Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/245 E. 2023/256 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/245 Esas – 2023/256
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/245 Esas
KARAR NO : 2023/256

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE : ..
KATİP :…
DAVACILAR : 1- ..
2-…
VEKİLLERİ : …

DAVALI : 1-…
VEKİLİ : …

DAVALI : 2- ..
VEKİLİ : ..

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan),
Menfi Tespit (İpotek Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2022
KARAR TARİHİ : 28/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememizin …/… esas sırasına kaydedilmiş dava dilekçesinde;
a) İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasında paraya çevrilmesi talep edilen ipotek sebebiyle davacıların (şirketler ile … ve … …) davalı … … borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması talebinde bulunulmuş ve ayrıca,
b) İstanbul … İcra Müdürlüğünün ../… esas sayılı takip dosyasına dayanak kambiyo senedi sebebiyle davacıların (şirketler ile … ve … …) davalı … .. … borçlu olmadığının tespiti talebinde bulunulmuştur.
İcra dosyaları incelendiğinde ; İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasında takip miktarının 7.700.000,00 TL takip alacaklısının davalı … … borçlusunun davacı …AŞ olduğu, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasının takip çıkış miktarının 912.920,55 TL takip alacaklısının ise davalı …borçlusunun ise davacı…AŞ olduğu görülmektedir. Davacılar… ve … bu icra takiplerinde borçlu sıfatları bulunmamaktadır.
Davacılar…l ve … davalılara karşı ayrı ayrı açtıkları davaları mahkememizin …/… Esas sayılı dosyasından tefrik edilerek mahkememizin iş bu (…/… Esas) sayılı dosyasına kaydı yapılmıştır. Davacı şirketler tarafından açılmış olan davalar mahkememizin (…/…. esas) üzerinden devam etmektedir.
Davalılar vekilleri davanın reddini istemişlerdir.
Medeni usul hukukunda hukuki yarar, mahkemede bir davanın açılabilmesi için, davacının bu davayı açmakta ve mahkemeden hukuksal korunma istemekte bir çıkarının bulunması gerektiğine ilişkin ilke anlamına gelir. Davacının davayı açtığı tarih itibariyle dava açmakta hukuk kuralları tarafından haklı bulunan (korunan) bir yararı olmalı, hakkını elde edebilmesi için mahkeme kararına ihtiyacı bulunmalıdır.
6100 sayılı Kanun’un sözü edilen maddesinin gerekçesinde de “…Maddenin birinci fıkrasının (h) bendinde ise davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmasının bir dava şartı olduğu hususu açıkça vurgulanmıştır. Burada sözü edilen hukukî yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukukî korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hâli hazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunmasıdır. Bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hâli hazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukukî yararının bulunduğundan söz etmek mümkün değildir…” yönünde açıklamalar yer verilmiştir.
Öte yandan bu yararın “hukuki ve meşru”, “doğrudan ve kişisel”, “doğmuş ve güncel” olması da gerekir (Hanağası, E.: Davada Menfaat, Ankara 2009, s.135).
Hukuki yarar dava şartlarından olup 6100 sayılı HMK’nın 114’üncü maddesine göre, davacının dava açmakta hukuken korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Bu şart, dava konusuna ilişkin genel dava şartlarından biri olup, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi ve esas hakkında hüküm verilebilmesi için varlığı gerekli olduğundan, olumlu dava şartları arasında sayılmaktadır. Bu nedenle menfaate, davanın dinlenebilmesi (mesmu olması, kabule şayan olması) şartı da denilmektedir (Hanağası, s.19-21).
Bir davada, menfaat (hukuki yarar) ilkesinin dava şartı olarak gözetilmesinin, yargılamanın amacına ve usul ekonomisi ilkesine uygun olacağı her türlü duraksamadan uzaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2016/22-1166 Esas 2019/576 Karar sayılı ilamı)
Bu ilkeden hareketle bir davada hukuki menfaatin bulunup bulunmadığı mahkemece, tarafların dava dosyasına sunduğu deliller, olay veya olgular çerçevesinde yargılamanın her aşamasında ve kendiliğinden gözetilmelidir. Böylelikle kişilerin haksız davalar açmak suretiyle dava hakkını kötüye kullanmasına karşı bir güvence de sağlanmış olmaktadır (Pekcanıtez, s.946-949).
Davacılar İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası ve İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası sebebiyle davalılara borçlu olmadıklarının tespiti talebinde bulunmuşlar ise de bu davacıların belirtilen icra takiplerinde borçlu sıfatlarının bulunmadığı, dolayısıyla eldeki bu davayı açmakta hukuki yararlarının olmadığı anlaşılmakla davaların ayrı ayrı hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Hüküm kurulurken davaların birbirinden bağımsız oluşu gözetilerek ayrı ayrı harç ve vekalet ücretlerine de karar verilmiştir.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacılar… ve …tarafından davalı … aleyhinde açılan menfi tespit davasının hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Davacılar … … ve … … tarafından davalı … … … aleyhinde açılan menfi tespit davasının hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine,
3-Davacılar tarafından her iki davalıya karşı ayrı ayrı sebeplerle açılan menfi tespit davaları birbirinden bağımsız davalar olduğundan ve asıl dosyada bu davacılarca dava açılırken ayrıca yatırılmış harç bulunmadığından;
a) Davalı …dat aleyhinde açılan dava yönünden 179.90 TL maktu karar harcının ve 179.90 TL başvuru harcının davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
b) Davalı… aleyhinde açılan dava yönünden 179.90 TL maktu karar harcının ve 179.90 TL başvuru harcının davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalı…kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı … verilmesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’e verilmesine,
6-Davacılarca yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
7-Talep halinde gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek yada mahkememize gönderilmek üzere aynı sürede başka yer asliye ticaret mahkemesine verilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/04/2023

Başkan…
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı