Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/17 E. 2023/224 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/17 Esas – 2023/224
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİKARAR
ESAS NO : 2023/17 Esas
KARAR NO : 2023/224

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av….
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 18/11/2021
KARAR TARİHİ : 04/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı şirkete dava dışı … Gıda Tem. Yapı Malz. Teks. Hurda Alım Satım Geri Dönüşüm Sis. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin davacı tarafça yaptığı ticari ilişkiden kaynaklı 101.886,97-TL alacağı için haciz ihbarnamesi gönderdiğini, ihbarnamenin tebliğinin usulsüz olduğunu, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasına daha sonra 89/2 itirazlarının süresinin geçmiş olması nedeniyle 89/3 ihbarnamesinin davacıya gönderildiğini, dava dışı şirket ile herhangi bir ticari ilişkilerinin bulunmadığını, arabuluculuğa başvurma zorunluluklarının bulunmadığından arabuluculuğa başvurmadıklarını, dava dışı şirkete borçlu olmadıklarının tespitini, davalının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davacıya gönderilen haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmediğini, davanın reddini, davacının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası ile davacıya gönderilen tüm 89. Madde ihbarları, tebliğ belgeleri ve davacının varsa itiraz dilekçelerinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış, cevabı dosya arasına alınmıştır.
SGK’ya davacının 2021 yılı 9-10-11 aylarındaki çalışanları gösterir kayıtların gönderilmesi için müzekkere yazılmış, cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizin 22/03/2022 tarihli …/… Esas …… Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya Sakarya 3. Asliye hukuk Mahkemesine tevzi edilmiş, Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 13/09/2022 tarih …/… Esas …/… Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizde 2023/17 Esas numarası aldığı anlaşılmıştır.
Olaya ilişkin yasal düzenlemeler ve yargı içtihatları değerlendirilecek olursa;
1-İcra ve İflas Kanunu’nun 89. maddesinin 3. fıkrasında; “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı tesli-me zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildi-rimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hak-kında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. Bu süre içinde 106 ncı maddede belirtilen süreler işlemez. Bu davada üçüncü şahıs, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mec-burdur. Üçüncü şahıs açtığı bu davayı kaybederse, mahkemece, dava konusu şeyin yüzde yirmi-sinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkûm edilir. Bu fıkraya göre açılacak menfi tespit davaları maktu harca tabidir” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu madde hükmüne göre ikinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsın onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması gerekmektedir. Dava dilekçesi ve talep sonucuna göre, iş bu dava İİK. 89/3. maddesi kapsamında açılmış bir menfi tespit davasıdır ve yasa maddesinde belirtilen on beş günlük dava açma süresi hak dürşürücü süre mahiyetindedir.
Somut Olayda;
2-İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmış, davalının takip alacaklısı, dava dışı … Gıda Temizlik Ltd. Şti olduğu, davacıya birinci haciz ihbarnamesinin 01.09.2021 tarihinde tebliğ edildiği, ikinci haciz ihbarnamesinin 06.10.2021 de tebliğ edildiği, üçüncü haciz ihbarnamesinin ise 09.11.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının eldeki davayı18.11.2021 tarihinde açtığı, davanın 2008 sayılı yasanın 89/3’teki yasal hak düşürücü süre içinde olduğu anlaşılarak esasa geçilmiştir.
3-Davacı tarafından takip dosyasından gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin usulsüz olduğu iddia edildiğinden öncelikle bu husus incelenmiş, davacıya gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin 06.10.2021 tarihinde “Tebliğ evrakı adresinde muhattap … … 06.10.2021 tarihinde tebliğ edilmiştir” şerhiyle tebliğ edildiği, dosyaya gelen davacıya ait SGK çalışan listesinde … … isimli bir çalışan olmadığı gibi, davacının ortak ve yetkililerinden de olmadığı, dolayısıyla anılan ikinci haciz ihbarnamesinin Tebligat Kanunun 12 ve 13.maddelerine uygun olmadığı, usulsüz tebligat mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır.
4-Benzer bir olayda Konya BAM 7. HD’nin 2021/7 – 2021/93 sayılı kararında ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2012/15204 – 2013/1182 sayılı kararında da belirtildiği üzere; Somut olayın özelliğine göre ispat yükü yer değiştirebilir. Bu bağlamda, davacı takip borçlusuna borcu bulunmadığını belirtmiş, davalı tarafından verilen cevapta, davacı ile borçlu arasında borcu doğuran bir hukuki ilişkiden söz edilmemiş, sadece davacı ile takip borçlusunun ticari ilişkisi olması nedeniyle üçüncü haciz ihbarnamesinin gönderildiği ileri sürülmüş, ancak ilişkinin mahiyeti ve kapsadığı dönem somutlaştırılmamıştır. Şu durumda takip borçlusunun davacıdan alacaklı olduğunu belirten borç doğuran bir ilişkinin davalı alacaklı tarafından ileri sürülmesi gerekir. Böyle bir ilişkiye dayanmadan soyut olarak borçlunun davacıdan alacaklı olduğu ileri sürülemez ve bu ilişkinin neye dayalı olduğu açıklanmadan davacıdan borçlu olmadığını ispat etmesi beklenemez. Takip alacaklısı olan davalı, soyut alacak iddiasının dayanağını somut olarak göstermemiştir. Dosyada alacağın varlığına ilişkin bilgi ve belge bulunmamaktadır. Davacı üçüncü kişi iddiasını ispat ederken ileri sürdüğü vakıaların aydınlatılması için davalı alacaklının doğruluk ödevine HMK’nun 29. maddesine uygun hareket ederek takip borçlusunun üçüncü kişiden neden alacaklı olduğunu açıklaması gerekir. Davalı tarafça bu yönde bir açıklama yapılmadığından borçlu ile davacı arasındaki hukuki ilişki ispat edilemediğinden ve yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2021/984 esas 2022/6628 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; davacıya gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin usulsüz olması nedeniyle ispat külfetinin yine davalı üzerinde olduğu da nazara alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
5-Davalının yasadan kaynaklanan hakkını kullanarak davacıya haciz ihbarnamesi gönderdiği, davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine itiraz etmeyerek eldeki davayı açtığı, bu nedenle davalının dava açılmasına neden olmadığı dikkate alınarak yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
6- Yukarıda 4 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere; davalı ticari ilişkiyi ve dönemini somutlaştırmadığından ticari defter incelenmesine gerek görülmemiştir.
7-Davanın 2004 sayılı yasanın 89.maddesine dayanması, davacı hakkında başlatılan bir takip bulunmaması nedeniyle şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, Davacının İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı takip dosyası nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL maktu harçtan daha önceden ödenen toplam 59,30-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 120,60-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin (E – Duruşma Vasıtasıyla) yüzüne karşı verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/04/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı