Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/651 E. 2023/305 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/651
KARAR NO : 2023/305

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/12/2021
NUMARASI : 2015/336 Esas – 2021/720 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …- …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALILAR : 1 -…- … – …
2 -… – … – …

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazasında yaralanma Sebebiyle Açılan Tazminat
BAŞVURU TARİHİ : 08.02.2023
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 05.04.2022
KARAR TARİHİ : 01.03.2023
YAZIM TARİHİ : 02.03.2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde, 01.07.2015 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken polis memuru olan ve yol kontrolü yapan davacıya tamamen kusurlu bir şekilde çarptığını, Kocaeli 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/196 Esas sayılı dosyası ile sürücü hakkında dava açıldığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 75.000,00 TL manevi tazminat ile 6100 sayılı yasanın 107. maddesine göre belirlenecek geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatı ve geçici iş göremezlik süresi için bakıcı giderlerinin davalı sigorta şirketi için sigorta kapsamı ve sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden diğer davalılar için kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davalının gerçekleşen kazada üzerine düşen tüm dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun hareket ettiğini, kazanın oluşunun dosya içerisindeki tutanaktan farklı olduğunu, tutanağın gerçeğe aykırı tutulduğunu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, davalının kusursuz olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Anadolu Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde,… plaka sayılı aracın sigorta şirketi nezdinde 29.10.2014 – 29.10.2015 vadeli 405516914 poliçe no.lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, davacı yanın kusurlu olduğunu, davacı yanın kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınması gerektiğini, davacının 07.11.2013 tarihinde başka bir kazaya karıştığını ve bu kazada malul kaldığını, dava konusu kaza nedeniyle davacının maluliyetinin bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, maddi tazminat davasının kabulü ile 399.398,64 TL’nin davalı sigorta şirketi açısından (sigorta şirketinin sorumluluğu sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 01/04/2015 tarihinden, diğer davalılar açısından kaza tarihi olan 07/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 07/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteveffa davalı … mirasçıları …, … ile davalı işleten …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili ile davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davacının polis memuru olduğunu, kazanın görevi gereği yol kontrolü yaptığı sırada meydana geldiğini, alınan ATK raporunda maluliyet oranının %26 olarak tespit edildiğini, davalı sürücünün kusurunun ise %75 olduğunu, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınının Türk lirasının değerini oldukça düşürdüğünü, bu nedenle 15.000,00 TL manevi tazminatın oldukça az kaldığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kaza tarihinde poliçe teminatının 290.000,00 TL olduğunu, vekalet ücreti ve yargılama giderinin hükmedilen miktar üzerinden değerlendirildiğini, ancak davalı sigorta şirketinin bu alacak kalemlerinden sorumluluğunun teminat limitiyle orantılı olması gerektiğini, davacının daha önce geçirdiği bir trafik kazası mevcut olduğunu, maluliyet oranının buna göre değerlendirilmesi gerektiğini, polislerin emeklilik yaşının çok erken olduğunu, ancak raporda siviller gibi aktif/pasif dönem ayrımı yapıldığını, gelirinin hatalı olarak yüksek hesaplandığını, PMF yaşam tablosu kullanılması gerektiği, memur olan davacı için geçici iş göremezlik hesaplanmasının hatalı olduğunu, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, manevi tazminat talebinin sigorta kapsamında olmadığını, gelecekteki bir zarar talebi için bugün faize hükmedilmesinin faizin ruhuna aykırı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 07.01.2015 tarihinde, polis memuru olan yaya davacıya görevi sırasında, davalıların sürücüsü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları araç çarpmış, davacı yaralanmıştır.
Kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında, yalnızca davalı araç sürücüsüne kural ihlali verilmiş, kazaya dair yürütülen kovuşturmada Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda da davalı sürücünün asli kusurlu, davacı yayanın kusursuz olduğu belirtilmiş, bu dosyada mahkemece makine mühendisi bilirkişiden alınan raporda ise davacı yayanın %25, davalı sürücünün %75 kusurlu olduğu belirtilmiş ve mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır. Heyetimizce hükme esas alınan raporun oluşa uygun olduğu değerlendirildiğinden davalı sigorta şirketi vekilinin kusur oranına yönelik istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Mahkemece davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesinden alınan raporda, davacının 2013 yılında geçirdiği kaza da irdelenerek karar verildiğinden davalı sigorta şirketi vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan aktüer ek raporun, Yargıtay’ın güncel içtihatlarına göre TRH2010 yaşam tablosu ve progressive rant yöntemine göre hazırlanması, gelirin davacının maaş bordrosu esas alınarak tespit edilmesi, davacının pasif dönem zararının 55 yaşından başlatılması, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan dava tarihinden faizden sorumlu tutulması doğru olduğundan davalı sigorta şirketi vekilinin aktüer rapora ve faize ilişkin istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
Davacı vekilince dava dilekçesinde davalı sigorta şirketine yönelik talebi sigorta poliçesi ile sınırlı tutulduğundan, davalı sigorta şirketinden manevi tazminat talep edilmemiş olmakla davalı sigorta şirketi vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Davacı kaza tarihinde polis memuru olup geçici iş göremezlik döneminde devlet memurlarının maaşlarını tam olarak almaları sebebiyle kazanç kaybı oluşmayacağı göz önüne alınmadan 19.863,97 TL geçici iş göremezlik ödemesinin davalılardan tahsiline hatalı olarak karar verilmiş ise de, bu hususu istinafa getiren davalı sigorta şirketinin zarardan poliçe limitiyle sorumlu olması, diğer davalının (mirasçılarının) da istinaf yoluna başvurmaması nedeniyle, geçici iş göremezlik ödemesinin düşülmesi halinde davalı sigorta şirketinin ödeyeceği miktarda değişiklik olmayacağından bu husus kaldırma nedeni yapılmamıştır.
Davalı sigorta şirketi gerçekleşen zarardan poliçe limiti olan 290.000,00 TL ile sorumlu olup mahkemece yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden davalı sigorta şirketinin poliçe limitine oranlama yapılarak sorumlu tutulması gerekirken tüm yargılama giderlerinden sorumlu tutulması hatalı olmuştur. Davalı sigorta şirketi vekilinin bu husustaki istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi uyarınca bedensel bütünlüğü zedelenen kimse manevi tazminat adı altında bir miktar para ödetilmesini isteyebilir. Hakimin, özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bu tutar adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan, özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Olay tarihi, olayın oluş şekli, kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumları ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarının olaya ve hakkaniyete göre az olduğu, davacı lehine 25.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun olacağı kanaatine ulaşılmıştır. Bu nedenle davacı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararındaki anılan yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü, davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu vekalet ücreti ve yargılama giderleri poliçe limiti olan 290.000,00 TL’ye oranlanmış, davacı lehine de 25.000,00 TL manevi tazminata hükmedilerek aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davacı vekili ile davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı KABULÜ İLE, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 07.12.2021 tarih ve 2015/336 esas, 2021/720 karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
II-HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulması gerektiğinden,
1-MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜNE,
A) 399.398,64 TL maddi tazminatın (davalı sigorta şirketi poliçe limiti olan 290.000,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) sigorta şirketi bakımından dava tarihi olan 01.04.2015 tarihinden itibaren,, diğer davalılar bakımından kaza tarihi olan 07.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
B) Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca maddi tazminat bakımından alınması gereken 27.282,92 TL karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 1.364,17 TL’nin mahsubu ile bakiye 25.918,75 TL karar ve ilam harcının (davalı sigorta şirketi bu miktarın 18.819,39 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan hükmedilen maddi tazminat bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 36.407,90 TL vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketi bu miktarın 26.435,47 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
D) Davacı tarafça yapılan 3.721,30 TL yargılama gideri ile peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan toplam 1.364,17 TL olmak üzere toplam 5.085,47 TL yargılama giderinin (davalı sigorta şirketi bu miktarın 3.692,52 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
E) İlk derece mahkemesince düzenlenmiş olan 29.03.2022 tarih ve 2022/102 – 103 harç nolu harç tahsil müzekkerelerinin işlemsiz olarak iadesinin istenmesine,
F) Kullanılmayan gider avanslarının yatıranlara iadesine,
2-MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜNE,
A) 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 07.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, … ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
B) Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca manevi tazminat bakımından alınması gereken 1.707,75 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 256,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.451.58 TL harcın davalılar …, … ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C) Hükmedilen manevi tazminat bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, … ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
D) Reddedilen manevi tazminat bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,
E) Kullanılmayan gider avanslarının yatıranlara iadesine,
III-Davacı ile davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi tarafından yatırılmış olan istinaf karar harçlarının talep halinde yatıranlara iadesine,
IV-Davacı tarafından yapılan 183,10 TL istinaf yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
V-Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta A.Ş tarafından istinaf yargılama gideri yapılmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
VI-Kullanılmayan istinaf gider avanslarının yatıranlara iadesine,
VII-Avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dairemize dilekçe vermek suretiyle Yargıtay’da temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01.03.2023

Başkan …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*