Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/914 E. 2023/626 K. 21.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/914 Esas – 2023/626
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/914 Esas
KARAR NO : 2023/626

HAKİM : …
KATİP : …

ASIL DAVACI : 1- …
VEKİLİ :…
DAVALI :…
VEKİLİ : …
BİRLEŞEN DAVA (2022/915)

DAVACI : -….
VEKİLİ :…
DAVALI : …
VEKİLİ : …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/11/2022
KARAR TARİHİ : 21/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Dava konusu edilen 10/07/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalının sigortalısının kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının maddi zararı bulunduğundan bahislerle eldeki davanın açıldığı, tüm bu nedenlerle; 10/07/2022 tarihinde gerçekleşen tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası sonucu davacı ….’in maddi zararlardan; sürekli iş göremezliği için 100,00-TL, geçici iş göremezliği için 100,00-TL ve geçici bakıcı gideri için 100,00-TL olmak üzere şimdilik 300,00-TL maddi tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek olan ticari (avans) faiziyle birlikte tazmin edilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde; dava konusu 10.07.2022 tarihli kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirkete sigortalı …. plakalı aracın kusuru bulunmadığını, davalı şirketin davacıya karşı poliçeden kaynaklanan herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davadan önce davalı şirkete yapılan başvuru usul anlamında mevzuata uygun yapılmadığını, dava şartı noksanlığı nedeniyle dava usulden reddedilmesi gerektiğini, kaza tespit tutanağında …. plakalı araç sürücüsü ….’nın kazasın oluşumunda kusursuz olduğu, yaya…. ‘in tam kusurlu bulunduğunun tespit edildiğini, bu sebeple sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından davalı şirketin sigortadan doğan bir sorumluluğu bulunmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı;
Dava konusu edilen 10/07/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalının sigortalısının kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının maddi zararı bulunduğundan bahislerle eldeki davanın açıldığı, tüm bu nedenlerle; 10/07/2022 tarihinde gerçekleşen tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası sonucu davacı ….’in maddi zararlardan; sürekli iş göremezliği için 100,00-TL, geçici iş göremezliği için 100,00-TL ve geçici bakıcı gideri için 100,00-TL olmak üzere şimdilik 300,00-TL maddi tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek olan ticari (avans) faiziyle birlikte tazmin edilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinden, kazaya ilişkin tıbbi kayıtların gönderilmesi için müzekkere yazılmış, müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Kazaya ilişkin kaza tespit tutanağı CD görüntüleri Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığından celp edilmiş, Türkiye Noterler Birliğinden araç kayıtları celp edilmiştir.
Davalı …. A. Ş.’ne ….plakalı araca ait …. Trafik Sigorta Poliçesi evraklarının mahkememize gönderilmesi için müzekkere yazılmış, ilgili evraklar dosyamız arasına alınmıştır.
Ara buluculuk evrakları sistem üzerinden eklenmiştir.
Mahkememizce dosya kusur incelemesi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumuna sevki edilmiş, Adli Tıp Kurumunun 30/10/2023 Tarih ve …. sayılı raporu ile “..Sürücü ….nın kusursuz olduğu,  Davacı yaya ….ve yaya ….’in her biri kendi yaralanmasında ayrı ayrı %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu…” yönünde raporunu Mahkememize ibraz etmiştir.
Tüm dosya ve kapsamına göre;
Asıl dava; davacı ….’in birleşen dava davacısı….. ile 10.07.2022 tarihinde geçirdiği kazadan dolayı sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri maddi tazminatının davalıdan tahsili yönündedir.
Birleşen Mahkememizin 2022/…. Esas sayılı dosyası il görülen dava; davacı ….’in asıl dava davacısı ….. ile 10.07.2022 tarihinde geçirdiği kazadan dolayı sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri maddi tazminatının davalıdan tahsili yönündedir.

Dava konusu kaza; 10.07.2022 tarihinde asıl dava davacısı …. ile birleşen dava davacısı …..’in ışık kontrollü Güneşler kavşağında yolun solundan sağına geçtiği esnada ….’nın sevk ve idaresindeki …. plakalı aracın kendilerine çarpması şeklinde gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen davada taraflar arasındaki uyuşmazlık; Meydana gelen 10.07.2022 tarihli kazada tarafların kusurunun olup olmadığı, varsa oranı ile asıl dava davacısı ile birleşen dava davacısının kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri maddi tazminatının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise talep edilen maddi tazminat kalemleri nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı hususlarının tespiti noktasındadır.
Haksız fiilden doğan borç ilişkileri TBK’nın 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmektedir. TBK’nın 49. maddesinde ” Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Kaza nedeniyle tutulan trafik kazası tespit tutanağında “…… v …. 2918 sayılı KTK’nın 47/1-B (kırmızı ışık kuralına uymamak) maddesini ihlal ettiklerinden kazada kusurlu olduğu, sürücü ….nın nu kazanın oluşumunda kusurunun olmadığı…” açıklamasıyla asıl dava ve birleşen dava davacısının kazada tek kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Sakarya CBS’nin 2023/21 soruşturma numaralı dosyasın yer alan 05.04.2023 tarihli ATK raporunda asıl ve birleşen dava dacılarının asli kusurlu olduğu, dava dışı sigortalı ….’nın kusursuz olduğu mütalaa edildiği görülmüştür.
Kazaya karışan tarafların kusur durumlarının ve oranlarının belirlenebilmesi için dosya ATK’ya tevdi edilmiştir. ATK’nın 30/10/2023 Tarih ve …/… sayılı raporunda; “Davacı yaya … ve yaya …, olay mahalli kavşakta karşıya geçmek üzere kaplamaya girmeden önce, yaya ışığı bulunmadığını da dikkate alıp araçlara kırmızı yanması akabinde kaplamaya girmeleri gerekirken bu hususa özen göstermedikleri, araçlara yeşil yanmakta iken sağ taraflarından gelmekte olan aracın varlığına rağmen ve bu aracın istikametini kapatacak şekilde kaplamaya girdikleri, gelen araca ilk geçiş hakkını vermedikleri ve koşarak geçişlerini sürdürmeye çalıştıkları sırada meydana gelen kazada her biri kendi yaralanmasında ayrı ayrı asli kusurludur.” ve “Sürücü …. idaresindeki otomobil ile olay mahalli kavşağa gelip istikametine yanan yeşil ışıkta geçişini gerçekleştirmek istediğinde, yolun solundan kontrolsüzce kaplamaya giren ve koşarak geçişlerini tamamlamak isteyen yayalara çarpması ile meydana gelen kazada atfı kabil kusuru yoktur.” şeklindeki değerlendirme ile davalı…nın kusursuz olduğu,  asıl dava davacısı …. ve birleşen dava davacısı….n her biri kendi yaralanmasında ayrı ayrı %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Somut olayda, asıl ve birleşen dava davacısının trafik işaretinin olduğu …. kavşağında, araçlara yeşil ışık yanarken kaplamaya girmeleri, davalı ….’nın sevk ve idaresindeki aracın istikametini kapatacak şekilde kaplamaya girmeleri, aracı görmeleri üzerine karşı geçmeye devam ettikleri ve kazaya neden oldukları anlaşılmış ve 2918 sayılı KTK’nın 47/1-b maddesi dikkate alınarak meydana gelen kazada asıl ve birleşen dava davacılarının ayrı ayrı tam kusurlu olduğu sonuç ve kanaat getirilmiştir. 30/10/202 tarihli ATK raporunda kusurun tayini hususundaki değerlendirmelere itibar edilmiştir. Her ne kadar ceza dosyasında ATK raporunun alındığı, mahkememiz dosyasında da aynı yerden rapor alındığı ve farklı bir yerden rapor alınması gerektiği yönünde davacı tarafça itirazda bulunulmuş olsa da dosyada yer alan ceza dosyasındaki rapor dahil tüm kaza tespitlerini gösterir kayıtların olayın meydana geliş şekillerini aynı şekilde ele alması, kusurun tayininin hakim tarafından yapılabilecek olması nedenleriyle çelişkinin giderilebilmesi için yeniden rapor alınmasına gerek duyulmamıştır.
TBK’nın 49. maddesinde ” Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” düzenlemesi gereği kişinin zarardan sorumlu tutulabilmesi için kusurun varlığı şartı aranmaktadır. Somut olayda davalıya yüklenebilecek bir kusurun olmadığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamındaki sorumluluğunun ise sigortalısının kusuru ve poliçe limiti dahilinde olduğu, davalı Sigorta Şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan…. plakalı araç sürücüsünün olayda tamamen kusursuz olduğu anlaşılmış ve davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılarak asıl ve birleşen dava konuları olan taleplerin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan asıl ve birleşen davanın REDDİNE
Asıl Dava için; Harçlar, yargılama giderleri ve vekalet ücreti açısından;
-Alınması gerekli 269,85TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile 189,15 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalı tarafça yatırılan gider avansları harcanmadığından karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendilerine iadesine,
-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ne göre 300,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Arabulucuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 3.120,00-TL ücretin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Birleşen Dava için; Harçlar, yargılama giderleri ve vekalet ücreti açısından;
-Alınması gerekli 269,85TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile 189,15 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalı tarafça yatırılan gider avansları harcanmadığından karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendilerine iadesine,
-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ne göre 300,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Arabulucuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 3.120,00-TL ücretin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-HMK 321/2 maddesi gereğince gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine,
3-Karar tebliğ giderleri davacı gider avansından düşüldükten sonra artan gider avansının karar kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde davalı taraf yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2 (iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/11/2023

Katip ..
e-imza

Hakim …
e-imza