Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/817 E. 2022/445 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/817
KARAR NO : 2022/445

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09.07.2018
NUMARASI : 2016/1251 Esas – 2018/613 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
3-… – …
VEKİLİ : Av. …,

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : 1 -… -…
VEKİLLERİ : Av. … – Av. …
Av. …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : 2 -ES İNŞAAT OTOMOTİV AKARYAKIT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …,

DAVALI : 3 -…
VEKİLİ : Av. …,

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazm.)
BAŞVURU TARİHİ : 19.02.2021-22.02.2021-11.03.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 09.06.2021
KARAR TARİHİ : 16.03.2022
YAZIM TARİHİ : 16.03.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde, 17.12.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında… plakalı araç sürücüsü …’nun sağ taraftan yola giren ve yolun büyük bir kısmını kat eden yaya…’ya çarparak ölümüne neden olduğunu, Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/89 esas sayılı dosyasında alınan ATK raporunda müteveffa ile sürücünün kusurlu olduğunun tespit edildiğini, …’nın vefat ettiği sırada çalıştığını, ölümü üzerine ailesinin maddi olanaklardan yoksun kaldığını beyan ederek HMK’nun sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatı ile 80.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde, … plakalı aracın davalı şirket tarafından ihtiyari mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sorumlululuklarının sigortalının kusuru oranında poliçe limiti olan 30.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davacının manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, manevi tazminatın davacı için ekonomik açıdan zenginleşme aracı olmaması gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusurunun kanıtlanması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, kazanın meydana geldiği yolun yaya trafiğine kapalı olduğunu, davalının yolun en sol şeridinde kendi şeridini değiştirmeden ilerlerken, yanda orta şeritte ilerleyen bir aracın hemen arkasından müteveffanın yola fırladığını, akan trafik nedeniyle yayaya çarpmak durumunda kaldığını, yayayı görür görmez fren yaptığını ve klaksona bastığını, yayanın karşıdan karşıya geçerken azami dikkati göstermediğini, kazanın meydana gelmesinde davalının bir kusurunun olmadığını, manevi tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Es İnş.Oto Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde, davalı şirkete ait bulunan … plakalı araçla davalı şirkete hizmet akdiyle bağlı olmayan diğer davalı …’nun yapmış olduğu kazada müteveffanın kusuru olduğunu, davalı şirkete atfedilecek bir kusur olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davacı … için açılan maddi tazminat davasının reddine, davacılar … ve …’nın maddi tazminat taleplerinin kabulü ile davacı … için 4.278,70 TL, davacı … için 721,30 TL maddi tazminatın davalı Es İnş. Otomotiv Akaryakıt San. ve Tic.Ltd.Şti. ile …’ndan 17.12.2011 tarihinden, diğer davalı …Ş.’den ise 22.10.2012 tarihinden itibaren (sigorta poliçesindeki limit ile sınırlı olmak üzere) işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile … için 3.000,00 TL, … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 5.000,00 TL manevi tazminatın 17.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar Es İnş. Otomotiv Akaryakıt San. Ve Tic.Ltd.Şti ile …’ndan tahsil edilerek davacılara verilmesine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı Es İnşaat Otom. Akaryakıt San. Ve Tic. Ltd. Şirketi vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; ilk derece mahkemesi tarafından hükmolunan manevi tazminat miktarları sembolik olduğunu, davacıların manevi zararlarını karşılamadığını, oldukça düşük olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Es İnşaat Otom. Akaryakıt San. Ve Tic. Ltd. Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalı şirketin meydana gelen kazada araç sürücüsünün kusuru nedeniyle bir kusuru olmadığını, araç sürücüsünün davalı şirkete hizmet akdiyle dahi bağlı olmadığını, kusur açısından hukuki bir bağ olmadığını, kusur raporunda da davalı şirkete kusur atfedilmediğini, araç sürücüsünün basiretli ve dikkatli her sürücünün alması gereken tüm önlemleri aldığını, yayayı görür görmez kornaya basarak müteveffayı uyardığını ve fren tedbirine başvurduğunu, kaza mahallinde 16 metre fren izi bulunduğunu, hızının yasal sınırlar içerisinde olduğunu, kazanın meydana geldiği yerin 11 metre genişliğinde,3 şeritli bölünmüş, asfalt kaplama, tek yönlü, meskun, mahal dışı ve hafif virajlı bir yol olduğunu, emniyet şeridi, trafik lambası ve yaya kaldırımı bulunmadığını, yaya trafiğine kapalı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalının yasaya aykırı herhangi bir kusurlu eylemi bulunmadığını, kazanın meydana geldiği yerin 11 metre genişliğinde,3 şeritli bölünmüş, asfalt kaplama, tek yönlü, meskun, mahal dışı ve hafif virajlı bir yol olduğunu, emniyet şeridi, trafik lambası ve yaya kaldırımı bulunmadığını, yaya trafiğine kapalı olduğunu, davalının yolun en sol şeridinde kendi şeridini değiştirmeden ilerlerken, yanda orta şeritte ilerleyen bir aracın hemen arkasından müteveffanın yola fırladığını, akan trafik nedeniyle yayaya çarpmak durumunda kaldığını, yayayı görür görmez fren yaptığını ve klaksona bastığını, yayanın karşıdan karşıya geçerken azami dikkati göstermediğini, Savcılık tarafından alınan bilirkişi raporunda davalı sürücüye kusur izafe edilmediğini, ancak ATK raporunda davalının yola gerekli özeni göstermediğinin, görüş alanını yeterince kontrol edip hızını müteyakkız seviyede tutmayıp sağdan kaplamaya girerek yolun soluna doğru geçişini yaptığı, özen yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğinin iddia edildiğini, davalının yayaya çarpmadan önce 16 metre fren yaptığını, başka kaza olmaması için gereken tedbirleşe başvurulduğunu, dosyaya sunulan sigorta poliçeleri incelendiğinde manevi tazminatında poliçe kapsamında olduğunun anlaşılacağını, hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, zenginleşmeye sebebiyet vereceğini, davalı sürücünün davalı şirketi personeli olmadığını, aracı hatır amaçlı kullandığını, destekten yoksun kalma tazminatı hesabının da fahiş olduğunu davacı … için açılan maddi tazminat davasının reddine karar verildiğini ancak davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

Dava, trafik kazası neticesinde ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; 17.12.2011 günü saat 12.40 sıralarında davalı sürücü …’nun yönetimindeki … plaka sayılı davalı … şirketi tarafından sigortalı otomobil ile D 100 Karayolunda İstanbul istikametinden gelip Ankara yönüne seyrederken kaza yeri Gebze Forsen makine servis önüne geldiğinde ,sağ taraftan yola girip karşıya geçmek için sol şeride kadar gelen müteveffa…’ya çarpması sonucu yayanın ölümü ile sonuçlanan davaya konu trafik kazasının meydana geldiği, olaya ilişkin Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/89 E sayılı 2012/969 K sayılı dosyasında hükme esas alınan 13.06.2012 tarihli ATK raporunda müteveffanın kazanın oluşumunda asli, davalı sürücünün tali oranında kusurlu olduğunun bildirildiği, yapılan yargılama sonunda davalının taksirle ölüme neden olma suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşdiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan 08.01.2015 tarihli ve 29.01.2016 tarihli ATK raporları ile İTÜ”de görevli üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan raporda kazanın oluşumunda davalı sürücünün %5, müteveffanın %95 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Gerek ceza dosyasında hükme esas alınan bilirkişi raporu, gerek kaza tespit tutanağı, gerekse yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan kusur raporları birbiri ile örtüştüğünden ve raporların olayın oluş şekline uygun olduğundan kusur raporuna ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ayrıca aktüerya bilirkişi raporundaki hesaplamaların yöntemine ve yargısal içtihatlara uygun olduğu,olay tarihi, kusur durumu ile paranın satın alma gücü ve tarafların ekonomik durumlarına ve hakkaniyet ilkesine nazaran hükmolunan manevi tazminat miktarlarının olaya uygun düştüğü, davalı malik şirketin araç işleten sıfatıyla tazminattan sorumluluğunun bulunduğu, davacı tarafından talep edilen manevi tazminatın davalı şirket dışındaki davalılardan talep edildiğinden davalı … şirketinin sourmluluğuna gidilmememesinin doğru olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 72. Maddesi uyarınca ceza kanunları daha uzun bir zaman aşımı ön gördüğü hallerde ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı, ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı, mahkemenin davacılardan … yönünden reddedilen bir bedel olmadığı belirtilerek davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekçesinin doğru olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı yasal gerekçelere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacılar vekilinin, davalı malik şirket vekilinin ve davalı … vekilinin yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 09.07.2018 tarih ve 2016/1251 esas, 2018/613 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin, davalı Es İnş. Oto. Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2- Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davacılardan alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL’nin tenzili ile bakiye harç terkin sınırı altında kaldığından tahsiline yer olmadığına,
3-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalı …’ndan alınması gereken 683,10 TL istinaf karar harcından peşin alınan 171,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 512,10 TL’nin davalı …’ndan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalı Es İnşaat Otomotiv akaryakıt San.ve Tic.Ltd.Şti’den alınması gereken 683,10 TL istinaf karar harcından peşin alınan 171,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 512,10 TL’nin davalı şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-İstinaf yoluna başvuran taraflarca yapılmış istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın yatıranlara iadesine ,
6-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16.03.2022


Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*