Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/144
KARAR NO : 2023/215
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14.10.2021
NUMARASI : 2018/795 Esas – 2021/579 Karar
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : SAKARYA ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. … -…
DAVACI : FEGES OFSET MATBAACILIK VE AMBALAJ SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …
İHBAR OLUNANLAR : 1 -GULF SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
: 2 -NEOVA KATILIM SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAŞVURU TARİHİ : 06.12.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 24.01.2022
KARAR TARİHİ : 16.02.2023
YAZIM TARİHİ : 17.02.2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … adresindeki işyerinin hemen bitişiğinde bulunan davalı SEDAŞ’a ait elektrik direğinde 22.06.2018 tarihinde sabah 7:30 sıralarında meydana gelen arıza ve kısa devre sonucu çıkan yangında elektrik direğinden kopan teller yanan metaryaller ve sıçrayan kıvılcımların müvekkilinin işyerinin bahçesine düşmesi nedeniyle o esnada müvekkilinin bahçesinde bulunan muhtelif cins ve özelliklerde yaklaşık 150 ton kağıt malzemenin yanarak zayi olduğunu, bir adet konteyner ve işyerini dış cephe panellerinin hasarlandığını, yangının çıkış nedeninin belirlenmesi ve işyerindeki zararlarının tespiti amacıyla Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/2 168 D.iş sayılı delil tespiti dosyası üzerinden yapılan keşif sonucu bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 30.08.2018 tarihli raporda yangının davalıya ait elektrik direğinden kaynaklandığınun tespit edildiğini, olayla davalının yürüttüğü faaliyet arasında illiyet bağı bulunduğunu, davalının yangın sebebiyle müvekkilinin uğradığı zararlardan TBK mad. 69 yapı malikinin sorumluluğu gereği kusursuz (objektif) olarak sorumlu olduğunu, müvekkilinin yangın sebebiyle uğramış olduğu fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi zararın olay tarihi olan 23.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yangının meydana gelmesine sebebiyet verdiği iddia olunan hattın mülkiyeti, işletme, bakım ve sorumluluğunun kime ait olduğunun tespiti gerektiğini, müvekkilinin iş ve işlemlerinde kanun ve mevzuat hükümleri çerçevesinde hareket ettiğini, mevzuatın gereklerini eksiksiz yerine getirdiğini, yangın olayının meydana gelmesinde davacının bizzat kusurlu ve sorumlu olduğunu, zarar miktarının objektif olarak belirlenmesi gerektiğini, davacının herhangi bir tazminat talep edemeyeceğini, talep edebilecek ise bile talep edilen miktarın fahiş olduğunu, davacının zarara uğradığını ve zarar miktarını ispatla yükümlü olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile 136.483,60 TL tazminatın 23.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu olaya müvekkilinin sebep olmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen, enerji nakil hatlarına kuşkonmaz adı verilen koruma bariyeri monte edilmesi gerekliliğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığını, davacının yıllardır kağıt üretimi yapan bir firma olmasın rağmen kağıtların istiflenmesi ve korunması ile ilgili yönetmelikte belirtilen gerekli önlemleri almadığını, dava konusu zararın meydana gelmesinde bizzat kusurlu olduğunu, yerel mahkemece davacının müterafik kusurunun dikkate alınmadığını, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmayarak yeni bir heyetten bilirkişi raporu alınmadan tüm kusurun davalı müvekkildeymiş gibi eksik, elverişsiz hazırlanan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğunu, davacının davaya konu ettiği ürünlerin tamamının yangında zarar gördüğünü ispat edemediğini, Değişik İş dosyasında hesaplanan tutardan daha yüksek tazminat talep ettiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte bilirkişilerce hesaplanan tazminat tutarının fahiş olduğunu, TBK’nun 50, 51 ve 52.maddeleri doğrultusunda malzemelerin mevcut durumunun, hurda değerlerinin dikkate alınması ve bu rakamdan indirime gidilerek gerçek zararın tespit edilmesinin hakkaniyete uygun olacağını belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Haksız filliden kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak gerçek zarar ilkesi geçerli olup, zararın kanıtlanması davacı tarafın, hükmedilecek tazminatın miktarının belirlenmesi ise hakime ait olup, tazminat hesabı yapılırken tarafların kusur durumlarının da değerlendirilmesi gerekir.
Somut olayda, davalı tarafça olayın gerçekleşmesinde davacının da kusurunun bulunduğu husus ileri sürülmesine rağmen yalnızca gerçek zararın tespitine gidilmiş, davacının zararın gerçekleşmesinde müterafik kusuru olup olmadığı değerlendirilmemiştir.
Davacının işletmesinin niteliği, olay yerini gösterir resimlerden depolama alanının durumu dikkate alındığında bilirkişi kuruluna dosyanın tevdi ile tarafların varsa kusur oranlarının belirlenerek ve tüm dosya kapsamı gözetilerek alınacak ek rapora göre karar verilmelidir.
Buna göre mahkemece, gerçek zararın tespiti amacıyla davacı tarafça ibraz edilen faturalar dışında davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının ibrazının sağlanarak, bilirkişi heyetinden davalı tarafın itirazlarını da kapsayacak şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, belirtilen şekilde işlem yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14.10.2021 tarih ve 2018/795 esas, 2021/579 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Peşin alınan istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine,
4-Davalının istinaf başvurusu için yaptığı giderin esas hakkında verilecek kararda değerlendirilmesine,
5- Harcanmayan istinaf gider avansının yatırana iadesine,
6-Karar tebliği, harç ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16.02.2023
Başkan …
e-imzalıdır
*Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*