Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/325 E. 2023/437 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/325 Esas – 2023/437
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/325 Esas
KARAR NO : 2023/437

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLİ :Av…
DAVALI …
VEKİLİ : Av…

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 05/06/2023
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan şirketin ihyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya Ticaret Sicili Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … … Tavukçuluk San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 09/10/2014 tarihinde tasfiye edilmeksizin ticari sicilden resen terkin edildiğini, terkin işleminin şirkete ve ortaklara tebliğ edilmediğini, ticari sicilden terkin sonucu ortaklar ve yönetim kurulunca şirket borçlarının şirketin mal varlığından ödenmesine yönelik tasarruflarda bulunulamadığını, şirketin bir kısım mal varlığında haciz ve tedbir şerhleri bulunduğunu belirterek; tapu sicilinden haciz ve tedbir şerhlerinin kaldırılarak alacaklılara borçların ödenebilmesi için şireket ait taşınmazın ve araçların tasfiyesi satılabilmesi şirketin ihyası ile şirket ortağı olan … … … yetki verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; terkin işleminin hukuka uygun şekilde gerçekleştirildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı ihyası istenen şirketin dairelerine olan borçlarından dolayı derdest icra takiplerinin bulunduğunu bildirmiştir.
Ali Fuat Cebesoy Vergi Dairesi ihyası istenen şirket adına kayıtlı bir kısım araçlara 14/12/2016 tarihinden itibaren devam eden icra takibinin olduğunu bildirmiştir.
SGK ihyası istenen şirketin terkin tarihi itibariyle ve halen derdest icra dosyalarına ilişkin bilgileri göndermiştir.
Sakarya Ticaret Sicili Müdürlüğünden şirketin terkinine ilişkin kayıtlar getirtilmiş, şirketin 09/10/2014 tarihinde TTK nun geçici 7. Maddesi gereğince resen sicilden silindiği anlaşılmıştır.
İhyası talep edilen şirketin derdest görünen icra dosyalarına ilişkin bilgiler celp edilmiştir.
Dava sicilden TTK nun geçici 7. Maddesi gereğince resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7. maddesi uyarınca belirli koşulların varlığı hâlinde şirketler, ilgili mevzuattaki tasfiye usullerine uyulmaksızın hızlı bir şekilde ticaret sicilinden terkin edilebilecektirler. Geçici 7. maddenin 2. fıkrası gereğince davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirketlere anılan madde hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir. Buna göre davacı sıfatıyla açılmış bir davası bulunan yahut aleyhine açılan bir davada davalı sıfatıyla yer alan yada (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2008/7980 E. 2009/12584 K. sayılı 7.12.2009 tarihli ilamında da belirtildiği üzere) şirketin ticaret sicilinden terkin edilmesinin ilan edildiği tarihinden önce şirket aleyhine başlatılmış bir icra takibi bulunduğunda şirket hakkında anılan geçici madde kapsamında re’sen terkin işlemi yapılamaz. Geçici 7. maddenin 2. fıkrasının uygulanması için şirketin davacı veya davalı sıfatıyla yer aldığı davaların ve icra takibinin, şirketin terkin tarihinden önce açılmış ve derdest nitelikte olmaları zorunludur. Bu çerçevede geçici 7. madde kapsamında terkini amaçlanan şirketin taraf olarak yer aldığı bir davanın yada aleyhindeki icra takibinin bulunmasına rağmen yapılacak re’sen terkin işlemi, aynı maddeye aykırılık teşkil edecek olup hukuka uygun bir terkin olarak nitelendirilemez. Bu tür sebeplere dayalı olarak açılan davada şirketin ihyasını talep eden davacı, ticaret sicil müdürlüğünce münfesih kabul edilerek terkin edilen şirketin varlığını devam ettirdiğini veya re’sen terkin sürecinin hukuka aykırı olarak işletildiğini ileri sürerek bir nevi gerçekleştirilen terkin işleminin iptalini istemekte olup davanın kabulü hâlinde verilecek olan ihya kararı da şirketin terkin işleminin iptali niteliğinde olacaktır. Buradan hareketle hukuka aykırı terkin işlemi nedeniyle geçici 7. maddenin 15. fıkrasına dayalı olarak açılan dava sonrasında verilecek ihya kararı, TTK’nın 547. maddesi anlamında ek tasfiye olarak nitelendirilemez. Zira hukuka aykırı şekilde geçici 7. madde kapsamında terkin edilen şirketin ihyasında amaç, eksik kalmış tasfiye işlemlerinin tamamlanarak şirketin tekrar ticaret sicilinden silinmesinden ziyade hukuka aykırı terkin işleminin iptaliyle şirketin usulsüz terkin öncesindeki hukukî statüsüne kavuşturulmasıdır. Böyle bir karar sonrasında ihyasına karar verilen şirket, herhangi bir şekilde tasfiye aşamasına girmeksizin hukuken varlık kazanır. Geçici 7. madde kapsamında ticaret sicil müdürlüğünce münfesih sayılarak re’sen terkin edilen bir şirketin aynı maddenin 15. fıkrası kapsamında ihyasına yönelik olarak açılan davada, gerçekleştirilen re’sen terkin işleminin hukuka aykırılığının tespiti hâlinde verilecek ihya kararı, niteliği gereği terkin işleminin iptaline ilişkin olması nedeniyle TTK’nın 547. maddesinde düzenlenen ek tasfiye kapsamına girmeyeceğinden, ihya kararı yanında şirkete tasfiye memuru atanması gerekmez. (Yargıtay HGK 2017/11-3184 E. 2021/1107 K.)
Somut olay incelendiğinde; ihyası istenen dava konusu … … Tavukçuluk San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin aleyhinde 6102 sayılı TTK nun geçici 7 maddesi gereğince resen terkin tarihi 09/10/2014 itibariyle ve halen derdest olan Bandırma …. İcra Dairesinin…../… icra dosyası bulunduğu ayrıca kamu alacakları sebebiyle terkin tarihinde ve halen derdest olan icra takiplerinin bulunduğu, bu haliyle anılan şirketin Sakarya Ticaret Sicil Müdürlüğünce 09/10/2014 tarihinde TTK geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden resen terkin işleminin o tarihte devam eden icra takiplerinin varlığına rağmen gerçekleştirilmiş olması sebebiyle hukuka aykırı ve usulsüz olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, anılan şirketin usulsüz terkin öncesindeki hukukî statüsüne kavuşturulmasına, bu kapsamda 09/10/2014 tarihli resen terkin işleminin iptaline karar verilmiş, TTK’nın 547. maddesinde düzenlenen ek tasfiye söz konusu olmayıp şirket terkinden önceki statüsüne kavuşacağından ihya kararı yanında şirkete tasfiye memuru atanmamıştır.
HMK’nın 320’nci maddesinin açık düzenlemesi karşısında mahkeme, basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerde, dava şartları yoksa davayı usulden reddedebilir; ilk itirazlar hakkında ya da dilekçelere eklenen deliller yeterli görülürse davanın esası hakkında karar da verebilir. Dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra, tarafların dilekçelerine ekledikleri ya da ilgili yerlerden getirtilmesini istedikleri delillerin toplanması ile mahkemece tarafların iddia ve savunmaları ile delilleri incelenmiş olacaktır. Bu nedenle ön inceleme duruşması yapılmadan dosya üzerinden, mevcut deliller ile dava şartları ve ilk itirazlardan başka, davanın esası hakkında da karar verilmesi mümkündür. Bu şekilde dosya üzerinden karar verildiğinde, taraflara dava ve cevap dilekçesinin tebliği ile bu dilekçelerinde bildirdikleri deliller toplanmış olacağından, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğinden de söz edilemeyecektir. ( Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-2924 Esas 2018/1935 Karar)
HÜKÜM. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, Sakarya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı … – … … Tavukçuluk San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin – (Vergi Kimlik No:…) 6102 sayılı TTK nun geçici 7. maddesi gereğince 09/10/2014 tarihinde yapılan resen terkin işleminin yasaya aykırı olması sebebiyle İPTALİ ile şirketin İHYASINA,
2-Terkin işleminin iptal edilmiş olması itibariyle şirket usulsüz terkin öncesindeki hukukî statüsüne kavuşacağından tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına,
3-Kararın Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanına,
4-Davalı yasal hasım olduğundan davacı lehine vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra artan gider avansının yatıran davacıya iadesine,
5-Alınması gereken 269,80-TL harçtan peşin alınan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 89,90-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye İrat Kaydına,
6-Gerekçeli kararın HMK nun 321/2 maddesi gereğince tebliğine,
Dair; HMK 320 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2(İki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer ticaret mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 18/07/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır