Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/821 E. 2023/548 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/821 Esas – 2023/548
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/821 Esas
KARAR NO : 2023/548
HAKİM :…
KATİP : …
DAVACILAR : 1- …
2-…
3- …
4- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 2-…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 3- …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2022
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; 11/07/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıların murisi … ‘nin vefat ettiği, bu sebeple davacılardan … için şimdilik 50 000, TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma tazminatı) ve kaza tarihi olan 11.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan(sigorta şirketi bakımından poliçe azami teminmat miktarı ile sınırlı olmak üzere) Davacı … için şimdilik 30 000, TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma tazminatı) ve kaza tarihi olan 11.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi bakımından poliçe azami teminat miktarı ile sınırlı olmak üzere) , Davacı … için şimdilik 19 000, TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma tazminatı) ve kaza tarihi olan 11.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi bakımından poliçe azami teminat miktarı ile sınırlı olmak üzere), Davacı … için şimdilik 1000, TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma tazminatı) ve kaza tarihi olan 11.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi bakımından poliçe azami teminat miktarı ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsili ile, Davacıların her biri için de 150.000,00 TL şer olmak üzere toplamda 600.000,00 TL manevi tazminatın 11.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Ve … müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsili ile alacağımızın tazmin ve tahsilin için davalılardan … Ve … nün taşınır ve taşınmaz mallarlığına 700 000,00 TL lik ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde; zamanaşımı iddiasında bulunduklarını, yine sigortanın sorumluluğunun poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, davacıların destekten yoksun kalma tazminat taleplerinin bulunmadığını, davalı sürücünün kusurunun bulunmadığını, varsa davacıların kaza sebebiyle davacıların elde ettiği gelirlerin mahsubunun gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı …vekilinin süresinde cevap dilekçesi verdiği, cevap dilekçesinde diğer davalı sürücünün olay yerini terketmediğini, davacının bisikletinin arka kısmında ayırt edici özelllik bulunmadığını, yine diğer davalı …in davalının arkadaş olduğunu, ancak kazaya karışan aracın müvekkilin rızası dışında alarak kullandığını ve bu şekilde kazanın olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep ettiği, ayrıca mahkememizin ihtiyati haciz ara kararına da itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; meydana gelen kazada tarafların kusurunun bulunup bulunmadığı, varsa oranları, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyecekleri, edebilecekler ise davalıların sorumlu olup olmadıkları, yine davacı tarafın manevi tazminat talep edip edemeyecekleri, edebilecekler ise miktarı hususlarında olduğu anlaşıldı.
Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 04/10/2022 tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin alacak miktarı olan (maddi-manevi tazminat toplamı) 700.000,00-TL’nin %15’i oranında belirlenen 105.000,00-TL teminat (nakit yada başka bankadan alınmış kesin ve süresiz teminat mektubu) karşılığında kabulü ile, davalı … ve …in taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257/1.maddesi uyarınca 700.000,00-TL alacağı karşılayacak miktarda ihtiyaten haczine ilişkin 17/10/2022 tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Davacılar vekilinin adli yardım talebinin kabulüne ilişkin 19/10/2022 tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Davalı … vekili ihtiyati hacze itiraz etmiş ise de itirazının reddine ilişkin 13/12/2022 tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Mahkememizin 07/03/2023 tarihli duruşmasında davacı tanığı … “Davacılardan …’yi çocukluk arkadaşım olması nedeniyle tanırım, davacıların murisi vefat ettiği sırası Davacılardan… babasıyla aynı evde ikamet etmekteydi , herhangi bir geliri yoktu , geçimini babası sağlıyordu, davacı şuan çalışmaktadır , babası vefat ettiğinde davacı babası , küçük kardeşi… ve Annesi … ile birlikte yaşamaktaydı, kazanın nasıl olduğu hakkında bir bilgim yoktur,dedi. Tanıklık ücreti istemiyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 07/03/2023 tarihli duruşmasında davacı tanığı …” Davacılardan … benim çocukluk arkadaşım olur, kendisini bu nedenle tanırım, davacı babası vefat ettiğinde babasıyla aynı evde kalmaktaydı , davacının geçimini babası sağlıyordu, davacılardan …ise BİM’de çalışıyordu, 1-2 ay öncesine kadar bu çalışması devam etti, ancak babasından da yardım alırdı, ,dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu; tanık:…ın eşi … çalışmadığı için babası yardım ediyordu, dedi. Tanıklık ücreti istemiyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tarafın İhtiyatı Haczin kaldırılması yönündeki talebinin bu aşamada reddine ilişkin 07/03/2023 tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Tarafların nüfus kayıt örnekleri sistem üzerinden celp edilmiştir.
Adapazarı Sosyal Güvenlik Merkezi davacılar … ve …’nin herhangi bir aylık almadığı, diğer davacılar … ve …nin muris …’den yaşlılık aylığı almakta olduğu ancak bu aylıkların dava konusu kaza ile herhangi bir ilgisinin olmadığını bildirmiş, ilgili kişiye ait aylık bilgilerinin gösterir sgk kayıt belgeleri, hizmet döküm cetveli, son 2 döneme ait maaş bilgisini göndermiştir.
Sapanca İlçe Emniyet Müdürlüğü davacılar…, …, … … ve davalı … ‘ye ilişkin düzenlenen sosyal ve ekonomik durum tespit tutanaklarını göndermiştir.
Adapazarı İlçe Emniyet Müdürlüğü davalı …’e ilişkin düzenlenen sosyal ve ekonomik durum tespit tutanağını göndermiştir.
Sapanca Cumhuriyet Başsavcılığı …/… soruşturma dosyasının bir suretini göndermiş, dosyanın … … Ceza Mahkemesinin …/… Esas sırasında devam ettiğini bildirmiştir.
… … Ceza Mahkemesi …/… Esas sayılı dosyanın bir suretini göndermiştir.
Sakarya …. İcra Dairesinin …/… sayılı icra dosyasının bir sureti sistemden celp edilmiştir.
Türkiye Noterler Birliği …. plakalı aracın 30/09/2016 tarihinde… adına tescil edildiği, halen aynı kişi adına tescil kaydının devam ettiğini bildirmiş tescil özet raporunu göndermiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi özetle; şüpheli sürücü…’in asli kusurlu olduğu, müteveffa sürücü…nin kusursuz olduğu şeklinde rapor düzenlemiştir.
… Cafe Restaurant muris … … iş yerlerinde gerek görüldüğü zamanlarda çalışmakta olduğu, en son maaşı asgari ücret tutarı(net 4.250,00-TL ) olduğu, devamlı çalışan olmadığından sigorta girişinin yapılmadığı, bordrosunun bulunmadığını bildirmiştir.
… Sigorta A.Ş. Vekili dava konusu kaza nedeniyle davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığını bildirmiş, hasar dosyası, poliçe örneği, aktüerya raporu ve başvuruya ait evrakları göndermiştir.
Aktüerya bilirkişisi özetle;¸
olduğu şeklinde rapor düzenlemiştir.
Aktüerya bilirkişisi özetle;

¸olduğu şeklinde ek rapor düzenlemiştir.
Davacılar vekili dava değerini toplam 873.636,99-TL tutarındaki maddi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili, bu meblağa haksız fiil tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi yönünde ıslah ettiklerine ilişkin dilekçe sunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili ; davacı ile sulh olduklarını, sulh anlaşması gereği davacının ekte yer alan beyanları ile maddi tazminat talepleri yönünden davadan ve fazlaya ilişkin haklarından feragat ettiklerini, yapılan sulh anlaşması gereği davacı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, sulh anlaşması nedeniyle , davanın feragat nedeniyle reddini, taraflarca bu hususta anlaşılmış olunduğundan vekalet ücreti, arabuluculuk ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiş, dilekçe ekinde sulh protokolünü sunmuştur.
Davacılar vekili; dava dosyasındaki maddi tazminat talepleriyle ilgili davalı … Sigorta A.Ş. İle dilekçe ekinde sundukları sulh protokolü doğrultusunda anlaşıldığını, davacılar ile ilgili tüm maddi tazminat talepleri yönünden tüm davalılar hakkındaki davadan feragat ettiklerini, protokol gereği tarafların vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmayıp bu yönde feragat nedeniyle karşı tarafa ve lehlerine herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri kararına hükmedilmemesini ve davadan feragat dilekçesi nedeniyle gereğinin yapılmasını, davalılar …ve… hakkındaki manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini, davalılar hakkındaki ihtiyati haciz kararının devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili; dava dosyasındaki maddi tazminat talepleri ile ilgili davalı … Sigorta ile ekli sulh protokolü doğrultusunda anlaşma sağlandığını, anlaşma gereğince davalı sigorta şirketi tarafından maddi tazminat ödemesi yapıldığını, sunulan protokol gereğince tarafların vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmayın bu yönde sulh nedeniyle karşı tarafa ve lehlerine herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini ve sulh nedeniyle gereğinin yapılmasını, maddi tazminat talepli açılan davada sulh sebebi ile karar verilmesine yer olmadığını, sulh gereği davalılar ve lehlerine herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini , davalılar … ve … hakkındaki manevi tazminat taleplerinin devam etmekte olduğundan davalılar hakkındaki ihtiyati haciz kararının devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Olaya İlişkin Yasal Düzenlemeler ve Yargı İçtihatları Değerlendirilecek Olursa;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür (6098 sayılı TBK’nın 49.maddesi) Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. (6098 sayılı TBK’nın 50.maddesi)
Olay tarihinde yürürlükte bulunan TBK sayılı yasanın 49 maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucu başkasına zarar veren bu zararını tazmine mecburdur. Aynı yasanın 50. Maddesine göre ise zararı ve miktarını zarar gören ispat etmek zorundadır. Eğer zarar gören zararın artmasına sebep olduysa hakim tazminattan indirim yapabilir.(TBK 52.m) Haksız fiil neticesinde cismani zarar meydana geldiğinde, istenilebilecek zarar kalemleri Türk Borçlar Kanunu’nun yasanın 54. Maddesinde sayılmıştır. 6098 sayılı TBK m. 56’ya göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. (6100 sayılı HMK’nın 313/1.maddesi) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir. (6100 sayılı HMK’nın 315/1.maddesi)
Somut olay yukarıdaki açıklamalar ile birlikte değerlendirilecek olursa;
Davacı taraf 11.07.2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı sürücü olan …’in kusurlu olduğundan bahisle maddi ve manevi tazminat talepli eldeki davayı açmıştır. Dava açıldıktan sonra dosyaya davacılar vekili tarafından sunulan 01.09.2023 tarihli beyan dilekçesi ile davalı sigorta vekilinin 01.09.2023 tarihli beyanına göre; tarafların maddi tazminat yönünden anlaştıkları, bu şekilde maddi tazminat talebi yönünden davanın sulh ile bittiği anlaşılarak 6100 sayılı yasanın 313/1. Ve 315/1.maddeleri gereği maddi tazminat talebi yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve yapılan yargılama giderlerinin yapan taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Davada manevi tazminat talebi de bulunduğundan yargılamaya manevi tazminat talebi yönünden devam edilmiş, dosyaya sunulan 12.07.2022 tarihli kaza tespit tutanağındaki tespitler, … Cumhuriyet Başsavcılığı …/… soruşturma dosyasında alınan ATK raporu, Sapanca Asliye Ceza Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporundaki tespitlerin benzer olduğu ve şüpheli sürücü …’in asli kusurlu olduğu, müteveffa sürücü…’nin kusursuz olduğu şeklinde görüşün yer aldığı görülmüştür. Kazanın meydana geliş şekli, kusur oranlarının belirlenmesi hakime ait olduğu hususu dikkate alınarak …’in aydınlatması olmayan olay mahallinde aynı istikamette seyir halinde arka ışıklandırması olan bisiklete tedbir alarak çarpmadan geçebilecekken çarpması nedeniyle %100 oranında kusurlu olduğu, müteveffanın atfı kabil kusurunun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yukarıda detaylandırıldığı üzere 6098 sayılı TBK m. 56’ya göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı olduğu, bu tutarın adalete uygun olmasının gerektiği, davalı sürücü …in %100 oranında kusurlu eylemi neticesinde …nin vefat etmesi, davacıların olay sebebiyle duyduğu acı ve eleminin kısmen giderilmesinin gerektiği, manevi tazminatın zenginleşme aracı olmaması, davacının ve davalının gelir durumları, paranın alım gücü göz önüne alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde mahkememizce davacıların manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Maddi tazminat talebi bakımından;
1-Madddi tazminat talebinin esası bakımından sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Taraf vekillerinin birbirlerinden vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığından bu konularda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Dosya kapsamındaki tüm yargılama giderlerinin öncelikle maddi tazminat davasına ilişkin olduğu kabul edilerek; 80,70 TL başvuru harcının yatırıldığı, 11,50 TL vekalet harcının yatırıldığı, maddi tazminat tutarı toplamı (100.000,00 TL) dikkate alınarak yatırılması gereken ve yatırılan (toplamda 11.954,25 TL) peşin harç miktarının 1.707,75 TL (100.000,00 TL x 68,31/ 1000 /4 ) olduğu, böylelikle maddi tazminat bakımından 1.799,95 TL harcın ödenmesi gerektiği, dava sulh ile sonuçlandığından Harçlar Kanunu 22. maddesi gereği belirlenen harcın üçte ikisinin alınması gerektiği, sonuçta 1.199,96 TL harcın ödenmesi gerektiği anlaşılmakla 1.199,96 TL harcın davacılar vekilinin talebi de dikkate alınarak davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye 507,79 TL harcın talep halinde davacılara iadesine,
4-Dosya kapsamındaki tüm yargılama giderlerinin öncelikle maddi tazminat davasına ilişkin olduğu kabul edilerek ve yapılan masrafların suç üstü ödeneğinden karşılandığı dikkat alınarak; 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 250,00-TL bilirkişi ek ücreti, 745,50-TL posta gideri olmak üzere toplamda 2.995,50-TL yargılama giderinin davacılar vekilinin talebi de dikkate alınarak davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafın davayı açmada haklı olduğu ancak sulh nedeniyle vekalet ücreti talebi olmadığını beyan etmesi nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
B-Manevi tazminat talebi bakımından;
1-Manevi tazminat talebinin KABULÜ İLE,
-150.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 12.07.2022 tarihinden itibren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve…den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
-150.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 12.07.2022 tarihinden itibren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …a verilmesine,
-150.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 12.07.2022 tarihinden itibren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar…ve…’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
-150.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 12.07.2022 tarihinden itibren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 40.986,00-TL harçtan peşin olarak alınan 10.246,50-TL (maddi tazminat talebi için alınması gereken harç düşüldükten sonra) harç düşüldükten sonra kalan 30.739,50-TL harcın davalılar… ve …den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalılar tarafından karşılanan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacıların manevi tazminat talepli davalarının birbirinden bağımsız ayrı davalar olduğu gözetilerek;
a)Davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden, hükmolunan manevi tazminat miktarı üzerinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 24.000,00 -TL vekalet ücretinin davalılar …ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye ödenmesine
b)Davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden, hükmolunan manevi tazminat miktarı üzerinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 24.000,00 -TL vekalet ücretinin davalılar …ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a ödenmesine
c)Davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden, hükmolunan manevi tazminat miktarı üzerinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 24.000,00 -TL vekalet ücretinin davalılar …ve …den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı…’ye ödenmesine
d)Davacı … davada vekil ile temsil edildiğinden, hükmolunan manevi tazminat miktarı üzerinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 24.000,00 -TL vekalet ücretinin davalılar… ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye ödenmesine
5-Karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra kalan gider avansının karar kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin, ve davalı sigorta ve… vekillerinin, davalı…in yüzünde verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek karar verildi.
10/10/2023
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır