Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/607
KARAR NO : 2023/250
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/11/2021
NUMARASI : 2020/12 Esas – 2021/917 Karar
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : TAŞDEMİRLER KAĞITCILIK METAL PLASTİK ÜRÜNLERİ İNŞ. NAK. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. … -…
DAVACI : NURCİVAN ENDÜSTRİYEL AMBALAJ SİSTEMLERİ SAN. VE DIŞ TİC. LTD ŞTİ
VEKİLİ : Av. … -…
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAŞVURU TARİHİ : 28.02.2022
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 29.03.2022
KARAR TARİHİ : 22.02.2023
YAZIM TARİHİ : 22.02.2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin … adresinde şube açmak suretiyle faaliyetlerine başladığını, ancak taşınma, depolama faaliyetleri devam ederken19.04.2018 tarihinde davalı/komşu işyerinde çıkan yangın nedeniyle davacı şirketin işyerinde maddi zarar meydana geldiğini, eşyaların hasar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini, davalı işletmesi /tesisi geri dönüşüm tesisi olduğunu, davadan önce delil tespiti yaptırıldığını, davalının adres bildirmeden ve değişiklik dahi yapmadan işyerini terk etmiş /kaçmış olması nedeniyle davacının işyerinde ve makine ve demirbaşlarında vukuu bulan zararların tespiti, mümkün ise oluşan hasarın giderimi için ne kadar süre ve maliyet gerektiğinin tespiti ile olayın vukuu bulduğu 19.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile, 97.400,00 TL hasar bedelinin 19.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunun eksik inceleme sonucu düzenlenmiş, objektif değerlendirmeden uzak, gerekçesiz bir rapor olduğunu, keşif sırasında davalıya sınırı olan davacı işyerinin bulunduğu binanın tamamının gezilmediğini, alt katta bulunan işyerinin bulunduğu katın hiçbir şekilde incelemeye konu edilmediğini, bilirkişi heyetinin raporunda bahsettiği itfaiye raporunun aksine yangının çıkış noktasının hala net olmadığını, varılan kanaatin aksine her ne kadar esas yangının başladığı kısım hurda kağıt deposu olarak algılansada hurda kağıdın fiziki durumu gereği üzerine sıçrayan bir alev neticesinde kolaylıkla yanacağı ve bu yangının hurda kağıt kısmında hızla büyüyeceğinin zaten malum olduğunu, fakat hurda kağıtların yanmasıyla ortaya çıkabilecek sıcaklığın önce metal sundurmaları, daha sonra sac panelleri, daha sonrada yan binada bulunan metalden üretilmiş makinaları eriterek daha sonra da bunların yanmalarına sebebiyet verecek derecelere çıktığını düşünmenin akıl ve mantığa uymadığını, davacı yana ait işyeri ile davalıya ait işyeri arasında ki duvarların dışarıdan incelendiğinde alevlerin geçebileceği herhangi bir açıklık gözükmediğini, ancak söz konusu duvarda içeriden bakıldığında ve yine bilirkişilerce fotoğrafları çekilen kısımlarında hem bir elektrik tesisatının olduğuna delail prizlerin olması, hem de söz konusu sandviç panellerinde bir takım yıpranmalar ile beton kısım ile sandviç panelin birleştiği kısımda gözüken bir takım açıklıklar olmasının şüphe uyandırıcı olduğunu, davacı yanın işyerinin duvarlarındaki kusurlardan kaynaklanabilecek zararlardan davalı firmanın sorumlu tutulmasının sorumluluk hukukuna aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda davacı yanın herhangi bir yangın söndürme sistemine sahip olmaması hususunu değerlendirmediğini, gerek binanın yapımı esnasında bina maliki, gerek davacı yan söz konusu faaliyetlerine başlamadan önce dahi yan taraflarında bulunan işyerinin bir geri dönüşüm tesisi olduğunu bildiklerini, buna rağmen gerekli önlemleri almaktan imtina eden ve yapısal kusurlarını gidermeyen davacı yan ile 3. kişilerin ağır kusurlu oldukları, yerel mahkeme kararının gerekçe kısmında delilleri usulüne uygun olarak açıkça değerlendirmediğini belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız fiilden (yangın) kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 19.04.2018 tarihinde, davalı şirkete ait geri dönüşüm depo alanında başlayan yangının davacı şirkete sirayet etmesi nedeniyle makine ve demirbaşlar zarar görmüş, davacı şirketçe zararın/ hasarın temini için işbu dava açılmıştır.
İlk derece mahkemesince 22.06.2021 tarihli makine mühendisi, yangın uzmanı ve elektrik mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan rapor hükme esas alınmıştır. Bu raporda, oluşan zararlar bakımından davacı şirkete kusur yüklenmemiş, davalı şirketin kusurlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Yine aynı raporda dosya kapsamında sunulan delillere göre davacının maddi zararı belirlenmiş, mahkemece belirlenen bu maddi zarar miktarına göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
Olay sonrası itfaiye ekiplerince düzenlenen yangın raporunda açık alanda kağıt yangın ihbarına binaen olay mahaline varıldığında yaklaşık 2500 metrekare içerisinde faaliyet gösteren davalı Taşdemir Kağıtçılık firmasının tamamının alevli olarak yandığının ve bitişiğindeki depoya sirayet ettiğinin görüldüğü ,yine hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve dava öncesi yaptırılan tespit raporunda da yangının çıkış noktasının davalı şirketin depolama alanı olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır. Ayrıca bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacı şirkete ait zarar gören makinelerin yangın olayında bitişik duvara yakın olmasından kaynaklı zarar görmüştür. Bu durumda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen kusur oranları ve zarar miktarı oluşa uygun olduğundan davalı şirket vekilinin kusur oranına, zarar miktarına, illiyet bağının kesildiğine ve denkleştirme yapılmasına yönelik istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.11.2021 tarih ve 2020/12 esas, 2021/917 Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalıdan alınması gereken 6.653,39 TL harçtan peşin alınan 1.663,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.989,69 TL harcın tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalının istinaf başvurusu için yaptığı giderin üzerinde bırakılmasına, artan istinaf avansının yatırana iadesine,
4-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22.02.2023
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
*Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*