Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1614 E. 2023/1383 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1614
KARAR NO : 2023/1383

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2023
NUMARASI : 2022/130 Esas – 2023/393 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : EMLAK KONUT GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş.
VEKİLİ : Av. … -…

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : KOCAELİ KÖRFEZKENT EMLAK KONUTLARI 4.ETAP 1930 ADA 1 PARSEL SİTE YÖNETİMİ
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…

İHBAR OLUNAN : ZEK-SAN İNŞ. T.C. SAN. LTD.ŞTİ. – …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAŞVURU TARİHİ : 07.09.2023
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 12.10.2023
KARAR TARİHİ : 19.10.2023
YAZIM TARİHİ : 19.10.2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının …, … Ada üzerinde bulunan “Terra Pizza” isimli dükkanın işletmecisi ve sahibi olduğunu, davalı şirket Emlak Konut GYO söz konusu projenin sahibi ve yapımcı firması olduğunu, diğer davalı Körfezkent 4. Etap Site Yönetimi ise hali hazırda taşınmaz yapının ve davacının sahibi olduğu dükkanın da bağlı olduğu tüm sitenin yönetimi, bakımı ve site yönetimine ait olan tüm işleri ile sorumlu olduğunu, davacının dükkanının bulunduğu sitede 29.11.2021 tarihinde meydana gelen olay neticesinde davacının büyük bir zarara uğradığını, 29.11.2021 tarihli olay neticesinde meydana gelen zararın tespiti için Körfez Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/31 D.İş ve 2021/31 Karar sayılı delil tespiti kararı alındığını, toplam 58.941,19 TL şeklinde belirlendiğini müvekkilimin uğramış olduğu söz konusu zararların, davalılardan Emlak Konut GYO’ nun yapıyı eksik veya hatalı olarak inşa ve imal etmesi nedeni ile ve davalılardan Körfezkent 4. Etap Site Yönetimi’nin taşınmaz yapının gerekli bakım ve onarımlarını gerçekleştirmemesi/aksatması nedeni ile meydana geldiğini, bir binanın veya yapı eserinin yapımındaki bozukluklar nedeni ile malikin Borçlar Kanunu madde 69 ve davamına göre sorumluluğu bulunduğunu, bahsi geçen sorumluluk kusursuz sorumlu olduğunu, davalı Körfezkent 4. Etap Site Yönetiminin, davalının uğradığı zararlardan diğer davalı Emlak Konut GYO ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek davacının uğramış olduğu, soğutucu dış ünite cihazı için belirlenen 28.700,00 TL ve soğutucu dolap içerisinde bulunan gıda malzemeleri için belirlenen 30.241,19 TL olmak üzere toplam 58.941,19 TL zararın olayın meydana geldiği 29.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; 54.312,95-TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 29.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı Kocaeli Körfezkent Emlak Konutları 4. Etap 1930 Ada 1 Parsel Site yönetimi vekili istinaf dilekçesinde; gerekçeli karardaki tespitlerin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, yerel mahkeme kararının eksik incelemeye dayalı olduğunu ve kaldırılması gerektiğini, yerel mahkemenin davalı site yönetimi açısından yapmış olduğu değerlendirmenin isabetsiz olduğunu, TBK 69. Maddesinden de anlaşılacağı üzere meydana gelen zararlardan ancak bina veya diğer yapı eseri malikinin sorumlu olduğunu, davalı site yönetiminin malik sıfatı söz konusu olmadığından yerel mahkemenin TBK 69 maddesi gereğince ile davalı site yönetimini zararda sorumlu tutarak aleyhine hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Emlak Konut GYO A.Ş vekili istinaf dilekçesinde; A8 Blok çatı alanı KMK’nu gereğince ortak alan olduğunu ve sadece davalı şirketin mülkiyetinde olmadığını, böyle bir durumda mecburi dava arkadaşlığının söz konusu olduğunu ve davanın tüm A8 blok kat maliklerine yönlendirilmesi gerektiğini, bu durum gözetilmeden verilen kararın kaldırılması gerektiğini, yerel mahkeme tarafından yanlış bir niteleme sonucunda tüm A8 Blok’un tamamının maliki olarak davalı şirketin gösterildiğini, böyle bir nitelemenin yapılabilmesi için A8 Blok tamamına dair tapu kayıtlarının getirilmesi, incelenmesi ve davalının tüm A8 blok tamamının maliki olup olmadığının araştırılması gerektiğini, yargılama aşamalarında belirtildiği gibi davalı şirketin gayrimenkul yatırım ortaklığı şirketi olduğunu ve söz konusu projenin yapan değil ihale eden konumda olduğunu ve peşin ya da vadeli olarak satış vaadi sözleşmeleri ile satıldığını, sözleşmeler gereğince kullanımda davalıda olmadığı gibi bir çok bağımsız bölümün de tapu devirlerinin yapıldığını, A8 blok çatı alanın ortak alan olduğu gibi çatı kapadı da ortak alana dahil olduğunu ve yalnızca müvekkil şirketin mülkiyetinde olmadığını ve davanın tüm kat maliklerine yönlenmesi gerektiğini, davanın bu nedenle davalı şirket yönünden pasif husumet sebebiyle reddi gerektiğini, dava konusu zarar gören soğutucunun hava ünitesinin kat mülkiyetine ve yönetim planına aykırı olarak kurduğunu, mahkemenin gerekçesinin aksine bilirkişinin bu durumu hiç değerlendirilmediğini, davacının kanuna aykırı eylemin illiyet bağını kesip kesmediği araştırılmadan ve illiyet bağını kesmediğine dair karar verilse bile müterafik kusur sebebiyle zararın tamamına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ortak alanı işgal ederek yönetim planına aykırı davranan davacının kendi kusurlu hareketi ile dış ünitesine gelen zararın tazminini talep edemeyeceğinin dikkate alınmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacıya ait bağımsız bölümdeki iş yerine, rüzgar nedeniyle çatı çıkış kapağının düşmesi nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkeme tarafından dosyaya getirtilen davaya konu binaya ilişkin tapu kayıt örneğinden taşınmazda kat irtifakının kurulu olduğu ve dosya kapsamından taşınmazın tamamının kullanılmakta olduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle yargılamaya etkili olan ve HMK’nun 355. maddesi gereğince re’sen gözetilmesi gereken usul hükümleri ihlalleri açısından değerlendirme yapılmalıdır.
Bu davalarda taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine göre, görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 19. maddesinde, her kat malikinin anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı Kanun’un Ek 1. maddesinde, “kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi’nde çözümleneceği” düzenlemesine ve 17/3. maddesinde ise “kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi anagayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır” düzenlemesine yer verilmiştir.
Görev kuralları, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gereken hususlardandır.
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında mahkemece; taşınmazda kat irtifakının kurulu olması, yapının fiilen tamamlanmış olması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm yerinin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna dair görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi hatalı olduğundan ilk derece mahkemesi kararının resen gözetilen bu sebeple, HMK’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin kaldırılmasına ve dosyanın görevsizlik kararı verilmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13.07.2023 tarih ve 2022/130 Esas, 2023/393 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a-3 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-Peşin alınan istinaf karar harcının talebi halinde yatırana iadesine,
4-İstinaf yoluna başvuran davalıların yaptığı giderlerin esas hakkında verilecek kararda değerlendirilmesine, harcanmayan istinaf gider avansının yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 19.10.2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
*Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*