Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/378 E. 2021/1138 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/378 – 2021/1138
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/378
KARAR NO : 2021/1138

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17.12.2020
NUMARASI : 2016/205 Esas – 2020/559 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACI :…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
DAVACI …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : …
VEKİLİ : Av….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazm.)

BAŞVURU TARİHİ : 04.02.2021-10.02.2021-12.02.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 17.03.2021
KARAR TARİHİ : 24.11.2021
YAZIM TARİHİ : 24.11.2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde, 12.11.2015 tarihinde davacılardan…’un davacı …’a ait motosikleti kullandığı sırada davalı …’in sola dönüş kurallarına riayet etmeyerek u dönüşü yapmak için yola çıktığında…’a çarparak yaralanmasına sebep olduğunu, davacının hastanede yapılan muayenesinde ayak bilek kemiğinde çatlak ve kırıklar olduğunun belirlendiğini, motosikletin de hasarlandığını, kazanın meydana gelmesinde davalının kusurlu olduğunu, davacı…’un kazadan sonra 2 ay çalışamadığını, maddi ve manevi zor günler geçirdiğini, ayağının üzerine basamadığı için kendi ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline, motorsiklet hasarı nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı Mapfre Genel Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesinde yaralamalı trafik kazasına karışlığı belirtilen… plakalı aracın 07.10.2015-2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS Poliçesi ile … adına sigortalı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla sigorta şirketinin kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, kazaya karışan araçların kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, maluliyet oranı için heyet raporu alınması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davacı… yönünden açılan maddi tazminat davasının kabulüne, 52.432,59 TL’nin davalı … açısından kaza tarihinden, sigorta şirketi açısından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı … yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile 407,10 TL maddi tazminatın davalı … açısından kaza tarihinden, sigorta şirketi açısından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı tüm taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde, maddi tazminat miktarı yönünden istinaf talepleri bulunduğunu, maluliyet oranının düşük belirlendiğini, maddi tazminatın güncel asgari ücrete oranlama yapılarak tespit edilecek güncel ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının maddi tazminat bakımından kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Mapfre Sigorta A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hatalı ölçüte göre düzenlenen maluliyet raporu doğrultusunda tazminata hükmedildiğini, yargılama sırasında alınan 25.03.2019 tarihli ATK raporunda davacı…’un kaza nedeniyle herhangi bir maluliyetinin bulunmadığı ancak 3 aylık geçici iş göremezlik süresinin bulunduğunun tespit edildiğini, maluliyet tespitinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik uyarınca gerçekleştirilmesi gerektiğini, sigorta şirketinin poliçe kapsamında geçici iş göremezlik zararlarına ilişkin sorumluluğu bulunmamasına rağmen aleyhe geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, öte yandan kask ve diğer koruyucu tertibatları bulunmayan davacının müterafik kusuru değerlendirilmeden hüküm kurulduğunu, dosyaya davacının kazanç durumunu gösterir hiç bir belge sunulmamış olmasına rağmen davacının tek taraflı ve soyut beyanı üzerine sosyo-ekonomik durum araştırmasına dayanılarak asgari ücretin üzerinde kazanç elde ettiğinin kabulü ile kurulan hükmün hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi hesap raporunda tazminat hesaplaması yapılırken PMF 1931 yaşam tablosunun esas alındığını, ancak TRH 2010 Ulusal Mortalite Tablosuna göre yapılması gerektiğini, yine hükmedilen araç hasar bedelinin de eksik inceleme nedeniyle hukuka aykırı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde, hatalı yönetmeliğe göre düzenlenen maluliyet raporu doğrultusunda tazminata hükmedildiğini, yargılama sırasında alınan 25.03.2019 tarihli ATK raporunda davacı…’un kaza nedeniyle herhangi bir maluliyetinin bulunmadığı ancak 3 aylık geçici iş göremezlik süresinin bulunduğunun tespit edildiğini, maluliyet tespitinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik uyarınca gerçekleştirilmesi gerektiğini, kask ve diğer koruyucu tertibatları bulunmayan davacının müterafik kusuru değerlendirilmeden hüküm kurulduğunu, dosyaya davacının kazanç durumunu gösterir hiç bir belge sunulmamış olmasına rağmen davacının tek taraflı ve soyut beyanı üzerine sosyo-ekonomik durum araştırmasına dayanılarak asgari ücretin üzerinde kazanç elde ettiğinin kabulü ile kurulan hükmün hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi hesap raporunda tazminat hesaplaması yapılırken PMF 1931 yaşam tablosunun esas alındığını, ancak TRH 2010 Ulusal Mortalite Tablosuna göre yapılması gerektiğini, yine hükmedilen araç hasar bedelinin de eksik inceleme nedeniyle hukuka aykırı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazasına bağlı maddi ve manevi zararın giderimi için kazaya karışan araç sürücüsü ve ZMSS kapsamında sigorta şirketine karşı husumet yöneltilerek açılan tazminat talebine ilişkindir.
Somut olayda; 12.11.2015 günü saat 18.40 sıralarında davacı sürücü… yönetimindeki diğer davacı …’a ait … plaka sayılı motosiklet ile Sapanca yönünden gelip D100 Karayolu yönüne seyri sırasında gidişine göre yolun sağında durup U dönüşü yapmak isteyen davalı sürücü …’in yönetimindeki …. plaka sayılı aracın sol ön tampon kısmına aracının ön lastiği ile çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı motosiklet maliki … bakımından davacı tarafın istinafı bulunmayıp davalılar bakımındanda miktar itibari ile kesinlik sınırı altında kaldığından hasar bedeline ilişkin davalı tarafların istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesi gerekir.
Mahkemece makine mühendisi bilirkişi alınan 01.06.2018 tarihli ek raporda davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu belirtilmiştir. Kazanın açıklanan oluş şekline göre, davalı sürücünün U dönüşü için yola girmeden önce yolun elverişli duruma gelmesini bekleyip geçiş önceliğini yolda doğrudan geçen vasıtalara bırakması gerekirken bu hususa riayet etmeksizin kontrolsüz ve hatalı tutumu neticesinde solunda seyretmekte olan aracın önünü kapatarak kazanın oluşumuna sebebiyet vermesi sebebiyle meydana gelen kazada davalının kusurlu kabul edilmesinde ve mahkemece bu kusur raporunun hükme esas alınmasında, herhangi bir hukuka aykırılık görülmemiş, birbiriyle uyumlu ve oluşa uygun kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporuna göre davalı tarafların kusura yönelik istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Ayrıca davaya konu kazada davacının fibula kırığı sebebiyle maluliyetinin tespit edildiği görülmektedir. Kazada yaralanmasının niteliği ile davacının kask ve dizlik takmadan motosiklete binmesi arasında illiyet bağı yoktur. Bu durumun davacının zararı artırmaya yönelik ortak kusuru olarak kabul edilemeyeceğinden davalıların bu hususlara ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf itirazlarının değerlendirilmesinde; olay tarihi, olayın oluş şekli, kusur durumu, yaralanmanın derecesi, tarafların sosyal ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkeleri gözetildiğinde, davacı yararına hükmedilen manevi miktarının olaya ve hakkaniyete uygun düştüğü kanaatine ulaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından hükme esas alınan Kocaeli Adli Tıp Anabilim Dalından alınan 20.10.2016 tarihli 2008 tarihli Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre düzenlenen rapor davacının 12.11.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak % 5.2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, geçirdiği kaza nedeniyle iyileşm süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, yine İsanbul ATK’dan 30.03.2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre alınan raporda davacının engellilik oranının % 0, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir. Hükme esas alınan 20.10.2016 tarihli raporun tanziminde 30.03.2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetveller yerine, 2008 tarihli Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ndeki cetvellere göre belirleme yapıldığı görülmekte olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olmadığı açıktır.
Ancak yargılama aşamasında alınan iş göremezlik durumuna ilişkin rapor davalılara usulünce tebliğ edilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 281. Maddesi uyarınca taraflar bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren iki hafta içinde bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların tamamlanmasını, belirsiz hususların açıklanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler. Somut olayda ise yasal süre içerisinde böyle bir itiraz hakkı kullanılmamış olmakla davacı taraf lehine usuli kazanılmış hak doğduğundan davalıların malulliyete ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemişir. (Yargıtay HGK 18/02/2021 tarih, 2018/10(21)-94 esas, 2021/111 karar)
Hükme esas alınan 12.06.2019 tarihli aktüerya raporunda ikili hesaplama yapılmış, mahkemece davacının ekonomik durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağında yapılan tespitler gereği, asgari ücretin 1,92 katı gelir elde ettiği kabul edilerek (2.500 TL) yapılan hesaplamaya göre karar verilmiştir. 20.05.2016 tarihli kolluk tutanağında ve davacı vekili tarafından sunulan 18.05.2016 tarihli beyan dilekçesinde davacının babası …’a ait Bizim Lokanta isimli iş yerinde çalıştığı ve 2.500 TL gelir elde ettiğinin bildirildiği görülmektedir. Sadece kolluk tutanağına dayalı gelir tespiti kabul edilemez. Dosya kapsamından davacının geliri konusunda somut veri bulunmadığından asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulması gerektiğinden davalıların istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, maddi tazminat bakımından asgari ücret esas alınarak yapılan hesaplama dikkate alınması gerektiğinden, bu hatanın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından, HMK. 353/1-b-2 maddesi gereğince, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- İlk derece mahkemesinin araç hasarına ilişkin hükmü miktar itibariyle kesin olduğundan davalı … vekilinin araç hasarına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nun 352 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-A) Davacılar vekilinin davacı… adına yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
B) Davacının yaptığı istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3- Davalılar … ve Mapfre Sigorta A.Ş vekillerinin işgöremezlik zararına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı KABULÜ İLE, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.12.2020 tarih, 2016/205 Esas, 2020/559 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
4-HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulması gerektiğinden,
A-a) Davacılardan…’un maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile; 33.571,79 TL ‘nin davalı … açısından kaza tarihi olan 12.11.2015 tarihinden, sigorta şirketi açısından dava tarihi olan 19.02.2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe teminat limitleriyle sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile anılan davacıya ödenmesine,
b) Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
c) Davacı davada vekil ile temsil edildiğinden, yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (Davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile davacı …’a verilmesine,
d) Davalılar davada vekil ile temsil edildiklerinden red edilen maddi tazminat yönünden, yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
B-a) Davacılardan…’un manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile; 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12.11.2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
b) Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
c) Manevi tazminat yönünden alınması gereken 819,72 TL harcın davalı …’den tahsili için ilk derece mahkemesince harç tahsil müzekkeresi düzenlendiğinden, yeniden tahsiline yer olmadığına,
d) Hükmedilen manevi tazminat yönünden, davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca 4.080,00 Tl maktu vekalet ücretinin davalı Hamza Sevim’den alınarak anılan davacıya verilmesine,
e) Red edilen manevi tazminat yönünden, davalı … davada vekil ile temsil edildiğinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’e verilmesine,
C-a) Davacılardan … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜ ile 407,10 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12.11.2015 tarihinden, sigorta şirketi açısından dava tarihi olan 19.02.2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe teminat limitleriyle sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a ödenmesine,
b) Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
c)Davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden, yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 407,10 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen(davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile anılan davacıya verilmesine,
d)Davalılar vekil ile temsil edildiğinden, yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 92,90 TL vekalet ücretinin davacı …dan alınarak davalılara verilmesine,

D-Ortak hükümler;
a) Maddi tazminat yönünden alınması gereken 2.321,10 TL harçtan peşin alınan 107,59 TL ile, 175,67 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.037,84 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen(davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) alınarak hazineye gelir kaydına,
b) Maddi tazminat için ilk derece mahkemesince düzenlenen 10.03.2021 tarih 2021/41 sayılı harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesinin istenilmesine,
c) Tüm yargılama giderlerinin maddi tazminata yönelik olduğu dikkate alınarak, ilk derece yargılaması sırasında yapılan 2.605,70 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranları dikkate alınarak 1.652.80 TL ile davacı tarafça yatırılan 29,20 TL Başvuru harcı, 8,60 TL vekalet harcı, 107,59 TL peşin harç, 175,67 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.973,86 TL’nın davalılardan müştereken ve müteselsilen(davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) alınarak davacı tarafa verilmesine,
d) Artan gider avansının yatırana iadesine,
5-Davacı…’dan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
6- Davalıların yatırmış oldukları istinaf karar harçlarının talepleri halinde iadesine,
7-İİK’nun 36/5 maddesi uyarınca davalı sigorta şirketinin yatırdığı tehiri icra teminat mektubunun talep halinde iadesine,
8-Harcanmayan istinaf gider avanslarının hesap edilerek yatıranlara iadesine,
9-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24.11.2021


Başkan …
e-imzalıdır
….
Üye …
e-imzalıdır
….
*Üye …
e-imzalıdır

Katip ….
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*