Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/911 E. 2023/525 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/911 Esas – 2023/525
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/911 Esas
KARAR NO : 2023/525

HAKİM :….
KATİP :….

DAVACI :….
VEKİLLERİ : Av. O….
DAVALI : ….
VEKİLLERİ :Av…..
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket ile aralarında inşaat projelerinde kullanılmak üzere hazır beton satış protokolleri imzalandığını, 25.12.2020 başlangıç 31.07.2021 bitiş tarihli 1. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 220 TL olarak, 13.04.2021 başlangıç 30.10.2021 bitiş tarihli 2. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 250 TL olarak, 23.09.2021 başlangıç 31.03.2021 bitiş tarihli 3. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 305 TL olarak belirlendiğini, iş bu protokoller kapsamında alınan betonların kararlaştırılan bedellerinin tamamının sözleşme imzalanmasına müteakip ödendiğini, devam eden inşaatlarında işin durumuna göre belirli periyotlarla betona ihtiyaç duyulduğunu ve ihtiyaçları davalı şirkete bildirerek betonların ilgili yere dökümünün sağlandığını, sözleşmelere ve sözleşme süresinde kesilen faturalara bakıldığında sözleşme süresi bitmeden ya da sipariş edilen beton tüketilmeden yeni bir sözleşme imzalandığı ve bu durumun taraflar arasında teamül haline geldiğinin anlaşıldığını, yapılan 3 protokolün toplamda 1.500 m3 C-25/30 hazır beton alımına ilişkin olduğunu, bu beton alımına karşılık davalı şirkete toplam 388.000 TL ödendiğini, son protokolün bitiş tarihi olan 31.03.2022 tarihi itibariyle davalı şirketten 1123 m3 C-25/30, 61.5 m3 C-16/20, 21.5 m3 C-20-25 hazır beton alınmış bu alımlara karşılık olarak toplam 273.744 TL’lik fatura kesildiğini, yapılan sözleşmeler ve bu sözleşmelere istinaden yapılan ödemeler dikkate alındığında müvekkil şirketin halen 114.256 TL’ye karşılık gelen 377 m3 C-25/30 hazır beton alacağı bulunduğunu, 3. Satış protokolünün bitiş tarihi olan 31.03.2022 tarihi sonrası davalı şirketin satış yetkilisi ile görüşüldüğünü, parası ödenip alınamayan betonların durumu hakkında önceden olduğu gibi herhangi bir sorun bulunmadığı ve betonların halen 3. satış protokolünde yazan fiyat üzerinden fiyatlandırılacağının taahhüdünün verildiğini, sözlü olarak yapılan anlaşma sonrası 20.04.2022 tarihinde davalı şirketten 21 m3 C-25/30 hazır beton alındığını ve bu alım sonucu kesilen faturada birim fiyatı olarak 3. Satış protokolünde yazılı olan ve sözlü olarak anlaşılan KDV dahil 305 TL yazıldığını, kaldı ki ilk iki protokol kapsamında da sözleşmede öngörülen ancak hem sözlü olarak hemde taraflar arasında zımni kabul ile ilga edilen sözleşme süresi ve yeniden fiyatlama maddesinin uygulanmadığını, davalı şirkete yapılan ödemeler karşılığı halen alacağı hazır beton bulunduğunu, 15.05.2022 ve 25.05.2022 tarihinde yapılmış alım sonucu davalı şirket tarafından hiçbir satış protokolünde yer almayan m3 fiyatı KDV dahil 500 TL olacak şekilde fatura kesildiğini, önceden süre gelen sözleşmelere ve teamüllere aykırı fiyatlandırmayı içeren 15.05.2022 tarihli 48.000 TL bedelli …. belge nolu faturaya ve 25.05.2022 tarihli 10.510 TL bedelli …. belge nolu faturaya Türk Ticaret Kanunu madde 21’e dayanılarak itiraz edildiğini, davalı şirket temsilcileri ile görüşme sağlanarak noter aracılığıyla iade edilen faturaların düzeltileceği ve en baştan beri süregeldiği üzere 3. Satış protokolüne uygun hareket edileceği hususunda anlaşıldığını ve akabinde iş bu anlaşmaya bağlı olarak yeniden bir sözleşme imzalanarak davalı şirketten beton alımı yapıldığını, davalı şirkete iş bu beton alımına ilişkin 27.05.2022 tarihli 200.000,00 TL bedelli 0073081 çek nolu ….. …. Bankası A.Ş. Ferizli Şubesi’ne ait çekin davalı şirket yetkilisine teslim edildiğini, iş bu teslime ilişkin de davalı şirket tarafından düzenlenmiş olan 27.05.2022 tarih ve 004170 sıra nolu tediye makbuzu düzenlenerek kendilerine teslim edildiğini, tüm bu duruma rağmen davalı şirket tarafından 10.06.2022 tarihinde “Bakiye İade” açıklaması ile Ziraat Bankası aracılığıyla müvekkil şirket hesabına 44.981,79 TL geri ödeme yapıldığını ve yeni yapılan sözleşme kapsamında ödeme olarak davalı şirkete verilen 27.05.2022 tarihli 200.000,00 TL bedelli …. çek nolu ….. …. Bankası A.Ş. Ferizli Şubesi’ne ait çekinde davalı şirket tarafından iade edildiğini, davalı şirket ile yapılan görüşmelerde iki sözleşmeyi de feshettiklerini ve şirketlerine beton vermeyeceklerini beyan ettiklerini, bedeli peşinen çok öncesinde ödenmiş ve davalı şirketten satın alınmış betonun hukuka, sözleşmeye ve aralarındaki teamüllere aykırı olarak vermeyen davalı şirketin şirketlerini ciddi anlamda zarara uğrattıklarını, davalı şirketten satın alınan betonun başka bir firma olan …. Piliç Üretim San. Ve Tic. Ltd. Şti. den davalı şirketten aldığı birim fiyatın çok üstünde bir bedelle 30.05.2022 tarihli satış sözleşmesi ile satın almak zorunda kaldığını belirterek, davalı şirket ile imzalanan 23.09.2021 tarihli Hazır Beton Satış Protokolü ile satın alınan betonun müvekkil şirkete teslim edilmemesi ve sözleşmeye aykırı hareket edilmesinden kaynaklı uğranılan menfi zararın davalıdan alınarak taraflarına verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davalı şirket tarafından iade edilen bakiye alacağa ödeme ve iade dönemine yönelik işleyecek ticari faizin belirlenerek davalıdan alınarak taraflarına ödenmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin süresi içerisinde cevap dilekçesi verdiği ve; 23.09.2022 tarihli sözleşme ve sözleşmede yazılı birim fiyatların sözleşme hükümlerinde de açıkça yazıldığı üzere 31.03.2022 tarihinde sona erdiğini, sözleşme sona erdikten sonraki beton alımlarında beton fiyatının günlük olarak belirlendiğini ve piyasadaki fiyatlardan fatura edildiğini, 23.09.2022 tarihli sözleşme ve sözleşmede yazılı birim fiyatların sözleşme hükümlerinde de açıkça yazıldığı üzere 31.03.2022 tarihinde sona erdiğini, 23.09.2021 tarihli sözleşmede açıkça belirtildiği üzere sözleşmenin 31.03.2022 tarihinde sona erdiğini sözleşmenin tek taraflı ve haksız feshi gibi bir durumunun söz konusu olmadığını, davacının düzenlenen faturalara yönelik itirazının 23.09.2021 tarihli ve 5 ay süreli yazılı sözleşme karşısında hukuken mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında düzenlenen beton sözleşmeleri nedeniyle davacının zarara uğrayıp uğramadığı, uğramış ise zarar miktarının ne kadar olduğu, davacının davalıdan uğranılan bir zarar var ise talep edip edemeyeceği, bu talebinin kabul görmemesi halinde davacının davalı şirket tarafından iade edildiği belirtilen bakiye alacağa ödeme tarihinden iade edildiği tarihe kadar ki döneme ilişkin faiz talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Davacı taraf süresi içerisinde arabuluculuk son oturum tutanağını sunmuştur.
İstanbul Anadolu Adliyesi Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak muhasebeci bir bilirkişiden davacı ve davalı tarafın 2020,2021 ve 2022 yıllarına ait ticari defterlerinin, dosyada içerisinde yer alan hazır beton satış protokollerinin, ihtarnameler ve taraf iddialarınında değerlendirilerek, taraflar arasında yapılan protokol sözleşmeleri kapsamında davacı şirketin davalı şirkete beton alımına karşılık hangi tarihte ne kadar ödeme gerçekleştirdiği, 25/12/2020, 13/04/2021 ve 23/09/2021 tarihli satış protokolleri kapsamında davacıya ne kadar beton satıldığı, yapılan protokoller kapsamında davacı tarafa teslim edilmesi gereken ancak teslim edilmeyen beton bulunuyor ise miktarının ne kadar olduğu, davacının bedelini ödediği ancak teslim edilmeyen betonlar kapsamında alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacaklı olduğu miktarın ne kadar olduğu hususlarında rapor tanzim edilmesi istenmiş, dosyaya sunulan 04.09.2023 tarihli bilirkişi raporunda davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 25.12.2020, 13.04.2021 ve 23.09.2021 tarihli satış protokolleri kapsamında, ilk protokolün geçerlilik (başlangıç) tarihi olan 25.12.2020 ile son protokolün bitiş tarihi olan 31.03.2022 tarihine kadar davacıya 1.230,0 m3 hazır beton satıldığı ve karşılığında 277.753,01 TL fatura düzenlendiği, son protokolün vade hitamından sonra da davalı tarafından davacıya, ihtilaf konusu olmayan 6.405,00 TL karşılığı 21 m3 ve ihtilaf konusu edilen 58.510,00 TL karşılığı 117,5 m3 hazır beton satıldığı, böylece protokollerin geçerlilik süresi ve takip eden dönem içerisinde davacıya satılan hazır beton miktarının 1.368,5 m3 ve bu satışlara karşılık düzenlenen faturaların nedeniyle peşin ödeme tutarından mahsup edilen toplam tutarın 342.668,01 TL olduğu, protokoller kapsamında yapılan peşin ödeme/ verilen sipariş avansından davalı yan tarafından düzenlenen satış faturalarının mahsubu sonrasında kalan tutarın (387.642,01 – 342.668,01 =) 44.974,00 TL olduğu, davacı yan tarafından protokollerin geçerlilik süresinin dolması ardından müteakip dönemde davalının düzenlediği son iki faturanın ihtilaf konusu yapılması sonrasında davalı yanın ticari ilişkiyi sonlandırmasıyla davacı hesaplarına 44.981,79 TL iadede bulunulduğu, iade işlemi sonrasında (44.974,00 – 44.981,79 =) 7,79 TL davalının davacıdan alacaklı duruma geçtiği, yapılan protokoller kapsamında davacı tarafa teslim edilmesi gereken toplam hazır beton miktarının 1.500 m3, protokollerin geçerlilik süresi içerisinde teslim edilen hazır beton miktarının 1.230,0 m3 olduğu, teslim edilmeyen beton miktarının 270 m3 olduğu, ancak stoklanabilir nitelikte olmayan hazır beton teslimlerinin, çerçeve sözleşme niteliğinde olduğu değerlendirilen protokollerin geçerlilik süresi içerisinde alıcı durumundaki davacının kesin siparişlerine bağlı olması ve bu süre zarfında ilgili siparişlerin verildiği halde teslimatlarının yapılmamış olduğu yönünde bir iddia, delil, bilgi bulunmadığı cihetle protokollerin geçerlilik süresi içerisinde teslim edilmesi gerektiği halde davalının işlem ve eylemleri nedeniyle teslim edilmeyen hazır beton bulunmadığı, davacının bedelini ödediği ancak teslim edilmeyen 270 m3 hazır betondan 64.915,00 TL karşılığı 138,5 m3’ünün protokollerin geçerlilik süresi sonrasında verilen siparişlere binaen teslim edilmiş olduğu, böylece protokollerin geçerlilik süresince ve müteakip dönemde teslim edilen toplam 1.368,5 m3 hazır beton karşılığı 342.668,01 TL’nın kalan peşin ödeme tutarından mahsubu sonrasında 44.981,79 TL’nin davalı yan tarafından davacıya iade edilmesi sonrasında, betonlar kapsamında herhangi bir alacağı kalmadığı, davacının dosyaya mübrez protokoller kapsamında “Verilen Sipariş Avansı” olarak peşin ödediği net 387.642,01 TL’nin protokollerin geçerlilik süresin ve müteakip dönemde yaptığı alımlar toplamı 342.668,01 TL ve davalı yanın iade ettiği 44.981,79 TL’nın mahsubu sonrasında herhangi bir alacağı kalmadığı, bilakis (387.642,01 – 342.668,01 – 44.981,79 =) 7,79 TL tutarında davalıya borçlu duruma geçtiği belirtilmiştir.
Davacı ve davalı tarafa tanık isim ve adreslerini bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, ön inceleme duruşmasında taraf vekillerine ihtarat yapılmış, taraf vekillerince süresi içerisinde tanık bildirilmediği anlaşılmış ve tarafların tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldıkları anlaşılmıştır.
Dava davacının davalı şirket ile imzalanan protokoller kapsamında bedeli ödenerek satın aldığı betonun sözleşmeye aykırı olarak teslim edilmediği iddiasıyla uğranılan menfi zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Menfi zarar uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Menfi zarar borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkar.
Davacı taraf ile davalı arasında 25.12.2022 tarih, 13.04.2021 tarih ve 23.09.2021 tarihli hazır beton satış protokolleri imzalanmıştır. 25.12.2020 başlangıç 31.07.2021 bitiş tarihli 1. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 220 TL olarak, 13.04.2021 başlangıç 30.10.2021 bitiş tarihli 2. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 250 TL olarak, 23.09.2021 başlangıç 31.03.2022 bitiş tarihli 3. satış protokolünde C-25/30 tipi 500m3 hazır betonun m3 fiyatı KDV dahil 305 TL olarak belirlenmiştir. 23.09.2021 başlangıç 31.03.2022 bitiş tarihli hazır beton satış protokolünde betonun tüketilecek süresi 5 ay olarak belirlenmiş ve “Belirtilen sürede alınmayan, sözleşme dışında şartlar oluşunca fiyat farkı (çimento/motorin/işçilik zam) yansıtılacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
Davacı tarafından 15.05.2022 tarihinde ve 25.05.2022 tarihinde davalıdan beton alımı gerçekleştirildiği, davalı tarafından hiçbir satış protokolünde yer almayan m3 fiyatı 500 TL olacak şekilde fatura kesildiği belirtilmiş ve faturalar Ferizli Noterliğinin 23.05.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ve Ferizli Noterliğinin 07.06.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıya iade edilmiştir. Söğütlü Noterliğinin 27.05.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı tarafından davacıya cevap verilmiş ve taraflar arasındaki protokol hükümlerinin 31.03.2022 tarihine kadar yürürlükte olduğu sözleşme sona erdikten sonraki beton alımlarında beton fiyatının günlük olarak belirlendiği ve piyasadaki fiyatlardan fatura edildiği belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından 3. Satış protokolünün bitiş tarihi olan 31.03.2023 tarihi sonrası davalı şirketin satış yetkilisi ile görüşüldüğü ve parası ödenip alınamayan betonların 3. Satış protokolünde yazan fiyat üzerinden fiyatlandırılacağı taahhüdünün verildiği ve sözlü olarak yapılan anlaşma sonrası 20.04.2022 tarihinde davalı şirketten beton alındığı ve kesilen faturada birim fiyatın 3. Satış protokolünde yazılı olan ve sözlü olarak anlaşılan kdv dahil 305 TL olarak yazıldığı belirtilmiş ise de davalı tarafından 3. satış protokolün 31.03.2022 tarihinde bittiğinin belirtildiği, davalı tarafından 3. Protokol sözleşmesinin bitiminde yapıldığı iddia edilen protokolün kabul edilmediği, sözlü protokol sözleşmesini ispatlayacak dosyaya bir delil sunulmadığı, davacı tarafından davalı ile yapıldığı iddia edilen protokol sözleşmesinin ispat edilemediği anlaşılmıştır.
Ferizli Noterliğinin 23.05.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi, Ferizli Noterliğinin 07.06.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi, Söğütlü Noterliğinin 27.05.2022 Tarih ……..yevmiye nolu ihtarnamesi, 25.12.2022 tarih, 13.04.2021 tarih ve 23.09.2021 tarihli hazır beton satış protokolleri, 04.09.2023 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; 23.09.2021 başlangıç 31.03.2022 bitiş tarihli hazır beton satış protokolünde betonun tüketilecek süresi 5 ay olarak belirlenmiş ve “Belirtilen sürede alınmayan, sözleşme dışında şartlar oluşunca fiyat farkı (çimento/motorin/işçilik zam) yansıtılacaktır” açıklamasına yer verildiği, protokollerin geçerlilik süresi içerisinde teslim edilen hazır beton miktarının 1.230,0 m3 olduğu, teslim edilmeyen beton miktarının 270 m3 olduğu, 270 m3 hazır betondan 64.915,00 TL’ye karşılık gelen 138,5 m3’ünün protokollerin geçerlilik süresi sonrasında verilen siparişlere binaen teslim edilmiş olduğu, davacı şirket tarafından protokollerin geçerlilik süresi sonrasında 15.05.2022 tarihinde ve 25.05.2022 tarihinde davalıdan beton alımı gerçekleştirildiği, gerçekleştirilen beton alımlarının protokol tarihinden sonraya ilişkin olduğu, protokollerin geçerlilik süresi sonrasında alınan betonlara fiyat farkının yansıtılmasının taraflar arasında düzenlenen protokol hükümlerine uygun olduğu anlaşılmıştır. Davalı tarafından protokol sözleşmesinin bittiği tarihten sonra alınan ve davalı tarafından kesilen 10.510,00-TL bedelli ve 48.000,00-TL bedelli faturaların Ferizli Noterliğinin 23.05.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ve Ferizli Noterliğinin 07.06.2022 Tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıya iade edildiği, faturaların davalıya iade edilmesi sonrasında davalının 44.981,79 TL bedeli davacıya iade ettiği, bakiye bedelin iade edilmesi nedeniyle davacının davalıdan alacağının kalmadığı, hatta davalının 7,79 TL tutarında alacaklı konumuna geçtiği anlaşılmıştır. Davacı tarafından 3. Satış protokolünün bitiş tarihi olan 31.03.2023 tarihi sonrasında davalı ile anlaşma yapıldığı ve 3. Satış protokolüne uygun hareket edileceği, bu kapsamda 200.000,00 TL bedelli çekin davalıya verildiği belirtilmiş ise de sözlü olarak yapıldığı belirtilen protokolün varlığını davalı kabul etmemiştir. Davacı tarafından 3. Satış protokolü sonrasında imzalandığı iddia edelen sözleşme kapsamında 200.000,00 TL bedelli çekin davalıya verildiği davacı tarafından ispat edilememiştir. Davalı tarafından 27.05.2022 tarihinde 200.000,00 TL bedelli çek davacıya iade edilmiştir. Davacı tarafından hazır beton satış protokolleri nedeniyle bedelini ödediği ancak teslim edilmeyen betonlar nedeniyle zarara uğradığı iddia edilmiş ise de davalının davacının talebi doğrultusunda betonları teslim ettiği, yapılan fiyatlandırmanın taraflar arasındaki protokol hükümlerine uygun olduğu, davacının iddia ettiği üzere menfi zararının oluşmadığı anlaşılmış davacının talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından iade edildiği belirtilen bakiye alacağa ödeme tarihinden iade edildiği tarihe kadar ki döneme ilişkin faiz işletilmesi talep edilmiş ise de stoklanabilir nitelikte olmayan hazır beton teslimlerinin alıcı durumundaki davacının siparişlerine bağlı olması, davacı tarafından siparişlerin verildiği halde teslimatlarının yapılmamış olduğu yönünde bir iddia ve delilin dosya kapsamında bulunmayışı nedeniyle davacının bakiye alacağa ödeme tarihinden iade edildiği tarihe kadar ki döneme ilişkin faiz işletilmesi talebinin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL harçtan peşin olarak alınan 80,70-TL harç düşüldükten sonra bakiye 189,15-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından karşılanan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından karşılanan toplam 37,10-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Dosya arasında bulunan davacının ticari defterlerinin kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
8-Karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra kalan gider avansının karar kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek karar verildi.28/09/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır