Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1348 E. 2022/903 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1348 – 2022/903
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1348
KARAR NO : 2022/903

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21.04.2021
NUMARASI : 2017/587 Esas – 2021/324 Karar

Asıl ve Birleşen Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/7 Esas sayılı dosyası;
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACILAR : 1-…
2-…
3-…
VEKİLLERİ : Av. … Av. …

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : 1 -ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 2-…
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazm.)
BAŞVURU TARİHİ : 11.06.2021-22.06.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 06.10.2021
KARAR TARİHİ : 01.06.2022
YAZIM TARİHİ : 01.06.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Müvekkili …’nın 20.05.2016 tarihinde … plaka sayılı davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış ve davalı … ‘in kullandığı aracın çarpması sonucu ağır bir şekilde yaralandığı, kazanın davacının çocuk yaşında felç kalmasına neden olduğunu, bedeninde ağır ve kalıcı zararlar meydana geldiğini, şimdilik … için 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve meslekten kazanma kaybı, 1.000,00 TL geçici iş göremezlik zararları, 1.000,00 TL evde bakım ücreti olmak üzere 3.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … için 50.000,00 TL manevi tazminat, … için 50.000,00 TL manevi tazminat, … için 100.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 200.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde; … plaka sayılı aracın davalı şirket tarafından tanzim edilen 21.09.2015-2016 vadeli 368945114 poliçe numaralı zorunlu mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, davaya konu edilen kazadan dolayı açılan ceza soruşturma ve kovuşturma dosyasının celbini talep ettiklerini, davacı yanın ceza dosyasında şikayetçi olmadığını ve bu beyan maddi tazminat isteme hakkından feragat içeriyorsa davanın reddini talep ettiklerini, davacı tarafın kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilmesi için ATK’ya sevk edilerek maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınmasının talep edildiğini, davaya konu talebin zamanaşımına uğraması ve sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; dava konusu olayın olduğu mahalde hız sınırının 50 km/h olduğu, davalının 30 km/h hızla seyir ettiğini, sunulan delillerle hız sınırının aşılmadığının ortada olduğunu, trafik akışına aykırı bir harekette bulunulmadığını, katılan babanın çocuk elini bırakmışsa da 4 yaşındaki çocuğuna korumak için çaba sarf etmediğini ve kendi hatasını davalıya yıktığını, meydana gelen kazanın davacı …’nın çocuğunu koruma ve gözetim yükümlülüğünü ihmal etmesi sebebiyle meydana geldiğini, meydana gelen kazada davalının sorumluluğuna gidilmesinin hakkaniyetli olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesine talep etmiştir.
Birleşen Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/7 Esas sayılı dosyada davacılar vekili dava dilekçesinde; bahse konu trafik kazasında müvekkili …’nın ağır bir şekilde yaralanıp ömür boyu başkasının bakım ve gözetimine ihtiyaç duyacak hale gelmesi nedeniyle, bakıcı giderleri, iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat için Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/587 E sayılı dosyası ile açtıkları davada dosyanın tekemmül ettiğini ve gelen aktüer bilirkişi raporu çerçevesinde de dava değer artışı yapılarak bakıcı gider talebi olarak 161.355,30 TL, maluliyet /sürekli iş göremezlik tazminatı olarak da 90.847,17 TL talep edildiğini, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/587 Es sayılı dava dosyasında maddi tazminatın 252,202,47 TL ye yükseltildiğini, Anayasa Mahkemesinin 2019/40 Esas 2020/40 Karar sayılı 17.07.2020 tarihli iptal kararı sonrası gelen üçüncü Aktüer Bilirkişi raporunda ise PMF Cetveline göre hesap yapıldığından bu defa artan ve yeni tespit edilen zararları için iş bu ek davayı açtıklarını beyanla davanın Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/587 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/7 Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde; dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, esasa girilmesi