Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1052 E. 2022/664 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1052
KARAR NO : 2022/664

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/04/2021
NUMARASI : 2019/1120 Esas – 2021/357 Karar

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACILAR : 1-… – … – …
2-… – … – …
3-… – … – …
4-… – … – …
VEKİLLERİ : Av. …

DAVACILAR : 1-… – … – …
2-… – … – …
3-… – … – …
4-… – … – …
5-… – … – …
6-… – … – …
7-… – … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1-… – …
2-… – … – …
3-… – … – …
VEKİLLERİ : Av. …

DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ –

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI
VEKİLİ : Av. ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAŞVURU TARİHİ : 16.06.2021
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 03.08.2021
KARAR TARİHİ : 20.04.2022
YAZIM TARİHİ : 21.04.2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde, 13.04.2018 tarihinde davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı özel halk otobüsü ile davacıların murisinin kullanmış olduğu ve arkasında …’ın oturduğu … plaka sayılı motosiklete çarptığını, kaza sonucu davacıların murisleri … ve …’ın vefat ettiğini, otobüs içi video kaydında kaza meydana gelmeden birkaç saniye önce davalının sadece yola baktığı, kavşağa gelmesi sebebiyle yavaşlama ve etrafına bakma yükümlülüğünü yerine getirmediğinin açıkça görüldüğünü, davalı …’nın otobüs şoförü olması sebebiyle günde onlarca insanın sorumluluğunu aldığını, dolayısıyla normal vatandaşa göre çok daha fazla dikkat ve özen yükümlülüğü bulunduğunu, kavşakta etrafına bakmayan ve hızını arttıran davalı …’nın davacıların murislerinin ölümüne sebebiyet verdiğini, davalı …’nın kullandığı özel halk otobüsünün davalı …’ye bağlı olduğunu, Ulaşımpark A.Ş’nin ise Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde olup ulaşım hizmetlerini devrettiği şirket olduğunu, davalı …’nin ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tazmin yükümlülüğü bulunduğunu, dava açılmadan sigortacı Anadolu Sigorta A.Ş’ye yapılan başvuru üzerine davacılardan …, …, … ve …’e ödeme yapıldığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik her bir davacı için ayrı ayrı 100,00’er TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … Ulaştırma Hizmetleri Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde, Ulaşımpark A.Ş.’nin Kocaeli genelinde toplu taşıma faaliyeti gösteren, 5216 sayılı kanunun 26.maddesine göre Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulduğunu, Türk Ticaret Kanunu’na tabi bir özel hukuk tüzel kişisi olduğunu, şirketin dava ile uzaktan yakından ilgisi bulunmadığını, davacının iddiasına göre kazaya neden olan … plakalı aracın şirket mülkiyetinde bulunmadığını ve şirket tarafından işletilmediğini, araç sürücüsü …’nın şirket bünyesinde çalışmadığını, davalı şirket ile … arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını, şirketin Büyükşehir Belediyesi tarafından devredilen toplu taşıma hatlarında faaliyet göstermekle birlikte bahsi geçen … plakalı aracın faaliyet gösterdiği toplu taşıma hattında faaliyet göstermediğini, ilgili araç ruhsat örneği incelendiğinde ruhsat sahibinin davalı şirket olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar Öz Darıca Minibüsçüler ve Özel Halk Otobüsçüleri Toplu Taşımacılar Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi, … ve … vekili cevap dilekçesinde, dava konusu kaza olayına karışan … plakalı aracın davalılardan …’ye ait olduğunu, aracın her türlü işletilmesi, yasal sorumlulukları, mali işlemlerinin … tarafından yerine getirildiğini, aracın kazancının tamamen …‘ye ait olduğunu, diğer davalıların … plakalı araçta yasal bir hakkı, mali sorumluluğu, bu araçtan elde ettiği bir ticari geliri olmadığını, kooperatifin Darıca bölgesinde faaliyet gösteren toplu ulaşım esnaflarının, çalıştıkları hat ve güzergahlar hakkında, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile ilgili yaşadıkları sorunlarda hep birlikte hareket edebilmelerini ve haklarını daha sağlıklı savunabilmek amaçlı kurulduğunu, üyelerinin tamamının toplu ulaşım esnafı olduğunu, davalı …’nin kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatife sadece, üye aidatı ödediğini, bunun dışında kooperatifin kazaya karışan araçtan başkaca bir geliri olmadığını, ayrıca Kooperatifin dava konusu kazaya karışan … plakalı araç ile ilgili Kocaeli Büyükşehir Belediyesinden almış olduğu bir taşıma ihalesi de bulunmadığını, Büyükşehir yasası ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ilgili taşımacılık/toplu ulaşım yönetmeliklerine göre Kocaeli Büyükşehir Belediyesi sınırları dahilinde yolcu taşımacılığı konusundaki yetki ve denetim görevinin Kocaeli Büyükşehir Belediyesine ait olduğunu, kazaya karışan araçta müvekkilinin logosu/ismi geçmediğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde, kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı aracın davalı … şirketine şirkete 12/04/2018-2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 264058117 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamında olmamak kaydı ile söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 360.000,00 TL olduğunu, ayrıca konu aracın şirket nezdinde 12/06/2017-2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 272409614 numaralı Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza sebebiyle sigorta şirketi nezdinde 264058117-0001 nolu hasar dosyası açıldığını, aktüer raporuna göre belirlenen, müteveffa … için 24.781,33 TL destekten yoksun kalma tazminatının müteveffanın anne ve babasına, müteveffa … için 23.772,06 TL destekten yoksun kalma tazminatının müteveffanın anne ve babasına ödendiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde, Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin hizmet kusur nedeniyle dava konusu olayda müvekkillerine zarar verildiğini iddia ettiğini, belediyelerin kamu tüzel kişileri oldukları, görmekle yükümlü bulundukları kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zarardan dolayı sorumluluklarının özel hukuk hükümlerine tabi olmadıkları, kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkileri kullanırken oluşan zararların niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklandığından bu zararların tazmini amacıyla davalı belediyeye karşı açılan davanın idari yargı yerinde tam yargı davası olarak açılması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davacıların davalılar …, …, Anadolu Sigorta A.Ş., Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, Öz Darıca Minibüsçüler ve Özel Halk Otobüsçüleri Toplu Taşımacılar Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi aleyhine açmış oldukları davaların ayrı ayrı reddine, davacıların davalı … Ulaştırma Hizmetleri A.Ş. aleyhine açmış oldukları davaların pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan İTÜ Trafik Kürsüsü tarafından düzenlenen rapora itiraz ettiklerini, ancak itirazlarının nazara alınmadığını, bu trafik kazasında iki çocuğun öldüğünü, doğrudan olayın oluş şeklini gösteren CD kayıtlarının mevcut olduğunu, anılan kayıtların CD çözümleme tutanağına hatalı olarak geçirildiğini, kusur raporunun hatalı CD çözüm tutanağına dayanarak hazırlandığını, kusur raporunun hatalı olduğunu, mahkemenin dosyadaki deliller ile doğrudan temas etmediğini, delillerin serbestçe değerlendirilmediğini, takdir yetkisi kullanılırken TMK’nun 4. maddesinde belirtildiği gibi hukuka ve hakkaniyete uygun karar verilmediğini, “davacıların kazanın oluşumunda kusursuz olan davalı … ve sürücünün eylemlerinden kendi kusuru gibi sorumlu olan araç maliki, işleten ve teşebbüsü diğer davalılardan tazminat talep edemeyecekleri, zira müştereken ve müteselsilen sorumlu olan davalıların, davalının kusuru oranında sorumlu tutulabilecekleri” şeklinde yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve …’nin araç işleten sıfatı ile kusursuz sorumlu olduklarını, kazaya karışan aracın …’ye ait olduğunu, Anadolu Sigorta A.Ş tarafından davacılar için tazminat ödemesi yapıldığını, vefat eden Hakan Salman ve …’inv efat etmeden önce fırında çalıştıklarını, davacıların müteveffaların desteğinden yoksun kaldıklarını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda, 13.04.2018 tarihinde, bir kısım davacıların yakını …’in sevk ve idaresindeki motosikletle davalıların sürücüsü, maliki, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet/ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı oldukları araç çarpışmış, kaza sonucu … ile aynı motorsiklette yolcu olarak bulunan bir kısım davacıların yakını … vefat etmiştir.
Kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında her iki sürücüye de kural ihlali verilmiştir. Dosya içeriğinde kaza anına ilişkin CD yer almaktadır. Soruşturma dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda davalı sürücü … kusursuz, motorsiklet sürücüsü … tam kusurlu bulunmuş, dosyada takipsizlik kararı verilmiştir. Takipsizlik kararına yapılan itirazın reddi üzerine kanun yararına bozma yoluna gidilmiş, Yargıtay 12.Ceza Dairesinin 2019/13140 Esas ve 2020/1558 Karar sayılı kararı ile davalı sürücü kusursuz bulunmuştur. Mahkemece, İTÜ öğretim görevlilerinden oluşan heyetten alınan raporda da davalı sürücü kusursuz bulunmuş, mahkemece bu rapora itibar edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Heyetimizce de kamera görüntüsü incelendiğinde dosya kapsamında alınan ve gerçekleşen kazada motorsiklet sürücüsü …’e tam kusur verilen bilirkişi raporu oluşa uygun bulunmuştur. Bu nedenle bir kısım davacılar vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Davacılar vekilince, tehlike sorumluluğu nedeniyle davalıların kusursuz sorumlu tutulması gerektiği ileri sürülmüş ise de, haksız fiil faili gerçekleşen zarardan kusuru oranında sorumlu olacağından bu husustaki istinaf isteminin de reddi gerekmiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, kararda esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince bir kısım davacılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.04.2021 tarih ve 2019/1120 esas, 2021/357 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar …, …, … ve … vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince davacı taraftan alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye harç terkin sınırı altında kaldığından tahsiline yer olmadığına,
3-Davacıların istinaf başvurusu için yaptığı giderlerin üzerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının yatıranlara iadesine,
4-Karar tebliği ve avans iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20.04.2022


Başkan …
e-imzalıdır

*Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*