın konusu itibariyle mutlak bir ticari dava olmadığı ,alacağın kamu alacağı olduğu, tarafları itibarıyla da nispi ticari dava da olmadığından ( Gaziantep BAM 4 HD nin E: 2021/1930 K: 2021/1533 sayılı ilamı) görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla görevsizlik sebebi ile dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine” dair karar verilmiştir.
Kocaeli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi arasında verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya dairemize görevli mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE
HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede:
Dava, davalının Bakanlar Kurulu kararı ile ilan edilen olağanüstü hal kapsamında kapatılarak hazineye devri yapılan Dost Ajans/Manşet Kocaeli Gazetesine olan borcunu ödemediği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2. maddesi ile değişik TTK’nın 5/1. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın, asliye ticaret mahkemesinin tüm ticarî davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Ticari davalar ise aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde; fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta; borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen, uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nın 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Bir işin ticari veya adi olması, farklı kuralların uygulanmasını gerektirir. Bir işin ticari olup olmadığını kanunda öngörülen kurallar uyarınca saptamak gerekir. Eğer iş ticari ise özel ticari kuralların uygulanması zorunlu olur. Ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işler, yani, haklı veya haksız fiil yahut işletmeyi ilgilendiren her iş ayrık durumlar dışında, ticari iş sayılır. Bu işler, eğer bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari iş sayılmazlar.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Her ne kadar Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından OHAL kapsamındaki KHK ile kapatılan şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği, bu aşamada tacir sıfatının söz konusu olmadığı, tüzel kişiliği sona eren şirketin aktif ve pasifleri ile birlikte hazineye devredildiği, dolayısı ile alacağın kamu alacağına dönüştüğünden bahisle görevsizlik kararı verilmişse de; davaya konu alacağın temelde hazineye devredilen şirkete ait alacak olduğu, alacağın varlığının tespiti için gerektiğinde taraflara ait ticari defter ve kayıtların incelenmesinin gerektiği, davacı,,,hazinenin eldeki davayı ilgili şirkete izafeten açtığı gözetildiğinde (Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/6164 Esas 2021/5779 Karar sayılı ilamına konu davada davacı… hazine tarafından KHK kapsamında kapatılan şirket alacağına istinaden başka bir şirkete karşı açılan alacak davasının Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırıldığı, Yargıtay tarafından görev üzerinde durulmaksızın davalı… yanın temerrüt tarihi yönünden araştırma yapılması gerektiğinden bahisle ilgili kararın bozulduğu anlaşılmıştır) görevli mahkemenin Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2022


Başkan…


Üye …


Üye…


Katip…

Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır