Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/843 E. 2023/366 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/843 Esas – 2023/366
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/843 Esas
KARAR NO : 2023/366

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …

DAVALILAR : 1- …
2-…
3- …
VEKİLİ : Av. …
4-…
5- …

DAVA : Ticari Şirket (Fesih)
DAVA TARİHİ : 13/09/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2023

Mahkememizin …/… esas sayılı dosyasında açılmış olan genel kurul yapılması amacıyla kayyım atanması (TMK nun 427/4) talepli dava sırasında şirket ortağı olan… vekilinin 10/10/2022 tarihli dilekçesinde karşı dava olarak şirketin feshini talep etmesi üzerine bu talep karşı dava olarak görülemeyeceğinden bu dosyadan tefrik edilerek mahkememizin yukarıda belirtilen 2022/843 sayılı yeni esasına kaydedilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … yaşı küçük olduğundan velayeten annesi tarafından atanmış olan vekil ile temsil edilmiştir.
Davacı taraf murisin ölümünden sonra davalı şirket ortağı olan davalılar … … ve … şirketin iştigali ile ilgili tecrübelerinin bulunmadığını, şirketi devam ettirmelerinin mümkün olmadığını, şirketin feshinin tarafların menfaatinde olduğunu belirterek şirketin feshini ve ya şirketten çıkmaya karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …, … ve … vekili: bu davada kendilerine husumet yöneltilemeyeceği, ileri sürülen hususların haklı sebep teşkil etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket ve diğer … tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Taraflar arasındaki anlaşmazlık: Davacı açısından 10/10/2022 tarihli dilekçede (karşılık dava başlığı altında) belirtilen hususların şirketin haklı nedenle feshi gerekçesi olup olmadığı, fesih koşullarının bulunması halinde alternatif çözüm yollarının ve bu kapsamda ortaklıktan ayrılmanın söz konusu olup olmadığı ve ayrılma akçesinin miktarının ne olduğu hususlarındadır.
Anonim Şirketlerde feshi ve tasfiyeyi düzenleyen TTK.nun 531. maddesinde haklı sebeplerin varlığı halinde belirli bir oranda pay sahibi olan (davalı şirket açısından %10) ortağın mahkemeden şirketin feshini talep edebileceği belirtilmiştir. Davacının miras yoluyla bu oranın üstünde pay sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Fesih davasının şirket tüzel kişiliğine karşı açılması gereklidir. Şirket ortaklarının bu davada davalı sıfatı bulunmamaktadır. Davacı haklı sebeplerin varlığını ileri sürmek ve ispat etmekle yükümlüdür. Davacı vekili davalı ortakların ikisinin ev hanımı diğerinin ise mimar olduğunu ve şirketin iştigal konusu olan akaryakıt ve petrol işiyle ilgili bir tecrübeleri bulunmadığını ileri sürerek fesih talebinde bulunmuştur. Mahkeme ileri sürülen vakıalar ile bağlıdır. Somut davada resen araştırma ilkesi uygulanmamaktadır. Davacının ileri sürdüğü hususların fesih için haklı sebep niteliği taşımadığı açıktır. Dava basit yargılama usulüne tabi olduğundan dava dilekçesinde ileri sürülmeyen vakıalar daha sonra açık muvafakat olmadan ileri sürülemeyecektir. Haklı sebep iddia ve ispat edilmeden alternatif çözüm olarak çıkma kararı verilmesi de mümkün değildir. Bu haliyle şirket aleyhinde açılan davanın esastan, davalı ortaklar aleyhinde açılan davanın ise usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı şirket aleyhine açılan davanın reddine,
2-Diğer davalılar aleyhinde açılan davanın ise pasif husumet yokluğundan usulden reddine,
3-Dava açılırken karşı dava harcı olarak alınan 80.70 TL nin mahsubu ile bakiye 99.20 TL başvuru harcının ve ayrıca alınmamış olan 179.90 TL maktu karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalılar (…, … ve …) kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
7- Gerekçeli kararın HMK 321/2. Maddesi gereğince taraf vekillerin tebliğine,
8-Karar tebliğ giderleri düşüldükten sonra artan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalılar (…, … ve …) vekilinin yüzünde, diğer davalıların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 14/06/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye ….
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı