Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/182 E. 2021/944 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/182 – 2021/944
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/182
KARAR NO : 2021/944

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/09/2020
NUMARASI : 2017/330 Esas – 2020/354 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : ÇALIŞKAN TAŞIMACILIK OTOMOTİV TİCARET VE SANAYİ A.Ş.-
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : HDI SİGORTA –
VEKİLİ : Av. …

DAVALI :
VEKİLİ : Av. …

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av….

İHBAR OLUNAN : ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazasında Yaralanma Sebebiyle Açılan Tazminat

BAŞVURU TARİHİ : 09.12.2020
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 15.02.2021
KARAR TARİHİ : 13.10.2021
YAZIM TARİHİ : 14.10.2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 21.10.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı ….sevk ve idaresinde bulunan, maliki Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş olan ….plakalı aracın davacının yolcu olarak bulunduğu … araca sol yandan çarptığını, davacının trafik kazasında sağ omuz klavikula kemiğinin kırıldığını, tutulan trafik kazası tespit tutanağında davalı araç sürücüsü Şükrü Yıldız’ın kusurlu, davacının ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, davalının kullandığı aracın HDI Sigorta tarafından sigortalandığını, davalı hakkında ceza davası açıldığını, davacının kazadan sonra Acıbadem Hastanesinde sağ omuzundan ameliyat olduğunu, ağrılarının halen devam ettiğini, eski sağlığına kavuşamadığını, kaza anında geçirdiği şok nedeniyle halen daha hayatına adapte olamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı HDI Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde, sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, kazaya karışan aracın davalı şirket nezdinde 26.04.2016-2017 tarihleri arasında ZMMS Poliçesi ile sigortalı olduğunu, ATK’dan kusur raporu ve maluliyete ilişkin rapor alınması gerektiğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, davacının söz konusu olaydan dolayı SGK’dan herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, talep edilen faiz türünün hatalı olduğunu, faiz başlangıç tarihininde hatalı olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekili cevap dilekçesinde, öncelikle yetki itirazları bulunduğunu, davalı araç sürücüsünün kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığını, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, trafik kazası tespit tutanağını kabul etmediklerini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, davacının geçici iş göremezlik maddi tazminat talebi yönünden davalı HDI Sigorta A.Ş ile sulh olduğu, maddi tazminat talebinin konusuz kaldığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığını, sürekli iş göremezlik maddi tazminat talebinin reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın 22.10.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faili ile birlikte davalılar Şükrü Yıldız ve Çalışkan Taşımacılık Otom. Tic. Ve San. A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme tarafından hatalı kusur raporuna itibar edilerek hüküm kurulduğunu, davalı sürücünün ifadesinden de anlaşılacağı üzere kazanın meydana gelmesini engellemek adına elinden geleni yapmasına rağmen kazanın meydana geldiğini, davalı sürücünün ve dolayısıyla davalı şirketin kazanın meydana gelmesinde bir kusuru ve sorumluluğunun bulunmadığını, dosya kapsamında alınan hesap raporunun hatalı olduğunu, ATK raporunun davacının sürekli maluliyet tayinine yer olmadığına dair görüşünde bir isabetsizlik olmamakla birlikte iş göremezlik süresinin 3 ay olarak belirtilmiş olmasının çelişkili olduğunu, SGK’ca davacıya 24.511,67 TL’lik geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığından davacının zararının bulunmadığını, hükmedilen manevi tazminatı da kabul etmediklerini, miktarının fahiş olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekilinin, kusur oranına ilişkin istinaf isteminin incelenmesinde; davacının yolcu olarak bulunduğu araçla davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları aracın çarpışması şeklinde 21.10.2016 tarihinde gerçekleşen çift taraflı kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında, davalıların aracının karşı şeride geçmesi nedeniyle kazanın meydana geldiği belirtilerek yalnızca davalı sürücüye kural ihlali verilmiş; mahkemece makine mühendisi bilirkişiden alınan 06.01.2020 tarihli raporda da davalı sürücünün kazada %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Birbiriyle uyumlu ve oluşa uygun kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporuna göre davalı vekilinin kusura yönelik istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Hükmedilen manevi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazının incelenmesinde; 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi uyarınca bedensel bütünlüğü zedelenen kimse manevi tazminat adı altında bir miktar para ödetilmesini isteyebilir. Hakimin, özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bu tutar adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan, özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Somut olayda; olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının yaralanma derecesi ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, hükmedilen manevi tazminatın olaya ve hakkaniyete uygun düştüğü kanaatine ulaşıldığından manevi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazı da yerinde görülmemiştir.
Davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekilince maluliyetin çelişkili tespit edildiğine yönelik istinaf itirazı da mahkemece Adli Tıp Kurumundan alınan maluliyet raporunun hükme esas alınması nedeniyle yerinde görülmemiştir.
Davacının geçici maluliyetine ilişkin tazminat hususunda davalı sigorta şirketiyle sulh olduğu ve sulh sözleşmesinin mahkemeye sunulduğu, bu nedenle mahkemece geçici iş göremezlik talebi hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekilince SGK’ca davacıya 24.511,67 TL’lik geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, bu hususta usuli kazanılmış hak oluşmaması için istinaf yoluna gidildiğinin belirtildiği, dosyanın incelenmesinde, 03.06.2020 tarihli SGK müzekkere cevabında davacıya bir yıllık 24.511,67 TL geçici işgöremezlik ödemesi yapıldığının belirtildiği bu durumda davacının geçici iş göremezlik zararının karşılandığı, ancak davalı sigorta şirketi ile bu yazı cevabı sonrası sulh sözleşmesi yapıldığı anlaşıldığından, mahkemenin sulhe göre karar vermesinde hukuka aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin bu hususa yönelik istinaf istemi de yerinde görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalılardan Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Tic. ve San. A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22.09.2020 tarih ve 2017/330 esas, 2020/354 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalılardan Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Ticaret ve San. A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince alınması gereken 341,55 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 287,15 TL istinaf karar harcının davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Ticaret ve San. A.Ş’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı Çalışkan Taşımacılık Otomotiv Ticaret ve San. A.Ş’nin istinaf başvurusu için yaptığı giderlerin üzerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının davalıya iadesine,
4-Karar tebliği, harç takibi ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13.10.2021

….
Başkan….
e-imzalıdır
….
*Üye ….
e-imzalıdır
…..
Üye …
e-imzalıdır
….
Katip 79089
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*