Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/408 E. 2023/498 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/408 Esas – 2023/498
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/408 Esas
KARAR NO : 2023/498

HAKİM :….
KATİP : ….
DAVACI :….
….
VEKİLİ : Av…

DAVALI :….
….
VEKİLİ : Av. ….

DAVA : Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 19/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2023

Mahkememizce verilen 10/01/2022 tarih ve 2022/…. Esas 2022/…. karar sayılı kararın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 09/06/2023 tarih ve 2022/1064 Esas 2023/959 Karar sayılı ilamıyla kaldırılması sonrasında dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp dilekçeler aşaması tamamlandı ve dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davacının kooperatif ortaklığından çıkmayı istemesi üzerine davalı Kooperatifin …. Noterliği’nin 22.11.2021 tarih …. yevmiye numaralı ihtarı ile davacıyı kooperatifteki ortaklığından çıkardığını ancak ortaklık payını ödemediğini, arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını belirterek çıkma sebebiyle kooperatif ortaklık payının ödenmesi talepli kısmi dava açmıştır.
Davalı vekili; davanın hukuki yarar yokluğundan reddinin gerektiğini, kooperatiften ayrılan ortağın ödemiş olduğu aidatın tamamını değil ihracın kesinleştiği yılın bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkına sahip olduğunu, bilançonun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra bu hakkın talep edilebildiğini, davacının ortaklık sözleşmesinde belirtilen şartları yerine getirmediğini, kusurlu davranışlarda bulunduğunu, davacı tarafın kooperatife olan borçları dikkate alındığında herhangi bir bakiye alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17/1. maddesinde “Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçılarının kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir. Bu haklar, yedek akçeler hariç olmak üzere, ortağın ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanır.” hükmü düzenlenmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/1. maddesinde “Genel kurul olağan ve gerektiğinde olağanüstü olarak toplanır. Olağan toplantının her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde ve en az yılda bir defa yapılması zorunludur. (Ek cümle: 18/6/2017-7033/9 md.) Ancak, usul ve esasları ilgili Bakanlıkça yapılacak düzenlemede gösterilmek üzere; kooperatif üst kuruluşuna ortak olunması ve genel kurul toplantısının gündemine konuyla ilgili madde konulması şartıyla, olağan genel kurul toplantıları en fazla üç hesap dönemini kapsayacak şekilde ve birleştirilerek yapılabilir.” hükmü düzenlenmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu`nun 17/1 maddesi gereğince, kooperatiften ayrılan ortak, ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra payına düşen bakiyenin iadesini talep hakkını haiz olup, bilançonun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra bu hak talep edilebilir.
Davacı vekilinin sunduğu ihtarnamelerden ve dava dilekçesinin kapsamından davacının kooperatif ortaklığının 2021 yılı kasım ayı içinde sonlandırıldığı hususu sabittir. Davanın açıldığı tarih itibariyle 2021 yılı bilançosunun henüz kesinleşmediği de açıktır.
Somut olayda davacı 11/11/2021 tarihli noter ihtarnamesi ile kooperatiften istifa etmiş, davalı kooperatifçe 22/11/2021 tarihli 38 tarihli kararla davacının talebi kabul edilerek ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiştir. Davacının çıkma payı alacağı var ise 2021 yılı bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan itibaren 1 ay geçtikten sonra muaccel olur. Davacı çıkma payı alacağını ancak bu şekilde talep edebilir. Davacının dava açtığı tarihte çıkma payı alacağının henüz muaccel olmadığı, davanın erken açıldığı, bu dava şartı eksikliğinin yargılama sürecinde tamamlanmasının mümkün olmadığı, davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesinin zorunlu olduğu anlaşılmakla hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hukuki yarar dava şartlarından olup mahkemece resen her aşamada değerlendirilmelidir. HMK nun 138. Maddesi düzenlemesine göre hukuki yarar dava şartının dosya üzerinden yapılan inceleme ile değerlendirilmesi ve usulden red kararı verilmesi usul ve yasaya uygun görülmüştür. Dilekçeler aşamasının tamamlanmış olmasıve yargılamasın basit usule tabi olması karşısında hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilmiş sayılamaz.
HÜKÜM:
1-Davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra artan gider avansının yatıran davacıya iadesine,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek ya da aynı sürede başka yer asliye ticaret mahkemesi aracılığıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, tensiben karar verildi. 19/09/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı