Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/597 E. 2022/91 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/597
KARAR NO : 2022/91

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15.10.2020
NUMARASI : 2016/833 Esas – 2020/564 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : 1 – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. … – Av. …

DAVALI : 2 -…
VEKİLLERİ : Av. … – Av. …

DAVALI : 3 -…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVALI : 4 -… -…, …

DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
VEKİLİ : Av. …, …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazm.)

BAŞVURU TARİHİ : 10.03.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 29.04.2021
KARAR TARİHİ : 19.01.2022
YAZIM TARİHİ : 19.01.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkilleri … ile …’ın, …’ın idaresinde bulunan … plaka sayılı araç ile 26.11.2012 tarihinde İstanbul Ankara istikametine doğru seyrettiğini, yine İstanbul Ankara istikametine gitmekte olan davalı sürücü …’ın idaresinde bulunan … plakalı çekici arkasında takılı bulunan … plakalı dorse üzerinde yüklü bulunan çelik hasırların davalıların tamamen kusurlu davranışları nedeniyle yola düştüğünü, yola düşen bu çelik hasırlardan kurtulamayan müvekkili … ve yanında eşi … olduğu halde bu demirlere çarpmak zorunda kaldığını ve kaza nedeniyle ağır yaralandıklarını, araç işleteni ve maliki olan 3S Nakliyat Madencilik San.ve Tic.A.Ş’nin ve gerekse bu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan … ve birleşik kasko sigortacısı Zurich Sigorta A.Ş.’nin de poliçe sınırlarında kalmak üzere araç maliki ve sürücüsünün kusurlarının tamamından sorumlu bulunduğunu belirterek şimdilik …’ın kendisi ve eşinin yaralanması nedeniyle 20.000 TL manevi ve fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000 TL maddi tazminata, müvekkili …’ın bel kemiği kırığı dahil ağır yaralanması nedeniyle 50.000 TL manevi ve fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL maddi tazminatın tahsiline, tüm tazminatlara olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde; … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 04.11.2012 – 04.11.2013 vadeli birleşik kasko sigorta poliçesi ile sigorta ettirildiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin manevi tazminata ilişkin teminatı bulunmadığını, müvekkili şirketin söz konusu limitler çerçevesinde sorumluluğunun, birleşik kasko sigorta poliçesi teminatı kapsamında olan ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminatı olduğunu ancak kasko poliçesinde ihtiyari mali mesuliyet teminatının bulunmadığını, davacı tarafın açmış olduğu tazminat davasının tamamen yanlış tarafa yönlendirildiğini bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davalıların hiçbirinin yerleşim yerinin Gebze olmadığını, haksız fiilin işlendiği yer Gebze olmamakla iş bu seçimlik yetkinin uygulanamayacağını, davanın müvekkili davalının merkezi olan Ankara mahkemelerinde açılması gerektiğini, davalı müvekkili şirketin ne işleten sıfatı ile nede başkaca bir sebeple sorumluluğu bulunmadığını, kullanılan araçların son teknoloji ile donatılmış ve çalışanların da gerekli hukuki şartları taşıyan deneyimli personeller olduğunu, tır kullanan …’ın E sınıf ehliyet sahibi olduğunu, ulaştırma bakanlığından mesleki yeterlilik belgesi aldığını, 25 yıllık deneyime sahip olduğunu, davalı müvekkiline ait aracı kullanan diğer davalı …’ın kusuru bulunmadığını, olay yerinde yapılacak keşif ile kazanın oluş şeklinin ortaya çıkacağını, kaza konusu yerin otoban olduğunu, davacının kullandığı arabanın da hız limitlerinin üzerinde seyrettiğini, aracın o hızda fren ve durma mesafesinin çok uzun olduğunu, davacının bu nedenle kontrollü bir şekilde aracını yönlendiremediğini, durduramadığını ve hızlı bir şekilde yere düşen malzemeye çarptığını, davacı …’ın kazadan yara almadan çıktığını, davacının 10 gün kadar tedavi gördüğü beyan edilmiş ise de müşaade altına alınıp gerekli kontrollerin yapılmasından ibaret olduğunu, davacının kaza nedeni ile uğradığı maddi bir kaybının söz konusu olmadığını, …’ın emniyet kemeri takmayarak zarara sebebiyet verdiğini, bu hususun değerlendirilmesi gerektiğini, davalı müvekkili şirketin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kasıt, ihmal yahut kusurunun mevcut olmadığını bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; olay tarihinde 3S Nakliyat Madencilik San ve Tic. A.Ş.’nde çalışmakta olduğunu, bu şirkete ait olan … dorse ile … tır çekici ile olay yerinden tır’a hasır demir yüklendiğini ve bunları Bozüyük ilçesindeki hızlı trene götüreceğini, firmada 6 aylık kısa bir süre zarfında çalıştığını, malları fabrikanın yardımı ve elemanları ile bağladığını, tırın üst tarafının tamamen kapalı olduğunu, yolda çok yavaş ilerlediğini, olayın olduğu yerde önündeki aracın birden fren yaptığını, bunun üzerine aracını fren ile sağa çektiğini, bu nedenle arabada yüklü bulunan demirlerde bağlı olan spanzetlerin yerinden çıktığını, bu malların kasanın tamamen üzerinde ve trafik kurallarına göre uygun olduğunu, davacıların hususi arabaları ile süratli olmaları nedeniyle düşen mallara çarptıklarını, gelişen olayda kendisinin kusurunun olmadığını, tırın üzerini kapatmaya yetkisinin olmadığını, sadece kontrol etmekle mükellef olduğunu bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde; manevi tazminat taleplerinin 2918 sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi kapsamında yer almadığından davacıların manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısı aracın dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacıların meydana gelen kaza nedeniyle maluliyetin bulunup bulunmadığının Yargıtay yerleşik içtihatları doğrultusunda ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından belirlenmesi gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde maluliyet hesabının Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen aktüer vasıtasıyla yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede belirtilen limitler ile sınırlı olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olması halinde teminatın paylaştırılması gerektiğini, dava dosyası kapsamında yer alan belgelerden davacılar dışında başkaca kişilerin dava konusu kaza nedeniyle zarar görüp görmediklerinin anlaşılamadığını bu sebeple davacı yanın manevi tazminat taleplerinin müvekkili şirket poliçe teminatı kapsamında bulunmaması nedeniyle reddine, tarafların kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine, davacının maluliyet tazminatına ilişkin talebinin olması halinde dava konusu kaza nedeniyle var ise maluliyetin tespiti için dosyanın ATK 3. İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine karar verilmesini, davaya yönelik tüm hakları saklı kalmak kaydı ile şartların varlığı halinde sigortalı araç işletenine ve sürücüsüne rücu hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından davacı … tarafından davalı …Ş.’ye karşı açılan maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, Davacı … tarafından davalı Zurich Sigorta A.Ş. aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine,
Davacı … tarafından davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş, … ve Zurich Sigorta A.Ş aleyhine açılan maddi tazminat davasının kabulü ile 682.936,76 TL maddi tazminatın, davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş, … ve Zurich Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı Zurich Sigorta A.Ş’nin kasko poliçe limiti olan 44.250,00 TL ile sorumlu tutulmasına, hükmedilen tazminata davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş. ve … yönünden kaza tarihi olan 26.11.2012 tarihinden, davalı Zurich Sigorta A.Ş yönünden dava tarihi olan 30.09.2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 1.333,33 TL maddi tazminatın, davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş., … ve …den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı …nin ZMSS poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, hükmedilen tazminata davalılar 3S Nakliyat Madencilik San.ve Tic.A.Ş ve … yönünden kaza tarihi olan 26.11.2012 tarihinden, davalı …Ş. yönünden dava tarihi olan 30.09.2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, 35.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata kaza tarihi olan 26.11.2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata kaza tarihi olan 26.11.2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davalı 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş. Vekili istinaf dilekçesinde; yargılama sırasında ATK’dan alınan 02.03.2018 tarihli bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu, olayın meydana geldiği yer veya yakınında yer alan trafik kameralarının incelenmediğini, mahkemece olay yerinde keşif yapılmadığını, kazanın meydana geldiği kavşağın hız limitlerine uygun seyreden araçlar için uygun yapılıp yapılmadığı, Karayolları Genel Müdürlüğünün bu konuda kusur ve sorumluluğunun olup olmadığı hususunun da irdelenmediğini, davacılar … ve …’ın hız limitlerine uyup uymadıklarının da irdelenmediğini, davacıların kaza sırasında emniyet kemeri takmadıklarından davacılara da kusur atfedilmesi gerektiğini, kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü …’in tanık olarak beyanının alınmadığını, eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kuran ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle kazaya sebebiyet veren aracın maliki, sürücüsü ile Kasko ve ZMMS sigortası kapsamında sigorta şirketlerinden tazminat talebine ilişkindir.
Somut olayda; 26.11.2012 günü saat 19:20 sıralarında davalı sürücü …’ın, sevk ve idaresindeki yarı römork takılı … plaka sayılı çekici ile Dilovası istikametinden seyirle TEM otoyolunun Ankara istikametine katılımı sırasında, yarı römorkunda yüklü olan demir ızgara levhaların kayarak yola dökülmesiyle, Ankara istikamtine seyir halinde olan davacı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonetin bu levhalara çarpması neticesi dava konusu olay meydana gelmiştir.
Mahkemece ATK’dan alınan 02.03.2018 tarihli rapor ile makine mühendisi bilirkişi alınan 02.12.2016 tarihli raporda davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, davacı sürücünün kusursuz olduğu belirtilmiştir. Gerek kaza tespit tutanağı, gerekse yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan kusur raporları birbiri ile örtüştüğü ve raporların olayın oluş şekline uygun olduğu, davacılardan Lütfiye’nin araçta yolcu konumunda olduğundan kazanın oluşumunda kusurlu olmadığı, dosya kapsamında davacıların emniyet kemeri takmadığına dair bir tespit bulunmadığı, emniyet kemeri takılmayışı ile oluşan maluliyet arasında da illiyet bağı kurulamadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince müterafik kusur indirimi yapılmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı, davalı taraf olayın meydana gelmesinde Karayolarının da kusurlu olduğunu iddia etmiş ise de bu iddianın rücu davasında değerlendirilmesi gerektiği, davacı haksız eylem nedeniyle zarar gören 3. kişi konumunda olup kazaya neden olanlardan zararının tamamını teselsül hükümleri uyarınca isteyebileceğinden davalı vekilinin bu husustaki istinaf nedeni uygun görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı istinaf sebepleri ve kamu düzenini ilgilendiren sebepler ile sınırlı olarak incelenmiş olup, ilk derece mahkemesinin kararında anılan yönlerden esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı anlaşıldığından, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığından, H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 15.10.2020 tarih ve 2016/833 esas, 2020/564 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalılardan 3S Nakliyat Madencilik San. ve Tic.A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince alınması gereken 49.474,89 TL istinaf karar harcından peşin alınan 12.369,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 37.105,59 TL davalı 3S Nakliyat Madencilik San.ve Tic.A.Ş den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalının istinaf başvurusu için yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının anılan davalıya iadesine,
4-Avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dairemize dilekçe vermek suretiyle Yargıtay’da temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 19.01.2022


Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*