Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/313 E. 2023/136 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/313
KARAR NO : 2023/136

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/12/2021
NUMARASI : 2019/616 Esas – 2021/724 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : … – … – …
VEKİLLERİ : Av. …-…
Av. … -…

DAVALI : BEREKET SİGORTA A.Ş – …
VEKİLİ : Av. …-…

DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
3-… – … – …İ
VEKİLLERİ : Av. … -…

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazasında Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat
BAŞVURU TARİHİ : 19.01.2022
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 16.02.2022
KARAR TARİHİ : 27.01.2023
YAZIM TARİHİ : 27.01.2023

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 17/08/2019 tarihinde davalı …’ın kullandığı … plaka sayılı aracın kaza yaptığını ve römorkta bulunan …’ın vefat ettiğini, ölüm nedeniyle davacılar olan eş ve çocukların destekten yoksun kaldıklarını, sigorta şirketinin kazaya karışan aracın sigortacısı olup sorumlu olduğunu beyan ederek; 2.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davacılar için davalılardan Bereket Sigorta ve …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte, sirgorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere tahsiline, ayrıca her bir müvekkili için 100.000,00’er TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı Bereket Sigorta vekili cevap dilekçesinde, kaza yapan traktörün karayolunda kaza yapmamış olması nedeniyle 2918 Sayılı KTK 2. maddesi uyarınca davalı sigortanın tazmin yükümlülüğünün bulunmadığını, dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesi gerektiğini, müterafik kusur incelemesi yapılması gerektiğini, ispat yükünün davacılarda olduğu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, kazanın mücbir sebeplerle gerçekleştiğini ve davalının kusurunun olmadığını, murisin müterafik kusurlu olduğunu ve römorka kendi isteğiyle bindiğini, koruyucu giysisi olmadığını, bu nedenle yüksek oranda kusur indirimi uygulanması gerektiğini, Yargıtay kararları uyarınca davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile; davacı … için 299.189,62 TL, davacı … için 24.560,87 TL maddi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden, davalı Bereket Sigorta A.Ş’den poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 06/12/2019 tarihinden, itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine; davacı …’ın maddi tazminat davasının reddine; her bir davacı için ayrı ayrı 80.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı Murat Alkız vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı … vekili vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dosyada müterafik kusur hususundaki haklı savunmalarına rağmen bilirkişi raporunda bu hususa yer verilmediğini ve davalının tam kusurlu olarak hüküm kurulduğunu, davacıların kazada rahmetli olan yakınlarının hatır taşımacılığının ötesinde hatır ve rica üzerine araca alınmasına rağmen bu hususta hakkaniyet indirimi yapılmadığını, davacıların aktüel hesaplamaları ve buna dayalı maddi tazminat miktarının fahiş hesaplandığını, manevi tazminat takdir edilirken dosya kapsamı tarafların mali ve ekonomik durumları hesaplanan maddi tazminat miktarı ve yasal faizi, yargılama giderlerinin miktarı dikkate alınarak ve sosyal dengeler de gözetilerek özellikle elim kazanın oluşmasında davalının işçilerinin ricasını kırmayarak yürüme mesafesindeki tarlaya traktörle götürmeyi kabul etmesi gibi manevi bir baskı altında olduğu da gözetilerek, davalının bundan sonraki hayatındaki yaşı itibariyle çalışma gücünü tümden kaybetmekle muhtaç ve mağdur duruma düşürmeyecek bir manevi tazminatın takdiri gerekirken davacılara kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 80.000,00’er TL hükmedilmesinin tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile bağdaşmadığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazasında hayatını kaybeden kişinin eşi ve çocuklarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Somut olayda, 17.08.2019 tarihinde, davalıların sürücüsü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları traktörün tek taraflı kazasında, araçta yolcu olarak bulunan davacıların eşi/annesi … vefat etmiştir.
Mahkemece yerinde keşifle trafik bilirkişisinden ve itiraz üzerine de ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporlarda davalı sürücünün gerçekleşen kazada %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, davacıların desteğinin traktörün römorkuna can güvenliğini tehlikeye düşerek şekilde gayri nizami şekilde binmesi müterafik kusur kabul edilmiş ve belirlenen tazminatlardan indirim yapılmıştır. Mahkemenin uygulamasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı … vekilinin bu hususlardaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Davalı …, süresinde verdiği cevap dilekçesinde hatır taşıması savunmasında bulunmamıştır. Olayda, davalı sürücünün davacıların desteğini kendi tarlasında fındık toplamak üzere işçi olarak taşıdığı da dikkate alındığında süresinde hatır taşıması savunması yapılsa dahi olayda hatır taşıması bulunmadığı anlaşıldığından davalı … vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56/2 maddesi uyarınca ölüm halinde ölenin yakınları manevi tazminat adı altında bir miktar para ödetilmesini isteyebilir. Hakimin, özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bu tutar adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan, özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda; olay tarihi, olayın oluş şekli, kusur durumu, desteğin yaşı, tarafların sosyal ekonomik durumları (davalı …’ın takbis malvarlığı incelenerek) ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına hükmedilen manevi tazminatların olaya uygun düştüğü kanaatine ulaşılmış ve davalı … vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Mahkemece alınan aktüer raporun TRH2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre usulüne uygun şekilde düzenlenmesi, bakiye ömürlerin ve destek paylarının doğru alınması, davacıların desteğinin gelirinin asgari ücret kabulü ve diğer hususlar doğru olduğundan davalı … vekilinin aktüer rapora yönelik istinaf isteminin de reddi gerekmiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08.12.2021 tarih ve 2019/616 esas, 2021/724 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı … vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalıdan alınması gereken maddi tazminat bakımından 22.115,39 TL, manevi tazminat bakımından 16.394,40 TL olmak üzere toplam 38.509,79 TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 80,70+9.546,74 TL’nın mahsubu ile bakiye 28.882,35 TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı …’ın istinaf başvurusu için yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalının yatırdığı istinaf gider avansının harcanmayan kısmının hesap edilerek kendisine iadesine,
5-Avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dairemize dilekçe vermek suretiyle Yargıtay’da temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 27.01.2023

Başkan …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*