Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/1747
KARAR NO : 2023/1462
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05.07.2022
NUMARASI : 2021/564 Esas – 2022/1282 Karar
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALILAR : 1-… – …
2-… – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : AXA SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ :Av…. – …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. .., …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
BAŞVURU TARİHİ : 29.07.2022
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 11.10.2022
KARAR TARİHİ : 01.11.2023
YAZIM TARİHİ : 01.11.2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 06/11/2020 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken, davalı …’ün maliki ,davalı …’ın sürücüsü, davalı şirket nezdinde zorunlu trafik sigortası bulunan … plakalı kamyonetin arkadan çarpması ve çarpmanın etkisi ile aracın orta refüjü aşarak diğer bölünmüş yolda kaza yapması sonucu maddi hasarla sonuçlanan trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı araç sürücüsünün kaza mahallinden kaçtığını, görüntülerden kazaya sebebiyet veren aracın kolluk güçlerince olaydan daha sonra tespit edildiğini, ceza davasının halen derdest olduğunu, Sakarya 1.Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliği’nin 2020/47 D.İş dosyası ile tespit yapıldığı ve bilirkişi raporu alındığını belirterek 82.000,00 TL araç hasar bedeli ve 18.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi itibariyle yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı Axa Sigorta vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davacının kısmi dava açmış olması sebebiyle hukuki yararının bulunmadığını, davalı şirketin ancak azami teminat ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olabileceğini, talep edilen tazminat bedelinin çok fahiş olduğunu, öncelikle kasko bedelinin ödenip ödenmediğinin araştırılması gerektiğini, davalı şirketin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile sorumlu olabileceğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini taleple etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerinin 06.11.2020 tarihli trafik kazasına karışmadıklarını, söz konusu kazayla herhangi bir ilgileri olmadığını, HMK m.6 uyarınca genel yetkili mahkemenin davalının dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, 06.11.2020 tarihinde davalı sürücü …’ın iş dolayısıyla sürekli kullandığı gidiş geliş güzergahından ilgili araç ile geçtiğini, geçtiği güzergâh üzerinde bir trafik kazası gerçekleştiğini, trafik kamera kayıtlarında kazaya karışan aracın görüntü itibariyle davalılara ait araca benzediğinin tespit edildiğini, bu konuda jandarmaya ifade verildiğini belirterek öncelikle davanın husumet yokluğundan reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından davacının maddi tazminat istemi yönünden talebinin kabulü ile; 82.000,00 TL maddi tazminatın davalı Axa Sigorta A.Ş yönünden 15.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ve poliçe limitleri dahilinde olmak üzere diğer davalılar yönünden 06.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, davacı tarafın manevi tazminat talebinin reddine dair karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalılar … ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalılar … ve … vekili istinaf dilekçesinde; kazanın gerçekleştiği mevkinin davalıların iş dolayısıyla sürekli kullandığı bir güzergah olduğunu, 06.11.2020 tarihinde davalının bu mevkiden geçtiğini, ancak herhangi bir kazaya karışmadığını ve yol üzerinde durmadığını, kazanın gerçekleştiği günün Cuma olduğunu ve davalının İzmit Köseköy çıkışında bir camide mola vererek namazını kıldığını, namazı bitirip çıkmasının öğlen birbuçuk civarını geçtiğini, kazanın gerçekleştiği saate kadar davalının İzmit’in çıkışından kaza mahallenine varabilmesinin hız sınırı da düşünüldüğünde mümkün olmadığını, yerel mahkemece tarafın bilirkişi incelemesi yaptırılmış olmakla birlikte raporun eksik ve hatalı değerlendirmeler içerdiğini ve hükme esas alınacak mahiyette olmadığını, Çokay Ambalaj ve Ekotec isimli firmalardan alınan görüntülerde araç plakasının hiçbir şekilde gözükmediğini, bilirkişinin neye dayanarak kazaya karışan aracın plakasının tespit ettiği ve bu plakanın … olduğu hususu izaha muhtaç olduğunu, davalılara ait aracın ‘arvento kayıtlarına’ bakıldığında kaza saatinde davalının kaza bölgesinde olmadığının açıkça görüleceğini, ayrıca HTS kayıtlarına bakıldığında davalı …’ın kazanın gerçekleştiği saatte kaza mahallinden çok uzakta olduğunun görüleceğini, yerel mahkeme tarafından bu hususlar tahkikat aşamasında hiçbir şekilde değerlendirilip araştırılmadan hüküm tesis edildiğini, kazanın esas sorumluları tespit edilmeden kazaya karışan aracın tespiti yapılmadan kurulan bu hükmü kabul etmediklerini, müvekkillerinin karışmadıkları bir kazadan sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden inceleme yapılmasını ve talepleri doğrultusunda sıfat yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, maddi hasarlı trafik kazasında aracın perte ayrılması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir
Somut olayda, 06.11.2020 tarihinde, davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları aracın davacıya ait aracın arkasına çarpması sonucu davacının aracın hakimiyetini kaybedip bariyerlere çarparak karşı şeride geçtiği ve karşı şeritten gelen dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçla çapışması sonucu davacının aracının hasar gördüğü iddiasıyla iş bu dava açılmıştır.
Kaza sonrası arkadan çarpan aracın şoförünün olay yerinden kaçması sebebiyle kazaya karışan davacı sürücü ve karşı şeritten gelen araç sürücülerince kaza tespit tutanağı düzenlenmiştir. Mahkemece makine mühendisi bilirkişiden alınan kusur raporuna göre kazaya ait tüm görüntülerin kaza sonrasını kapsayacak şekilde incelendiği, kaza anından itibaren kaza mahali üzerindeki kameralı geçişlerden benzer nitelik ve özelliklere sahip başkaca bir aracın geçmediğinin belirtildiği, kaza sırasında davacıya ait aracın arka kısmına ön tamponun sol tarafıyla çapması neticesinde … plakalı tırın sol ön tamponunda boya kalkmalarını meydana geldiği belirtilerek kazaya karışan aracın … plakalı araç olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiş, davalı sürücü kazanın oluşumunda %100 kusurlu bulunmuştur. Bilirişi raporunda belirlenen kusur oranı ve davalıların sorumluluğuna gidilmesi heyetimizce de oluşa uygun bulunduğundan bir kısım davalıler vekilinin kusur oranına yönelik istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
Hükme esas alınan zarar hesabına yönelik 16.06.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda, dosya kapsamına sunulan kaza sonrası resimlere ve taraflarca sunulan diğer belgelere göre davacının aracının tamiri ekonomik bulunmadığından pert/totale ayrılması gerektiği kanaatine varılmış, raporda belirlenen aracın rayiç değeri, sovtaj değeri piyasa koşullarına uygun bulunduğundan davalı vekillerinin bu hususlardaki istinaf istemleri de yerinde görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalılar … ve … vekilinin istinaf isteminin esastan reddine dair karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.07.2022 tarih ve 2021/564 Esas, 2022/1282 Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca davalılardan alınması gereken 5.601,42 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.400,35 TL’nın mahsubu ile bakiye 4.201,07 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalıların istinaf başvurusu için yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının yatırana iadesine,
4-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01.11.2023
Başkan …
e-imzalıdır
*Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*