Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/84 E. 2023/503 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/84 Esas – 2023/503
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/84 Esas
KARAR NO : 2023/503

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ….

DAVALI :….
VEKİLİ : Av. ….
….
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 15/02/2023
KARAR TARİHİ : 19/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının “…. Okulları” marka adı ile özel eğitim sektöründe faaliyet gösterdiklerini, Ülke genelinde eğitim verdiklerini, başarılı ve saygın bir kuruluş olduklarını, Davalının ise “….” marka adı ile elektronik ticaret alanında ülkemizin ve dünyanın önde gelen, başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına elektronik ticaret ortamını sağlayan aracı hizmet sağlayıcı olduğunu, Davalıya ait gayrimenkul ilan platformu olan …. adresinde 07.10.2022 tarihinde …. sayılı ilan ile okul öğrencisi olduğu düşünülen birisi tarafından okul 5.400.00,00 ₺ bedelle satılığa çıkarıldığını, ilan başlığı olarak “Öğrencisinden Satılık Özel Okul” başlığı kullanıldığını, ilan içeriğinde “Okul başladığından bakamıyoruz (alan güzel yemekler yapsın) öğlen saati aramayınız” gibi ifadelere yer verildiğini, bir gün süre ile ilanda kalan içeriğin davacı tarafından yapılan şikayet ve başvuru sonrası ilandan kaldırıldığını, ilanın yayında bulunduğu süre içinde ulusal ve yerel basında da ilana ilişkin haberlerin yapıldığını, davacının ticari ve kişiliğine zarar verildiğini, küçük düşürüldüğünü, davalı ilanın yayınlamadan önce başlık ve içerik hakkında denetim ve inceleme yapmayarak ilanı kendi sitesinde yayınladığını, davacının kişilik haklarına ve ticari itibarına ağır bir saldırı yapıldığını, bu sebeple kişilik haklarına yönelik bu saldırıdan ötürü davacı lehine makul bir manevi tazminata hükmedilmesini taleple 100.000 TL manevi tazminatın ilan tarihi olan 07.10.2022’den itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının ticari itibarına yönelik saldırının kınanması ve kararın davalıya ait internet sitesinde yayınlanmasına, fazlaya dair tüm talep ve dava hakkımızın saklı tutulmasına, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasını taleple dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin yer sağlayıcı olduğu, içerik sağlayıcı olmadığı, yer sağlayıcı olması nedeniyle ilan içeriğinden herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, bu nedenle davalının pasif dava ehliyetinin bulunmadığı, ayrıca mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, ilan içeriğinin ise yapılan şikayet üzerine davalı tarafından kaldırıldığı, davalının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davanın ilan sahibine ihbarının gerektiğini bu sebeple açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; 07/10/2022 tarihli ilan nedeniyle davacının kişilik haklarının zedelenip zedelenmediği, bu nedenle manevi zararının bulunup bulunmadığı, ilan nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa tazminatın miktarı hususunda olduğu anlaşıldı.
Mahkememizce davalı şirketten dava konusu ilana ilişkin tüm görüntü ve bilgiler ile ilan verenin bilgileri celp edilmiş, davacının ilana ilişkin yapmış olduğu başvuru belgeleri ve kaldırılmasına ilişkin bilgi ve evraklar celp edilmiştir.
Duruşmada dinlenen davacı tanıkları …. …., …. …. …. …. ve …. ……beyanlarında; okul öğrencisinin davacı okulun satılık ilanının davalı şirketin internet sitesinde yayınlanmasından sonra okulda söylentilerin başladığını, veliler tarafından sürekli okulun aranarak okulun satılıp satılmayacağının sorgulandığını, okul çalışanlarının motivasyonlarının düşündüğünü, okul ve öğretmenlerinin prestijlerinin düştüğünü bu sebeplerle okulda ünvan değişikliğinin yapıldığı şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Açılan dava, haksız eylemden dolayı manevi tazminat talebinden ibarettir.
Yargıtay 11. HD.’nin emsal niteliğindeki 16.12.2019 tarih ve 2019/618 E.- 8167 K. sayılı ilamı, “5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 5. maddesi ve 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 9. maddesi ile yer sağlayıcı ve aracı hizmet sağlayıcıların, tazminat sorumluluğu açısından, yayınlanan içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır. Ancak marka hakkı sahibi, devam etmekte olan tecavüz ve haksız rekabet eylemleri yönünden, bu eylemlerin tespiti, tecavüzün durdurulması, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması davalarını herkese karşı yöneltebilecektir. Mutlak hak niteliğindeki bu tür haklar herkese karşı yöneltilebilecek olup, illiyet bağının varlığı halinde, hakkın yöneltildiği kişinin kusurunun varlığı ya da yokluğunun önemi bulunmamaktadır. Bu bağlamda, internet yer ve hizmet sağlayıcılarına karşı da anılan hakların ileri sürülmesine bir engel bulunmamaktadır. Öte yandan, gerek haksız fiillere ilişkin 6098 sayılı TBK’nın 50 ve gerekse ülkemizin de taraf olduğu Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Hakları Sözleşmesi’nin 45.maddesi uyarınca, fikri mülkiyet haklarına tecavüz nedeniyle tazminat sorumluluğuna hükmetmek için fiillerine iştirak veya yardım etmek ya da bu fiilleri teşvik etmek veya yapılmasını kolaylaştırmak eylemini gerçekleştiren yer ve hizmet sağlayıcıların kusurunun ispat edilmesi gerekmektedir. 6563 sayılı Elektronik Ticaret Kanunu’nda da vurgulandığı üzere, içerik sağlayıcı sıfatı bulunmayan internet yer ve hizmet sağlayıcı kuruluşların tazminat sorumluluğundan bahsedebilmek için, imkan sağladıkları içeriğin hukuka aykırı ve marka hakkına tecavüz niteliğinde olduğunun bilmeleri gerekir. Bunun için de önceden hak sahipleri tarafından uyarılmaları ve hukuka aykırı içeriği makul süre içerisinde kaldırmalarını yer ve hizmet sağlayıcı kuruluşlardan talep etmeleri gerekir. Ayrıca hak sahiplerinin, içeriğinin kaldırılmasını talep ederken, kendilerinin önceden elde edilmiş üstün hak sahibi olduklarını yaklaşık ispata yeterli delillerini de anılan kuruluşlara sunmuş olmaları gerekir.” şeklindedir.
Somut olayda, davalı şirketin “….com” adlı internet adresi ile yer sağlayıcı konumda olduğu, 5651 sayılı sayılı Yasanın 5/1 maddesi dikkate alınarak davalı şirketin davacı şirkete ait okulun satımına ilişkin eylemden dolayı tazminat sorumluluğu açısından, yayınlanan içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı, ayrıca ilanın kaldırılmasına yönelik davacı tarafın talebi üzerine ilanın internet sayfasından makul süre içerisinde kaldırıldığı anlaşılmakla ilanın yayınlanmasından dolayı kusuru olmayan davalı aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL harçtan peşin olarak alınan 1.707,75-TL harç düşüldükten sonra fazla alınan 1.437,9-TL harcın istek halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, davalılar tarafından karşılanan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı vekili tarafından karşılanan 25,60-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Ara buluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 3.120,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduğu anlaşıldığından A.A.Ü.T gereği 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra kalan gider avansının karar kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek karar verildi. 19/09/2023

Katip ….
e-imza

Hakim ….
e-imza