Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1532 E. 2022/1116 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1532 – 2022/1116
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1532
KARAR NO : 2022/1116

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2021
NUMARASI : 2017/87 Esas – 2021/349 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : MAPFRE SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLLERİ : Av. …- Av. …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
BAŞVURU TARİHİ : 27.09.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 09.11.2021
KARAR TARİHİ : 04.07.2022
YAZIM TARİHİ : 04.07.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 05.07.2017 tarihinde sürücü … idaresindeki araçla seyir halinde iken arkasında seyir halinde olan sürücü…’un fren yapmasına rağmen duramayarak çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası davalının hasar bildiriminde bulunduğunu, davalı sigorta şirketinin hasar dosyası düzenleyerek hasarlı araç için eksper gönderdiğini, ekspertiz sonrası müvekkilinin defalarca aramasına rağmen dosyanın incelemede olduğunun belirtildiğini, aylar sonra davalı sigorta şirketinin davacıya hasar bedelini ödemeyeceğini belirttiğini, davalının sigortalısı …’in meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu bulunduğunu, delil tespiti talebinde bulunduklarını, yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde toplamda 35.000,00 TL hasar tespit edildiğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 35.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı şirketten tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, kazaya konu aracın 24/05/2017 – 24/05/2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Karacalar Halı ve Mobilya Tic. Ltd. Şti. Adına kaza tarihi itibariyle maddi hasarda araç başına 33.000,00 TL’ye kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkili sigorta şirketine sigortalandığını, dava konusu talep edilen miktarın bu poliçede belirtilen sorumluluk tutarlarının üstünde olduğunu, davacının hasar bedeline ilişkin maddi tazminat talebinin yerinde olmadığını, eksper tarafından tanzim dilen rapor doğrultusunda kazaya konu aracın pert olduğunun tespit edildiğini, davacı vekili ile pert araç üzerinden mutabakat sağlanamadığından müvekkili sigorta şirketi tarafından ödeme yapılamadığını ve eksper raporunun açık kaldığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile 18.450,00 TL hasar bedelinin 22/07/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan (sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe teminat limitleriyle sınırlı olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dosya kapsamında alınan 28.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait aracın kaza tarihi itibariyle rayiç değerinin 45.000,00 TL ve tespit dosyasına göre tamir bedelinin 35.000,00 TL olduğu gözönünde bulundurulduğunda pert-total işleminin uygulanmasının daha ekonomik olacağı, hurda değerinin 26.550,00 TL, hasar miktarının ise 18.450,00 TL olduğunun belirtildiğini, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, ancak ilk derece mahkemesinin itirazlarına rağmen taleplerini pert-total işlemi uygulanması ile hasar bedelinin ödenmesi olarak değerlendirerek bilirkişi raporunda tespit edilen 18.450,00 TL hasar bedelinin davalıdan tahsiline karar verdiğini, Covid-19 salgını nedeniyle ikinci el araç piyasasında olağanüstü bir artış meydana geldiğini, davalının kendi kusuru sebebiyle bugüne kadar ödeme yapmadığını, şirketin sorumluluğunun değişen koşullara göre yeniden değerlendirilmesinin hakkaniyete uygun olacağını, yaşanan mücbir sebep nedeniyle davacıya ait aracın bugünkü rayiç değerinin 110.000-130.000 TL olduğunu ve tespit edilen tamir bedeli dikkate alındığında tamirinin daha ekonomik olacağını, pert-total işlemi uygulanmaması gerektiğinin açıkça ortada olduğunu, yaşanan bu fiyat artışından ve sonuçlarından, bu zamana kadar haksız ve nedensiz ödeme yapmayan sigorta şirketinin sorumlu olması gerektiğini, dava dilekçesinde tamir bedeli talep edilmiş ise de davacıya ait araca pert-total işlemi uygulanması gerektiğini beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, hasar bedeli istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacıya ait araçla davalı nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigortalı aracın karıştığı çift taraflı kaza sonucunda davacının aracı hasar görmüştür. Kesinleşen kusur oranına göre davalıya sigortalı araç kazada %100 kusurludur.
Davacı taraf, dava öncesi tespit edilen 35.000,00 TL’lik hasar bedelini talep etmekte, aracın hurdası konusunda seçimlik hak sunulmadığını iddia etmektedir.
Yargıtay tarafından kabul edilen hesaplama yöntemine göre; onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise tam hasara (pert) uğramış sayılır.
Dosya kapsamına göre, farklı makine mühendisi bilirkişilerden alınan iki ayrı raporda aracın tamirinin ekonomik olmadığı, aracın pert/total kabul edilmesi gerektiği belirtildiğinden aracın kaza sonucu pert olduğu anlaşılmıştır. Aracın pertinin uygun görülmesi halinde de, aracın olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri ile olay tarihindeki hasarlı değeri (sovtaj değeri) tespit edilip, piyasa değerinden, sovtaj değeri mahsup edilerek bulunan zararın davalı taraftan tazminine karar verilmesi Yargıtay kararlarına uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22.06.2021 tarih ve 2017/87 esas, 2021/349 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile fazla yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılmış istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansının iadesine ,
4-Karar tebliği ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 04.07.2022


Başkan…
e-imzalıdır

*Üye…
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*