Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1071 E. 2021/796 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1071
KARAR NO : 2021/796

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/09/2018
NUMARASI : 2017/811 Esas – 2018/538 Karar
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …

ÇOCUK : … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
BAŞVURU TARİHİ : 19/10/2020
İSTİNAFA GELİŞ TARİHİ: 03/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
YAZIM TARİHİ : 15/09/2021

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi. Davanın dairemizin görev alanına girdiği, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı, istinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirildiği, dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 02/08/2014 tarihinde sürücü …’nın idaresindeki… plakalı araç ile yapmış olduğu trafik kazası sonucu vefat ettiğini, desteğin diğer mirasçıları tarafından açılmış olan davada müteveffanın ölümünden sonra dünyaya gelmiş olan davacı için 42.302,81 TL destekten yoksun kalma tazminatı tespit edildiğini belirterek anılan tutarın temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıların talebinin poliçe kapsamında olmadığını, kazanın meydana gelmesinde işletenin kusurunun bulunmadığını, desteğin müterafik kusuru bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulü ile 42.301,81 TL’nin 23/02/2017 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Müteveffanın babasının hayatta olduğunun nüfus kayıt örneğinden anlaşıldığını, sunulan Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere paylar belirlenirken tüm hak sahiplerinin gözetilmesi gerektiğini, aksi halde paylaştırmanın hatalı olacağını, bu yönüyle inceleme yapılmadığı için bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, garame hesabının hatalı yapıldığını, bilirkişinin aktüer sicilinin kayıtlı olması gerektiğini, emniyet kemeri takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmasını talep ettiklerini, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir. Davalı vekilince bilirkişi raporunda desteğin paylarının hatalı belirlendiği savunulmuştur. Mahkemece alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekilince anılan rapora anne ve babaya pay ayrılması gerektiği yönünde itiraz edilmemiş olup davacılar yararına bu konuda usuli kazanılmış hak oluşmuştur. (Yargıtay HGK 18/02/2021 tarih, 2018/10(21)-94 esas, 2021/111 karar) Kaldı ki; 6100 s. HMK’nın 357/1. Maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesince resen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların istinaf aşamasında ileri sürülmesi mümkün değildir. Anılan hususun kamu düzeni ile ilgisi bulunmadığına göre resen gözetilmesinin gerekmediği de açıktır. Bilirkişinin aktüerya siciline kayıtlı olup olmadığı olgusu da raporu, başlı başına hukuka aykırı kılacak bir durum değildir. Müterafik kusur indirimi ise kazanın ve davanın niteliği itibariyle söz konusu olamayacaktır. Davalı vekilinin bu yönlere değinen istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk yönünden incelenmiş olup, esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de usule aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/09/2018 tarih ve 2017/811 esas, 2018/538 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince alınması gereken 2.889,63 TL istinaf karar harcından peşin alınan 742,41 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.147,22 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalının istinaf başvurusu için yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, harcanmayan istinaf gider avansının davalıya iadesine,
4-Harç takibi, karar tebliği ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/09/2021


Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

*İşbu evrak 5070 sayılı Kanunun 5. Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*