Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/748 E. 2022/398 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/748 – 2022/398
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/748
KARAR NO : 2022/398

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : …
ÜYE : ….
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17.03.2021
NUMARASI : 2019/422 Esas – 2021/204 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALILAR : 1-….
2-….
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. ….

DAVACILAR : 1-…
2-….
3-….
4-…
5-…
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazm.)
BAŞVURU TARİHİ : 14.04.2021-26.04.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 02.06.2021
KARAR TARİHİ : 09.03.2022
YAZIM TARİHİ : 09.03.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalılardan…’ın sevk ve idaresinde bulunan …plakalı araç ile Tem otoyolu Ankara istikametinde güvenlik şeridinde park halindeki …’ın içinde bulunduğu … plakalı araca çarparak aracı yol dışına fırlattığını, davacılardan …’ın oğlu, diğer davacıların babası …’ın öldüğünü, kazada davalı…’ın kusurlu olduğunu, davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketinin ise kazaya karışan …plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğunu belirterek davacılar … için 75.000,00 TL … için 75.000,00 TL, …kızı … için 75.000,00 TL…için 75.000,00 TL ve … için 75.000,00 TL olmak üzere toplam 300.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işlemek üzere davalıdan tahsili ile davacıların uğradığı maddi zararlar sebebi ile fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile 20.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz ile tahsili ile, davalı sigorta şirketinin poliçe ve maddi tazminat ile sınırlı olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar… ve … vekili cevap dilekçesinde; Kazanın meydana gelişi ile ilgili olarak davalıların kusurunun bulunmadığını, Kocaeli C.Başsavcılığınca talep edilen 24.09.2018 tarihli bilirkişi raporunun kabulünün mümkün olmadığını, davacıya ait aracı sigortalayan ve davalı olarak gösterilen Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi’nin maddi tazminat taleplerinin muhattabı olduğunu ve davacıların manevi tazminat talebinin çok yüksek olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde; Zorunlu mali mesuliyet sigortasının meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan davacı tarafn uğradığını iddia ettiği zararları ispat etmesinin gerektiğini, davaya konu olayda ölenin kardeşi olan davacılardan ….’ya destek olduğu ve onun desteğinden yoksun kaldığının kanıtlanamadığını, davacı eşin evlenme ihtimali kaza tarihi yerine rapor tarihine göre belirlenmek suretiyle davalı aleyhine fazla tazminata hükmedildiğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz davanın dava konu talebin zamanaşımına uğramaması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 10.02.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 20.000,00 TL olan maddi tazminat talebini 85.100,32 TL arttırarak maddi tazminat talebinin toplam 105.100,32 TL’ye yükselttiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulü ile, davacı … (… kızı) için 45.204,57 TL, davacı … (…kızı) için 16.585,41 TL, davacı … için 13.147,52 TL, davacı …için 16.585,41 TL, davacı …için 16.585,41 TL maddi tazminatın davalılar… ve … yönünden kaza tarihi olan 13.09.2018 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden 27.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, cenaze defin giderleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı … (… kızı) için 15.000,00 TL, davacı … (…kızı) için 20.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL, davacı …için için 20.000,00 TL, davacı …. için 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar… ve …’dan alınıp davacılar verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalılar… ile … vekili ve Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalılar… ile … vekili istinaf dilekçesinde; davaya konu kazaya karışan … plakalı araçta bulunan müteveffa ve diğerlerinin kaza esnasında alkollü olduğunu, müteveffanın ehliyetinin bulunmadığını, bu nedenle kazanın meydana gelmesinde kusurun … plakalı araç sürücüsü …’da olduğunu, hükmedilen tazminat miktarlarının çok yüksek olduğunu, ayrıca kasko poliçelerinin manevi tazminatı kapsadığını, manevi tazminat yönünden de davanın sigorta şirketine ihbar edilerek tebligat yapıldığını, ancak gerekçeli kararda manevi tazminat açısından kasko şirketine ihbar olunan olarak yer verilmediğini, rücu davası açılabilmesi için kasko şirketinin gerekçeli kararda ihbar olunan sıfatının bulunması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, destek payları dağıtılırken müteveffanın ileride evleneceğinin dikkate alınmadığını, bilirkişinin ilk rapordaki hatayı tekrarlayarak anneye 2/8, 2/7 ve 1/2 oranında destek payı ayrıldığını, kişinin çocuklarından çok annesine destek olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının önceki raporlara itirazı bulunmadığını, bu nedenle asgari ücretin artırılarak yeni hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, üniversite okuyan her çocuk için 25 yaşına kadar destek tazminatı hesaplanmasının da hatalı olduğunu, davacı yanın ıslah dilekçesiyle 105.100,32 TL talep etmesine karşın mahkemece toplam 108.108,32 TL tazminata hükmedilmesinin taleple bağlılık ilkesini ihlal ettiğini, dava konusu kazada sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 13.09.2018 tarihinde davalılardan…’ın yönetimindeki …plaka sayılı araç ile Tem Otoyolu Ankara istikametinde seyir halinde iken güvenlik şeridinde park halindeki davacılardan … kızı …’ın oğlu diğer davacıların babası olan müteveffa …’ın içinde bulunduğu … plaka sayılı aracın sol arka köşesine çarpması sonucu, kazada davacılardan … kızı …’ın oğlu diğer davacıların babası vefaat etmiştir.
Olaya ilişkin görülen Kocaeli 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/905 esas sayılı dosyasında mevcut trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda müteveffanın kazanın oluşumunda tali, davalı sürücünün asli kusurlu olduğunu bildirilmiştir.
Mahkemece makine mühendisi bilirkişisinden alınan 06.03.2020 tarihli rapor ile davalı sürücünün %70, müteveffanın %30 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Gerek ceza dosyasında, gerekse yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan kusur raporlarının birbiri ile örtüştüğü ve raporların olayın oluş şekline uygun olduğu dairemizce değerlendirilmiş, kusur raporuna ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Aktüerya bilirkişi raporunda ölenin geliri asgari ücret kabul edilip …. tablosuna göre progresif rant yöntemine göre davacı anne ve çocuklar için destekten yoksun kalma tazminat hesaplaması yapılmış, davacı tarafça bu bedel üzerinde artırım dilekçesi verilmiştir. Bilirkişi raporunda müteveffanın bakiye ömür süresi, üniversite eğitimi aldığı anlaşılan davacı Sedef ve Hilal’in 25 yaşına kadar babalarından destek göreceklerinin kabul edilmesi, Asgari ücret kamu düzenine ilişkin olup re’sen göz önünde tutulması gerektiğinden bilinen en son asgari ücretin esas alınarak davacıların destekten yoksun kaldığı miktarın belirlenmesi yönünde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi doğrudur.
Gerekçeli kararda ihbar edilenin gösterilmemiş ise de gerekçeli karardaki yazım hataları HMK ‘nın 304. Maddesi uyarınca talep üzerine veya re’sen düzeltilebilecek niteliktedir.
Ayrıca davalı vekili tarafından karar, davacılar vekilince 10.02.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerinin 105.100,32 TL’ye artırılması yönünde talepte bulunulmasına rağmen mahkemece talep aşılarak toplam 108.108,32 TL üzerinden hüküm kurulduğu belirtilerek istinaf edilmiş ise de; davacılar vekili tarafından mahkemece hüküm altına alınan rakam üzerinden harcın tamamlandığı, ıslah dilekçesindeki gösterilen bedelin maddi hata sonucu eksik yazıldığı kanaatine varılmakla bu hususa ilişkin istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı yasal gerekçelere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların yerinde görülmeyen istinaf itirazlarının reddi ile ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.03.2021 tarih ve 2019/422 esas, 2021/204 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili ile davalılar …ve … vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalılar …ve …’dan alınması gereken 13.874,33 TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 3.470,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 10.404,33 TL harcın anılan davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketinden alınması gereken 6.701,78 TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 1.649,20 TL’nın mahsubu ile bakiye 5.052,58 TL harcın anılan davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalıların istinaf başvurusu için yaptıkları giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının yatıranlara iadesine,
5-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09.03.2022

….
Başkan….
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

*Üye…
e-imzalıdır

Katip….
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*