halinde, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, davacının afaki bakıcı ücreti talebine itirazlarını ileri sürdüklerini, kaza sonucunda bakıcıya ihtiyaç duyulup duyulmadığının uzman bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, dava konusu olayda maluliyetin niteliğinin irdelenmesi gerektiğinin, geçici iş göremez sayılacağı dönem için bakıcıya muhtaç olup olmadığının araştırılması gerektiğini, ATK’dan bu hususta rapor alınması gerektiğini, aksi halde birbirinden farklı iki durum olan geçici iş göremezlik ve bakıcıya muhtaç olma arasındaki ayrımın gözardı edilmiş olacağını, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5.b maddesi gereği tedavi süresi içinde bulunan bakıcı gideri SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, anılan taleplerin reddi gerektiğini belirterek aleyhe açılmış haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle yetkisizlik, esasa girildiği takdirde zamanaşımı nedeniyle ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından Asıl davada geçici iş göremezlik talebinin reddine, Bakıcı gideri ve sürekli iş göremezliğe ilişkin asıl davanın ve birleşen Kocaeli 1.ATM’nin 2021/7 Esas sayılı davanın kabulü ile; 311.418,10 TL bakıcı gideri, ‬194.645,14 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam ‬506.063,24 TL maddi tazminattan (26.03.2021 tarihli ara kararla TBK 76 maddesi gereğince hükmedilen 10.000,00 TL’nin mahsubu ile) bakiye 496.063,24 TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi olan 20.05.2016, davalı sigorta şirketi yönünden 01.12.2016’dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) alınıp davacı …’ya verilmesine, manevi tazminat yönünden davacı … için 30.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL ve davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20.05.2016 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacılar verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararına karşı davacılar vekili, davalı sigorta vekili ve davalı … vekili tarafından ayrı ayrı istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece küçük davacı …için geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmemesinin doğru olmadığını, nasıl ki trafik kazası sonucu küçük yaştaki birinin vefat etmesi durumunda destekten yoksun kalanlar için tazminat hesabı yapılıyor ise beden gücündeki azalmanında aynı şekilde tazminat hesaplamasına dahil edilmesi gerektiğini, küçük…ve anne-babası için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının da oldukça düşük olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulması taleplerinin bulunmasına rağmen fazlaya ilişkin talebin reddedilmesine yönelik itirazları olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Sigorta şirketi vekili istinaf dilekçesinde; dosyada alınan bilirkişi raporlarına itirazlarını sunduklarını, raporların yerleşik Yargıtay kararlarına ve KTK md.90’ın atfıyla ZMM Genel Şartlarına aykırı olduğu belirtilmişse de yerel mahkemece bu itirazlarının değerlendirilmediğini, hatalı ve eksik incelemeye dayalı hüküm kurmaya elverişsiz bilirkişi raporunun hükme esas alındığını, mahkemece gerekçeli kararda vekalet ücreti, yargılama gideri, harç ve diğer ferilerin de poliçe teminatına göre oranlanması ve sorumlu olunan tutarların ayrıca belirtilmesi gerektiğini, bu yönüyle de kararın hatalı olduğunu, müvekkil şirket nezdinde düzenlenen poliçenin vadesi 21.09.2015 tarihinde başladığını, dolayısıyla davacı yanın taleplerinin yeni genel şartlar dönemi kriterleri esas alınarak değerlendirilmesi gerekirken yerel mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulduğunu, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre rapor hazırlanması gerekirken yerel mahkemece hükme esas alınan raporun meslekte kazanma gücü kaybı oranına göre olduğunu, yeni şartlar dönemi kriterlerine uygun bir maluliyet raporu alınması gerektiğini, bakıcı giderinden de müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını, bilirkişi tarafından hazırlanan hesap raporunda PMF yaşam tablosu ve 0 teknik faiz ile hesaplama yapıldığını, bu hesaplamanın hatalı olup kabul anlamına gelmemekle birlikte 1,8 teknik faiz ve TRH tablosunun hesaplamaya esas alınması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sorumluluğunun sigorta poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olduğunu, mahkemece davacının müterafik kusurunun dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, aktüerya hesabı yapılırken aktüer siciline kayıtlı aktüerya uzmanından rapor alınması gerektiği hususundaki itirazları değerlendirilmeden uzman olmayan bilirkişiden alınan rapora dayanılarak hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava, trafik kazasına bağlı cismani zararın giderimi için kazaya karışan araç sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısına karşı husumet yöneltilerek zarar gören çocuk ,anne ve babası tarafından açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Somut olayda, 20.05.2016 günü saat 17.10 sıralarında davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile seyir halinde iken olay mahaline geldiğinde istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girip karşıdan karşıya geçmek isteyen 2012 doğumlu davacı yaya …’ya aracının sol ön kısımları ile çarpması sonucu yaralanmalı dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
ilk derece mahkemesi tarafından kusur oranının tespiti için İstanbul ATK’dan alınan raporda davalı sürücünün kazanın oluşumunda %15, davacı …nın %85 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davaya konu olaya ilişkin Gölcük 3. Asliye Mahkemesi’nin 2016/413 esas sayılı dosyasında; yapılan keşif sonrası trafik bilirkişisi raporu ile İstanbul ATK’dan alınan raporlarda şehir içi hız limitlerine uymayıp aracı dikkatsiz ve kontrolsüz kullanarak davacı çouğun yaranmasına neden olduğundan davalı sürücünün meydana gelen kazada tali kusurlu, davacı …nın ise davacı çocuğun ebeveyni olup koruma ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmeyip çocuğun yaralanmasına sebep olduğundan asli kusurlu olduğunun rapor edildiği, yapılan yargılama sonunda davalı sürücünün taksirle yaralama suçundan cezalandırıldığı, istinaf aşamasından kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından alınan Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Kurumunca düzenlenen 25.04.2019 tarihli raporda davacı çocuk …nın geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası Özürlülük Ölçütü, sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre %86,8 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, kişinin ömür boyu başkasınının bakımına muhtaç olacağı bildirilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki kusur oranlarının karara esas alınmasının yerinde görülmüş; davacı babanın asli kusuru dışında müterafik kusuru bulunmadığı, hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe görü düzenlendiği, davacıların dava açmadan önce davalı sigorta şirketine yaptığı başvuru tarihine göre mahkemece belirlenen temerrüt tarihinde bir isabetsizlik bulunmadığı, usulüne uygun olarak belirlenen bakıcı ihtiyacı nedeni ile brüt asgari ücret üzerinden bakıcı gideri hesaplanması yerinde bulunduğu, olay tarihi, kusur durumu ve tarafların sosyal ekonomik durumu ve hakkaniyet ilkeleri gereğince mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu,davacı çocuğun kaza tarihindeki yaşı itibariyle kazanç getiren herhangi bir işte çalışmadığı ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğinden geçici iş göremezlik zararı oluşmadığından taraf vekillerinin bu hususlara ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak davalı sigorta şirketi, aracın trafik zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup, Sigorta Genel Şartlarının B.2 maddesi 5.fıkrası uyarınca, hükmolunan tazminat, sigorta limitini geçerse, sigortacı yargılama giderleri ile avukatlık ücretinden sigorta limitinin tazminata oranı dahilinde sorumlu olmasına rağmen, mahkemece, anılan düzenleme dikkate alınmadan davalı sigorta şirketinin diğer davalılar aleyhine hükmolunan yargılama gideri ve vekalet ücreti miktarı ile müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmediğinden davalı sigorta şirketi vekilinin bu hususa ilişkin istinaf isteminin kabulü ile davalı sigorta şirketi yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sigorta limitinin tazminata oranı olan (290.000,00/506.063,24=0,57) % 57 oranında sorumlu tutulmak suretiyle yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-A) Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
B) Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nın mahsubu ile bakiye harç terkin sınırı altında kaldığından tahsiline yer olmadığına,
C) Davacının yaptığı istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
D) Kullanılmayan istinaf avansının yatırana iadesine,
2-) Davalı Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.04.2021 tarih ve 2017/587 esas, 2021/324 karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3- HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulması gerektiğinden,
A)Asıl davada geçici iş göremezlik talebinin REDDİNE,
B)Bakıcı gideri ve sürekli iş göremezlik zararına ilişkin asıl davanın ve birleşen Kocaeli 1.ATM’nin 2021/7 Esas sayılı davanın KABULÜ ile; 311.418,10TL bakıcı gideri, ‬194.645,14 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam ‬506.063,24TL maddi tazminattan (26.03.2021 tarihli ara kararla TBK 76 maddesi gereğince hükmedilen 10.000,00TL nin mahsubu ile )bakiye 496.063,24 TL nin davalı … yönünden kaza tarihi olan 20.05.2016,davalı sigorta şirketi yönünden 01.12.2016’dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) alınıp davacı …’ya verilmesine,
C)Davacı … için 30.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20.05.2016 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacı …ya verilmesine,
D)Davacı … için 10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20.05.2016 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacı …’ya verilmesine,
E)Davacı …için 10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20.05.2016 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacı … ‘ya verilmesine,
F)Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl dava ve birleşen dava yönünden; karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca;
Hükmedilen maddi tazminata ilişkin;
G)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen maddi tazminat miktarı yönünden 42.353,16 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan (davalı sigorta şirketi 24.141,30 TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine,
Hükmedilen manevi tazminata ilişkin;
H)Davacı … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı yönünden 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
I)Davacı … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
İ)Davacı … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen manevi tazminata ilişkin;
J)Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat miktarı yönünden, 4.500,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı…’dan alınarak davalı …’e verilmesine,
K)Asıl dava dosyası ve birleşen dava dosyasında maddi tazminata ilişkin; yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca alınması gereken 34.569,18 TL karar ilam harcından peşin alınan 693,25 TL, 852 ,00 TL ıslah harcı, birleşen dosyada peşin alınan 870,48 TL’nın mahsubu ile bakiye 32.153,35 TL harcın davalılardan(davalı sigorta şirketi 18.427,08 TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak hazineye gelir kaydına,
L)Hükmedilen manevi tazminat yönünden alınması gereken 3.415,50 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
M) İlk derece mahkemesince davalılar adına düzenlenen 28.09.2021 tarih 2021/351 sayılı harç tahsil müzekkeresinin geri istenilmesine,
Tüm yargılama giderlerinin maddi tazminata ilişkin olarak gözetilerek asıl dava ve birleşen davada ;
N)Davacı tarafından yapılan730,95 TL müzekkere ve tebligat gideri, 950,00 TL bilirkişi gideri ve 314,50 TL Adli Tıp Kurumu fatura gideri olmak üzere toplam 1.995,45 Tl yargılama giderinden kabul/ret oranı dikkate alınarak 1.991,06 TL’sı ile asıl davada ‭‬‭ ödenen 1.576,75‬ TL harç, birleşen davada davacı tarafından yatırılan 929,78 TL harç, 2,00 TL dosya gideri olmak üzere toplam 4.499,59 TL yargılama giderinin davalılardan(davalı sigorta şirketi 2.564,76 TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
O) Artan gider avansının yatırana iadesine,
4) Davalı tarafından yatırılmış olan 8.645,00 TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
5)Davalı tarafın istinaf avansından harcama yapılmamış olduğu anlaşıldığından, istinaf gideri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
6) Kullanılmayan istinaf gider avanslarının iadesine,
7) Avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dairemize dilekçe vermek suretiyle Yargıtay’da temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01.06.2022


Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*