Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/1297 E. 2022/701 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1297 – 2022/701
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1297
KARAR NO : 2022/701
KARAR TARİHİ : 12/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :… (…)
ÜYE :… (…)
ÜYE :… (…)
KATİP :… (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/03/2022
NUMARASI : 2022/179 Esas 2022/240 Karar

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE 6.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/06/2020
NUMARASI : 2020/141 Esas 2020/85 Karar

DAVACILAR : 1-…
2-…
3-…
4…
5-…

VEKİLİ : Av….
DAVALILAR : 1-…..
2-…..
VEKİLİ : Av…..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

Taraflar arasında görülen davada Gebze 6.Asliye Hukuk Mahkemesi ve Gebze Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 29/07/2016 tarihinde davalı …a ait, Halkbank A.Ş.tarafından sigortalanan, davalı … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın, aşırı hızla seyrederken müvekkilleri … ve …’nin kızları …ye çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, Gebze 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/447 E.sayılı dosyası ile davalı sürücünün ceza aldığını, müteveffa …nin hemşire olarak çalıştığını, müvekkillerinin müteveffanın ölümüyle onun maddi ve manevi desteğinden yoksun kaldıklarını beyanla; trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, tahkikat sırasında ortaya çıkacak gerçek bedel üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, destekten yoksun kalma tazminat tutarları belirlenerek, şimdilik baba … … için 100 TL, anne … için 100 TL, kardeşler …, … ve …için 100’er TL olmak üzere toplamda 500 TL maddi tazminatın araç sahibi, sürücü ve sigortacı yönünden olay tarihinden işleyecek ve mevduata uygulanacak en yüksek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme sorumlu olarak davalılara ödetilmesine, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, tahkikat sırasında ortaya çıkacak gerçek bedel üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, baba … … için 30.000 TL, anne … için 30.000 TL, kardeşler …, … ve …için 15.000’er TL olmak üzere toplamda 105.000 TL manevi tazminatın, indirim yapılmaksızın ve olay tarihinden işletilecek mevduata uygulanacak en yüksek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme araç sahibi ve sürücüden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ
Gebze 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/141 Esas sayılı dosyası üzerinden; “…Eldeki dava, haksız fiil teşkil eden trafik kazası neticesinde davacı … ve …’nin kızı, …, … ve … …’nin kardeşlerinin ölümüne sebebiyet verdiği iddiası ile destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olarak, araç sürücüsü, araç sahibi olan davalı ile ZMMS sigortacısı olan davalı sigorta şirketine karşı birlikte açılmıştır. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkeme, genel hukuk mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesi ise de; dava, gerçek kişiler ile birlikte ZMMS sigorta şirketine karşı da açılmıştır. Davalı sigorta şirketi, sigorta poliçesi nedeniyle sorumlu tutulmuş olup, zorunlu sigortalar, TTK’nın 1483 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. TTK’nın 4/1-(a) ve 5. maddeleri gereğince mutlak ticari nitelikteki bu davada asliye ticaret mahkemesi görevli bulunmaktadır. Aynı davada, bir kısım davalılar hakkında genel mahkemenin, diğer davalılar hakkında ise uzman olan özel mahkemenin görevli bulunması halinde, uyuşmazlık aynı olaydan kaynaklanıyor ve zarar tek ise ya da taleplerden birisi yönünden verilecek karar diğerini doğrudan ilgilendirecek nitelikte bulunuyorsa; söz konusu özel mahkeme ile genel mahkeme arasında “Yargılama usûlüne” ilişkin esaslı farklılıklar bulunmaması kaydıyla, bütün taraflar ve talepler yönünden uzman olan özel yetkili mahkemece yargılama yaparak uyuşmazlığın çözülmesi gerekir. Bu husus, hukukun öngörülebilir olmasının, usûl ekonomisinin ve davaların makul süre içinde bitirilmesi yükümlülüğünün de gereğidir. (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, 2017/10685 E. 2017/10685 K.) O halde gerek davalı araç sürücüsünün davalı araç sahibinin gerekse davalı sigorta şirketinin sorumluluğu aynı maddî olaydan kaynaklanmış ve zarar tek olmakla, davaların birlikte görülmesi zorunludur. Bu nedenle ihtilafın özel mahkeme olan asliye ticaret mahkemesince çözüme kavuşturulması gerekir. Bu nedenle mahkememiz eldeki dava bakımından görevli değildir…” gerekçelerine yer verilerek;”1-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesinde yer alan Mahkemenin görevli olması dava şartı yokluğundan HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine,” dair görevsizlik kararı verilmiştir.
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/747 E sayılı dosyası üzerinden; “Somut uyuşmazlıkta Mahkememizin 19/11/2020 tarih ve 2020/658 Esas 2020/688 Karar sayılı ilamı ile davalı Halk Sigorta A.Ş. Aleyhine açılan davanın arabuluculuk dava şartı dava tarihi itibariyle yerine getirilmediğinden HMK’ nın 114/2 ve 115/2. Maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilerek davalı Halk Sigorta A.Ş. dışındaki davalılar yönünden dosyanın tefrik edilerek Mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydının yapıldığı, Halk Sigorta A.Ş. dışındaki davalıların tacir olmadığı, davanın ticari işletme ile ilgili olmadığı, taraflar arasında bir ticari ilişkinin bulunmadığı sabit olduğundan; görev hususu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen gözetilecek olup, HMK’nun 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edildiğinden, açılan dava nisbi ticari dava yahut mutlak ticari dava olmadığından dava şartı gerçekleşmemiş olup HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın görev yönünden usulden reddine…” dair hüküm kurulmuştur.
Gebze 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/40 Esas sayılı dosyası üzerinden; “…Eldeki davanın öncelikle davalılar …, … ve Halk sigorta A.Ş aleyhine açıldığı, açılan davanın mahkememizin 2020/141 E.sayılı dosya numarasını aldığı, Mahkememizin 2020/141 E.-2020/85 K.sayılı ilamı ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, dosyanın 2020/658 E.sayılı numarası ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine kaydının yapıldığı, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince davalılar … ve … yönünden dosyanın tefrik edildiği, tefrik edilen dosyanın Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/747 Esasına kaydedildiği, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/747 E. -2020/689 K.sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verildiği, dosyanın Mahkememizin 2021/44 Esasına kaydedildiği, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince verilen görevsizlik kararının daha önce mahkememizce görevsizlik kararı verilmesi hususu dikkate alınarak karşı görevsizlik niteliğinde olduğu, davanın temelini oluşturan ve talep sonucunu haklı kılmaya yönelik dayanılan vakıaların aynı olduğu anlaşılmakla davanın niteliğinin değişmediği, mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığının meydana geldiği bu nedenle dosyanın mahkememize gönderilmeden yargı yerinin belirlenmesi amacıyla bölge idare mahkemesine gönderilmesi gerektiği anlaşılarak, dosyanın Gebze Asliye Ticaret Hukuk Mahkemesine gönderilmesine…” dair karar verilmiştir.
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/179 Esas sayılı dosyası üzerinden; “…Davacılar, haksız fiilden kaynaklanan maddi zararlarını müştereken ve müteselsilen sürücü, işleten ve sigorta şirketinden talep etmekte, ayrıca sürücü ve işletenden manevi tazminat talep etmektedirler. Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan ve davaları birbirinden bağımsız olduğundan, dava şartlarının her bir davalı açısından ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Dava dilekçesinde gösterilen diğer davalılar işleten ve sürücü olan … ile … ise gerçek kişi davacılara karşı müteselsilen sorumlu olup, sorumluluğun haksız fiile dayandığı ve 6102 Sayılı TTK un 4.maddesi içeriğinde belirtilen nitelikte bir ticari davadan söz edilemeyeceği anlaşıldığından Mahkememizin 2020/747 Esas sırasından görevsizlik kararı verilmiştir. Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22/02/2022 tarih ve 2021/44 Esas, 2022/70 Karar sayılı gönderme kararı kesin nitelikte olduğundan ve Mahkememizce bu aşamada yapılacak bir işlem bulunmadığından dosyanın yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili istinaf dairesine resen gönderilmesine…” dair karar verilmiştir.
Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi arasında verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya dairemize görevli mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE
HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede:
Dava; ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1483/1 maddesinde; sigortacıların diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiş, aynı kanunun 4/1-a maddesinde; tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, TTK’da öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. TTK’nın 5. Maddesi ise; aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemelerinin, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince davalılar … ve … hakkında açılan davanın tefrik edilerek Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, asıl davada Halk Sigorta Şirketinin de davalı olarak gösterildiği, mahkemeler arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının davanın ticari dava niteliğinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Bu belirlemelere göre; haksız fiil teşkil eden trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkin olarak, başlangıçta davacılar tarafından araç sürücüsü ve maliki olan gerçek kişi diğer davalılar ile birlikte ZMMS sigortacısı olan sigorta şirketine karşı birlikte dava açılmıştır. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkeme, genel hukuk mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesi ise de; dava, gerçek kişiler ile birlikte karşı tarafın ZMMS yaptırdığı sigorta şirketine karşı da açıldığı için, davalı sigorta şirketi sigorta poliçesi nedeniyle sorumlu tutulmuş olup, zorunlu sigortalar TTK’nın 1483 ve devamı maddelerinde düzenlendiğinden, TTK’nın 4/1-a ve 5. maddeleri gereğince başlangıçta açılan bu davada asliye ticaret mahkemesi görevli olacaktır.
Aynı davada; bir kısım davalar hakkında genel mahkemenin, diğer davalılar hakkında ise uzman olan özel mahkemenin görevli bulunması halinde, uyuşmazlık aynı olaydan kaynaklanıyor ve zarar tek ise ya da taleplerden birisi yönünden verilecek karar diğerini doğrudan ilgilendirecek nitelikte bulunuyorsa, söz konusu özel mahkeme ile genel mahkeme arasında yargılama usulüne ilişkin esaslı farklılıklar bulunmaması kaydıyla, bütün taraflar ve talepler yönünden uzman olan özel yetkili mahkemece yargılama yapılarak uyuşmazlığın çözülmesi gerekir. Bu husus, hukukun öngörülebilir olmasının, usul ekonomisinin ve davaların makul süre içinde bitirilmesi yükümlülüğünün de gereğidir.
O halde; gerek davalı araç sürücüsü ve maliki, gerekse de davalı sigorta şirketinin sorumluluğu aynı maddi olaydan kaynaklanmış ve taleplerden birisi yönünden verilecek karar diğerini doğrudan ilgilendirecek nitelikte olmakla, davaların birlikte görülmesi zorunludur. Bütün talepler yönünden uyuşmazlığın özel mahkeme olan asliye ticaret mahkemesince çözüme kavuşturulması gerekir.
Her ne kadar, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince sigorta şirketine yönelik dava tefrik edilmiş ve o dava ile ilgili karar verilmiş olsa bile, davalı sigorta şirketi ile araç sürücüsü ve malikine karşı başlangıçta birlikte açılan, ancak sonrasında tefrik edilen davalar arasında bağlantı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği kuşkusuzdur. Mahkemece, birlikte görülmesi gereken davaların sonradan tefrik edilmesi, göreve ilişkin kuralları değiştirmez.(Emsal; Yargıtay 20.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2017/9248 Esas- 2017/7849 Karar sayılı ilamı) Hal böyle olunca, usul ekonomisi ve daha isabetli bir karar verilmesi açısından, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır