Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/1328
KARAR NO : 2023/1072
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17.09.2021
NUMARASI : 2020/141 Esas – 2021/479 Karar
DAVACI : …-…
VEKİLLERİ : Av. …-…
Av. …-…
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : QUİCK SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …- …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
BAŞVURU TARİHİ : 14.06.2022
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ : 21.07.2022
KARAR TARİHİ : 06.09.2023
YAZIM TARİHİ : 06.09.2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 21.11.2017 tarihinde davalıya ZMSS sigorta poliçesi ile sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğunu ve aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL ( geçici ve sürekli iş göremezlik ve iş gücü kaybına ilişkin kazanç kaybı) maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecekyasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslahla talebini 62.293,01 TL ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, davalı sigorta şirketine eksik belge ile başvurduğunu, davalı şirketin sorumluluğu poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, davalı şirketin geçici maluliyet ve manevi tazminat taleplerinden sorumlu olmadığını belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile, 6.147,04 TL geçici iş göremezlik, 56.775,97 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 62.923,01 TL maddi tazminatın 29.06.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davalının geçici maluliyet tazminatı ve manevi tazminattan sorumlu olmadığını, davalının poliçeden kaynaklı maddi tazminat taleplerinden sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, sürücünün, kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine göre hareket etmediğini, kusur konusunda Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, hesap bilirkişi raporunda günlük kazancın 365 gün üzerinden hesaplanması gerekirken hatalı olarak 360 gün üzerinden hesaplandığını, rapor içeriğinde mevcut bilinmeyen aktif ve pasif dönem hesabının da hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu motorsikletin 21.11.2017 tarihinde karıştığı trafik kazasında, motorsiklette yolcu olarak bulunan davacı yaralanmıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, araçta yolcu olarak bulunan davacıya kazanın oluşumunda kusur atfedilemeyeceği, mahkemece tek taraflı kazada dava dışı sigortalı sürücünün asli ve tam kusurlu kabul edilerek kusur raporu alınmaksızın hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığı, mahkemece hükme esas alınan aktüer kök ve ek rapor PMF1931 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre düzenlendiği, güncel Yargıtay içtihatlarına göre raporun TRH 2010 yaşam tablosuna göre düzenlenmesi gerekmekte ise de, bu tabloda yaşam süreleri PMF 1931 tablosuna göre daha uzun belirlendiğinden istinaf edenin konumuna göre aleyhe kaldırma yapılmayacağı dikkate alınarak aktüer bilirkişi raporundaki değerlendirilmeler dairemizce doğru bulunmuş, davalı vekilinin istinaf istemi yerinde görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereği davalı vekilinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiştir
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.09.2021 tarih ve 2020/141 esas, 2021/479 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince alınması gereken 4.298,27 TL harçtan peşin alınan 1.074,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.223,70 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irad kaydına,
3-Davalı tarafın istinaf başvurusu için yaptığı giderlerin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan istinaf gider avansının iadesine,
4-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 06.09.2023
Başkan …
e-imzalıdır
*Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*